Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/23 E. 2023/1153 K. 13.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/23
KARAR NO : 2023/1153

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/10/2020
NUMARASI : 2019/235 Esas 2020/417 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 13.09.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 13.09.2023

İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.10.2020 tarih 2019/235 Esas 2020/417 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davalı tarafından zorunlu trafik sigortası yapılmış olan … plakalı aracın davacıya ait park halinde bulunan … plakalı araca çarptığı, bu kaza sonucu davacının maliki olduğu araçta yüksek maddi hasar meydana geldiği, kazanın … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusuru ile meydana geldiği, anılı kusurlu aracın davalı tarafından 287718797 poliçe no’lu trafik sigortası ile sigortalı olduğu, kaza neticesinde davacıya ait araçta meydana gelen hasarın tazmini amacıyla sigorta şirketine başvurulduğu ve 2/1639337 no’lu hasar dosyası açıldığı, sigorta şirketince açılan hasar dosyasından kısmi bir ödeme yapıldığı ancak yapılan ödemenin davacının gerçek zararının karşılamadığı, fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 50-TL bakiye maddi hasara ilişkin tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 04.06.2020 tarihli değer arttırım dilekçesi ile, 50,00 TL’lik hasar bedeli talebini 7.750,00 TL’ye arttırmıştır.
CEVAP : Davalı vekili, davalı şirket tarafından yapılan araştırmalar neticesinde tespit edilen gerçek hasar tazminatı ödenmiş olduğundan davalı şirket üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiş olduğu, mağdur araçta meydana gelen hasarın tespiti amacıyla eksper görevlendirildiği, eksper tarafından tespit edilen 6.000,00-TL’nin 07.05.2019 tarihinde davacıya ödendiği, davalı şirket tarafından davacının aracındaki hasarın karşılandığı, davalı şirket tarafından da hazineye kayıtlı, bağımsız ve konusunda uzman eksper tarafından tespit edilen hususlar gözetilerek ödeme yapıldığı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu araçta bakiye hasar bedelinin 7.750,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketinin sigortalısının vermiş olduğu zarardan kusur oranında ve poliçe limitleri ile sorumlu olduğu, davacı vekilinin değer arttırım dilekçesi de gözönüne alındığında, davanın kabulü ile, 7.750,00 TL bakiye hasar bedeli tazminatının davalı sigorta şirketi tarafından kısmi ödeme tarihi olan 07/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davalı şirket tarafından yapılan araştırmalar neticesinde tespit edilen gerçek hasar tazminatı ödenmiş olduğundan davalı şirket üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiş olup haksız davanın reddi gerektiğini, hasar ihbarından sonra bağımsız ve konusunda uzman eksper tarafından araçta meydana gelen hasarla ilgili olarak incelemeler yapıldığını ve gerçek hasar miktarının tespit edildiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı şirket ancak dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, 14/03/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle araçta oluşan maddi hasara yönelik tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Yerel Mahkemece taraf delillerinin toplanıldığı, davalı şirketten hasar dosyası örneği ile poliçe suretinin getirtildiği, tramer kayıtlarının dosyada mevcut olduğu, araç kayıtlarının ve kazaya ilişkin kaza tespit tutanağının ikmal olunduğu, bilahare dosyanın bilirkişiye tevdii olunarak alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut ekspertiz raporunda davaya konu aracın onarım bedelinin iskontolu toplam 6.000,00 TL olduğu, bu bedelin Yargıtay 17. HD. gerçek zarar karaları baz alındığında gerçek zararı karşılamayacağından iskontosuz zararın toplam 15.653,65 TL olduğu, yine dosyada mevcut ekspertiz raporunda onarım bedelinin eşdeğer parça ile, toplam 20.987,02 TL olduğunun tespit edildiği, eksper raporları arasındaki farkın iskonto oranından raporlarda bazı parçanın onarım, bazı parçaların değişim hususlarında eksperlerin farklı tespit olmasından kaynaklandığının bilirkişi raporunda belirtildiği, davaya konu aracın 2008 model ve 2500 gibi motor hacmi yüksek bir araç olmasına göre pert-total değerlendirmesine tabi tutulması gerektiği kanaatine varılarak aracın sovtaj değerinin 13.750,00 TL, piyasa değerinin ise yapılan araştırma ile aynı özelliklere sahip hasarsız emsalinin piyasa şartlarında kaza tarihinde 27.000,00 TL olduğu, araç onarım bedelinin rayiç değerinin %50’sini aşması sebebiyle onarımın ekonomik bulunmadığından pert-total değerlendirmesiyle meydana gelen gerçek zararın 13.750,00 TL olduğu yönünde alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu, hükme esas almaya elverişli ve yeterli mahiyette tanzim edildiği kanaatine varılmış, işbu bedelden davalı şirket tarafından 07.05.2019 tarihinde yapılan 6.000,00 TL’nin ödemenin düşümü ile Mahkemece tespit edilen hasar tazminatı bedelinin yerinde bulunduğu, davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenlerinin isabetli olmadığı değerlendirilmiştir.
Öte yandan her ne kadar davalı yanca işletilen faizin dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de, davacının davalı tarafa işbu kaza nedeniyle yapmış olduğu müracaatı neticesinde davalı sigorta şirketinin davacıya 07.05.2019 tarihinde yapmış olduğu 6.000,00 TL tutarındaki ödeme sebebiyle temerrüdün aynı tarihte gerçekleştiğinin kabulü ile, 07.05.2019 tarihinden itibaren tazminata yasal faiz işletilmesinde herhangi bir usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 529,40 TL’den peşin alınan 132,35 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 397,05‬ TL’nin davalıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13.09.2023