Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/222 E. 2023/1624 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/222
KARAR NO : 2023/1624

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16.10.2019
NUMARASI : 2019/303 E. – 2019/597 K.

BİRLEŞEN 2019/304 E. SAYILI DOSYA;

ASIL VE BİRLEŞEN
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 10.11.2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 10.11.2023

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.10.2019 tarih 2019/303 E. – 2019/597 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … Şti.vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
ASIL DAVA : Davacılar vekili, 01.07.2019 tarihinde, müvekkilleri … ve … şirketlerine davalı … A.Ş.’nin irtibat kurarak davaya konu 09/05/2019 vadeli 250.000,00 TL bedelli 7077142 seri nolu, 16/05/2019 vadeli 250.000,00 TL 7077143 seri nolu, 23/05/2019 vadeli 250.000,00 TL bedelli 7077144 seri nolu, 30/05/2019 vadeli 250.000,00 TL bedelli 7077145 seri nolu çekin de bulunduğu bir kısım çeklerde aval sıfatı ile imzalarının bulunduğunu bildirdiğini, bu çeklerin ödenip ödenmeyeceğinin sorulduğunu, müvekkilleri tarafından yapılan araştırmada bu çeklerin şirket kayıtlarında bulunmadığının ve çeklere sahte imza atıldığının tespit edildiğini, müvekkillerinin sahte imza ile borç altına sokulmaya çalışıldığını, müvekkillerinin çeklerde aval olarak görülen davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığını bildirerek, teminatsız olarak davaya konu çeklerin ihtiyati hacze ve icra takibine konu edilmesinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve davaya konu çeklerin ön yüzündeki aval imzasının müvekkillerine ait olmadığından anılan çekler için borçlu olmadıklarının tespitine ve %20 kötüniyet tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen davada davacılar vekili, 01.07.2019 tarihinde davalı … A.Ş. tarafından müvekkili şirketlerle irtibat kurularak davaya konu 06.01.2019 vadeli 130.000,00 TL bedelli A-8550323 seri nolu, 25.02.2019 vadeli 130.000,00 TL bedelli A-8550324 seri nolu çekin de bulunduğu bir kısım çeklerde aval sıfatı ile imzalarının bulunduğu bildirilerek bu çeklerin ödenip ödenmeyeceğinin sorulduğunu, müvekkilleri tarafından yapılan araştırmada bu çeklerin şirket kayıtlarında bulunmadığının ve bu çeklere sahte imza atıldığının tespit edildiğini, müvekkillerinin sahte imza ile borç altına sokulmaya çalışıldığını, müvekkillerinin çeklerde aval olarak görülen davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığını bildirerek, teminatsız olarak davaya konu çeklerin ihtiyati hacze ve icra takibine konu edilmesinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve davaya konu çeklerin ön yüzündeki aval imzasının müvekkillerine ait olmadığından anılan çekler için borçlu olmadıklarının tespitine ve %20 kötüniyet tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili, 22.07.2019 havale tarihli dilekçesi ile davacılar adına bütün davalılara karşı davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Davacılar vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
CEVAP : Asıl davada davalı … Şti. vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, asıl ve birleşen davaların feragat nedeniyle reddine, asıl dosyada davalı … Şti.’nin kötü niyet tazminatı isteminin reddine, tensip zaptının “A-3-a, b” bendleri ile tesis edilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı … Şti. tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı … Şti. vekili, ilk derece mahkemesince müvekkili şirket yararına 550,00 TL dilekçe yazma ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, hükmedilen bu vekalet ücretinin çok düşük olduğunu, asıl ve birleşen davalardaki çeklerin bedelleri dikkate alındığında dava konusunun değerinin oldukça yüksek olduğunu, bu nedenle çek bedelleri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davacı tarafın davaya konu çeklerin vadesinin gelmesi nedeniyle borcu ödememek adına işbu davayı açtığını, çeklerde vade olmaması nedeniyle ödeme gününün ileri tarih olarak belirtilmesinin yaygın olduğunu, çeklerin ödeme gününün gelme anına kadar eylemsiz kalan davacının kötü niyetli olduğunu, davacıların ihtiyati tedbir nedeniyle müvekkiline verilen çeklerin tahsilini durdurarak bankalardaki itibarını, konkordato sürecini zedelediğini, alacağın tahsilini geciktirdiğini, bu nedenle telafisi imkansız zararlarının ve zaman kaybının meydana geldiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Asıl ve birleşen dava, davacıların aval veren konumunda olduğu dava konusu çeklerin ön yüzündeki aval imzasının müvekkillerine ait olmadığı, davacıların bu çekler nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine ve %20 kötüniyet tazminatının davalılardan tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle asıl ve birleşen davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacılar vekili, asıl ve birleşen davanın konusunu oluşturan çeklerdeki imzaların müvekkili şirket temsilcilerine ait olmadığını ileri sürerek takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş, ancak 22.07.2019 tarihli dilekçesi ile asıl ve birleşen davalardan feragat ettiklerini beyan etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. İstinaf yoluna başvuranın sıfatına göre, ihtilaf İİK’nın 72/4. maddesi gereğince alacaklı lehine sonuçlanan iş bu davada kötü niyet tazminatına hükmedilip hükmedilmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Konuyu düzenleyen İİK 72/4. maddesi “Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alınır” hükmüne amirdir. Yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere eldeki menfi tespit davasında davanın alacaklı lehine neticelenmesi başka bir anlatımla reddedilmesi halinde ancak ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağın geç alınmış olmasından doğan zararlardan tazminata hükmedilebilecek, bu hallerin dışında tazminata hükmedilmeyecektir. Dosyanın tetkikinde; davacı tarafça henüz icra takibine konu edilmemiş çek nedeniyle açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalı tarafça ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağın geç alındığının kanıtlanamadığı, istinaf yoluna başvuran davalı … Şti.’nin dava konusu çeklerin keşidecisi olduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmemesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Davalı … Şti. vekilinin kötü niyet tazminatına ilişkin istinaf sebebinin reddi gerekmiştir.
Davalı … Şti. vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf sebebinin incelenmesinde ise; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 6. maddesinde anlaşmazlığın feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilmesi halinde tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilmesi halinde ise tamamına hükmolunacağı düzenlenmiştir. Somut olayda davacılar vekilince ön inceleme duruşmasından önce asıl ve birleşen davalardan feragat edilmiş olup, ilk derece mahkemesince AAÜT 6. maddesi gereğince tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına hükmedilmesi gerekirken, davalı … Şti. yararına dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi yerinde değildir. Zira vekalet ücreti vekil yararına değil, vekil tutan taraf yararına hükmedilir. Davalı … Şti., açılan dava nedeniyle vekil tutmak zorunda kalmış, vekili cevap dilekçesi sunmuş olmakla vekil hiç duruşmalara katılmasa bile davalı … Şti. vekalet ücretini haketmiştir. Nitekim Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında hiç duruşmaya katılmayıp sadece dilekçe sunulması halinde dahi taraf yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, dilekçe yazım ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı belirtilmektedir. (Yargıtay 9. H.D’nin 08.11.2017 tarih 2017/6693E-2017/17767K ).
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca davalı … Şti. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak sadece bu davalı yönünden vekalet ücretiyle ilgili olarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş, diğer davalılar hakkındaki hüküm tekrar edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … Şti.’nin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.10.2019 tarih 2019/303 E. – 2019/597 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Kaldırılan kararın yerine geçmek üzere yeniden hüküm tesisi ile;
Asıl davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
Asıl dava yönünden alınması gerekli 269,85 TL ilam harcının peşin alınan 17.077,50 TL harçtan mahsubu ile artan 16.807,65 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacılara iadesine,
Davacılar tarafından sarfedilen giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6. maddesi gereğince 70.000,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı … Şti.ne verilmesine,
Davalı … Şti.nin kötü niyet tazminatı isteminin REDDİNE,
Birleşen davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
Birleşen dava yönünden alınması gerekli 269,85 TL ilam harcının peşin alınan 4.440,15 TL harçtan mahsubu ile artan 4.170,30 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacılara iadesine,
Davacılar tarafından sarfedilen giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
İlk derece mahkemesinin 02.07.2019 tarihli tensip zaptının “A-3-a, b” bendleri ile tesis edilen ihtiyati tedbir kararının KALDIRILMASINA,
Teminatın iadesi hususunun kararın kesinleşmesinden sonra ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davalı … Şti. tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı … Şti. tarafından yapılan 148,60 TL başvurma harcı, 23,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 172,10 TL istinaf yargılama giderinin davacılardan alınarak davalı … Şti.’ne verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere 10.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.