Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/215 E. 2023/1493 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/215
KARAR NO : 2023/1493

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/12/2020
NUMARASI : 2018/211 Esas 2020/42 Karar

DAVANIN KONUSU : Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan Tazminat
KARAR TARİHİ : 26.10.2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 26.10.2023

Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 02.12.2020 gün ve 2018/211 Esas 2020/42 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacının karikatür sanatçısı olduğunu, … ‘ unvanlı bir işletmede kullanılmak suretiyle çizimler yaptığını, davacının karikatür çizimlerinin bilgisi ve rızası dışında davalı tarafından işletilen ‘… ‘ adlı iş yeri ve şubelerinde çoğaltılıp kullanıldığını, haksız çoğaltılma ve kullanılma nedeniyle karikatürün tespit edilecek rayiç bedelin en çok üç kat fazlasının talep edilebileceğini, belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000-TL maddi, 30.000-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, söz konusu çizimlerin FSEK kapsamında olmadığını, yapılan tespite itiraz ettiklerini, davalının söz konusu cafenin işletmecisi olduğunu, işletmedeki tasarımlarının internet, mobil uygulamalarının … tarafından yapıldığını, davanın adı geçen kişiye ihbar edilmesi gerektiğini, tazminat şartlarının oluşmadığını, belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı çizimlerinin özgün, sahibinin hususiyetini taşıyan estetik niteliğe haiz FSEK 4/7. Maddesi kapsamında güzel sanatlar eseri olduğunu, davalının işletmesinde ve internet sitesinde davacının 19 adet karikatürünü kullanması, davacının çoğaltma, yayma ve adının belirtilmesi hakkının ihlali niteliğinde olduğunu, her grafik resmi değerinin rayiç olarak 500,00-TL olduğunu, 19 adet resim için 9.500,00-TL ödenmesi gerektiği, bunun 3 katına kadar FSEK 68 madde gereği tazminat öngörüldüğü, davacının tarafından 1000,00-TL maddi tazminatın talep edildiği, davacı tarafın izinsiz olarak eserin kullanımı, eser sahibinin adının belirtilmesi hakkının ihlali olduğu, tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumu hakkaniyet gereği 14.000,00-TL manevi tazminat takdir edildiği, belirtilerek; davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davaya konu olan bu çizimlerin davacı tarafından oluşturulmadığı, davacının bu çizimler üzerinde 5846 Sayılı yasa kapsamında bir hakka sahip olmadığı, dosyada bulunan bilirkişi raporuna göre dava konusu çizimlerin toplumsal bir mizah amacına yönelik olmadıkları , fikri bir çaba temel gayesi içermedikleri, yaratıcısının hususiyetini ayırt edici bir özgünlük seviyesinde ihtiva etmediği, bireysel emek harcanmış olsalar dahi FSEK kapsamında değerlendirilemeyeceği, davacının … ünvanlı kimi işletmelerin sahibi olduğunu, bu işletmelerin menü tasarımı , internet sitesi tasarımı, mobil uygulamalarının ( aplikasyonları ), … ( … ) isimli kişiye yaptırıldığını, davanın bu şahsa davanın ihbarını talep edilmesine rağmen bu hususta herhangi bir işlem yapılmadığını, manevi tazminatın fahiş olduğunu, davacının bundan kaynaklı maddi zararının kaynağının muğlak olduğunu, davacının bu kullanımdan kaynaklı bir maddi zararın vaarlığından bahsedilemeyceğini, maddi ve manevi tazminatın kabulü ve reddi yönünden hükmedilen vekalet ücretlerinin yanlış olduğunu, belirterek; kararın kaldırlmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, karikatürlerin izinsiz çoğaltılmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
1. Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır
2. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesinde hukuki dinlenilme hakkı düzenlenmiştir. Buna göre, davanın taraflarının yargılama ile ilgili bilgi sahibi olma, açıklama ve ispat hakkı bulunmaktadır. Maddenin gerekçesinde açıklandığı üzere bu hak Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6.maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. İddia ve savunma hakkı olarak da bilinen bu hak, tarafların yargılama konusunda tam bilgi sahibi olmalarını, açıklama ve ispat hakkını tam ve eşit olarak kullanabilmelerini, yargı organlarının da bu açıklamaları dikkate alarak gereği gibi değerlendirme yapıp karar vermelerini zorunlu kılmaktadır. Hakim tarafları dinlemeden veya açıklama ve ispat hakkını kullanmaları için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez.
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 61. ve devamı maddelerine göre,taraflardan biri davayı kaybettiği taktirde 3.kişiye rücu edeceğini ve kendisine rücu edilebileceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı 3.kişiye ihbar edebilir. İhbar yazılı olarak yapılır. İhbar sebebinin gerekçeleriyle birlikte açıklanması ve yargılamanın hangi aşamada bulunduğunun belirtilmesi gerekir. Dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir. Müdahale talebinde bulunan 3.kişi, yanında katılmak istediği tarafı, müdahale sebebi ve bunun dayanaklarını belirten bir dilekçeyle mahkemeye başvurur. Müdahale dilekçesi, davanın taraflarına tebliğ edilir. Mahkeme, gerekirse taraflarla birlikte 3.kişiyi de dinlenmek üzere davet eder, gelmeseler dahi müdahale talebi hakkında karar verir.
4. Somut olayda davalı savunmasında, işletmeci olduğu … ünvanlı işletmelerin menü tasarımı, internet sitesi tasarımı, mobil uygulamalarının … ‘a yaptırıldığını belirterek davanın bu kişiye ihbarını telep etmiş ise de davalının ihbar talebi hakkında her hangi bir karar verilmediği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK’nın yukarıda belirtilen ilgili hükümleri dikkate alındığında, ihbar talebi konusunda ara karar kurulmaksızın, hüküm kurulması hatalıdır. Bu itibarla, mahkemece davanın ihbarı talep edilen şirkete ihbar dilekçesi ve dava dilekçesinin tebliği sağlanarak ve tebliğ edildiğine dair tebligat parçası dosyaya alınmalı, ihbar olunanın sunması halinde beyan dilekçesi ile varsa delilleri toplanmalı, neticesine göre hüküm kurulmalıdır. Davalının bu talebini 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 61. maddesinde öngörülen sürede, tahkikat sonuçlanmadan, ilettiğinin anlaşılması karşısında; davanın ihbarı hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması hatalıdır. ( Yargıtay 22. HD’nin 01.06.2020 tarih ve 2017/26836 E. – 2020/5128 K. 9. HD’nin 25.04.2013 tarih ve 2023/1170 E. – 2023/5956 K )
5. Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; İDM tarafından dava dışı … ‘a davanın ihbarı, ihbar olunanın davaya katılması durumunda bu kişiye 6100 sayılı Kanun’da öngörülen hükümler çerçevesinde cevap ve delil sunma imkânı tanınması sağlanması suretiyle yargılamaya devam edilerek oluşacak sonuca göre usuli kazanılmış haklar da gözetilerek dosya kapsamına uyğun düşecek şekilde davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
6. Kabule göre de; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/1 ve 10/2. maddesine uygun olacak şekilde manevi tazminat talebinin kısmen kabulü halinde davacı lehine, kabul eden miktar üzerinden maktu ücretin altında olmamak üzere nispi, davalı lehine ise davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti geçmemek üzere red edilen miktar üzerinden maktu ücretin altında kalmamak kaydı ile nispi; maddi tazminat yönünden de tarifenin 13/1, ve 2. maddesi gereğince kabul edilen dava değerini geçmemek kaydı ile kabul eden miktar üzerinden üzere nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken aksi şekilde verilen kararda da hukuki isabet bulunmamaktadır.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince anılan tebligat eksiklikleri giderilmeden davanın esası hakkında karar verildiğinden istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir. O halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-4 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun ESASA İLİŞKİN SEBEPLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,
2-İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 02.12.2020 gün ve 2018/211 Esas 2020/42 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
5-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-4 maddesi gereğince kesin olmak 26.10.2023 tarihinde üzere oy birliğiyle karar verildi.