Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1996 E. 2023/870 K. 05.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1996
KARAR NO : 2023/870

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/04/2021
NUMARASI : 2018/887 Esas 2021/319 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 05.06.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05.06.2023

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 01.04.2021 tarih 2018/887 Esas 2021/319 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, 24.04.2015 tarihinde, davalı … A.Ş. tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan, dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile U dönüşü yapmak istediği esnada aracın sol yan kısımlarına, davalı … A.Ş. tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan, dava dışı …’in sevk idaresindeki … plakalı halk otobüsünün çarptığını, meydana kazada otobüste yolcu konumunda bulunan müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, Kahramanmaraş 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/308 E. 2015/632 K. sayılı dosyasında alınan ATK Trafik İhtisas Dairesi raporunda … plakalı araç sürücüsü …’in tali kusurlu, … plakalı araç sürücüsü …’ın ise asli kusurlu bulunduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL kalıcı iş göremezlik, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketlerinden sürücülerin kusurları oranında tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, 22.02.2021 tarihli bedel artırım dilekçesi ile davalı … A.Ş. yönünden maddi tazminat taleplerini 98.630,99 TL’ye yükseltmiştir.

CEVAP: Davalı … A.Ş vekili, davacının başvuru şartını yerine getirmediğini, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında ve ölüm/sakatlık halinde azami 290.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, davacı tarafa SGK tarafından bir ödeme yapılıp yapılmadığının öğrenilmesi için SGK İl Müdürlüğüne yazı yazılmasını, geçici iş göremezlik tazminatının poliçe kapsamında olmadığını, davacının kaza anında hatır için taşındığından davacı lehine hesaplanacak tazminattan indirim yapılması gerektiğini savunarak davanın usulden reddine, mahkeme aksi kanaatteyse esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, trafik kazası tespit tutanağında otobüs sürücüsünün KTK.52/b gereğin kusurlu olduğunun, otomobil sürücüsünün ise KTK.67 gereği kusurlu olduğunun tespit edildiği, … plakalı aracın dava dışı …, … plakalı aracın dava dışı … adına kayıtlı olduğu, Kahramanmaraş 5. Asliye Ceza Mahkemesi’ nin 2015/308 E. 2015/632 K. sayılı dosyasında sanık … hakkında müşteki … aleyhine taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan yapılan yargılama sırasında şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verildiği, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen 15.03.2019 tarihli raporda davacının %22,2 oranında sürekli iş göremezliğinin meydana geldiği, iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesince 22.08.2019 tarihinde düzenlenen raporda, sürücü …’in %25 oranında, sürücü …’ın %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği; aktüerya raporunda davacının 6.020,12 TL geçici iş göremezlik, 131.507,99 TL kalıcı iş göremezlik zararının oluştuğu, davalı …’nin sigortalı araç sürücüsünün %25 kusuruna isabet eden miktarın 98.630,99 TL, davalı … A.Ş.’nin sigortalı araç sürücüsünün ise %75 kusuruna isabet eden miktarın 32.877,00 TL olduğu yönünde görüş bildirildiği, raporda kusur oranına göre miktarların sehven yanlış yazıldığı anlaşıldığından maddi hata olması sebebiyle ek rapor düzenlenmesine gerek görülmediği, hesap bilirkişi raporunun Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına uygun olarak düzenlendiği ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, davacı vekilinin 22.02.2021 tarihli bedel artırım dilekçesi ile … A.Ş. yönünden maddi tazminat taleplerini 98.630,99 TL olarak artırdığı, davacının davalı sigorta şirketlerine müracaat ettiği ve davalı … A.Ş. tarafından verilen cevapta “ başvurunun 03.07.2018 tarihinde tebliğ alınmış olduğunun beyan edildiği, davalı … A.Ş. tarafından 04.07.2018 tarihinde bir kısım evrak talep edildiği görülmekle, bu halde başvuru tarihlerine göre … AŞ için 03.07.2018 tarihine 8 iş günü sonrası 16.07.2018 tarihi, … AŞ için 04.07.2018 tarihine 8 iş günü sonrası 17.07.2018 tarihinde temerrüt oluştuğu sonucuna varılarak davanın kabulü ile 98.630,99 TL maddi tazminatın davalı … A.Ş.’den temerrüt tarihi 16.07.2018 tarihinden itibaren, 100,00 TL maddi tazminatın davalı … A.Ş.’den temerrüt tarihi 17.07.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı … A.Ş. tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı … A.Ş. vekili, mahkemece müvekkili şirket aleyhine kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin hatalı ve haksız olduğunu, eksik incelemeye dayalı olarak usul ve yasaya aykırı olarak verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından alınan 14.09.2021 tarihli raporda davacının maluliyetinin bulunmadığının tespit edildiğini, hükme esas alınan raporlarda sigortalı araç sürücüsüne izafe edilen kusur oranının ve belirlenen tazminat tutarının fahiş olduğunu, raporun yönetmeliğe aykırı olarak düzenlendiğini, hükme esas alınan raporda belirtilen sürekli iş göremezlik tazminatının afaki olduğunu, sigortanın zenginleşme aracı olmadığını, müvekkili şirketin ZMMS poliçesi kapsamında ancak gerçek zararı tazminle yükümlü olduğunu, geçici iş göremezlik tazminatının SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, müvekkili aleyhine geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yasal başvuru şartları yerine getirilmediğinden temerrüdün gerçekleşmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, trafik kazası nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının davacının yolcu olarak bulunduğu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ile karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi ile zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte, bu başvuru yapılmadan dava yoluna gidilmesi hali dahi HMK’nın 115/2. maddesi gereği tamamlanabilir dava şartı olduğuna göre, başvurunun yapıldığı, ancak eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksiklik de yargılama aşamasında tamamlanabilecektir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/3042 E.- 2021/1562 K. sayılı içtihatı). Somut olayda, KTK’nın 97. Maddesi uyarınca davacı tarafından davalı … A.Ş.’ye dava açılmadan önce yapılan başvuruya verilen cevabi yazıda kesin ve sürekli maluliyet oranını gösterir, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporu sunulması istenmiş olup, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş kesin ve sürekli maluliyet oranına ilişkin sağlık kurulu raporu davacı tarafça kısa sürede alınıp tamamlanamayacağından, davalı sigorta şirketinin bu istemi davacının haklarının sürüncemede kalmasına yol açacaktır. Yargılama aşamasında kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş sağlık kurulu raporu alınarak eksiklik tamamlanabileceğinden, davacının başvurusunun sonuçsuz kaldığı, anılan maddede düzenlenen başvuru dava şartının gerçekleştiği kabul edilerek, davalı … A.Ş. vekilinin dava şartının gerçekleşmediği, temerrüde düşülmediği ve faiz isteme hakkının doğmadığı yönündeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Dava konusu trafik kazasına ilişkin kaza tespit tutanağında gerek davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı otobüsün sürücüsünün ve gerekse … plakalı karşı aracın sürücüsünün kusurlu oldukları belirtilmiş, ancak tarafların kusur oranları belirtilmemiştir. Kahramanmaraş 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/308 E. Sayılı dosyasında ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 15.07.2015 tarihli raporda davacının yolcu olarak bulunduğu otobüs sürücüsünün tali, karşı aracın sürücüsünün asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Eldeki dosyada ilk derece mahkemesince Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesinden alınan 22.08.2019 tarihli raporda da ceza dosyasında alınan raporla uyumlu biçimde kazanın meydana gelmesinde davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı otobüs sürücüsünün %25 oranında, … plakalı karşı araç sürücüsünün ise %75 oranında kusurlu oldukları tespit edilmiş olup, kusur oranlarının tespit edilenden farklı olduğuna dair dosya kapsamında delil bulunmadığından, davalı … A.Ş. vekilinin kusur oranlarına yönelik istinaf sebebi yerinde değildir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihi ile 01.06.2015 tarihleri arasında sonra da Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 tarihi ile 20.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20.02.2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/6445 E. 2021/8550 K. sayılı kararı) İlk derece mahkemesince hükme esas alınan 15.03.2019 tarihli maluliyet raporunda kaza tarihi 24.04.2015 itibariyle yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre maluliyet değerlendirmesi yapıldığı anlaşılmakta olup, davalı … A.Ş. vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Davalı … A.Ş. vekili hüküm altına alınan geçici iş göremezlik tazminatının teminat kapsamında olmadığını istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür. 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa’nın 59.maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, Yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun’un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve …nın yükümlülüklerinin sona ereceği,” öngörülmüştür. Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere geçici işgöremezlik talebi yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam ettiğinden mahkemece gecici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. (Yargıtay 4. H.D’nin 13.09.2021 tarih 2021/3454E, 2021/4465K sayılı kararı). Davalı … A.Ş. vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı … A.Ş. yönünden istinaf karar harcı olan 6.737,48 TL’den peşin alınan 1.686,10 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 5.051,38 TL’nin davalı … A.Ş.’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı … A.Ş.’nin yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 05.06.2023