Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1766
KARAR NO : 2021/1401
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15.06.2021
NUMARASI : 2020/796 E. 2021/539 K.
DAVANIN KONUSU : Zayi Belgesi Verilmesi
KARAR TARİHİ : 25.11.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 25.11.2021
İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 15.06.2021 tarih 2020/796 E. 2021/539 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 30.10.2020 tarihinde İzmir’de deprem meydana geldiğini, yıkılan ve yıkılmak üzere riskli yapı ilan edilen yapıların, büyük bir kısmı, içinde yaşayan ya da ofisleri bulunan vatandaşlar açısından hayati risk taşıyacağından bahisle üst makamlar tarafından zorunlu olarak tahliye ettirildiğini, bazı binalara eşyaların alınması için sınırlı bir zaman tanınırken kimi binaya bu sürenin de tanınmadığını, müvekkili şirketin uzun yıllardır muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri için …. ile çalışıldığını, müvekkil şirketin 01.01.2010 ve 30.10.2020 dönemine ilişkin defterler, SGK işyeri dosyaları, personel özlük dosyaları, belgeler ve tüm alış-satış faturaları ve diğer kayıtlar üzerinde incelemede bulunabilmesi ve kayıt işlemleri ile bazı yasal işlemlerin yerine getirilmesi amacıyla adı geçen mali müşavire tevdi edildiğini, bu belgeler mali müşavirin bürosunda saklanmakta iken, bürosunun depremde ağır hasar alması sebebiyle ekte …. İl Müdürlüğü tarafından kendisine yapılan 10/11/2020 tarihli ilanen tebligat sonucu bürosunun da içinde bulunduğu bina ağır hasarlı ve 6306 sayılı kanunun 6/A maddesince resen riskli yapı ilan edildiğini, bunun sonucunda ise bürosundan hiçbir eşyasını almasına izin verilmeden tahliye edildiğini, 22.12.2020 tarihli elektronik postası ile müvekkil şirkete durumun bildirildiğini, 2010-2011 -2012-2013-2014-2015-2016-2017-2018-2019-2020 yıllarına ait tüm defter,fatura ve sair belgelerin zayi olduğunu ileri sürerek, 2010-2011-2012-2013-2014-2015-2016-2017-2018-2019-2020 dönemlerine ait Yevmiye Defteri ile Envanter Defterleri ve ayını yıllara ait Yönetim Kurulu Defterleri, Ortaklar Pay Defteri, Genel Kurul Karar ve Müzakere Defteri, alışı ve satış belgelerinin dosya halinde diğer sair belgelerin dosya halinde, tahsilat ve tediye belgelerinin, SGK dosyalarının, zayi olduğunun tespiti ile zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia ve tüm dosya kapsamına göre; 6102 sayılı TTK’nın 64. maddesinde, her tacirin ticari defterleri tutmakla yükümlü olduğu, 82/1 maddesinde, Ticari defterlerini, envanterleri, açılış bilançolarını, ara bilançolarını, finansal tablolarını, yıllık faaliyet raporlarını, topluluk finansal tablolarını ve yıllık faaliyet raporlarını ve bu belgelerin anlaşılabilirliğini kolaylaştıracak çalışma talimatları ile diğer organizasyon belgelerini, Alınan ticari mektupları, Gönderilen ticari mektupların suretlerini, 64 üncü maddenin birinci fıkrasına göre yapılan kayıtların dayandığı belgeleri, sınıflandırılmış bir şekilde saklamakla yükümlü olduğunun düzenlendiğini, davacının ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yapılmasına dair kayıtları ile fatura ve sevk irsaliyelerinin basımına ilişkin kayıtların getirtildiği, diğer defter ve belgelerin kanunen tutulması zorunlu defter ve kayıtlardan olduğu, ayrıca yine bu defter ve kayıtların düzenli olarak tutulmasını sağlayacak fatura ve sevk irsaliyesi gibi belgeler hakkında da zayi belgesi verilebileceği, zayi belgesi ancak kanunen tutulması zorunlu defter ve belgeler hakkında verilebileceği, davacı vekili tarafından ticari defter ve kayıtların yanında alış-satış belgeleri, tahsilat ve tediye belgeleri, Sgk dosyaları ve sair belgeler hakkında zayi belgesi verilmesi talep edilmiş ise de bunların bir kısmının davacının tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerden olmadığı gibi nitelikleri itibariyle belirlenebilir olmadığından zayi belgesi verilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davacının Yönetim kurulu karar defterinin,-Ortaklar Pay Defterinin, Genel Kurul Karar ve Müzakere Defterinin, 2010 – 2011 – 2012 – 2013 – 2014 – 2015 – 2016 – 2017 – 2018 – 2019-2020 yıllarına ait Yevmiye Defteri, Defteri Kebir ve Envanter Defterlerinin,-Yönetim kurulu karar defterinin, D-346.001-346.500, E-322.901-323.400, C-865.301-865.550, B-321.451-321.950, C-96.451-96.950, A-702.501-703.000, A-5.951-6.540, A-238.751-239.000 sıralarının başlangıç ve bitiş noları dahil bu aralıkta yer alan tüm faturalarının, C-40.901-41.400, B-86.801-87.300, A-858.451-858950, C-415.551-416.050, A-530.851-531.350, B-167.851-168.350, B-905.751-906.250 başlangıç ve bitiş noları dahil bu aralıkta yer alan tüm sevk irsaliyelerinin, SGK İş Yeri Bildirimlerinin, 30/10/2020 tarihinde İzmir ilinde meydana gelen deprem dolayısıyla ağır hasar gören binanın kontrollü olarak yıkılması sırasında enkaz altında kalarak zayi olduğunun tespitine ,diğer belgeler yönünden taleplerin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, mahkemece, zayi belgesinin ancak kanunen tutulması zorunlu defter ve belgeler hakkında verilebileceği gerekçesiyle, alış-satış belgeleri, tahsilat ve tediye belgeleri, SGK dosyaları ve sair belgeler hakkında zayi belgesi verilmesi taleplerinin reddine karar verildiğini, her ne kadar bu belgeler tutulması zorunlu ticari defterlerden olmasa da müvekkil bir limited şirket olduğundan, şirketin yönetiminde ve gelecekte ortaya çıkması muhtemel uyuşmazlıkların çözümünde, bu belgelerin önemli bir etken olacağını, ayrıca bu belgeler saklanması zorunlu olmayan belgeler olmasa da tutulması zorunlu olan defterlerin kaynağı olduğunu, ekte sunulan sair belgeler sayesinde mahkemenin durumu tespit edebilecek ve hukuk yaratma yoluna gidermesi gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararın kaldırılarak, tüm talepleri yönünden davanın kabulune karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, zayi belgesi verilmesi istemlidir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince, 6102 sayılı TTK ‘nın 82/ 7 ve 64. maddelerindeki düzenlemelere uygun olarak, zayi belgesi verilmesi gereken defter ve belgeler yönünden talebin kabulüne, zayi belgesi verilmesi kapsamında bulunmayan belgeler yönünden talebin reddine karar verilmiş olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 59,30 TL peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.25.11.2021