Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1428 E. 2021/1183 K. 15.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1428
KARAR NO : 2021/1183
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02.06.2021
NUMARASI : 2021/228 E.
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 15.10.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15.10.2021
İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 02.06.2021 tarih 2021/228 Esas sayılı ara kararı Dairemizce incelenmesi ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı …’nin Bodrum Şubesi olan diyaliz merkezi işletmesine borç verdiğini, karşılığında 12.07.2019 düzenleme tarihli, 10/08/2019 vade tarihli 90.000,00 TL’lik senet aldığını, senet üzerinde borçlu olarak dava dışı … Bodrum Şubesi’nin imza ve kaşesinin bulunduğunu, dava dışı …’nin diyaliz işletmelerini 02.09.2019 tarihinde ruhsatını devretmek suretiyle davalı şirkete devrettiğini, müvekkilinin borç verdiği şubenin halihazırda davalı tarafından işletildiğini, TBK’nın 202. maddesi gereğince bir malvarlığını veya bir işletmeyi aktif ve pasifleri ile birlikte devralanın, bunu alacaklılara bildirdiği veya ticari işletmeler için Ticaret Sicili Gazetesinde, diğerleri için Türkiye genelinde dağıtımı yapılan gazetelerden birinde yayımlanacak ilanla duyurduğu tarihten başlayarak, onlara karşı malvarlığındaki veya işletmedeki borçlardan sorumlu olacağını, senet borçlusu …’nin Bodrum Şubesini devralan davalı şirketin devraldığı işletmenin borcundan müteselsilen sorumlu olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu kambiyo senedi üzerindeki miktarın bilirkişilerce yeniden hesaplattırılmak suretiyle davalıdan tahsiline, davalının mal kaçırma riskine binaen teminatsız olarak taşınır ve taşınmaz mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 16.04.2021 tarihli ara karar ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, 31.05.2021 tarihli dilekçesi ile, davalı şirketin Sağlık Bakanlığı’ndan almakta olduğu hakedişlerine, ruhsat devrini engellemek açısından işletme ruhsatları ile banka hesaplarının tümüne ve taşınır taşınmaz her türlü malvarlığına ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince 02.06.2021 tarihli ara karar ile davanın alacaklı … ile borçlu … arasında düzenlenen 10.08.2019 vade tarihli, 90.000,00 TL bedelli senetten kaynaklı alacak iddiası olduğu, taraflar arasındaki senetten kaynaklı cari hesapların dava konusu edilebileceği ve bu şekilde taraflar arasındaki ihtilafın giderilebileceği, alacaklının borçludan 90.000,00 TL alacaklı olduğu iddiasının incelenmesinin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
GEREKÇE : Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzeniyle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
İİK’nın 257/1. maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Buradaki ispat, esas davadaki gibi tam bir ispat değildir.
Somut olayda, dava dışı … tarafından keşide edilen 12.07.2019 keşide tarihli, 10.08.2019 vade tarihli 90.000,00 TL bedelli bono nedeniyle alacak istemine ilişkin açılan eldeki davada yargılama henüz dilekçeler teatisi aşamasında olup, bu bono nedeniyle davacının davalıdan talepte bulunmakta haklı olup olmadığı, dolayısıyla alacağın varlığı hususunda yaklaşık ispat koşulu bulunmadığından davalı … yönünden ihtiyati haciz isteminin reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati haciz isteyen davacı yönünden istinaf karar harcı olan 97,70 TL’den peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 38,40 TL’nin ihtiyati haciz isteyen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle ihtiyati haciz isteyen davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.15.10.2021