Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/986 E. 2023/302 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/986
KARAR NO : 2023/302

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2020
NUMARASI : 2018/707 Esas 2020/125 Karar
BİRLEŞEN İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2019/757 ESAS 2019/189
KARAR SAYILI DOSYASINDA ASIL VE BİRLEŞEN
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 24.02.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 24.02.2023

İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.02.2020 tarih 2018/707 Esas 2020/125 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi birleşen davada davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
ASIL DAVA : Davacı vekili, 17.03.2018 tarihinde müvekkiline ait olan, kendi sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … ve … plakalı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştıklarını, kazanın meydana gelmesinde dava dışı …’a ait, dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, İzmir 7. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/49 D.İş sayılı dosyasında dava konusu araçta 74.108,15 TL tutarında hasar oluştuğunun tespit edildiğini, davalı şirketin … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasını tanzim eden şirket olduğunu, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, ancak davalı sigorta şirketinin cevap vermediğini iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL hasar bedeli ile 10,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 5.010,00 TL madi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, tespit dosyasında yapılan 362,60 TL tespit gideri ile 440,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 802,60 TL’nin yargılama gideri kapsamında davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Davacı vekili, davalı sigorta şirketinin asıl davanın konusu trafik kazasının meydana gelmesinde kusurlu olan … plakalı aracın trafik kasko sigortasını tanzim eden şirket olduğunu, müvekkiline ait araçta meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu, asıl davada alınan bilirkişi raporunda müvekkilinin zararının toplam 73.219,00 olduğunun tespit edildiğini, bu bedelin ZMMS poliçe limitinden fazla olması nedeniyle iş bu davayı açtıklarını belirterek, müvekkilinin aracında oluşan hasar bedeline mahsuben 100,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, 10.12.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; asıl davadaki talebi poliçe limiti dahilinde 36.000,00-TL’ye; birleşen davadaki talebi poliçe limitleri dahilinde 24.000,00 TL’ye yükselterek, toplam 60.000,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Asıl davada davalı … Sigorta A.Ş. vekili, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına azami 36.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, dava konusu trafik kazası ile ilgili olarak hasar dosyası açıldığını ve değer kaybı zararı yönünden inceleme başlatıldığını, delil tepitinin müvekkilinin bilgisi dışında yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı … Sigorta AŞ vekili, davacının talep ettiği hasar tazminatının öncelikle kazaya karışan kusurlu araçların ZMMS poliçesini düzenleyen şirketlerden talep edileceğini, zorunlu trafik sigortasının limitleri dolmadan müvekkili şirketin kasko poliçesindeki ihtiyari mesuliyet klozundan dolayı herhangi bir tazminat ödeme sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, hükme esas alınan bilirkişi raporlarında davalı sigorta şirketlerine sigortalı olan araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, aracın tamir masrafının aracın piyasa rayiç bedelinin %50’sini aşması nedeniyle pert-total işlemi uygulanması gerektiği, sovtaj bedeli düşüldükten sonra gerçek hasar bedelinin 60.000,00 TL olduğun hususlarının tespit edildiği, bilirkişilerin inceleme yaparken, kaza mahallini, araçların kaza anındaki davranışlarını ve kanun hükümlerini irdeleyerek, gerçekleşen kazada davalıya sigortalı aracın tam kusurlu sayılmasının ve araçta meydana gelen hasarı fotoğraflar ve kazanın oluş biçimine göre inceleyip aracın piyasa rayiç değerini belirleyerek zararı tespit etmeleri, kaza ve hasarın uyumlu olması nedenleri ile ek raporun hükme esas alındığı gerekçesiyle, asıl dava yönünden davanın kabulü ile, 36.000,00 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş.’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, birleşen dava yönünden davanın kabulü ile 24.000,00 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş.’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, İzmir 7. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/49 D.İş sayılı dosyasında yapılan giderlerin yargılama giderleri kapsamında davalı … Sigorta A.Ş.’den alınıp, davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı birleşen davada davalı … Sigorta A.Ş. Vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın 17.03.2018 tarihinde … ve … plakalı araçların da karıştığı trafik kazası yaptığını, davacının müvekkili şirketten hasarın giderilmesi için tazminat talebinde bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından başvuru üzerine hasar dosyası açıldığını, müvekkili şirket tarafından kasko poliçesi düzenlenen … plakalı aracın poliçesinde aynı zamanda ihtiyari mali mesuliyet teminatı bulunduğunu, aracın karayolları zorunlu mali mesuliyet sorumluluk sigorta poliçesindeki limitten fazla bulunan hasar ile yine ihtiyari mali mesuliyet poliçe limiti kadar sorumlu olacaklarını, mahkemece davacı aracındaki hasar ve kazada tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yaptırıldığını, bu incelemenin eksik ve hatalı olduğunu, bilirkişiler tarafından yapılan incelemede davacıya ait aracın hasarının gerçek değerinden fazla çıktığını, kusur incelemesinin de hatalı olduğunu, rapora karşı itirazlarını sunduklarını ve dosyanın hem kusur hem de hasar yönünden ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesini talep ettiklerini, ancak mahkemece itirazlarının dikkate alınmadığını, sadece hasar yönünden aynı bilirkişiden ek rapor alındığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, davacının aracında trafik kazası nedeniyle meydana gelen hasar giderim tazminatı ile değer kaybı bedelinin, kazaya sebebiyet veren karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. 85/1. ve 85/son maddeleri ile Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu Kara Taşıt Araçları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesine göre ise, sigortacı, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limitinin dışında (üstünde) kalan miktardan başlayıp, ihtiyari mali sorumluluk sigortası teminat limitine kadar sorumludur. Bahse konu düzenlemelerden anlaşılacağı üzere işletenin sorumluluğunu zorunlu mali mesuliyet trafik sigortası hadlerinin üzerinde kalan kısmının poliçede yazılı hadlere kadar teminat altına alan sigorta türüdür. Zorunlu mali trafik sigortacısı ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından sıralı bir sorumluluk benimsenmiştir (Yargıtay 17. HD 2019/1797 E. 2020/8207 K. sayılı kararı). Bahse konu düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, yasa koyucu trafik sigortacısı ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müştereken ve müteselsilen bir sorumluluk değil, sıralı bir sorumluluk öngörmüştür. (Yargıtay 17. HD 2019/1797 E. – 2020/8207 K. sayılı kararı).
Somut olayda davalı … Sigorta A.Ş. kazaya neden olan … plakalı aracın ihtiyari mali mesuliyet (İMSS) sigortacısı olup, olay tarihi itibariyle davalı sigortanın, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan davalı … Sigorta A.Ş.’nin ZMSS limitini aşan kısımdan (ve temin ettiği İMSS poliçe limiti dahilinde sınırlı olarak) sorumlu olacağı açıktır.
İlk derece mahkemesince otomotiv öğretim görevlisi bilirkişiden alınan raporda, dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın bulvar üzerinde seyir halinde iken dönüş yaptığı sırada dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığı, çarpmanın etkisiyle … plakalı aracın da davacıya ait … plakalı araca çarptığı, davalı şirketler tarafından sigortalanan … plakalı aracın sürücüsünün dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışından dolayı 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 84/f maddesi gereğince %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, davacının ve dava dışı … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın kusurlu olmadıkları tespit edilmiştir. Yine aynı raporda bilirkişi tarafından tespit dosyası kapsamı, eldeki dosya kapsamındaki belge, fotoğraf ve davacıya ait aracın hasar geçmişi kayıtları incelenmek suretiyle, davacıya ait araçta kaza nedeniyle meydana gelen hasar tutarının 58.300,00 TL yedek parça ve 3.750,00 TL işçilik olmak üzere KDV dahil toplam 73.219,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Aracın onarımının ekonomik olup olmayacağı hakkında alınan ek raporda, aracın kaza tarihindeki piyasa rayiç değerinin 130.000,00 TL, sovtaj değerinin ise 70.00,00 TL olduğu, hasar miktarının aracın rayiç değerinin %50’sini aşması nedeniyle pert total olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş olup, böylece gerçek hasar tutarının 130.000,00 – 70.000,00 = 60.000,00 TL olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunda tespit edilen kusur oranlarının kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, kusur oranlarının tespit edilenden farklı olduğuna dair dosya kapsamında başkaca bir delil bulunmadığı, hüküm kurmaya ve denetime elverişli, dosya kapsamına ve olayın oluş şekline uygun düzenlenen bilirkişi raporunun benimsenmesinde ve tespit edilen tutar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, hasarın teminat dışında kaldığının davalı sigorta şirketince somut delillerle ispatlanamadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin kusur durumuna ve hasar tutarına ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 1.639,44 TL’den peşin alınan 1.024,65 TL’nin mahsubu ile bakiye 614,79 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.24.02.2023