Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/96 E. 2022/1602 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/96
KARAR NO : 2022/1602

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/09/2019
NUMARASI : 2018/204 Esas 2019/928 Karar
DAVANIN KONUSU : Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 03.11.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03.11.2022

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.09.2019 tarih 2018/204 Esas 2019/928 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye hakim … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacıya ait … plakalı araç ile davalı … şirketinin tarafından sigortalı … plakalı araçların karıştığı kazada hasar gördüğünü, davacının aracında hasar ve değer kaybı olarak toplamda 31.600,00-TL zarar bulunduğunu, davalı ZMM sigorta şirketinin hasardan poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, başvurulmasına rağmen ödeme yapılmadığını, belirterek; belirsiz alacak davası olarak fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000,00-TL hasar bedeli, 100,00-TL değer kaybı olmak üzere toplam 2.100,00-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davalı şirketin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, öncelikle kusur ve hasara ilişkin nesnel ve bilimsel veriler çerçevesinde rapor alınması gerektiğini, hasarın bir kısmın değer kaybı kapsamı dışında kalacağını, belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, kazanın oluşumunda davalı sigortalısına ait … plaka aracın % 100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacı aracında yedek parça, işçilik ve KDV dahil 28.600,00-TL hasar meydana geldiği, aracın tamirinin teorik olarak ekonomik olmadığı, pert olması nedeniyle değer kaybına uğramadığı, davalı … şirketinin poliçe kapsamında doğan zararlardan teminat bedeli dahilinde sorumlu olduğu, davalının 02.02.2018 tarihinde temerrüde düştüğü, sigortalı araç ticari olarak kullanılmadığından yasal faiz talep edebileceği, belirtilerek 19.400,00-TL üzerinden davacnın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davaya konu aracın daha önce aynı bölgeden hasar alıp pert edildiğini, bu nedenle rayiç bedelinin bilirkişi raporu ile tespit edilen kadar olamayacağını, davalı şirket tarafından araç üzerinde ekspertiz incelemesi yapılamadığını, aracın hasarsız olmadığını, yapılan araştırmanın yetersiz olduğunu, davacının araç üzerinde inceleme yapılmasını engellediğini, zararın artmasına neden olduğunu, tazminattan indirim yapılması gerektiğini, davacının kötü niyetli olduğunu, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesi ile davalının istinaf talebinin yerinde olmadığını belirterek, reddini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeni ile davacının aracında oluşan zararın ZMMS kapsamında tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davalı … tarafından ZMMS poliçesi kapsamında sigortalı …, dava dışı … ve davacıya ait … plakalı araçların karıştığı trafik kazası nedeniyle davacının aracı zarar görmüştür. Dosya kazandırılan kusur ve hesap bilirkişi raporu ile olayın oluşumunda davalı sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında asli ve tam kusurlu, davacı ile dava dışı diğer araç sürücüsünün ise kusursuz olduğu, kaza tarihinde aracın mevcut haliyle ikinci el rayiç değerinin 44.000-TL, araçta oluşan gerçek zararın tamir bedelinin KDV dahil 31.600-TL olduğu, aracın tamirinin ekonomik olmaması göz önüne alındığında pert olarak kabul edilmesi gerektiği, pert / sovtaj değerinin ise 24.500-TL olduğu, aracın davacıda kalması dikkate alındığında davacının talep edebileceği hasar bedelinin 19.500,00-TL olduğu ve aracın pert olarak kabul edilmesi nedeni ile değer kaybı oluşmayacağı tespit edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. 85/1. ve 85/son maddeleri ile Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.(Yargıtay HGK’nun 15.6.2011 tarih ve2011/17-142 E. – 2011/411 K., 22.2.2012 tarih ve 2011/17-787 E. – 2012/92 K., 16/1.2013 tarih ve 2012/17-1491 E. – 2012/411 K. ve Yargıtay 17. HDBnın 20/05/2013 tairh ve 2012/8984 E. – 2013/7276 K. sayılı ilamları) Dolayısıyla, trafik kazası nedeni ile davacının zarardan davalı … şirketinin, sigortalı sürücücünün kusuru oranında sorumlu olduğu amirdir. Zararın poliçe kapsamı dışında kaldığı hususunda ispat külfeti davalı … üzerinde olup, sigorta şirketinin zararın poliçe kapsamı dışında kaldığını somut deliller ile ispat etmesi gerekir.
Sigorta şirketi poliçeden kaynaklanan tazmin borcunu yerine getirirken gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğundan, aracın onarımı yapılsın yada yapılmasın onarıma ilişkin fatura olsun yada olmasın hasar bedeli üzerinden hesaplanan KDV’yide zarar görene ödemek zorundadır.(Yargıtay 17 HDB’nın 05.06.2014 tarih ve 2014/9038 E. – 2014/9078 K. sayılı ilamı) Yine, hasar bedeli, araç rayicini % 50’si aştığı durumlarda aracın tamirinin ekonomik olmadığı açıktır. Bu durumda, araç pert total kabul edilerek aracın sovtaj bedeli de belirlenmek sureti ile hasarsız piyasa rayici ile sovtaj bedeli arasındaki farkın hasar miktarı olarak belirlenmesi gerekir.(Yargıtay 17. HDB’nın 18.05.2016 tarih ve 2016/3196 E. – 2016/6047 K. sayılı ilamı)
Davacının ileri sürdüğü istinaf nedenlerinin aksine; dosya kapsamında yer alan davacının aracının önceki kazalarına ilişkin tramer kaza ve hasar bilgileri esas alınmak sureti ile aracının kaza tarihindeki mevcut hali ile kazadan önceki ikinci el rayiç fiyatının tespit edilmesi ve tespit edilen bedelin piyasa koşulları, emsal araç fiyatları ile uyumlu ve makul olması karşısında; raporda üsul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmasına, kusur ve hasarın anılan ilke ve esaslar ile örtüşecek şekilde olayın oluş şekli ve dosya kapsamına uygun olarak belirlenmesine, aracın ikinci el ve svotaj bedelinin piyasa rayiçlerine göre belirlenmesine, araç pert kabul edilerek sovtaj bedelinin aracın kaza tarihindeki ikinci el rayiç bedelinden indirilmesine, bakiye miktarın poliçe limiti dahilinde hüküm altına alınmış olmasına, zararın poliçe kapsamı dışında kaldığının davalı … tarafından somut deliller ile ispat edilememiş olmasına, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, ilk derece mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakla, davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 1.325,21 TL’den peşin alınan 375,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 949,51 TL’nin davalıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 03.11.2022