Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/895 E. 2023/317 K. 27.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/895
KARAR NO : 2023/317

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/01/2020
NUMARASI : 2017/585 Esas 2020/23 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
DAVA TARİHİ : 23.10.2017
KARAR TARİHİ : 27.02.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 27.02.2023
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 31.01.2020 tarih 2017/585 Esas 2020/23 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 20.11.2016 tarihinde davalı … A.Ş’ne ait, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalanan, davalı …’un sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı …’a ait, davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalanan, davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucunda müvekkiline ait park halindeki … plakalı aracın ağır hasar gördüğünü, trafik kazası tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu, … plakalı araç sürücüsünün ise tali kusurlu olduğunu, müvekkiline ait aracın kaza sonrasında dava dışı … Otomotiv tarafından sigorta şirketine bildirim yapılarak hasar dosyası da açılmak suretiyle onarıldığını, onarım maliyetinin 3.352,78 TL olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin aracında değer kaybı oluştuğunu, davalı sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını iddia ederek, belirsiz alacak davası niteliğinde olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.352,78 TL hasar bedeli ile 500,00 TL değer kaybı bedeli olmak üzere toplam 3.852,78 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, 05.12.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile değer kaybı alacağı talebini 3.244,65 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı …A.Ş vekili; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, görevli ve yetkili mahkemenin müvekkilinin yerleşim yeri olan İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirketin … plakalı aracın işleteni olmadığını, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirket ile dava dışı “… A.Ş.” arasında 01.02.2016 tarihinde 36 ay süreli “Otomobil Kiralama Sözleşmesi” akdedildiğini, aracın kiracı şirkete 29.03.2016 tarihinde teslim edildiğini, kazanın aracın kiracının fiili hakimiyet ve tasarrufu altındayken meydana geldiğini, ayrıca meydana gelen kazada, müvekkili şirket adına kayıtlı … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğuna ilişkin iddianın da ispata muhtaç olduğunu, onarım maliyeti ve değer kaybının dava konusu kaza sebebiyle mi yoksa daha önceki bir kaza neticesinde mi meydana geldiğinin tespiti gerektiğini, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili, davacı tarafça müvekkili sigorta şirketine dava açılmadan önce hasar başvurusu yapılmadığını, müvekkilinin poliçeden dolayı sorumluluğun sigortalının kusuru oranında olmak üzere, araç başına maddi zararlarda poliçede belirtilen üst limit ile sınırlı olduğunu, kazanın dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın asli ve tam kusuru neticesinde meydana geldiğini, davacı tarafın talep ettiği hasar bedelinin fahiş olduğunu, değer kaybı hesaplaması yoluna gidilecekse bu durumda dava konusu aracın motor, mekanik aksamında ve aracın yürümesini sağlayan orijinal parçalarında aracın değer kaybına uğrayacak şekilde bir hasar oluşmadığının da değer kaybı hesabında dikkate alınması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, araca yapılan masrafın belli olduğunu, müvekkilinin dava dışı…. A.Ş’de işçi olarak çalıştığını, aracın müvekkilinin işvereni tarafından kiralandığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacı davasında haklı olsa dahi söz konusu zararın tazmini davasının muhatabının ancak müvekkilinin işvereni ve aracın sigorta şirketi veya diğer araç sürücüsü olabileceğini, kazanın dört yolun birleştiği bir kavşakta meydana geldiğini, yol boyunca karşılıklı olarak araçların park halinde bulunması sebebiyle müvekkilinin görüş alanının kapandığını, yolun sağ tarafından gelen … plakalı aracın hızlı olması sebebiyle aracın sol arka yanı ile çarpışma şeklinde gerçekleştiğini, … plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, ceza davasında müvekkilinin beraatine karar verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 29.08.2019 havale tarihli raporda; davalı …A.Ş’nin maliki, ihbar olunan … A.Ş’nin kiralayanı, davalı … Sigorta A.Ş’nin zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu … plakalı aracın davalı sürücüsü …’un 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 57.ve Yönetmeliğinin 19. maddesinin c-3 bentlerinde belirtilen kurallara muhalefet ettiği, kazanın oluşunda %75 oranında asli kusurlu olduğu, davalı …’ın maliki, davalı … Sigorta A.Ş’nin zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu … plakalı aracın sürücüsü davalı …’ın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 50 ve 52. maddesinde ve Trafik Yönetmeliğinin 101 ve 102. maddesine muhalefet ettiği, kazanın oluşunda %25 oranında tali kusurlu olduğu, davacının maliki olduğu … plakalı aracın kaza esnasında park halinde olduğu, park yasağı olduğuna dair dosyada herhangi bir veri bulunmadığı park durumunun kazanın oluşuna etkenliği bulunmadığı, kazanın oluşunda kusurunun bulunmadığı, davacıya ait araçta parça ve işçilik olarak KDV dahil 3.352,78 TL hasar meydana geldiği, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının eki olan değer kaybı hesaplama formülasyonuna göre davacıya ait araçta 20.11.2016 tarihinde 641,12 TL değer kaybı oluştuğu, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 22/02/2018 tarih, 2018/1219 K., sayılı ilamı doğrultusunda yapılan inceleme ve değerlendirmelerde; davaya konu … plakalı aracın modeli, markası, özellikleri, hasar durumu, yapılan onarımlar olay tarihindeki yaşı dikkate alındığında onarımdan sonra 2.500,00 TL civarında değer kaybına uğrayabileceği, belirlenen 2.500,00-TL değer kaybının 641,12-TL kısmından davalı sigorta şirketlerinin sorumlu olduğu, bakiye 2.500,00-TL – 641,12-TL= 1.858,88-TL kısmından davalı araç malik ve sürücülerinin sorumlu oldukları yönünde görüş bildirildiği, taraf vekillerinin itirazları üzerine alınan 17.09.2019 havale tarihli ek raporda asıl rapordaki görüşlerde değişiklik olmadığının bildirildiği, alınan 07.11.2019 havale tarihli ikinci ek raporda; 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının eki olan değer kaybı hesaplama formülasyonuna göre davaya konu … plakalı araçta 3.244,65 TL değer kaybı oluşacağı, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 22.02.2018 tarih 2018/1219 K. sayılı ilamı doğrultusunda yapılan inceleme ve değerlendirmelerde; davaya konu aracın, modeli, markası, özellikleri, kazadaki hasar durumu, yapılan onarımlar, olay tarihindeki yaşı dikkate alındığında onarımdan sonra 3.250,00-TL civarında değer kaybına uğrayabileceğinin belirlendiği, gerekçesiyle 3.352,78-TL hasar bedeli, 3.244,65-TL değer kaybı alacağı yönünden davalılar …, …, … ve … Sigorta A.Ş yönünden davanın kabulüne, alacağın bu miktar üzerinden dava tarihi olan 23.10.2017 itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen bu davalılardan tahsiline, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden dava şartı gerçekleşmediğinden reddine, davalı …A.Ş yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı … vekili, davacının hesaplanmış toplam bir bedel üzerinden belirsiz alacak davası talebinde bulunduğunu, ancak fazlaya ilişkin hakkını saklı tutup tutmadığı, miktarın asgari bir miktar olup olmadığı, hangi kalemin hesaplanamadığı ve belirsiz olduğunun anlaşılamadığını, bilirkişi raporunda değer kaybı hesabında davalı sigorta şirketi ve davalı malik ile sürücüler bakımından iki farklı hesap yöntemi kullanıldığını ve bu hesabın sonunda çıkan iki bedelin uyuştuğunun görüldüğürü, 3.244,65 TL olan değer kaybı alacağının davalı sigorta şirketlerinden tahsil edilmesi talebinde bulunduklarını, davacının ıslah dilekçesi ile 3.352,78 TL hasar bedelinin sürücüler, araç malikleri ve sigorta şirketlerinden müşterek ve müteselsilen, 3.244,65 TL değer kaybı alacağının sigorta şirketlerinden tahsilini talep etmişken, tüm bedel üzerinden müvekkili ve diğer davalıların sorumlu tutulmasına karar verilmesinin usul ve esasa uygun olmadığını, taleple bağlılık ilkesine aykırı hüküm kurulduğunu, müvekkilinin işvereni tarafından kiralanan aracı kullandığını, Türk Borçlar Kanunu’nun 71. maddesinde yer alan tehlike sorumluluğu hükümleri ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu göz önünde bulundurulduğunda müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, kazanın dört yolun birleştiği bir kavşakta meydana geldiğini, müvekkilinin kavşağa yaklaştığında gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini, ancak yol boyunca araçların park halinde bulunması sebebiyle görüş alanının kapandığını, … plakalı diğer aracın uyması gereken hız limitini aşması ve müvekkilinin sevk ve idaresindeki araca çarpası sonucunda her iki araçla park halindeki araçların da zarar gördüğünü, müvekkilinin bir sürücünün göstermesi gereken özeni gösterdiğini, Karşıyaka 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/717 E., 2017/34 K. Sayılı kararında müvekkilinin beraatine karar verildiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davacıya ait park halindeki araçta trafik kazası nedeniyle meydana hasar ve değer kaybı tazminatının kazaya sebebiyet veren araçların işletenleri, sürücüleri ve zorunlu mali sorumluluk sigortacılarından tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
6100 Sayılı HMK’nın belirsiz alacak davasının düzenleyen 107. maddesi hükmüne göre, alacak miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği ya da imkansız olduğu hallerde dava, belirsiz alacak davası şeklinde açılabilecektir. Dava dilekçesinin istem kısmında, davanın açıkça belirsiz davası olarak açıldığının belirtilmemiş olması, açılan davanın kısmi dava olduğunun kabulü için yeterli olmayıp, dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirilerek, davanın niteliği belirlenmelidir. Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası olup, davacının değer kaybı bakımından tazminat miktarının ancak rapor alındığında belirlenebilecek olması dikkate alındığında, davanın belirsiz alacak davası niteliğinde olduğu ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunduğu kanaatine varılmıştır. (Yargıtay HGK’nun 24.02.2022 tarih ve 2019/11-220 E. – 2022/376 K. Sayılı ilamı ) Bu sebeple davalı … vekilinin davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı yönündeki istinaf sebebi yerinde değildir.
Dava konusu trafik kazasına ilişkin düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında, kazanın meskun mahal içinde kontrolsüz dörtlü kavşakta meydana geldiği, davalı sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile kavşağına geldiğinde, aracının ön kısımları ile kendine göre yolun sağ tarafındaki sokaktan gelen sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın sol arka teker ve sol arka yan kısımlarına çarptığı, çarpmanın etkisiyle … plakalı aracın önce sağ tarafta park halinde olan dava dışı … plakalı araca, daha sonra sokağın sol tarafında park halinde olan davacıya ait … ve dava dışı … plakalı araca çarptığı, kazanın oluşumunda davalı sürücü …’un asli kusurlu, … plakalı araç sürücüsü …’ın ise tali kusurlu olduğu tespit edilmiştir. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda davalı sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile kavşağı direk geçiş yapmak istediği esnada kavşaktan direk geçiş yapmakta olan sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığı, davalı sürücü …’un 2918 Sayılı KTK’nın 57. ve Trafik Yönetmeliğinin 109/c-3 maddesinde belirtilen kurallara riayet etmediği, kavşaklarda geçiş önceliğine uymama kusurunu işlediği ve kazanın oluşunda %75 oranında asli kusurlu olduğu, davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın geçiş önceliği olmasına rağmen, hızını azaltarak dikkatli ve tedbirli şekilde kavşağa girmesi gerekirken, zeminde fren izi bırakmadan çarpışması ve araçlardaki hasar durumundan kavşağa dalgın, dikkatsiz ve tedbirsiz girdiği, 2918 Sayılı KTK’nın 50 ve 52. maddesinde ve Trafik Yönetmeliğinin 101 ve 102. Maddesine muhalefet ettiği, kazanın oluşunda %25 oranında tali kusurlu olduğu, davacının park halindeki … plakalı aracı bakımından kazanın oluşuna etkenliği bulunmadığı ve kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir. Belirlenen kusur oranlarının kaza tespit tutanağı ile ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, kusur durumunun tespit edilenden farklı olduğuna dair dosya kapsamında kanıt bulunmadığı, ceza dosyasında beraat kararı verilmesinin tazminat sorumluluğuna etkili olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, davalı sürücü … vekilinin kusur durumuna ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili 05.12.2019 tarihli ıslah dilekçesinde müvekkiline ait araçta oluşan hasar sebebiyle ödenen 3.352,78 TL hasar giderim bedelinin davalı sürücüler, araç malikleri ve sigorta şirketlerinden müştereken ve müteselsilen; bilirkişi tarafından tespit edilen 3.244,65 TL değer kaybı bedelinin ise davalı sigorta şirketlerinden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davacı vekilinin ıslah dilekçesindeki talebi aşılarak, değer kaybı tazminatının davalı sigorta şirketlerinin yanı sıra davalı sürücü …’tan da müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi hatalı olup, davalı … vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerindedir.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, istinafa gelenin sıfatına göre, davacı tarafın diğer davalılar yönünden kazanılmış hakları korunarak, yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 31.01.2020 tarih 2017/585 Esas 2020/23 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davacının hasar bedeline ilişkin maddi tazminat talebinin KABULÜ ile, 3.352,78 TL hasar bedeli tazminatının davalılar …, …, … ve … Sigorta A.Ş.’den dava tarihi olan 23.10.2017 itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacının değer kaybı bedeline ilişkin maddi tazminat talebinin KABULÜ ile, 3.244,65 TL değer kaybı tazminatının davalılar …, … ve … Sigorta A.Ş.’den dava tarihi olan 23.10.2017 itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı açılan davanın dava şartı gerçekleşmediğinden REDDİNE,
Davalı … A.Ş.’ye karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 450,67 TL karar harcının 65,80-TL’sı peşin harç, 47,00-TL’sı ıslah harcı olarak alındığından mahsubu ile bakiye 337,87-TL karar harcının davalılar …, …, … ve … Sigorta A.Ş’den (davalı … 229,02 TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 65,80-TL’sı peşin harç, 47,00-TL ıslah harcının davalılar …, …, … ve … Sigorta A.Ş ‘den (davalı … 23,88 TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve … Sigorta A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta şirketine verilmesine,
Davalı …. A.Ş vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …. A.Ş’ne verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 1.329,30-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve müzekkere gideri üzere toplam 1.365,30-TL yargılama giderinin davalılar …, …, … ve … Sigorta A.Ş’den alınarak (davalı … 693,70 TL’sinden sorumlu olmak üzere) davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı … A.Ş tarafından yapılan 21,10-TL tebligat giderinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş’ne verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davalı … tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davalı …’a iadesine,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı … tarafından yapılan 148,60 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 49,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 198,10 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.27.02.2023