Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/82 E. 2022/662 K. 22.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/82
KARAR NO : 2022/662

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07.11.2019
NUMARASI : 2018/217 E. 2019/658 K.
DAVANIN KONUSU : Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil
KARAR TARİHİ : 22.04.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 22.04.2022

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 07.11.2019 tarih 2018/217 E. 2019/658 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin eski üyelerinden olan dava dışı …’in hissesini kooperatif üyelik hakkı devir sözleşmesiyle 21.02.2008 tarihinde devraldığını, davalı kooperatife karşı olan yükümlülüklerini ve üyelikten kaynaklanan borçlarını tam ve eksiksiz yerine getirdiğini, davalı kooperatif yönetimince müvekkiline verilen belgede müvekkilinin devir aldığı ortaklığın karar defterine kaydı yapıldığı, harçları yatırıldığında tapusunun verileceğinin belirtildiğini, müvekkilinin harçları yatırmaya hazır olduğunu bildirmesine rağmen davalının taşınmazın tesciline yanaşmadığını ileri sürerek, kooperatif adına kayıtlı 21 nolu meskenin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacının on yıldan fazla süredir genel kurula katılmadığını, hazirun cetvelinde ismi bulunmadığını, aidat ödemediğini, kooperatife ihtarname göndermediğini, kooperatif yönetim kurulu üyeleri hakkında ceza davası bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ortağın, ek raporun düzenlendiği Temmuz 2019 itibariyle kooperatif üyeliğinden doğan 70.500,00 TL asıl alacak ve 31.702,50 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 102.202,50 TL borcunun bulunduğu, 19.09.2019 tarihli ara kararı ile tanınan 4 haftalık kesin süre içerisinde borcu depo etmediği, karşılıklı taahhütleri içeren sözleşmede muaccel olan borcunu ifa etmeden, kooperatiften tapuyu devir borcunun ifasını istemenin TBK’nun 97. madde hükmüne uygun düşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, davalı kooperatif yönetimini temsile yetkili … tarafından müvekkiline verilen 29.03.2008 tarihli belgede “Kooperatif ortağı …’i hissesine devir alan …’nun devir aldığı ortaklığı karar defterine kaydı yapılmış olup, harçları yatırıldığında tapusu adı geçene verilecektir.” denildiğini, belgeden de anlaşıldığı üzere müvekkilinin davalı yana borcu kalmamakla birlikte müvekkilinin davaya konu meskeni nakden ve peşinen almış olduğundan davalı yanın sunmuş olduğu iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davalı kooperatif yönetim kurulun 17.06.2009 tarihli kararı ile müvekkilinin üyelikten ihracına karar verildiğini, gerekçe olarak müvekkilinin kooperatife aidat borcunun gösterildiğini, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/409E 2010/347K sayılı kararında üyelikten ihraç kararının kaldırılmasına hükmedildiğini, bu karardan müvekkilinin borcunun bulunmadığının müvekkilinin taşınmazı borçsuz aldığının anlaşıldığını, bilirkişi kök ve ek raporunda müvekkili tarafından herhangi bir aidat ödemesi gerekmeksizin taşınmazın tescil harçlarının karşılandığı takdirde taşınmazın müvekkili adına tescilinin zorunlu kılan belgeye ilişkin değerlendime yapmadığını, yeniden rapor alınması taleplerinin reddedildiğini istinaf nedeni olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, kooperatif üyesinin adına tahsisli taşınmazın tapu devrinin amacıyla tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Davacı vekili, müvekkilinin kooperatif üyeliğini dava dışı kişiden devraldığını, 29.03.2008 tarihli kooperatif yönetim kurulu başkanı tarfından düzenlenen belgeye göre harçları yatırdığında tapusunun verileceğinin belirtildiğini, davalı kooperatifin tapuyu devretmediğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Mahkemece kooperatif defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen kök raporda davacının 2010 yılı sonu itibariyle 40.000,00 TL aidat ödemesi yaptığını, 08.03.2015 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında ortakların ödeme seviyesinin 61.500,00 TL olduğu, davacının bu tarihten sonraki genel kurulara ait aidat ödemelerini yapmadığı belirtilmiş, davacı vekilinin itirazı üzerine hazırlanan ek raporda davacının dava tarihi itibariyle 53.260.00 TL asıl alacak 18.280,00 TL gecikme faizi, rapor tarihi itibariyle ise 70.500,00 TL asıl alacak 31.703,50 TL gecikme faizi borcu bulunduğu, davacının eksik ödemesi nedeniyle tapu verilmesinin eşitlik ilkesine aykırı olacağı, Karşıyaka 2009/409E ve 2010/347K sayılı kararında davacının ihraç kararına konu tebligatların usulsüz olduğu gerekçesiyle ihraç kararının iptaline karar verildiği belirtilmiştir. Mahkemece bilirkişi raporu benimsenerek davalı ortağın aidat ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği için tapunun adına tescilini isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının dayandığı 29.03.2008 tarihli belgede davacının peşin ödemeli ortak olduğu açıkca belirtilmediği gibi esasen peşin ödemeli ortaklığa kabule genel kurul yetkili olup yönetim kurulu başkanının tek başına bu konuda yetkisi bulunmamaktadır. Davacının peşin ödemeli ortaklığa kabul edildiğine dair genel kurul kararına rastlanmadığı gbi Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/409E 2010/347K sayılı dosyanın konusunu da aidat borcunun ödenmemesi nedeniyle ihraç kararının iptali istemi oluşturduğu, bu yargılamada da mahkemece davacının peşin ödemeli ortak olduğuna dair bir tespite yer verilmeyip ihraca yönelik ihtaratlar usulsüz olduğu için ihraç kararının iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Kaldı ki davacının üyeliğe kabulden sonra 2010 yılına kadar 40.000,00 TL aidat ödemiş olması karşısında peşin ödemeli ortak olmadığı ortadadır. Böylelikle davacının peşin ödemeli ortak olmadığı, genel kurullarca alınan aidat ödeme kararlarıyla bağlı olduğu, aidat borcunu ödemeyen davacıya tapu verilemeyeceği, bu durumun diğer ortaklar arasındaki eşitliği bozacağı kanaatine varılmakla davanın reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş, davacı vekliinin tüm istinaf itirazları rededilmiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL’den peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 36,30 TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.22.04.2022