Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/552 E. 2022/1046 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/552
KARAR NO : 2022/1046

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19.12.2019
NUMARASI : 2018/256 Esas 2019/1429 Karar
DAVANIN KONUSU : Maddi Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 01.07.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29.07.2022

Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 19.12.2019 gün ve 2018/256 Esas 2019/1429 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davacı vekili ve davalı … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 10.08.2014 tarihinde davalıların sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkilinin kullandığı motosiklete çarpması nedeniyle müvekkilinin sol bacağının kırıldığını, maluliyete uğradığını, davalı sigortaya yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, 10.000,00 TL manevi tazminat, tedavi gideri, yapılan zorunlu ve dolaylı harcamalar ve ileride doğacak tedavi giderleri nedeniyle 10.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren yasal faiziyle(sigorta şirketleri yönünden reeskont faizi ile) birlikte davalılardan(sigorta şirketinin sorumluluğu sigorta poliçesiyle sınırlı olmak üzere) tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 07.10.2019 tarihli tamamen ıslah dilekçesiyle 4.089,96 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 55.675,77 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, SGK’nın ödeme kapsamı dışında kalan tedavi giderleri için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 69.765,73 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı …’dan tahsilini istemiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacının eksik belgelerle başvurduğu için KTK’nın 97. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kusur, maluliyet ve aktüerya raporu alınması icap ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …’a dava dilekçesi tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalıya sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde %75 oranında asli derecede, davacının ise % 25 oranında tali derecede kusurlu olduğu, ceza davasında da benzer şekilde irdelendiği, davacının %7 özür ve kusura isabet eden şekilde talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatının 4.089,96 TL, kalıcı iş göremezlik tazminatını ise 55.675,77 TL olduğu, davacının SGK dışı kendi cebinden ödediği tedavi gideri bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 4.089,96 TL geçici, 55.657,77 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 59.765,73 TL maddi tazminatın davalı … yönünden kaza tarihiden, davalı … yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, tedavi gideri talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 3.500,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline
karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneninden alınan raporda % 16, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden alınan raporda % 7 oranında sürekli iş gücü kaybı oranı bildirildiğini, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, müvekkilinin sürekli iş göremezlik kaybının % 15’in üzerinde olduğunu, kusur oranın yanlış tespit edildiğini, müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını, müvekkilinin seyir halindeyken gereğinden fazla hızlı olduğu ya da kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığına dair bir somut tespit bulunmadığını, müvekkilinin fren tedbirine başvurduğu alınan raporlarda açıkça belirtildiğini, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerini talep ettiklerini, müvekkilinin kazadan sonra … Hastanesinde fizik tedavi gördüğünü, bu özel hastane kapatıldıktan sonra … Hastanesine devredildiğini, bu hastaneye iki kez müzekkere gönderilmesine rağmen arşivlerinde ödeme belgeleri bulunmadığını belirttiklerini ancak bu hastane özel hastane statüsündeyken elde ettiği gelirlerin vergisini ödediğini, dolayısıyla mahkemece tahkikat aşamasının bitirilmesi yerine İzmir Vergi Dairesi Başkanlığına müzekkere yazılarak müvekkilinin tedavi olduğunu belirtiği tarih aralığında(1 ay öncesi ve sonrasını da kapsar şekilde) müvekkili adına düzenlenmiş bir fatura/makbuz vs kaydı olup olmadığı sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini, takdir edilen manevi tazminatın çok az olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … vekili, davacının başvurusu üzerine Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları hakkındaki yönetmelik çerçevesinde düzenlenen sağlık kurulu raporunun eksik olduğu davacıya iletildiğini ancak eksiklikler giderilmeden dava açma yolu tercih edildiğini, dava şartı yerine getirilmediği için davanın reddi gerektiğini, maluliyet raporları arasındaki çelişkinin giderilmeden hatalı maluliyet oranı üzerinden hüküm tesis edildiğini, müvekkilince alınan 06.03.2019 tarihli medikal raporda Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında davacının % 3,3 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği belirtildiğini, davacının motor kurye şeklindeki meslek kodunun kabulünün hatalı olduğunu, bu yönde dosyada delil bulunmadığını, hesap bilirkişi raporunda da bu durumun irdelendiğini, davacının geliri esas alınırken davacının kurye olarak çalıştığını beyan etmiş ise de SGK kayıtlarında davacının riziko tarihi olan 2014 ve 2015-2016 yıllarında çalışmadığı bu nedenle tazminat hesabında bekar asgari ücretin esas alındığının belirtildiğini, davacının dava tarihinde motorlu kurye olarak çalıştığına ilişkin deliller var ise dosya muhteviyatına sunması için süre verilip davacı tarafça bu yönde bir delil sunulmaması halinde maluliyet oranın düz işçi olarak tespiti için dosyanın ATK 3. İhtisas Dairesine tevdine karar verilmesi gerekirken maluliyet raporuna dair çelişki giderilmeden karar verildiğini, dava dilekçesinde maddi tazminata ilişkin taleplerin tedavi gideri ve dolaylı zararlar olarak talep edildiğini, kalıcı ve geçici maluliyet tazminatının talep edilmediğini, tedavi giderleri her ne kadar poliçe kapsamında olmasa da davacı tarafından da tedavi giderlerine ilişkin gider kalemlerini gösterir bir beyan ve delil sunulmadığını, beyan ve delil eksikliği değerlendirildiğinde ispatlanmayan davanın tümden reddi gerektiğini, geçici iş göremezlik ve tedavi giderleri tazminatı poliçe kapsamı dışında kaldığını, davalı motosiklet sürücüsü olup kask takıp takmadığı açıklığa kavuşturularak müterafik kusur indirimi yapılması icap ettiğini, ıslah edilen kısım için ıslah tarihi yerine dava tarihinden faize hükmedilmesinin doğru olmadığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.( Yargıtay 4. HD’nin 22.06.2021 tarih 2021/3089 E, 2021/3441K sayılı kararı).
Somut olayda davacı vekili, 10.08.2014 tarihinde davalıların sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkilinin kullandığı motosiklete çarpması nedeniyle müvekkilinin sol bacağının kırıldığını ileri sürerek, geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuş olup mahkemece Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Sağlık Kurulundan alınan 27.02.2019 havale tarihli davacının olay tarihindeki yaşına göre %6.3, bugünkü yaşına göre %7 oranında meslekte kazanma gücünü yitirdiğini, iyileşmesinin 6 ay olduğunu bildirir rapora itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Hükme esas alınan bu raporda kaza tarihinde yürürlükte olan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği uygulanmış ise de dosyadaki Dokuz Eylül Üniversitesinden alınan 03.10.2017 tarihli raporda davacının % 16 oranında meslekte kazanma gücü kaybına uğradığı belirtilmiş olmakla raporlar arasında çelişkinin giderilmesi gerekmektedir. Yine hükme esas alınan raporda davacının motosikletli kurye olarak çalıştığı dikkate alınarak meslekte kazanma gücü oranı tespit edilmiş olup davacının kaza tarihinde motosiklet kuryesi olarak çalıştığına dair delillere dosyada rastlanmamıştır. Buna göre mahkemece davacının kaza tarihinde motosiklet kuryesi olarak çalıştığına dair delillerini bildirmesi için kesin süre verildikten sonra raporlar arasındaki çelişkileri giderecek şekilde Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden davacının maluliyet raporunun alınması, sonucuna göre hesap raporu alınarak bir karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle davacı vekili ve davalı … vekilinin maluliyet raporuna yönelik istinaf itirazları haklı bulunmuştur.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir. O halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi uyarınca davacı vekili ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir. Kaldırma kararından sonra mahkemenin ilk kararla bağlı olmadan yeniden farklı bir manevi tazminat miktarı belirlemesi mümkün olduğundan bu aşamada bir değerlendirme yapılmamıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenenlerle;
1-Davacı vekili ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca ESASA İLİŞKİN SEBEPLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,
2-İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 19.12.2019 gün ve 2018/256 Esas 2019/1429 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair sitinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
5-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvuranlara iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 01.07.2022