Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/550 E. 2022/1970 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/550
KARAR NO : 2022/1970

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19.12.2019
NUMARASI : 2016/1308 Esas 2019/1433 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17.10.2016
KARAR TARİHİ : 30.12.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 25.01.2023

İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19.12.2019 tarih 2016/1308 Esas 2019/1433 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 14.07.2015 tarihinde davalıya ait olup müvekkili nezdinde zorunlu mali sorumluluk poliçesiyle sigortalı ticari araçla gerçekleşen çift taraflı kazada …’ın yaralandığını, müvekkilince 15.03.2016 tarihinde yaralanan kişiye 53.200,00 TL ödendiğini, ZMMS Genel Şartlarının B.4/c maddesi gereğince sigortalı araç sürücüsünün ehliyetsiz olması nedeniyle müvekkilinin yaptığı ödemeyi sigortalısı olan davalıdan isteyebileceğini, bu amaçla başlattığı takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, İzmir 5. İcra Müdürlüğünün 2016/10927 E sayılı takibe ilişkin itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, yaralanan …’ın raporunun gerçeğe uygun olmadığını, ceza dosyasında ATK’dan alınan raporda yaralananın tali kusurlu olduğunun belirtildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sigortalı araç sürücüsünün olayın meydana gelmesinde % 85 oranında kusurlu olduğu, Adnan Menderes Üniversitesi raporunda dava dışı …’ın olay nedeni ile % 7 oranında malul kaldığının belirtildiği, bu kusur ve özür oranına göre maluliyet tazminatının 36.587,86 TL olarak belirlendiği, davacı sigortanın rücu hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile İzmir 5. İcra Müdürlüğünü 2016/10927 E sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 36.587,86 TL üzerinden devamına karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, dava dışı …’ın müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesine açtığı 2015/1073 E sayılı davanın yargılaması sırasında anlaşma sağlandığını, aktüerya raporunda tespit edilen 52.300,00 TL’nin 15.03.2016 tarihinde ödendiğini, sigortalı araç sürücüsü kaza anında ehliyetsiz olmakla meydana gelen zararın tüm ferileri ile birlikte sorumlu olması gerektiğini, kısmi ödeme yönünde karar verilmesinin doğru olmadığını, vekalet ücreti ve işlemiş faiz yönünden de karar verilmesi gerektiğini, davalı tarafa gönderilmiş ihbar mektubu gereğince davalı dava öncesinde temerrüde düşürüldüğünü, bu sebeple ilk derece mahkemesince işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığına yönelik mahkeme kararının hatalı olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasına istemiştir.
Davalı vekili, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi hem de İstanbul ATK raporlarında …’ın her hangi bir kalıcı özüre sahip olmadığının belirtildiğini, dava dışı …’ın % 15 kusurlu olması nedeniyle 36.587,86 TL’den kusur oranı olan % 15 düşüm yapılması gerektiğini istinaf nedeni olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE: Dava, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında zarar görene yapılan ödemenin sürücünün ehliyetsiz olması nedeniyle sigorta ettirenden rücuen tahsiline yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Taraflar arasındaki akdi ilişkinin koşullarını oluşturan ZMSS Poliçesi Genel Şartlarının (tazminatın azaltılması veya kaldırılması sonucunu doğuran haller başlıklı) 4/c maddesinde tazminatı gerektiren olayın, aracın Karayolları Trafik Kanunu’na göre gereken ehliyetnameyi haiz olmayan kimseler tarafından sevkedilmesi sonucunda vukua gelmiş ise, sigortacının bu hususu zarar görenlere karşı ileri süremeyeceği ve fakat ödemede bulunduktan sonra tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır. Poliçede yer alan bu şart esasen KTK’nun 95.maddesi düzenlemesinin poliçeye aksettirilmiş bir hükmüdür. Araç sahibinin sorumluluğu diğer bir deyişle karşı araç malikine tazminat ödeme yükümlülüğü aracı kullanan sürücü ehliyetsiz olsa dahi kusur esasına dayalıdır. Bir başka anlatımla davalı sigortalı, dava dışı sürücünün kusuru oranında tazminattan sorumlu olur.(Yargıtay 17. H.D’nin 19.1.2012 tarih 2011/5730 E, 2012/303 K sayılı kararı).
Rücu davalarında ödeme tarihinden itibaren rücu şartları oluşur. Davacı, takip talebinde işlemiş faiz yönünden de talepte bulunmuş olduğundan mahkemece ödeme tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz hesabı yapılarak faiz miktarı belirlenmesi gerekir. (Yargıtay 17. H.D’nin 12.01.2016 tarih 2015/9618 E, 2016/237 K sayılı kararı).
Somut olayda davacı sigorta vekili, müvekkili nezdinde zorunlu mali sorumluluk poliçesiyle sigortalı ticari araçla gerçekleşen kazada karşı motosiklet sürücüsünün yaralanması nedeniyle müvekkilince ödeme yapıldığını ileri sürerek, ehliyetsiz sürücüye ilişkin teminat dışı hal nedeniyle yapılan ödemenin sigorta ettiren davalıdan rücuen tahsiline yönelik itirazın iptali isteminde bulunmuştur. İcra takip talebinde 52.300,00TL asıl alacak, 1.843,59 TL işlemiş faiz talebinde bulunulmuştur. Dosyadaki ATK raporu ceza yargılaması için alınmış olup raporda maluliyet oranı ile ilgili bir değerlendirmeye yer verilmemiştir. Mahkemece ilk kez Adnan Menderes Üniversitesinde maluliyet raporu alınmıştır. Farklı mevzuata göre hazırlanan raporlar arasında bir çelişki bulunduğu söylenemez. Mahkemece alınan maluliyet raporunda yaralanan kişide % 7 oranında maluliyet oluştuğu belirlenmiştir. Mahkemece benimsenen aktüerya raporunda yaralanan kişinin maluliyet oranı ve sigortalı araç sürücüsünün % 85 oranındaki kusuru gözetilerek ödenmesi gereken tazminat miktarı 36.587,86 TL olarak belirlenmiştir. Böylelikle davacı sigorta, zarar görene fazladan ödeme yapmıştır. Aktüerya raporunda Yargıtay içtihatlarına uygun şekilde tazminata maluliyet ve kusur oranı uygulanması doğru olup hesaplamaya ilişkin her iki tarafın istinaf itirazları reddedilmiştir. Ne var ki davacı, takip talebinde işlemiş faiz de talep etmiş olup mahkemece, yukarıda belirtilen Yargıtay içtihadı doğrultusunda ek bilirkişi raporunda hesaplandığı üzere ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki 1.271,96 TL işlemiş faize de hükmedilmesi gerekirken davalının işlemiş faiz yönünden temerrüde düşürülmediği gerekçesiyle işlemiş faiz talebinin reddedilmesi doğru değildir. Davacı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazı haklı bulunmuştur. Davacı tarafça sunulan ödeme belgesinde zarar görene ayrıca vekalet ücreti ödendiğine dair bir açıklamada bulunulmadığından vekalet ücretiyle ilgili hüküm kurulmamasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Buna göre davalı vekilinin istinaf başvurusu kısmen haklı görülmekle ilk derece mahkemesi hükmüne işlemiş faiz ilave edilerek 36.587,86 TL asıl alacak ve 1.271,96 TL işlemiş faiz üzerinden takibin devamına dair hüküm kurulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak sadece işlemiş faiz ilave edilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜ ile İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19.12.2019 tarih 2016/1308 Esas 2019/1433 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
3-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; İzmir 5. İcra MD’nün 2016/10927 E sy takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 36.587,86 TL asıl alacak ve 1.271,96 TL işlemiş faiz üzerinden devamına,
492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.499,31 TL harçtan peşin alınan 653,92 TL harcın mahsubuyla bakiye eksik kalan 1.845,39 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Yapılan yargılama gideri olarak davanın ilk açılış gideri olan 687,42 TL, tebligat, posta ve bilirkişi ücreti gideri 1.113,70 TL olmak üzere toplam 1.801,12 TL yargılama giderinden tarafların haklılık oranına göre hesap edilen 1.260,02 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından istinaf yargılaması nedeniyle yapılan 148,60 TL başvurma harcı, 35,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 183,60 TL istinaf yargılama giderinin istinaftaki haklılık durumuna göre 6,37 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 2.499,31 TL’den peşin alınan 624,83 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.874,48 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 30.12.2022