Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/2070
KARAR NO : 2023/1229
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04.02.2020
NUMARASI : 2018/488 Esas 2020/103 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 20.09.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20.09.2023
İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04.02.2020 tarih 2018/488 Esas 2020/103 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davalı …’in davacı kooperatifin üyesi olup, … Blok No:… ve … Blok No:… deki dükkanların sahibi olduğunu, davacı kooperatifin 01.12.2016 tarihinde yapmış olduğu genel kurulda Ocak 2017 tarihinden başlamak üzere 12 ay boyunca 875,00 TL aidat ödenmesine karar verildiğini, ancak davalı …’in sahip olduğu her iki dükkanın da aiidatlarını ödemediğini, bu nedenle davalı borçlu aleyhine İzmir 6. İcra Müdürlüğü 2018/808 sayılı icra dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalıdan 21.000,00 TL aidat borcu ve 2.821,00 TL genel kurul kararı gereği aylık %2 islemiş faiz olmak üzere toplam 28.821,00 TL talep edildiğini ancak …’in haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, davalı yanın %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, kooperatiften asıl alacaklı olanın davalı olduğunu, davalının 03.03.2011 de üyelikten istifa ettiğini ve istifa sonucu ödemiş olduğu üyelik aidatlarının borçlarına mahsubunu, kalan bakiyenin aidatlarının tarafına iadesini talep ettiğini, davacı kooperatifin muhasebesinden sorumlu SMMM … istifadan kalan alacağının 18.611,72 TL olduğunun mail olarak davalıya bildirildiğini, bu belgenin de kooperatifin değil asıl alacaklının davalı olduğunu kanıtladığını, iş bu bedelin davalıya ödenmemesi nedeniyle taraflarına İzmir 20. İcra Müdürlüğünce 2015/10239 E sayılı dosya ile 18.611,7 TL üzerinden takip başlatıldığını ve iş bu takibe karşı davacı kooperatifçe haksız ve dayanaksız olarak itiraz edildiğini, itiraz üzerine İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1343 E sayılı dosya ile itirazın iptali davası açıldığını, karşı tarafça istinaf incelemesi için Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiğini ve dosyanın hala derdest olduğunu, borcu kabul anlamına gelmemek üzere davacı kooperatifin yukarıda bahsi geçen alacaklısı davalı olan İzmir 1. İcra Müdürlüğünün 2015/10239 E sayılı icra dosyasına yapılan itirazında … Blok No: … deki üyeliğinden istifa ettiğinin açıkça belirtildiğini, oysa takibin 2 üyelik nedeniyle yapıldığını, devirlerin kooperatifin bilgisi dahilinde gerçekleştirildiğini, davalının borçlandırılmaya çalışılmasının son derece kötü niyetli olduğunu belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacının %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından davalı aleyhine İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2018/808 Sayılı takip dosyasıyla … Blok … nolu üyelik ve … Blok … Nolu üyeliğe ilişkin 01.12.2016 tarihli genel kurul kararı gereği 15.01.2017 – 15.12.2017 tarihleri arasına ilişkin 12 aylık aidat alacağına ilişkin icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine iş bu davanın açıldığı, davalı tarafın davacı kooperatifte … Blok … ve … Nolu dükkanlar ve … Bloktaki 12 Nolu dükkana ilişkin 3 adet üyeliğin bulunduğu, davalının 03.03.2011 tarihli dilekçesiyle … bloktaki … nolu dükkan için ortaklıktan istifa ettiği , diğer dükkanlara ilişkin kooperatif ortaklığının devredildiği ve ortaklığın sona erdirildiği hususunun subut bulmadığı,takibe dayanılan 01.12.2016 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali yönünde açılmış bir dava bulunmadığı, İzmir 4 ATM’nin 2015/1343 Esas 2017/1069 Karar sayılı dosyasındaki davanın davalının ortaklıktan istifa ettiği … Blok … Nolu dükkana ilişkin olduğu ve söz konusu dosyadaki alacağın 31.12.2015 tarihi itibariyle hesaplandığı, 2017 yılına ait parasal yükümlülüklerle ilgisinin bulunmadığı, bu nedenle davalının takip konusu edilen 2017 yılına ait aidat borçlarından sorumlu olduğu, genel kurul toplantısında aylık yüzde iki gecikme faizi uygulanmasına ilişkin karar verildiği ancak 6098 Sayılı TBK 120/2 Maddesi kapsamında talep edilebilecek faizin yıllık %18 üzerinden hesaplanması gerektiği sonucuna ulaşılarak davanın 21.000,00 TL asıl alacak, 2.121,00 TL işlemiş faiz toplamı üzerinden davanın kısmen kabulü ile davalı tarafın İzmir 6.İcra Müdürlüğünün 2018/808 sayılı dosyasındaki itirazının 21.000 TL asıl alacak, 2.121,00 TL işlemiş faiz ki toplam 23.121,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren yıllık %18 oranında temerrüt faizin tahakkukuna, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit nitelikte olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davalının kooperatiften alacaklı olduğunu ve takas mahsup talebinin dikkate alınmadığını, davalının 03.03.2011 tarihli dilekçesi ile istifa ettiğini ve istifa sonucu ödemiş olduğu üyelik aidatlarının borçlarından mahsubunu ve kalan bakiyenin de tarafına iadesini istediğini, yönetim kurulu tarafından 07.04.2011 tarih ve 9 sayılı karar ile istinafının kabul edildiğini, davalının kooperatiften alacaklı olduğunu, İzmir 20. İcra Müdürlüğü’nün 2015/10239 sayılı takibe giriştiklerini, yapılan itiraz üzerine İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkmesi’nin 2015/1343 E. – 2017/1069 Karar sayılı dosyasının sonucu beklenmeden karar verildiğini, davalının … Blokta yer alan … nolu dükkan için üyelikten istifa ederek alacaklarının borçlarından mahsubunu talep ettiğini, davacı kooperatifin 2011 itibariyle kooperatif işlemlerini bitirerek tasfiyesinin yapıldığını, alacağını kooperatiften talep ettiğinde 01.12.2016 tarihindeki genel kurul kararının alınarak kendisine usulüne uygun tebligat yapılmadan 15.01.2017 ve 15.12.2017 tarihleri için 12 aylık aidat ödemesinin kararlaştırıldığını, bu miktarın kendisinin kooperatiften alacağı ile aynı bedele tekabül ettiğini, bilirkişi raporunda diğer ortaklardan 2016 yılında yapıldığı iddia olunan genel kurulda alınan karar gereği ödemesi kararlaştırılan aidatların tahsil edilip edilmediği yönünde değerlendirme yapılmadığını, davalı dışında diğer ortaklara karşı aidatın tahsili için talep olmadığını, davacının kötüniyetli olup diğer ortaklara karşı icra takibi yapmadığını, 2016 yılında usulüne uygun genel kurul yapılıp karar alındığı kabul edilse dahi öncelikle davalının alacağından borcun düşülmesi ve kalan bakiyenin talep edilmesi gerektiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davacı kooperatifin davalı aleyhine aidat borcuna dayalı olarak giriştiği icra takibine davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulü ile davalı tarafın İzmir 6.İcra Müdürlüğünün 2018/808 sayılı dosyasındaki itirazının 21.000 TL asıl alacak, 2.121,00 TL işlemiş faiz ki toplam 23.121,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren yıllık %18 oranında temerrüt faizin tahakkukuna, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit nitelikte olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
İDM tarafından taraflarca gösterilen delillerin toplanıldığı, davaya dayanak teşkil eden İzmir 6. İcra Müdürlüğü’nün 2018/808 sayılı takip dosyasının getirtildiği, işbu dosyada davacı tarafça davalı aleyhine 21.000,00 TL iki üyelik aidat alacağı ve 2.821,00 TL işlemiş faiz toplamı 23.821,00 TL üzerinden ilamsız takip yoluyla yapıldığı, davalı tarafın borca faiz ve tüm ferilere itiraz ettiği görülmüştür.
Davalının cevaplarında geçen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14.12.2021 tarih 2021/174 Esas 2021/1077 Karar sayılı dosyasında davacı … tarafından davalı … Kooperatifi aleyhine davacının 03.03.2011 tarihinde kooperatif üyeliğinden istifa ettiği, yönetim kurulu kararıyla istifasının kabulüne ve üyelikten silinmesine karar verildiği, istifa edilen tarihe kadar ödenen aidat miktarının 90.111,72 TL olup diğer üyelik aidatları toplamı 71.500,00 TL nin mahsubu ile bakiye 18.611,72 TL yönünden kooperatif aleyhine icra takibi yapıldığı, takibe itiraz üzerine İzmir 20. İcra Müdürlüğünün 2015/10239 Sayılı dosyasındaki itirazın iptaline yönelik açılan davada mahkemece davanın kısmen kabulüyle davalı tarafın İzmir 20. İcra Müdürlüğünün 2015/10239 Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 23.412,01 TL’lik alacağa yönelik itirazın iptali ile, takibin 18.611,72 TL’lik asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz işletilmek suretiyle devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, alacak likitle hesaplanabilir olduğundan İİK 67/2.maddesi uyarınca 4.682,40 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, reddedilen miktar yönünden kötüniyet tazminatı şartlarının oluşmadığından davalı lehine kötüniyet tazminatına yer olmadığına karar verildiği, davalı vekilinin kararı istinaf etmesi üzerine İzmir BAM 20. Hukuk Dairesi’nin 27.04.2022 tarih 2022/421 – 712 E.K sayılı kararı ile davalı vekilinin istinaf itirazlarının kabul edilerek İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14.12.2021 tarih 2021/174 Esas 2021/1077 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, kaldırılan kararın yerine geçmek üzere davanın kısmen kabulü ile, İzmir 20. İcra Müdürlüğü’nün 2015/10235 sayılı takip dosyasında davalının 23.412,01 TL’lik alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin 18.611,72 TL’lik asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, alacak likitle hesaplanabilir olduğundan asıl alacak olan 18.611,72 TL’nin %20 si 3.722,34 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, reddedilen miktar yönünden kötüniyet tazminatı şartları oluşmadığından davalı lehine kötüniyet tazminatına yer olmadığına dair kesin olmak üzere karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilerek kooperatif defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle bilirkişi raporunun alındığı, bilirkişi raporunun dosya kapsamıyla uyumlu, hükme esas almaya elverişli ve yeterli mahiyette tanzim edildiği, buna göre davacı tarafından davalı aleyhine İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2018/808 Sayılı takip dosyasıyla … Blok … nolu üyelik ve … Blok … Nolu üyeliğe ilişkin 01.12.2016 tarihli genel kurul kararı gereği 15.01.2017 – 15.12.2017 tarihleri arasına ilişkin 12 aylık aidat alacağı nedeniyle girişilen icra takibinde davalının itirazı nedeniyle açılan davada, davalının davacı Kooperatifte … Blok … ve … Nolu dükkanlar ve … Bloktaki … Nolu dükkana ilişkin üç adet üyeliğinin bulunmakta iken davalı tarafın 03.03.2011 tarihli dilekçesiyle … bloktaki … nolu dükkan için ortaklıktan istifa ettiğini bildirdiği ve bu ortaklık için yaptığı ödemelerin diğer ortaklıkların borçlarına mahsubu ile artan kısmının kendisine iadesini istediği, davalının istifasının yönetim kurulunun 07.04.2011 tarih ve 9 sayılı kararı ile kabul edildiği, ferdi mülkiyete geçildikten sonra amacına ulaşan kooperatif ortaklarının parasal yükümlülüklerden kurtulmak amacıyla ortaklıktan istifa etmesi veya ortaklık nedeniyle edindiği taşınmazı satarak kooperatifle irtibatının kesilmesi halinde 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 81.maddesine göre “Amacına ulaşılarak dağılma sürecine girmiş olan kooperatiflerden çıkan veya çıkarılan ortağın konutu veya işyeri çıkma veya çıkarılma sebebiyle geri alınamaz, ancak bu eski ortaklar daha sonra oluşabilecek tasfiye masraflarına katılırlar.” hükmünün getirildiği, ortaklık nedeniyle edinilen taşınmazların satılmış olması halinde dahi ortaklığın devredildiği veya herhangi bir şekilde sona erdiği ispatlanamadığından davalının … Bloktaki … nolu dükkan ile … bloktaki … nolu dükkan için tesis edilen ortaklıklarla ilgili parasal yükümlüklerinin devam ettiği, buna göre davalının her iki dükkandan dolayı 21.000,00 TL aidat borcunun bulunduğunun kabulünün gerekeceği, takibe dayanılan 01.12.2016 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali yönünde açılmış bir davaya ilişkin bir delil sunulmadığı, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki dosyada … Blok … Nolu dükkana ilişkin olduğu ve söz konusu dosyadaki alacağın 31.12.2015 tarihi itibariyle hesaplandığı, 2017 yılına ait parasal yükümlülüklerle ilgisinin bulunmadığı, bu nedenle davalının takip konusu edilen 2017 yılına ait aidat borçlarından sorumlu olduğu, genel kurul toplantısında aylık yüzde iki gecikme faizi uygulanmasına ilişkin karar verildiği ancak 6098 Sayılı TBK 120/2 Maddesi kapsamında talep edilebilecek faizin yıllık %18 üzerinden hesaplanması gerektiği , bu nedenle davanın 21.000,00 TL asıl alacak, 2.121,00 TL işlemiş faiz toplamı üzerinden davanın kısmen kabulü ile davalı tarafın İzmir 6.İcra Müdürlüğünün 2018/808 sayılı dosyasındaki itirazının 21.000 TL asıl alacak, 2.121,00 TL işlemiş faiz ki toplam 23.121,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren yıllık %18 oranında temerrüt faizin tahakkukuna, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit nitelikte olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine yönelik kararda herhangi bir usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Her ne kadar davalı yanca takas mahsup talebinde bulunulmuş ise de, yukarıda belirtilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/174 Esas 2021/1077 Karar sayılı davacının davalı kooperatif aleyhine … blok no … numaralı dükkana yönelik itirazın iptali davasında verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın İzmir BAM 20. Hukuk Dairesi’nin 27.04.2022 tarih 2022/421 – 712 E.K sayılı kararı ile kesinleştiği anlaşılmakla davalı tarafın bu hususa ilişkin istinaf istemi yerinde değildir.
Yine diğer ortakların aidatları yönünden kooperatif kayıtlarında diğer ortaklar yönünden parasal yükümlülüklerin belirtildiği 01.12.2016 tarihinde yapılan genel kurulda belirlenen parasal yükümlülüklerin ticari defterlere kaydedildiği, 31.12.2017 tarihine gelindiğinde kooperatif ortaklarının muhtelif miktarlarda borçlu oldukları, ancak icra takiplerinin aynı anda yapılmayıp farklı tarihlerde yapılabileceği, davalı hakkında icra takibine önce girişilmiş olmasının ortaklar arasında eşitlik ilkesi yönünden ve ortakların parasal yükümlülüklerini ortadan kaldırmadığı dikkate alındığında, davalı tarafın aksi yöndeki istinaf nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 1.579,39 TL’den peşin alınan 394,84 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.184,55 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20.09.2023