Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1980 E. 2022/1632 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1980
KARAR NO : 2022/1632

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14.07.2020
NUMARASI : 2019/523 Esas 2020/443 Karar
DAVANIN KONUSU : Araç Hasar Tazminatı
KARAR TARİHİ : 09.11.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09.11.2022
Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 14.07.2020 gün ve 2019/523 Esas 2020/443 Karar sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davalı …A.Ş. vekili ve davalı … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 08.08.2019 tarihinde davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkiline ait araca çarpması nedeniyle müvekkilinin arcanın hasarlandığını, Almanya’daki ikametine dönen müvekkilinin yaptırdığı bilirkişi incelemesinde 6.442,45 Euro hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini ileri sürerek, 6.442,45 Euro tutarındaki hasar bedelinin ödeme günüdeki TL karşılığının, davalı … bakımından 15.10.2019 tarihinden, diğer davalılar bakımından kaza tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanin 4/a maddesi uyarınca işletilecek faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 126,05 Euro ekspertiz ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı …A.Ş. vekili, müvekkilinin taraf oldu herhangi bir arabuluculuk başvurusu yapılmadığını, dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı … vekili, görevli mahkemenin asliye hukuk, yetkili mahkemenin Mersin olduğunu, tüm davalı vekillerinin telekonferans sistemiyle arabuluculuk görüşmesine katıldığını, dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, düşük hızda giden müvekkilinin davacının aracında bu derece hasar meydana getiremeyeceğini, Almanya’dan alınan ekspertiz raporunu kabul etmediklerini, kazadan sonra hasarlı araç ile sınır kapısından geçerek Almanya ülkesine dönmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, zira aracın sol ve sağ arka ışığının hasar gördüğü ve değiştirilmesi gerektiği belirtildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, araç sürücüsünün “%100 oranında tam ve asli kusuru ile kazanın gerçekleştiği, davacının aracında yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 6.442,45 Euro (KDV Dahil) hasar meydana geldiği, 126,05 Euro ekspertiz ücretinin yerinde olduğu gerekçesiyle 6.442,45 Euro maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihinden itibaren, davalı … yönünden poliçe limiti ile sınırlı olarak 15.10.2019 tarihinden itibaren yabancı para bakımından 3095 sayılı yasanın 4/A md göre yürütülecek değişken faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası efektif satış kuru karşılığı Türk Lirası olarak davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak hüküm altına alınmasına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı …A.Ş. vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı …A.Ş. vekili, müvekkilinin taraf olduğu herhangi bir arabuluculuk başvurusu yapılmadığını, dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, hasar dosyasında alınan ekspertiz raporunda kabul anlamına gelmemek koşuluyla 12.266,42 TL hasar tespit edildiğini, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile ekspertiz raporu arasında fahiş fark bulunduğunu, zararın Türk Lirası cinsinden ve genel şartlar uyarınca belirlenmesi gerektiğini, gerçek zararın tespiti icap ettiğini, istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … vekili, görevli mahkemenin asliye hukuk, yetkili mahkemenin Mersin olduğunu, tüm davalı vekillerinin telekonferans sistemiyle arabuluculuk görüşmesine katıldığını, dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, bilirkişi raporuna itirazlarının karşılanmadığını, davacının aynı zarar için aldığı ödeme olup olmadığının saptanmadığını, bilirkişi raporunda aracın kayıtlı olduğu ülkedeki kaza/olay tarihindeki rayiç değeri, sovtaj değeri, işçilikler ve yedek parçalar toplamı olmak üzere tamir masraflarının ne kadar olduğu, aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı hususlarında bir inceleme ve tespit yapılmadan tahmini bir hesaplama yapıldığını, davacının aracında belirtilen hasarın olması mümkün olmadığını, düşük hızda giden müvekkilinin bu derece hasar meydana getiremeyeceğini, kaza tespit tutanağında belirtildiiği üzere takip mesafesi az olup davacının anif fren yapmasından kazanın kaynaklandığını, bilirkişi bu hususta uzman olmadığını, Karayolları Genel Müdürlüğü trafik fen alanında uzman kişilerden rapor alınması gerektiğini, faizin karar tarihinden itibaren uygulanması icap ettiğini, trafik kazasının meydana geldiği andaki olay yeri fotoğraflarının Trafik Denetleme ve Şube Müdürlüğünden temin edilmesi talep edildiğini, mahkemece bu taleplerinin gereçe gösterilmeden dikkate alınmadığını, davacının dosyaya ibraz ettiği hasar tespit raporunda aracın sol ve sağ arka ışığının hasar gördüğü ve değiştirildiği belirtildiğini, bu haldeki araçla seyahat etmenin trafik güvenliğini tehlikeye sokacağı için bu hasarların dava konusu kazada meydana gelmeyeceğini, kazadan 3 ay sonra dava açıldığınnı, kaza ile uğranılan hasar arasında illiyet bağı olup olmadığı şüpheli olduğunu, “….com isimli internet sitesi üzerinden yapılan araştırmada aynı marka, model ve yıldaki araçların Almanya ülkesinde 5.300-5.999 Euroya satıldığını tespit ettiklerini, hasar değerinin aracın fiyatından yüksek olamayacağını, davacının aracının yurt dışında tamir ettirmesinde haklı sebep bulunmadığını, ülkemizde orijinal parçalarla tamir edilebileceğini, Türkiye’de yapılacak onarım giderini isteyebileceğini, sadece işçilik ücretinin dahi 130 Euro üzerinden hesaplandığını, Euro’nun TL karşısındaki değeri gözetildiğinde fahiş hasar tespit edildiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, araç hasar tazminatının kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacı vekili, davalı nezdin müvekkiline ait araca davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın çarpması nedeniyle müvekkiline ait yabancı plakalı aracın hasarlandığını, aracı hasarlı halde Almanya’ya götürdüğünü ve orada tamir ettirdiğini ileri sürerek, hasar tazminatı isteminde bulunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yabancı ülke ekspertiz raporu bire bir dikkate alınarak hasar ve ekspertiz ücreti tespitinde bulunmuş olup yabancı ekspertiz raporundaki hasar kalemleri ile sigorta hasar dosyası üzerinden alınan ekspertiz raporundaki hasar kalemlerinin örtüşüp örtüşmediği, kaza tespit tutanağı ile fotoğraflara göre hasarla kazanın uyumlu olup olmadığı değerlendirilmemiş, Yargıtay içtihatlarında açıklandığı şekilde yabancı plakalı araçlar için belirlenen hasar ve pert total incelemesi yapılmamıştır. Davalı … vekili, cevap dilekçesinde davacıya ait araca ilişkin olarak yabancı ekspertiz raporunda geçen hasara göre aracın Almanya’ya götürülemeyeceğini, ekspertiz raporundaki hasar ile kaza sırasında oluşan hasar arasında illiyet bağı bulunmadığını savunmuş olup bu yöndeki savunma da irdelenmemiştir. Böylelikle bilirkişi raporundaki hesaplama varsayımsal olup hükme esas alınamaz. Yine davalı … vekili, kusur durumuna da itiraz etmiş olmakla buna göre mahkemece bir başka bilirkişiden Mersin Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünden getirtilen olay yerine ait fotoğraf CD’sini, kaza tespit tutanağını, yabancı ekspertiz raporunu, hasar dosyasındaki ekspertiz raporunu ve fotoğrafları inceleyen hasar ile kazanın uyumlu olup olmadığını irdeleyen Yargıtay içtihatlarında yabancı plakalı araçlar için belirtilen esaslara uygun hasar, pert total ve ekspertiz ücreti yönünden denetime elverişli rapor alınarak ve rapora itirazlar giderilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir. O halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair sitinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenenlerle;
1-Davalı … vekili ve davalı …A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca ESASA İLİŞKİN SEBEPLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,
2-İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14.07.2020 tarih 2019/523 Esas 2020/443 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
5-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde istinaf yoluna başvuranlara iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 09.11.2022