Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1893 E. 2023/1075 K. 14.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1893
KARAR NO : 2023/1075

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07.07.2020
NUMARASI : 2015/1240 E. – 2020/286 K.

BİRLEŞEN İZMİR 2.ATM’NİN 2015/1293 E.SAYILI DOSYASINDA;

BİRLEŞEN İZMİR 1.ATM’NİN 2015/1423 E.SAYILI DOSYASINDA;

BİRLEŞEN İZMİR 1.ATM’NİN 2016/554 E.SAYILI DOYASINDA;
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 14.07.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 14.07.2023

İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 07.07.2020 tarih 2015/1240 E. – 2020/286 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi birleşen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/554 E. sayılı dosyasında davacılar … ve … vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye …. tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
ASIL DAVA : Davacılar vekili, 05.08.2015 tarihinde, müvekkili …’ın boşandığı eşi, …, … ve …’in babası olan …’ün sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile seyir halinde iken, davalı …’in sürüsü olduğu … plakalı aracı ile müvekkilinin şeridine geçmesi sonucunda meydana gelen trafik kazasında …’ün vefat ettiğini, davalı sürücünün asli kusurlu olduğunu, müteveffa sürücü …’ın olayda kusurunun bulunmadığını, müvekkilleri …, … ve …’in yaralandıklarını, kaza sebebiyle müvekkillerinde sürekli iş gücü kaybının oluştuğunu, ayrıca babalarının vefatı nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını, manevi olarak da zarar gördüklerini, … plakalı aracın hurdaya çıktığını belirterek; davacı … için geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı olarak şimdilik 1.000,00 TL, davacılar …, … ve … için destekten yoksun kalma tazminatı olarak şimdilik 1.000,00 TL’nin … dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı …, … ve …’nın tedavi masraflarının yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kazaya karışan … plaka sayılı araç için 8.500,00 TL hasar bedelinin … dışındaki davalılardan yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacılar …, … ve … için 40.000,00’er TL, davacılar … ve … için 20.000,00’er TL olmak üzere toplam 160.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 26.03.2019 tarihli dilekçesi ile, davalı … Sigorta A.Ş. ile yapılan sulh protokolü uyarınca maddi tazminat taleplerinden feragat ettiklerini beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili, kaza tespit tutanağında müvekkilinin %100 oranında kusurlu olduğuna dair tespiti kabul etmediklerini, davacılara ait araçta sürücü dahil toplam 8 kişinin yolculuk ettiğini, müvekkilinin kusurunun varlığı kabul edilecek olsa dahi en azından karşı taraf araç içerisindeki kişi sayısı, yolculuk sırasında ön koltukta çocuk bulunması ve yine yolculuk sırasında bu çocuğun ön koltuktan arka koltuğa arabayı durdurmaksızın şöförün kontrolünü kaybedeceğinin göze alınarak verilmesi gibi hususlar nedeniyle mütefarik kusurun söz konusu olabileceğini, davacılardan …, … ve … yönünden tedavi giderleri açısından davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacı … için talep edilen iş göremezlik tazminatının belirlenmesi için davacının yaşı, mesleği varsa kazancı gibi bilgilerin belirlenmesi gerektiğini, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin haksız olduğunu, ölüm tarihinden önce boşanmış olan eski eşin destekten yoksun kaldığını ispat etmesi gerektiğini, davacı …’nın mağaza müdürü olarak çalıştığını, müteveffadan ne gibi bir destek gördüğünü ispat etmesi gerektiğini, davacı tarafın kaza nedeniyle … plaka sayılı aracın hurdaya çıktığını ve hurdacıya 1.000,00 TL ye satıldığını belirttiğini, aracın kasko sigortası bulunması halinde bu bedelin sigorta şirketinden alınmasının gerektiğini, bakiye 8.500,00 TL’nin nasıl belirlendiğine dair bir delil bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, araç hasarı talebinin trafik sigortası genel şartları uyarınca teminat harici olduğunu, müvekkili şirket nezdinde sigortalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, vefat tazminatı ve maluliyet tazminatı açısından davanın reddi gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatı açısından işleten sürücünün alkollü olup olmadığı ve ehliyetinin olup olmadığının tespitinin gerektiğini, davacının sigortalının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin teminat limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu, davacının sürekli maluliyet halinde zararını ispat etmesi gerektiğini, maluliyet oranı konusunda İstanbul ATK dan rapor alınması gerektiğini belirtmiş, davanın öncelikle yetki yönünden reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekili, müvekkili sigorta şirketinin sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve sigortalının kusuru oranında destekten yoksun kalanlara tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, tazminatın ödenebilmesi için davacının ölen veya yaralanan kişi ile ilişkileri, davacıların yaşı ve ölüm olayı dolayısıyla destekten yoksun kalıp kalmadığı, destekten yoksun kalmışsa bu zararın uzman bilirkişilerce ayrı ayrı hesap ettirildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini, … plaka sayılı araçtaki maddi zararın tazmini için 13.08.2015 tarihinde müvekkiline başvurulduğunu, açılan hasar dosyası üzerinden 10.09.2015 tarihinde 9.725,00 TL ödeme yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(1.) BİRLEŞEN İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2015/1293 E. SAYILI DOSYASINDA TALEP : Davacılar … ve … vekili, asıl davanın konusunu oluşturan 05.08.2015 tarihli trafik kazasında, müteveffa …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’in yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde karşı araç sürücüsü …’in asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsü müteveffa …’ün kusursuz olduğunu, …’in eşi olan müvekkili …’in psikolojik olarak zarar gördüğünü, bakıma muhtaç hale gelen eşinin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmakta olduğu işinden ayrıldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi, 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı… vekili, 31.07.2017 tarihli dilekçesinde; …’e ilişkin maddi tazminat ve buna ilişkin ferilerinin davalılardan … Sigorta A.Ş. tarafından ödendiğini, bu nedenle müvekkili …’in maddi tazminat ve ferilerine ilişkin taleplerinden feragat ettiklerini beyan etmiştir.
(1.) BİRLEŞEN İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2015/1293 E. SAYILI DOSYASINDA CEVAP : Davalı … Sigorta A.Ş vekili, müvekkili şirketin manevi tazminat taleplerinden sorumluluğunun bulunmadığını, kusur tespiti için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden, davacının maluliyet durumunun belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas dairesinden rapor alınması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, talep edilen tazminat miktarlarının haksız ve fahiş olduğunu, kaza tespit tutanağındaki kusur oranlarını kabul etmediklerini, karşı araçta 8 kişi yolculuk yaptıklarını, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kabul etmemek kaydıyla karşı taraf sürücüsünün müterafik kusurunun bulunduğunu, tedavi giderlerinin …’nın sorumluluğunda olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(2.) BİRLEŞEN İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2015/1423 E. SAYILI DOSYASINDA TALEP : Davacılar …, … ve … vekili, asıl davanın da konusunu oluşturan kazada müteveffa … ‘ün sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilleri … ve …’ın yaralandığını, müvekkillerinden …’ın eşi ve kızının geçirmiş olduğu kaza nedeniyle manevi zarar gördüğünü iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi, 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketi poliçede taahhüt ettiği miktarla sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar …, …. ve … vekili, 10.10.2017 tarihli dilekçesinde, davacılardan … ve …’ye ilişkin maddi tazminat ve buna ilişkin ferilerinin davalı … Sigorta A.Ş. tarafından ödendiğini, bu nedenle … ve … yönünden sadece maddi tazminat ve ferilerine ilişkin taleplerinden feragat ettiklerini beyan etmiştir

(2.) BİRLEŞEN İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2015/1423 E. SAYILI DOSYASINDA CEVAP : Davalı … vekili, kaza tespit tutanağındaki kusur oranlarını kabul etmediğini, davacıların bulunduğu araçta toplam 8 kişi olduğunun soruşturma dosyası ile belirlendiğini, karşı araç sürücüsünün bu nedenle müterafik kusurlu olduğunu, tedavi giderlerinin … tarafından karşılanması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, manevi tazminatın teminat kapsamında olmadığını, ulaşım masrafları talepleri dolaylı zararlardan olduğunu ve teminat dışında kaldığını, kusur oranlarını kabul etmediklerini, talep edilen giderlerin … tarafından karşılanması gerektiğini, daimi maluliyet tazminatı taleplerinin tespitinde adli tıptan rapor alınması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(3.) BİRLEŞEN İZMİR 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2016/554 E. SAYILI DOSYASINDA TALEP : Davacılar … ve … vekili, asıl davanın konusunu oluşturan trafik kazasında müteveffa …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkillerinin annesi …’nin olay yerinde hayatını kaybettiğini, olayda karşı araç sürücüsü …’in asli ve tam kusurlu olduğunu, davalı sigorta şirketinin sigorta poliçesi kapsamında sorumluluğu bulunduğunu iddia ederek, müvekkili … ve … için ayrı ayrı 55.000,00’er TL olmak üzere toplam 110.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
(3.) BİRLEŞEN İZMİR 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2016/554 E. SAYILI DOSYASINDA CEVAP : Davalı … vekili, olayda müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, davacıların taleplerinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili, müvekkil sigorta şirketinin poliçe teminatı ile sınırlı sorumlu olduğunu, davacıların taleplerini kabul etmediklerini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu kaza sonucunda sürücü … ile araç içerisinde bulunan …’nin vefat ettiği, … ‘ün %6.3 oranında, …’in %16.2 oranında, …’ın %35.2 oranında, …’ın %17.2 oranında, …’ın %13 oranında iş göremezliklerinin oluştuğu, kazanın oluşumunda … plaka sayılı araç sürücüsü davalı …’in 2918 sayılı KTK 84/g bendinde belirtilen şeride tecavüz etmek ve aynı yasanın 46/1-c bendinde belirtilen trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirme kuralını ihlali nedeniyle %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü …’ün herhangi bir kusurunun bulunmadığı, ana dosya davacıları vekili ile birleşen İzmir 2. ATM’nin 2015/1293 Esas sayılı dosya davacıları vekili ve birleşen İzmir 1. ATM’nin 2015/1423 Esas sayılı dosya davacıları vekilinin maddi tazminat talebi yönünden açtıkları davadan feragat ettikleri, birleşen 1. ATM 2016/554 Esas sayılı dosyasında davacıların miras bırakanları …’nin ölümü dolayısıyla onun desteğinden yoksun kaldıklarından bahisle destekten yoksun kalma tazminatı talep ettikleri ancak davacıların yaşı göz önüne alındığında destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyecekleri, davacıların söz konusu taleplerinin reddinin gerektiği, dava ve birleşen davalar yönünden tüm davacıların trafik kazası sebebiyle manevi olarak da zarar gördükleri asıl dava dosyası yönünden davacılar …, … ve …’nın kaza sonucu yaralandıkları, yaralanma sebebiyle manevi olarak zarara uğradıkları ayrıca ana dosya davacılarının tümünün …’ün vefatı ile de manevi olarak zarar gördükleri, birleşen İzmir 2. ATM’nin 2015/1293 Esas sayılı dosya yönünden davacı …’in yaralandığı ve yaralanma sebebiyle manevi olarak zarara uğradığı, davacı …’in de eşinin yaralanmasından dolayı manevi olarak zarar gördüğü, birleşen 1 ATM 2015/1423 Esas sayılı dosya yönünden davacılar … ve …’ın yaralandıkları, yaralanma sebebiyle manevi olarak zarara uğradıkları, davacı …’ın ailesinin yaralanmasından dolayı manevi olarak zarar gördüğü, birleşen İzmir 1. ATM’nin 2016/554 Esas sayılı dosya yönünden davacılar … ve …’ün anneleri …’nin ölümü dolayısıyla manevi olarak zarar gördükleri, tüm davacıların uğradığı manevi zararların haksız fiil hükümleri doğrultusunda davalı araç sürücüsü tarafından giderilmesi gerektiği sonucuna varılarak; asıl dava yönünden; davanın maddi tazminat talepleri yönünden feragat nedeniyle reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne, davacı … için 35.000,00 TL, Davacı … için 30.000,00 TL, davacı … için 25.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 130.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, birleşen İzmir 2. ATM 2015/1293 E. sayılı dosyası yönünden davanın maddi tazminat talepleri yönünden feragat nedeniyle reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin davalı … yönünden kısmen kabulüne, davacı … için 15.000,00 TL, davacı … için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden manevi tazminat istemi ile davalı … yönünden fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, birleşen İzmir 1. ATM 2015/1423 E. sayılı dosyası yönünden, davanın maddi tazminat talepleri yönünden feragat nedeniyle reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin davalı … yönünden kısmen kabulüne, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 7.500,00 TL, davacı … için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 22.500,00 TL manevi tazminatın kaza itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden manevi tazminat istemi ile davalı … yönünden fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine; birleşen İzmir 1. ATM 2016/554 E. sayılı dosyasında davanın maddi tazminat talepleri yönünden reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne, davacı … için 20.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı … ‘den tahsiline, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı birleşen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/554 E. sayılı dosyasında davacılar … ve … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Birleşen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/554 E. sayılı dosyasında davacılar … ve … vekili, müvekkilleri yönünden takdir edilen manevi tazminat miktarlarının eşit olmadığını, müvekkillerinin kazada anneleri …’yi kaybettiklerini, yaşadıkları acı ve elem karşısında takdir edilen manevi tazminat miktarlarının oldukça düşük olduğunu, aynı kazada yakınlarını kaybeden kişiler için takdir edilen toplam manevi tazminat tutarı ile müvekkilleri yönünden takdir edilen tazminat tutarının da aynı olmadığını, müteveffa … için asıl davanın davacıları …’a 35.000,00 TL, … ‘e 30.000,00 TL, .’e 25.000,00 TL, … ve … ‘e ise 20.000,00 TL’şer olmak üzere toplam 130.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiğini, bu tazminat tutarı içinde yaralanma nedeniyle takdir edilen tutar da mevcut ise de, ancak toplamda müteveffa … mirasçıları için takdir manevi tazminat tutarı 130.000,00 TL iken … mirasçıları için takdir edilen manevi tazminat tutarı 40.000,00 TL’de kaldığını, mahkemece maddi tazminat davasının reddedilmesinin hatalı olduğunu, maddi zararın tespiti için gerekli delillerinin mahkemece celp edilmediğini, fatura gibi mevcut delillerinin ise incelenmediğini, dinlenen tanıklar … ve …’ın … ile çocukları arasındaki destek ilişkine dair beyanda bulunduklarını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Asıl ve birleşen davalar, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Birleşen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/554 E. sayılı dosyasında davacılar … ve … vekili, 05.08.2015 tarihinde davalı …’in sürücüsü olduğu, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından ZMMS sigortası ile sigortalanan … plakalı araç ile müvekkillerinin annesi …’nin yolcu olarak bulunduğu müteveffa …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile çarpıştığını, bu kazada müvekkillerinin annesi …’nin olay yerinde hayatını kaybettiğini, karşı araç sürücüsü …’in kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu iddia ederek, müvekkili … ve … için ayrı ayrı 55.000,00’er TL olmak üzere toplam 110.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sürücü …’den tahsiline, ayrıca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş; ilk derece mahkemesince davacıların yaşı göz önüne alındığında destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyecekleri gerekçesiyle maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat davasının ise kısmen kabulü ile davacılar için ayrı ayrı 20.000,00’er TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Birleşen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/554 E. sayılı dosyasında davacılar … ve … vekilinin maddi tazminat davasının reddine ilişkin karara yönelik istinaf sebebinin incelenmesinde; Desteğin çocuklarının bakım ihtiyacından ne zaman kurtulacaklarını tayin etmek çocuğun yaşadığı yöreye, sosyal çevreye, çocuğun özelliklerine, cinsiyetine, ailenin sosyal ve ekonomik durumuna göre değişmektedir. Destekten yoksun kalacakları sürenin, çocuklar için, yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşullar değerlendirilerek belirlenmesi, yüksek öğrenim yapacaklar ise, öğrenimlerinin sona erdiği tarih, yapamayacaklar ise yerleşik ve kabul gören uygulamaya göre, erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabulü dikkate alınarak denetime elverişli şekilde belirlenmesi suretiyle destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması gerekmektedir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca normal şartlarda erkek çocuklar 18, kız çocukları 22 yaşına kadar, kız çocuklarının yüksekokul okuyor olması ya da okuması ihtimali varsa 25 yaşına kadar destek tazminatı alabileceklerdir. Davacı … 1991 doğumlu, davacı … ise 1983 doğumlu olup, 1957 doğumlu desteğin çocuklarıdırlar. Olay tarihinde davacı … 22, davacı … 18 yaşın üzerindedir.
Davacıların, desteğin ölüm günündeki yaşlarına göre destek alabilecekleri yaş sınırını geçtikleri anlaşıldığından, annelerinden destek almadan yaşamlarını sürdürebileceklerinin kabulü gerekir. Destek ile birlikte oturmak ve bekar olmak, tek başına destekten yoksun kalma tazminatı isteme hakkı doğurmaz. Çalışmasını engelleyen bir özrü veya sağlık sorunu olduğu konusunda somut bir kanıt bulunmayan davacıların destekten yoksun kaldıkları kabul edilemez. (Yargıtay 4. HD 2021/13822 E. 2022/10501 K. sayılı ilamı) Açıklanan nedenlerle, davacılar … ve …’in maddi tazminat istemlerinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamakta olup, davacılar vekilinin destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminata ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Birleşen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/554 E. sayılı dosyasında davacılar … ve … vekilinin hükmedilen manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf sebebinin incelenmesinde; Manevi tazminat, ne bir ceza ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Zarara uğrayan kişinin çektiği acıyı, duyduğu elem ve üzüntüyü bir nebze olsa da dindiren, zarara uğratan olay nedeniyle oluşan ruhsal tahribatı onarmaya yarayan bir araçtır. Manevi tazminatın kapsam ve miktarını takdir hakkı kural olarak hakime aittir. Hakim, manevi tazminatı hak ve nesafete uygun olarak belirlemeli, bu belirlemede hukuk kurallarının yanında tarafların sosyal, ekonomik ve sosyal yapısı ile özellikle de somut olayın koşullarını gözetmelidir. Manevi tazminat olarak takdir edilecek tutar manevi acıları kısmen de olsa gidermesinin yanında kamuoyu ve sosyal vicdanda da kabul görmeli ve zarar gören açısından da bir zenginleşme aracı olmamalıdır. Somut olayda hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı kazanın oluş şekli, kusur durumu, olay tarihi, tarafların sosyal ve ekonomik koşulları, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında makul ve ılımlı bulunmuş olup, birleşen davada davacılar … ve … vekili istinaf dilekçesinde, asıl davanın davacıları yararına daha yüksek manevi tazminata hükmedildiğini ileri sürmüş ise de, asıl davanın davacıları …, … ve …’in aynı kazada müteveffa …’ün sürücüsü olduğu araçta yolcu olarak bulundukları ve kazada yaralandıkları, aynı zamanda …’ın eşini, …’ün babasını kaybettiği dikkate alındığında, manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf itirazı da yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Birleşen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/554 E. sayılı dosyasında davacılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı … yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL’den peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 215,45 TL’nin davacı …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı … yönünden istinaf karar harcı olan 269,85 TL’den peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 215,45 TL’nin davacı …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle davacılar … ve …’in yaptıkları giderlerin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere 14.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.