Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1872 E. 2023/922 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1872
KARAR NO : 2023/922

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26.09.2019
NUMARASI : 2017/1200 E. – 2019/1020 K.
DAVANIN KONUSU : Rücuen Tazminat
DAVA TARİHİ : 06.10.2015
KARAR TARİHİ : 15.06.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 15.06.2023

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.09.2019 tarih 2017/1200 E. – 2019/1020 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacı ile sigortalısı arasında … poliçe numaralı nakliyat emtea sigorta sözleşmesi akdedildiğini, sigorta konusunun sigortalıya ait jeneratör olduğunu, jeneratörün … fuarında sergilenmek amacıyla 20/03/2015 tarihinde “…” isimli gemiye yüklendiğini, sigortalı emtianın fuarda sergilendikten sonra geri gelip 15/04/2015 tarihinde İzmir limanında davalıya ait terminale indirildiğini, emtianın davalı işletmeden tahliyesi sırasında büyük forkliftin yanaşamaması sonucu küçük forklift ile konteynerden çekilip çıkartılması sırasında jeneratör altında bulunan rampanın kayması sonucu jeneratörün düşüp hasar gördüğünü, yapılan ekspertiz incelemesi sonucu toplam 4.631,00 TL zarar tespit edildiğini, bu zararın davacı tarafından sigortalısına ödendiğini, 6102 sayılı TTK Md.1472 gereği sigortalının haklarına yasal ve akdi halef olunduğunu, davalının hasar bedelini ödememesi üzerine sigorta rücu davasını ikame etmenin zaruri olduğunu, davalının çalışanları, sigortalı emtianın boşaltılması sırasında kusurlu hareketleri ile jeneratörün altındaki rampayı kaydırarak hasar meydana gelmesine sebebiyet verdiklerini, davalı terminal işletmecisinin sorumlu olduğunu, sigorta tazminatı olarak ödenen 4.631,00 TL ‘ye hasar tarihi 15/04/2015 tarihinden itibaren en yüksek ticari avans faizi işletilerek davalıdan tazmin edilmesini beyan ederek, davanın kabulünü talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacı şirketin emtia hasarına ilişkin beyanının gerçeği yansıtmadığını, normal koşullar altında yükleme boşaltma işleri sırasında herhangi bir hasar meydana geldiğinde bu hususun tutanakla imza altına alınması gerektiğini, ayrıca olayın meydana geldiği bölgede varsa kamera kayıtlarından yararlanılabileceğini, akabinde hasarın giderilmesi amacıyla davalı şirketin ihtarname veya e-posta yoluyla bilgilendirilmesi gerektiğini, ancak somut olayda meydana geldiği iddia edilen hasar ile ilgili olarak ne davalının yetkili ya da çalışanlarının imzasını ihtiva eden bir tutanak ne de kaza ile ilgili davalıya gelmiş bir e-posta ya da ihtarnamenin bulunmadığını, davalının görev alanına giren yükleme/boşaltma işleminin davalı şirket çalışanları tarafından usulüne uygun olarak yerine getirildiğini, emtianın hasarsız olarak alıcıya teslim edildiğini, davalı şirketin kayıtlarında yapılan incelemede 15/04/2015 tarihinde liman sahasında yaşanmış herhangi bir hasar ya da olağan dışı durumla ilgili kayda rastlanmadığını, davacı şirketin nerede hasara uğradığı tespit edilemeyen emtiaya ilişkin zararı gerçeğe aykırı şekilde davalıya yüklemek istediğini, bu nedenle hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini, davacı tarafından tanzim ettirilen nakliyat ekspertiz raporunun objektif değerlendirmeden uzak olduğu ve hükme esas alınamayacağını, zira söz konusu raporun davacının talebi üzerine emtianın sigortalıya tesliminden 1 ay sonra ve davacı sigorta şirketi tarafından çekilen fotoğrafların ekspertiz incelemesi için gönderilmesi neticesinde tanzim edildiğini, fotoğraflarda yer alan jeneratörün davalı tarafından yükleme ve boşaltma işleri yapılan jeneratör olduğu dahi belli olmadığını, sadece birtakım fotoğraflar üzerinden yapılan ekspertiz incelemesinin gerçeği yansıtamayacağını, bu nedenle davacının delil listesinde yer alan rapor hüküm tesisinde dikkate alınmaması gerektiğini, taşıma sözleşmesine konu emtiayı hasarsız olarak alıcıya teslim edildiğini, nitekim alıcı da malı herhangi bir itirazı olmaksızın teslim alarak davalıya hasara ilişkin herhangi bir bildirimde bulunmadığını, bu nedenle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında nakliyat emtia sigorta sözleşmesinin imzalandığı, sigorta konusunun, sigortalıya ait jeneratör olduğu, sigortalı emtianın fuarda sergilendikten sonra geri gelip 15/04/2015 tarihinde İzmir Limanında davalıya ait terminale indirildiği, tüm dava konusu olayda fotoğrafların incelendiğinde, alınan bilirkişi heyet raporunda da jeneratör şasesinin hasar gördüğü ama dosya içeriğinde olayın meydana geldiği zaman aralığında, davalının işlettiği liman bölgesine ait herhangi bir fotoğraf, güvenlik, kamera kaydı, tutanak vs nin bulunmadığı (sadece davacı sigortalısı işyerinde, davacı sigortalısınca hazırlanmış bir tutanağın mevcut olduğu), uyuşmazlık konusunun; davacının bahse konu hasarı, davalı personelinin kusurundan kaynaklandığı iddia edilmiş ise de, bilirkişi heyet raporu, personelinin kusuru nedeniyle olduğuna yönelik somut bir delilin bulunmadığı, kamyon şoförünün, olayın, davalı işyerinde gerçekleştiğine dair beyanını destekleyecek somut bir belge, fotoğraf, kamera kaydı ve tanık ifadesi vs belgenin dosya içinde mevcut olmadığı, bu haliyle TBK ilgili maddeleri gereğince, davalıya atfedilecek bir kusurun mevcut olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, davaya konu boşaltmadan davalı terminal işletmesinin sorumlu olduğunu, dosyada mevcut hasar tutanağının malı teslim alanlar ile şoförün katılımı ile düzenlenip zararın meydana geldiğini ispat ettiğini, dosyaya sunulan hasar fotoğraflarından zararın oluştuğunun net olduğundan sigorta tazminatı ödemesi yapıldığını, konişmentonun boşaltma ile ilgili kayıtları incelendiğinde boşaltmadan davalı terminal işletmesinin sorumlu olduğunu, eksper raporu incelendiğinde hasara konu malzemenin uygun palet ve plastik ambalajı bulunduğu, zararın sigortalının Balıkesir’de bulunan fabrikasına boşaltma sırasında olduğunun tespit edildiği, konişmento kayıtları uyarınca boşaltmadan davalı terminal işletmecisinin sorumlu olup tutanakta imzası bulunan şoförün onun ifa yardımcısı olduğunu, Mahkemenin şoförün hukuki nitelemesini hiç yapmayıp davalı terminalin sorumluluğuna değinmediğini, eşyayı sigortalı iş yerine getiren şoförün davalının ifa yardımcısı olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, TTK 1472 maddeleri uyarınca açılan sigorta rücuen tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Dava dışı … San. ve Tic. A.Ş ile davacı şirket arasında 09.02.2015 tarihinde dava konusu jeneratör cinsindeki emtiaya ilişkin …’nin tanzim edildiği, işbu poliçede sigorta bedelinin 138.092,00 Euro varış yerinin Dubai/Birleşik Arap Emirlikleri, yükleme tarihi 29.01.2015 olarak tanzim edildiği, dosyada mevcut 22.05.2015 tarihli nakliyat ekspertiz raporunda; davacı sigortalısı yetkilileri ile yapılan görüşmede olayın davalı firma personeli tarafından boşaltım faaliyetleri esnasında meydana geldiği, raporun olayın davalı firmanın herhangi bir tutanak düzenlemekten imtina etmeleri nedeniyle davacı yan sigortalısının üretim tesislerinde ve kendi personeli tarafından tutulan tutanak sonucu yapılan değerlendirmelerle hazırlandığı, yapılan değerlendirmede hasarın davalı firmanın kusurundan kaynaklandığı sonucuna varıldığı, tespit sürecinin sigortalı firma yetkilileri tarafından tanzim edilen tutanak ile başladığı, jeneratör şasesinin hurda olması ile belirlenen 420,00 TL sovtaj bedeli düştükten sonra 4.631,00 TL tazminat tutarı hesaplandığı şeklinde rapor tanzim edildiği, Aliağa Gümrük Müdürlüğü’nün davaya konu jeneratöre ait gümrük beyannamesinin bulunduğu, jeneratörlerin 1000 kVA, 415 kVA ve 360 kVA olmak üzere 3 adet deklare edildiği, yine jeneratörlerin yanında 1.855 Adet fuar tanıtım malzemelerinin bulunduğu bilgisinin yer aldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanca delil olarak dayanılan davacı sigortalısı tarafından 16/04/2015 tarihinde işyerinde tutulan “TUTANAKTIR” başlıklı belgede, “15/04/2015 tarihinde Aliağa Gümrük Müdürlüğüne gelen malların boşaltımı sırasında 1000 kVA “lık jeneratörün indirilirken altındaki rampanın kayması sonucu jeneratörün bir ucunun yere düştüğü, düşme esnasında şase, yakıt tankı ve takozların zarar gördüğü, şoförün “ne olacak şimdi? ” diye sorduğunda “bir şey yok” diye cevap verildiği, o şekilde jeneratörün dorseye yüklendiği, şoförün Balıkesir fabrikasına malı getirip teslim esnasında olayların bu şekilde geliştiğini anlattığı, kamera kayıtlarının limanda olduğunu söylediği, olayın saat 15:00 sıralarında olduğu, malı teslim alan personelin yaklaşık hasarın 4.000,00 TL civarında olduğunu söylediği” şeklinde olup, işbu tutanağın dosyada mevcut bilgi ve belgelerden davalı şirketin ifa yardımcısı olduğu anlaşılan ve bu hususta aksinin yanlarca iddia edilmediği görgü tanığı şoför …, teslim alan … ve hasar tespiti yapan …, üretim müdürü … tarafından imzalandığı görülmüştür.
15.04.2015 tarihinde … plaka sayılı çekici ile … plakalı dorseye yükleme yapılmasına ilişkin kamera kayıtlarının … A.Ş tarafından tutulduğu bilgisi üzerine ilgili şirkete yazılan müzekkere yanıtında, anılan araçlar arasında yapılan yüklemeye dair herhangi bir kamera kaydının bulunmadığının tespit edildiğine ilişkin 07.05.2018 tarihinde yanıt verildiği görülmüştür.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, davacı ile dava dışı sigortalısı arasında … poliçe numaralı nakliyat emtea sigorta sözleşmesi akdedildiği, sigorta konusunun sigortalıya ait jeneratör olduğu, jeneratörün … fuarında sergilenmek amacıyla 20/03/2015 tarihinde “…” isimli gemiye yüklendiği, sigortalı emtianın fuarda sergilendikten sonra geri getirilerek 15/04/2015 tarihinde İzmir Limanı’nda davalıya ait terminale indirilerek, emtianın davalı işletmeden tahliyesi sırasında yeterli büyüklükte forklift ile konteynerden çekilip çıkartılmamasına dayalı jeneratör altında bulunan rampanın kayması ile jeneratörün hasar gördüğünün dosyaya sunulan hasar fotoğraflarından da anlaşıldığı, meydana gelen zarara ilişkin olarak davacı sigorta tarafından sigorta tazminatı ödemesi yapılması üzerine dosyada mevcut 27.05.2015 tarihli ibranamenin tanzim kılındığı, konişmentonun boşaltma ile ilgili kayıtları incelendiğinde boşaltmadan davalı terminal işletmesinin sorumlu olup, tutanakta imzası bulunan şoförün davalının ifa yardımcısı olarak nitelendirilmesi gerektiği, davacı yanca ödenen 4.630,00 TL tutarındaki ödemenin piyasa rayiçlerine uygun olduğunun bilirkişi raporundan anlaşıldığı, her ne kadar dava dilekçesinde dava değeri 4.631,00 TL olarak gösterilmiş ise de, dosyaya sunulan 27.05.2015 tarihli ibranameden … San. ve Tic. A.Ş’ye dava konusu hasar yönünden 4.630,00 TL ödeme yapıldığı görülmekle, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği halde reddine karar verilmesi yerinde değildir. Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf isteminin yerinde olduğu değerlendirilmiştir.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.09.2019 tarih 2017/1200 Esas 2019/1020 sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile, dava konusu 4.630,00 TL’nin 27.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 316,27 TL harçtan peşin alınan 79,09 TL’nin mahsubu ile bakiye 237,18 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 79,09 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 4.630,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 1,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı, 613,30 TL posta masrafı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.441,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 5,50 TL posta masrafı, 148,60 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 154,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 15.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.