Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1793 E. 2023/843 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1793
KARAR NO : 2023/843

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13.02.2019
NUMARASI : 2018/39 E. – 2019/17 K.
DAVANIN KONUSU : İşçi Buluşundan Kaynaklanan Bedel Hakkı
KARAR TARİHİ : 01.06.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01.06.2023

İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 13.02.2019 tarih 2018/39 E. – 2019/17 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacının eski iş vereni olan davalı yararına araştırma ve geliştirme yaptığını, 2007/04288, 2007/09170 ve 2008/01343 sayılı belgelerde buluşçu olduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 80.000-TL alacağın, 16/04/2008 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesni talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacının dayandığı ödül talimatnamesinin davacı tarafından bizzat hazırlandığını, söz konusu faydalı modellerin tescil şartlarını taşımadığını, dava konusu faydalı modellerin şirketin üretiminde kullanılmadıklarını, ödüle hak kazanılmadığını, belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının çalıştığı dönem boyunca, davacının anılan 3 faydalı modeli de geliştirerek işveren şirkete koruma ve güvence verdiği, sınai hak tekeli sahibi olmasını sağladığı, 2007/04288 nolu faydalı model için üç maaş bedel şartlarının gerçekleşmediği , buluş iç yönergesine göre her biri için 1 maaş hak kazandığı, belirtilerek; davanın kısmen kabulü ile 48.000-TL’nin dava tarihinden işleyen ticari faiziyle davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı ve davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, davacının davalı nezdinde arge genel müdür yardımcısı olarak 31.12.2008 tarihine kadar çalıştığını, fesih protokolünde taahhüt edilen ödül alacaklarını içeren alacaklar için açılan dava dosyası kapsamında alınan raporda 2007/04288, 2007/09170 ve 2008/01343 numaralı faydalı modellerin dava dışı olduğunun belirtilmesi üzerine eldeki davanın açıldığını, önceki kararda kullanım olması halinde 3 aylık maaş karşılığı alacak doğuracağının belirtildiğini, bu nedenle 2007/04288 numaralı faydalı modelin davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığının saptanması için mal üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, hükme esas alınan raporda kullanım ve faydalı modelin satışına ve satış gelirine etkisi hususunda çelişki bulunduğunu, belirterek; kararın kaldırlmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu faydalı modeller davalı şirket adına tescil edilmiş ise de ödül yönetmeliğindeki şartların oluşmadığını, anılan yönetmelik gereğince davalı adına tescil edilen her faydalı modelin ödüle konu olamayacağını, ödüle hak kazanabilmek için tescile konu faydalı modelin davalı şirketin ürünlerinin gümrüklerden geçişinde izin verilmemesini engellemesi ve şirketin rakiplerinin ürünlerinin gümrüklerden geçişlerini önlemesi gerektiğini, ödül yönetmeliğindeki şartların nasıl ve hangi şekilde yerine getirildiği davacı tarafından ispatlanamadığını, 6769 sayılı Kanun ve Çalışan Buluşlarına, Yükseköğretim Kurumlarında Gerçekleştirilen Buluşlara ve Kamu Destekli Projelerde Ortaya Çıkan Buluşlara Dair Yönetmelik hükümlerinin uygulanması gerektiğini, dava konusu faydalı modellerin üretimde kullanıldığına ve faydalı modellerden yarar sağlandığına ilişkin herhangi bir tespit ve değerlendirme yapılmadığını, ödül yönetmeliğinde belirtilen şartların da yerine getirilmediğini, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, işçi buluşu kapsamında tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
1. Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2. Davacının, davalı nezdinde çalıştığı dönemde, davalı adına tescil edilen 21.03.2008 tarihli 2007/04288, 21.01.2009 tarihli 2007/09170 ve 21.05.2009 tarihli 2008/01343 sayılı faydalı modellerin buluş sahibi olduğu ve söz konsu modellerin yıllık ücretlerinin ödenmemiş olması nedeniyle faydalı model hakkının sona erdiği anlaşılmaktadır.
3. Bilindiği üzere faydalı modellerin korunmasına ilişkin usul ve esaslar, 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununda düzenlenmiş olsa da buluş tarihinde yürürlükte olan mülga 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin bu davaya uygulanması gerekmektedir. Hukuk sistemimizde buluşlar, diğer bir ifade ile patent hakları, 551 sayılı KHK ( PatKHK ) gereğince patent veya faydalı model belgesi verilerek korunur. Öncelikle belirtilmelidir ki, 551 sayılı KHK’nin 154. Maddesi gereğince anılan KHK’nin 156. maddesi hükmüne göre yeni olan ve 10. madde anlamında sanayide uygulanabilen buluşlar faydalı model korumasından yararlanabilir ve faydalı model belgesinde patentten farklı olarak buluşun, buluş basamağını aşması da şart değildir. Açıklanan kapsamda verilen faydalı model belgesi, faydalı model hakkını kanıtlayan kamusal nitelikli bir belge olduğundan, 551 sayılı KHK’nin 164. maddesi gereğince patent sahibine tanınan koruma, faydalı model belgesi sahibine de aynen tanınır ve 166. maddesinde belirtildiği üzere faydalı model belgelerine ilişkin açık hüküm bulunmadığı ve faydalı model belgelerinin özelliği ile çelişmediği takdirde, patentler için öngörülen hükümler, faydalı model belgeleri için de uygulanır.(Yargıtay HGK’nun 21.03.2018 tarih ve 2017/11-94 E. – 2018/512 K. )
4. PatKHK işçi buluşlarını ayrıntılı biçimde düzenlemiş; hizmet ilişkisi veya çalışma ilişkisi içinde ortaya konan buluşların hizmet buluşu olması halinde haklarının çalıştıranlara, iş veren şirketlere veya gerçek kişilere ait olacağını öngörmüştür. Davaya konu uyuşmazlıkta da 2007/04288, 2007/09170 ve 2008/01343 sayılı faydalı modeller için davalının kendi adına başvuru yaptığı ve davacıyı buluşçu olarak gösterdiği sabittir. PatKHK’nın 22. maddesinde hizmet buluşu üzerinde tam hak talebi halinde işçinin kendisine uygun bir bedel ödenmesini isteme hakkını, 24. maddesinde ise işçinin bedel hakkının nasıl belirleneceği konusundaki esasları düzenlemiştir. PatKHK’nin 22. maddesi gereğince işveren hizmet buluşu üzerinde tam hak talep ederse işçinin kendisine uygun bir bedelin ödenmesini işverenden isteme hakkı doğar. Bu kapsamda, her ne kadar davaya konu buluşların faydalı model hakkı sona ermiş ise de bir kez faydalı model olarak tescil ettirilmek suretiyle davalı lehine tekel hakkı sağlandığından, davacı buluşçunun makul bedel talep etme hakkı söz konusu olacaktır.
5. Kural olarak, işçinin gerçekleştirdiği, patent veya faydalı modeller ile ilgili işverene karşı yöneltebileceği bedel hakkı mahfuzdur. Bu çerçevede, davacı tarafından davalıya karşı 2007/00723, 2007/08076, 2007/04632, 2007/04815, 2008/02839, 2007/08077, 2008/00486, 2007/00724, 2007/09169 ve 2008/06731 nolu 10 adet belgede buluşçu olduğu ileri sürülerek buluşçu ödül alacağının tahsili istemi ile açılan davanın yapılan yargılaması neticesinde; buluşçu işçinin çalıştığı dönemde kurumun kendi iç yönergesi ile buluşçu faaliyetin özendirildiği ve ödül yönetmeliği hazırlandığı ve bu yönetmelik çerçevesinde davacının 192.000-TL ödüle hak kazandığı belirterek, davalıdan tahsiline karar verildiği, temyiz incelemesi üzerine Yargıtay 11. HD’nin 07/12/2017 tarih ve 2016/6454 E. – 2017/7014 K. sayılı ilamı kararın onaması müteakip kararın kesinleştiği görülmektedir. Eldeki dava dosyasında ise kesinleşen davaya konu edilmeyen 2007/04288, 2007/09170 ve 2008/01343 sayılı faydalı modeller dava konusu yapılarak 2007/04288 nolu faydalı model için 3 maaş karşılığı diğerleri için ise 1 maaş karşılığı bedel talep edildiği anlaşılmaktadır.
6. Anılan ödül yönetmeliği ile patent teşviki yolu ile davalının rakiplerinin davalıya ait ürünlere gümrüklerden geçiş izni vermemesini önleyecek ve hatta davalının bunu kullanarak rakiplerinin ürünlerine gümrüklerden geçiş izni vermeyecek, faydalı model tescili yapan personele 1 maaş, katma değer ve artı satışta etkisi olan ve davalının bu özelliği kullanarak rakiplerin ürünlerine gümrüklerden geçiş izni vermeyecek faydalı model yapan çalışanlara ise 3 maaş teşvik primi verileceği belirtilmiştir. Bu düzenleme gereğince; her faydalı model tescilinin karşılığı bir maaş, davalı şirketin kazancına etki yapan, satışta etkisi olan faydalı model tescilinde ise 3 maaş teşvik primi ödeneceği kararlaştırılmıştır.
7. Kesinleşen mahkeme kararında belirtildiği üzere davacının buluşçusu olduğu faydalı modellerin üretime konu edilip / edilmedikleri dava konusu talep bakımından bir ön şart oluşturmamaktadır. PatKHK’nin 22. maddesi gereğince tescilin varlığı makul bedel talep hakkı için yeterlidir. Bu hüküm gereğince yukarıda belirtilen faydalı modellerin tamamı tam hak talebine konu olarak davalı adına tescillendiğinden bir başka ifade ile davacı tarafından serbest buluş iddiası yapılmadığından, davacı buluşçunun makul bir ödül talep hakkı bulunmaktadır.
8. Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmasına, davalının buluşçu faaliyetini özendirmek üzere ödül yönetmeliği hazırlayıp yürürlüğe koymasına, davacının davalı iş yerinde çalıştığı dönemde davaya konu faydalı modelleri geliştirerek davalının sınai hak tekeli sahibi olmasını sağlamasına, 2007/04288 nolu faydalı modelin satışa ve satış gelirine etkisi olup olmadığının tespit edilemediğinden davacının her bir model için 1 maaş teşvik primine hak kazandığının belirlenmesine, tarafların iddia ve savunmaları ile dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin doğru nitelendirilmesine, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, ilk derece mahkemesince verilen kararda bir hukuka aykırılık bulunmamakla, tarafların istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Tarafların istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 179,90-TL’den peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 135,50-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 3.278,88-TL’den peşin alınan 820,00-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.458,88-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle tarafların yaptıkları giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.