Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1505 E. 2023/717 K. 12.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1505
KARAR NO : 2023/717

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/01/2019
NUMARASI : 2015/1482 Esas 2019/23 Karar
DAVANIN KONUSU : Kooperatif Yöneticilerinin Sorumluluğu ile Yükleniciye Karşı Açılan Tazminat
KARAR TARİHİ : 12.05.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12.05.2023

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.01.2019 tarih 2015/1482 Esas 2019/23 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacı kooperatifin 16.06.2001 tarihli olağan genel kurulunda seçilen yönetim kurulunun yaptığı incelemelerle eski yönetim kurulunun birçok suistimal ve usulsüzlükler yaptıklarını tespit ettirerek bu cümleden olarak kooperatif binalarının ruhsatsız ve kaçak olarak yapıldığını tespit ettiklerini, 30.06.2000 tarihinde tamamlanan ve halen ortakların isyan ettiği kooperatif binalarında (4 Blok toplam 93 mesken 28 dükkan) kaçak yapılması zamanında inşaat ve iskan ruhsatlarının alınmaması sebebi ile imar ve inşaat mevzuatlarında 1999 depremi sonrası 29.06.2001 tarih 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun ile yapılan değişiklikler nedeniyle iskan raporu alınabilmesi için iskan edilen binaların güçlendirilmesi bu kapsamda hasır beton, kolon, kiriş vs takviye inşaat ve imalatların yapıldığını bunun için toplam KDV dahil 181.800,00.-TL ödeme yapıldığını ayrıca ruhsat alınabilmesi için belediyeye harç ve ceza ile denetim firmasına ücret ödemesi yaptıklarını sonradan yürürlüğe giren yönetmelikler nedeniyle sığınak inşaatı, her bir blokta asansörlerin yürütülmesi, yangın merdiveni yapılması gerektiğinden ancak bunlar için yapılacak harcamaları henüz dava kapsamına almadıkları davacı kooperatif ve davalılardan … Ltd. Şti. arasında yapılan 11.12.1998 tarihinde yapılan sözleşmenin 2. maddesinde plan proje ruhsat işlerinin yüklenici tarafından yapılması gerektiğinin belirtildiğini, bu ruhsatların hiç alınmamasından kaynaklanan proje tadilat ücretleri ruhsat harç ve cezaları ile ruhsatların zamanında alınmaması nedeni ile imar ve inşaat mevzuatlarında sonradan yapılan değişiklerden kaynaklanan masraflardan davalı yüklenici ve kooperatif yöneticilerinin sorumlu olduğunu, davalı şirket ortağı ve müdürü …’un ayrıca 10.03.2002 tarihli taahhütname ile kooperatifin masraflarının 352.000,00.-TL’lik kısmına kadar olan bölümünden sorumlu olduğunu kabul ettiğini, diğer yöneticilerin inşaatların kaçak yapılmasına göz yumduklarını bu nedenle kooperatifin zarara uğramasında sorumlu oldukları 29.06.2013 tarihli genel kurul toplantısının gündeminin 7. maddesinde inşaat ve iskan ruhsatının alınması için yapılan harcamalara ait yüklenici firma, … ve kooperatif yöneticileri hakkında dava açılması yönünde karar alındığını belirterek 180.000,00.-TL kooperatif zararının faizi ile birlikte kusur ve sorumlulukları oranında davalılardan müteselsilen karar verilmesine talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … Ltd.Şti. ve … vekilinin cevap dilekçesinde; davacıların halen Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2002/170 Esas sayılı dosyasında devam eden aynı talepli bir davasının bulunduğunu, bu davanın bilirkişi incelemesinde devam ettiğini, yine Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/205 Esas sayılı dosyasının da açıldığını ve bu davanın 2002/170 Esas sayılı dosya ile birleştiğini, bu nedenle açılan bu davanın derdest olduğunu, …’un davacı kooperatifin ortağı olmak dışında herhangi bir hak ve sorumluluğunun olmadığını bu konuda yapılmış bir anlaşma taahhüt bulunmadığını, (Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi 2002/189 Esas ve Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/113 Esas sayılı dosyası) bu nedenle … hakkındaki davanın husumet yönünden reddinin gerektiği, müvekkili … Ltd. Şti. nin de müteahhit olarak edimlerini eksiksiz yerine getirdiği, eski yönetim kurulunun görev süresi içerisinde meydana gelen zararlardan kaynaklanan tazminat davalarının beş yıllık süre içerisinde zamanaşımına uğradığını 16.06.2001 tarihinden itibaren 14 yıl geçtiğini bu nedenle davanın zamanaşımı yönünden de reddinin gerektiğini belirterek zamanaşımı yönünden de reddinin gerektiği definde bulunduğu, esas yönünden Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/170 Esas sayılı ve birleşen 2003/248 Esas sayılı dosyalarındaki 2005/205 Esas sayılı dosyada ve İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2003/415 Esas sayılı dosyadaki dilekçeleri tekrar ettiklerini müvekkili … hakkındaki kefaletinde geçerli olmadığını, belirterek davanın usül ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekillerinin cevap dilekçelerinde; davanın zamanaşımına uğradığını, beş yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, ayrıca kooperatifin 14.942 metrekare büyüklüğündeki bir araziye inşaat yapmak üzere arsa sahipleriyle görüşme yaptıklarını, arsa sahiplerinin arazisi içerisinde hazine arazisinin de bulunduğunu, 12.05.1197 tarihinde plan ve proje hazırlanıp Karşıyaka Belediyesine sunulduğunu, belediye tarafından hazine ile olan uyuşmazlığın çözülememesi nedeniyle ruhsatın bekletildiğini, binaların kaba inşaatının 1998 yılında tamamlandığı kooperatif tarafından 2000 yılından önce teslim alındığı, arsa sahipleri ile hazine arasında uyuşmazlık çıktığı, ifraz ve parselasyon işlemlerinin sonuçlandığı, eski projeye göre iskan ruhsatının alındığını, Karşıyaka Belediye Başkanlığı nezdinde dava konusu taşınmazla ilgili imar dosyasının bulunduğunu belirterek davanın reddini istemişlerdir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/170 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi gerektiğini aralarında fiili bağlantı bulunduğunu, ayrıca davacıların kooperatif denetçisi olması nedeniyle husumet itirazında bulunduklarını, …’ın görev süresinin 26.06.1999 -16.06.2001 yılları arasında olduğunu, yapılan işlerin faturasının 2010 yılına ait olması nedeniyle müvekkilinin sorumluluğunun olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalılardan … Ltd Şti’nin davacı ile arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşme kapsamında davaya konu … Kooperatifinin binalarının 30.06.2000 tarihinde tamamlandığı, ancak bu binalara ilişkin zamanında inşaat ve iskan ruhsatı alınmadığı, 1999 depreminden sonra çıkarılan Yapı Denetim Hakkındaki Kanun kapsamında iskan raporu alınabilmesi için binaların güçlendirilmesinin yapılması gerektiği, bunun da 181.800,00 TL ye mal olduğu belirtilmekle davalılardan … Ltd Şti’nin ve bu şirketin adına taahhütte bulunduğu belirtilen …’un istisna sözleşmesi kapsamında BK m. 126/4 (TBK m. 147/6 fıkra) gereğince zamanaşımının geçtiği, zamanaşımının zararın oluştuğu tarih itibariyle yani 16.06.2001 tarihi itibariyle başladığı, bu tarih itibariyle kooperatifin yapı ruhsatı alması için gerekli şartların zaten davacının dilekçesinde belirttiği üzere 29.06.2001 tarihli Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun kapsamında belirlendiği, bu nedenle bu kapsamda kalan kooperatife ait binaların yapı ruhsatı alması için gerekli şartların tespit edilebileceği, ayrıca davacının dava ve replik dilekçelerinde belirttiği üzere güçlendirme işinin yapılması için 20.12.2010 tarihinde ödeme yapılmış olması, zararın bu tarihte doğduğu anlamına gelmeyecektir. Zarar 2001 yılında belirlenmiş olup güçlendirme işi için malzeme ve işçilik bedelinin bu tarih itibariyle belirlenmiş olması nedeniyle bu işin daha sonradan yapılmış olmasının zararı değiştirmeyeceği, zararın 2001 tarihi itibariyle belirlendiğinde aradan geçen 14 yıllık süreden sonra yükleniciye ve diğer yöneticilere karşı açılan davalarda eser sözleşmesinden doğan zamanaşımı süresinin ve yöneticilerin sorumluluğu için gerekli olan zamanaşımı süresinin dolduğu, 15 yıllık süre geçtikten sonra davanın açıldığı belirlenmekle bu davalılar yönünden zaman aşımı nedeniyle davanın reddine; davalılar olan kooperatif yöneticisi olduğu belirtilen … (04.04.1996- 11.03.2001 Başkan), … (15.07.1999- 11.03.2001 Muhasip yönetici), … (04.04.1996-03.07.1999 yönetici), …’nın ise (10.05.1998-11.03.2001 ikinci başkan) olarak görev yaptıkları dönemlerinde görev yapmış olup, bu dönemlerin sona ermesinden sonra yönetim kurulu aleyhine açılacak olan davalarda zararın gerçekleştiği tarih itibariyle uygulanması gerekli olan Kooperatifler Kanunun m. 98 atfıyla 6762 sayılı Kanun m. 336-340-341 ve TTK m. 339/4 hükmüne göre 2 yıllık ve 5 yıllık zamanaşımı sürelerinin geçtiği, İzmir 7 Ağır Ceza Mahkemesinde yönetici davalılar hakkında açılmış olan kamu davasının da 7 yıl 6 ay olan uzamış zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle 2003/415 Esas – 2009/183 Karar sayılı kararla düşme kararı verildiği, böylece zamanaşımının hem hukuki hem de cezai açıdan dolduğu, belirlendiğinden bu davalılar hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, davanın rücuen tazminat davası olup zararın gerçekleşmesi şartına bağlı olduğunu, kooperatifin yapı ruhsatı alması için gerekli şartların 29.06.2001 tarihli Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’la belirlenmiş olmasının zararın gerçekleştiği anlamına gelmeyeceğini, inşası 30.06.2001 tarihinde tamamlanan kooperatif binaları kaydında hazine fazlası şerhi olan imar uygulaması yapılmamış bir tarla üzerine kondurulduğunu, ilk aşamada … aleyhine Karşıyaka 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2000/229 Esas sayılı ifrazen tescil davası açıldığını, bu davada 16.02.2001 tarihinde 6885 m2 fazlalığın … adına ifrazen tesciline karar verilmesi suretiyle sonuçlandığını, kararın 27.09.2001 tarihinde kesinleşmesini müteakip ifrazın tapu kayıtlarını işlenebilmesi ve tarlanın imara açılabilmesi için harita parselasyon işlerinin özel bir büroya yaptırıldığını, tapudaki … fazlalığı kaydının temizlenerek tarlanın imar uygulaması yapılarak arsa haline getirilmesi, imar uygulaması sonucu oluşan belediye hissesinin satın alınması gibi bir dizi işlemin bitmiş binalara ruhsat alınmasına yetmediğini, ruhsat müracaatı için zorunlu hale getirilen betonarme ve demir test etütleriyle zemin etütleri yaptırıldığını, sonrasında Karşıyaka Belediyesi’nin ifraz uygulamasına müteakip balkonların 2 metrekareyi aşan kısımlarının binaların net alanı içerisinde sayılması gerektiği bu durumda her blokta ikişer katın yıkılması gerektiği gerekçesiyle ruhsat talebini reddettiğini, İzmir 1. İdare Mahkemesi’nin 2002/1107 Esaslı davanın açılarak ifraz ve parselasyon işlemlerinin belediyenin yetkili kurumlarında 09.05.2002 tarihinde tamamlandığı, bu tarihte ruhsat başvurusunun yapıldığı, bu tarih itibariyle başvurunun değerlendirilmesi gerektiği, 10.05.2002 tarihinde tapu verilmiş olmasının yeni yönetmeliğe tabi olmanın gerekçesi olamayacağının iddia ve dava olunduğu, Mahkemece benzer gerekçeyle belediye işlemini iptal edilerek Danıştay’ca onanmak suretiyle 12.04.2005 tarihinde kesinleştiği, bu şekilde yapı kullanma izin belgesi alımına yönelik güçlendirme imalatının yapılması için inşaat ruhsatı olması zorunluluğu karşısında güçlendirme işleminin yapımına inşaat ruhsatının alımından sonra 08.11.2008 tarihinde başlanabildiğini, dolayısıyla zararın 29.06.2001 tarihli Kanun kapsamında belirlendiğinden bahsedilemeyeceğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle zamanaşımı nedeniyle davanın reddine kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE :Dava, kooperatif yöneticilerinin sorumluluğu ile yükleniciye karşı açılan tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacı kooperatif 17.05.1996 tarihinde …, …, …, …, …, … ve … tarafından kurulmuştur. Ana sözleşmeyle ilk genel kurul toplantısına kadar görev yapmak üzere …, … ve … yönetim kurulu asil üyeliklerine, … ve … ise denetim kurulu asil üyeliklerine atanmıştır. 05/06/1996 tarihinde yapılan ilk genel kurul toplantısında …, … ve … yönetim kurulu asil, … ve … ise yedek, … ve …’ın da denetim kurulu asil üyeleri olarak| seçilmiştir. 30.12.1996 tarih ve 11 nolu yönetim kurulu kararı ile kooperatifin satın aldığı arsaların kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile … Ltd. Şti.’ne m2 birim fiyatı (15.000.000TL ETL)’den üzerinden ihale edilmesine karar verilerek, İzmir 1. Noterliğinin 11/12/1997 tarihli 41275 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile kooperatifin sahibi olduğu … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerine 140 m2 üzerinden 98 adet konutun yapımınının … Ltd. Şti. tarafından yüklendildiği, sözleşmenin kooperatifi temsilen … ve … yükleniciyi temsilen de … tarafından imzalandığı, yüklenici şirketin ortaklarından …’un kooperatifin ortağı ve aynı zamanda denetim kurulu üyesi olduğu, yine şirktet ortağı …’un, …’un eşi ve aynı zamanda kooperatif yönetimi kurulu üyesi …’ün de kardeşi olup 11.11.1996 tarihinden 31.01.2001 tarihine kadar kooperatifde sigortalı çalıştığı anlaşılmıştır.
Taraflarca delil listelerinde belirtilen İzmir 7.AĞCM’nin 20.07.2009 tarih ve 2003/ 415 E. – 2009/183 K. sayılı ilamı ile sanıklar …, …, …, …, …, … ve …’un üzerlerine atılı zimmet, görevi kötüye kullanma, sahtecilik ve Kooperetifler Kanunu’na muhalefet suçlarından yapılan yargılama neticesinde, bır kısım sanıklar yönünden beraat, bir kısım sanıklar yönünden ise zamanaşımı nedeni ile düşme kararı verildiği, işbu kararın temyiz incelemesi üzerine 30.10.2012 tarihinde kesinleşmiş olduğu; Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2002/289 Esas sayılı dosyasında ise, şikayetçi …’un … üyesi ve müteahhidi … Ltd Şti’nin sorumlu müdürü olduğunu, 10.03.2002 tarihinde kooperatifin olağan toplantısına müvekkilinin davet edildiğini, sanıklar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …’nın kimliği tespit edilemeyen diğer sanıklarla birlikte kooperatifin faaliyet gösterildiği büroya zorla götürülerek tehditle önceden hazırlanan taahhütnameyi zorla imzalattıkları, ayrıca 352.000 TL bedelli bonoyu da imzalattıklarından bahisle zorla senet imzalatmak suçundan dava açıldığı, yapılan yargılama ile sanıkların bu suçu işlediğine dair delil elde edilemediğinden beraatlarına karar verildiği ve bu kararın Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 12.04.2006 tarihli 2004/2424 Esas 2006/3720 Karar sayılı kararla onanarak kesinleştiği görülmüştür.
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2002/170 Esas sayılı dosyasında; davacı … Kooperatifi tarafından davalılar …, …, …, …, … mirasçıları (…, …, …, …) ve … … Sanayi Ticaret Limited Şirketi haklarında açılan tazminat davasının kısmen kabulüne, 190.160,92-TL’nin dava tarihiden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, …, …, … mirasçıları (…, …, …, …) ve … Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, davalılar …, …, … mirasçıları (…, … ve …), …, … ve … haklarında açılan tazminat davasının reddine, davacı … Kooperatifi tarafından birleştirilen mahkemenin 2004/457 E.sayılı dosyası ile açılan davanın kısmen kabulüne 109,40-TL nin davalılar …, … ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, 356,98-TL nin davalılar …, … ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, 71,97-TL nin davalılar …, … ve … mirasçıları (…, …, …, …) den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, 2.246,04-TL nin davalılar …, … ve … mirasçıları (…, …, …, …) den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine,149,05-TL nin davalılar …, … ve … mirasçıları (…, …, …, …) den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, 4.014,29-TL nin davalılar …, … ve … mirasçıları (…, …, …, …) den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, 4.181,09 TL nin davalılar …, … ve … mirasçıları (…, …, …, …) den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, davacı … Kooperatifi tarafından açılan birleştirilen mahkemenin 2005/205 E.sayılı dosyası ile açılan davanın kısmen kabulüne, 78.194,63-TL nin tüm davalılar …, …, …, … mirasçıları (…, …, …, …), … Sanayi Ticaret Limited Şirketi, … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı kooperatife verilmesine, davacı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından açılan birleştirilen mahkemenin 2003/248 E.sayılı dosyasında davanın kısmen kabulüne, 82.909,50-TL sının davalı … Kooperatifinden alınarak davacı … Sanayi Ticaret Limited Şirketine verilmesine, 40.000,00 TL’sına dava tarihi 19/06/2003 ten itibaren, 42.909,50 TL’sına ıslah tarihi 20/10/2005 ten itibaren yasal faiz yürütülmesine, davacı … tarafından birleştirilen Karşıyaka 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/425 E.sayılı dosyası ile açılan davanın kabulüne, 1.290,85 TL nin dava tarihi 22/02/2006 dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kooperatiften alınarak davacı …’a verilmesine, esas ve birleşen davalardaki fazlaya ilişkin taleplerin ayrı ayrı reddine dair karar verildiği, kararın bir kısım taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 07.10.2022 tarih 2022/1364 – 1411 E.K sayılı kararı ile asıl davada davacı/ birleşen davada davalı kooperatif vekilinin birleşen Karşıyaka 2.SHM’nin 2006/425 E. sayılı davada yönünden kararın istinafı kabil olmadığından istinaf dilekçesinin reddine, asıl ve birleşen davalarda davacı ve davalı kooperatif vekili, asıl ve birleşen davalarda davalı şirket ve davalı …, birleşen 2003/248 Esas sayılı davada davacı şirket vekili, asıl ve birleşen davalarda davalılar … vekili, …, …, … … vekili, asıl ve birleşen davalarda davalı … vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davanın zamanaşımı defi yönünden yapılan değerlendirmesinde; eksik işler bedeli yönünden ihbar koşuluna ve ihbar süresine bağlı olmaksızın teslim tarihinden itibaren kural olarak beş yıllık zamanaşımı süresinde (BK m. 126/son,TBK m.147/son) talep edilebilir.( Yargıtay 23. HDB’nın 04/12/2015 tarih ve 2015/5300 Esas – 2015/7883 Karar sayılı ilamı ) Her ne kadar istinaf eden tarafından zamanaşımının başlangıcı yönünden Mahkemece belirlenen tarihin kabul edilemeyeceği iddia edilmiş ise de, davaya konu yapıların tamamlanma tarihi nazara alındığında iş bu zamanaşımı süresinin bitiminden sonra 18/12/2015 tarihinde dava açıldığı; aynı şekilde sorumlu olanlara karşı, davacının zararı ve sorumluyu öğrendiği tarihten itibaren iki ve her halde zararı doğuran fiilin meydana geldiği günden itibaren beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı, ancak eylemin aynı zamanda cezayı gerektiren bir fiil olması halinde ceza zamanaşımı daha uzunsa, ceza zamanaşımının tazminat davasındaki süreyi uzatacağı (yeni TTK 560.m. 6262 S.Y’nin 309.maddesi gereği) somut olayda Kooperatifler Kanunu’nun 98.maddesi delaletiyle yasa koyucu tarafından belirtilen iki yıl ve beş yıl süreli zamanaşımı sürelerinin geçtiği gibi ceza davasındaki 7 yıl 6 aylık uzamış zamanaşımı süresinin de dolduğu sabit olmakla İDM’ce verilen davacının davasının tüm davalılar yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin kararı yerinde olup, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 179,90 TL’den peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 125,5‬0 TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.12.05.2023