Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1483 E. 2023/650 K. 28.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1483
KARAR NO : 2023/650

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18.06.2020
NUMARASI : 2019/116 E. – 2020/199 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 28.04.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 28.04.2023

İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 18.06.2020 tarih 2019/116 E. – 2020/199 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 09.04.2019 tarihinde, müvekkiline ait, dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile, davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın maddi hasarlı trafik kazasına karıştıklarını, kazanın meydana gelmesinde karşı araç sürücüsü dava dışı …’ın şerit ihlali yapmak suretiyle asli kusurlu olduğunu, İzmir 8. Sulh Huk Mahkemesi’nin 2019/82 D.İş sayılı dosyasında bilirkişi incelemesi yaptırdıklarını, müvekkilinin aracında 6.195,00 TL tutarında hasar oluştuğunun belirlendiğini, alınan rapor üzerine davalının e-posta adresine başvuru yapıldığını, ancak cevap alınamadığını iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalma kaydıyla müvekkiline ait araçta oluşan hasar bedeline mahsuben 2.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 05.03.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 6.195,00 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, bilirkişi raporunda trafik kazasının oluşumunda davacıya ait … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı, tespit dosyasında tespit edilen hasarın kaza ve tutulan tutanak ile uyumlu olduğu, davacıya ait araçta oluşan maddi hasar bedelinin 4.250,00-TL yedek parça, 1.000,00-TL işçilik masrafı olmak üzere KDV dahil 6.195,00-TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 6.195,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, bilirkişi raporunun 16.03.2020 tarihinde taraflarına tebliğ edildiğini, itiraz süresi sona ermeden dosyanın karara bağlandığını, Cumhurbaşkanı’nın 2480 sayılı “Yargı Alanındaki Hak Kayıplarının önlenmesi Amacıyla Getirilen Durma Süresinin Uzatılmasına Dair Karar” gereğince itiraza ilişkin sürelerin 15.06.2020 tarihine kadar uzatıldığını, bilirkişi raporuna itiraz süresinin 15.06.2020 tarihinden itibaren başlayarak 30.06.2020 tarihinde sona erdiğini, ancak mahkemece 18.06.2020 tarihinde yani bilirkişi raporuna itiraz süresi içerisinde karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, hasar bedeli tazminatının kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasından tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda davalı tarafından sigortalanan aracın sürücüsü dava dışı …’ın KTK’nun 46/B, 46/C, 56/A-3. 67/A, 67/C, 84/F ve 84/G maddelerini ihlali etmesi nedeniyle kazanın oluşumunda %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacıya ait aracın sürücüsü dava dışı …’ın kusurunun bulunmadığı; davacıya ait aracın hasar onarım bedelinin 4.250,00 TL yedek parça ve 1.000,00 TL işçilik olmak üzere toplam KDV dahil 6.195,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle uygulanan kısıtlamalardan kaynaklanan yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla hazırlanan ve 26.03.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Geçici 1. maddesi ve salgının devam etmesi üzerine 30.04.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 29.04.2020 tarihli ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı gereğince tüm adli süreler, 13.03.2020 tarihinden itibaren 15.06.2020 tarihine kadar durdurulmuştur.
Somut olayda ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporu davalı vekiline 16.03.2020 tarihinde tebliğ edilmiş, bilirkişi raporuna itiraz süresi sona ermeden 26.03.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Geçici 1. maddesi ve 30.04.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 29.04.2020 tarihli 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile adli süreler durdurulmuştur. Davalı vekili, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinin süresi içerisinde verildiğinin kabul edilmesi gerektiğni, ilk derece mahkemesince bilirkişi raporuna itirazları karşılanmaksızın davanın karara bağlandığını iddia ederek kararı istinaf etmiştir. Az yukarıda açıklandığı üzere davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinin HMK’nın 281. maddesi uyarınca süresi içeresinde verildiği kabul edilmelidir. Ne var ki, davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinin incelenmesinde bilirkişi raporunda kusur oranlarına, davacıya ait araçtaki hasar bedelinin hesap yöntemine, bilirkişi raporundaki görüş ve hesaplamaların hangi nedenlerle hatalı olduğuna yönelik açık ve somut bir itiraz ileri sürmediği anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince bilirkişi raporundaki tespitler uyarınca hüküm kurulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 423,18 TL’den peşin alınan 105,80 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 317,38 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 28.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.