Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1020 E. 2023/331 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1020
KARAR NO : 2023/331

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11.09.2019
NUMARASI : 2018/12 Esas 2019/523 Karar
DAVANIN KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali, Belediye ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde Kooperatif Yönetimince Yapılmış Ruhsat Yenileme Taleplerinin İptali ve Yok Hükmünde Olduğunun Tespiti
KARAR TARİHİ : 01.03.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01.03.2023
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.09.2019 tarih 2018/12 Esas 2019/523 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacılar vekili, davalı kooperatifin 15/01/2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararlarla yönetime güvenin kalmadığının ortaya çıktığını, ruhsatların yenilenmesi, yapılacak güçlendirmeler, aidatların belirlenmesi vb. protokolün uygulanmasına yönelik bazı hususların gündemde yer almasına rağmen protokolün içeriğinin gündemde yer almadığını, nitekim bununla ilgili 30’a 25 oyla yönetim kurulunun azledilmesi yönünde oy kullanıldığını; 18/06/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısının ise yönetimin çabaları ile çok düşük bir katılımla gerçekleştiğini ve kooperatif üyesini bağlamadığını, 102 üyeden 19 kişinin asaleten katıldığını ve bir kısım kişilerin de telefonla vekaletnamelerinin alındığını, vekaletnamelerdeki imzaların gerçek olup olmadığının şüpheli olduğunu ve araştırılması gerektiğini, kooperatife ait tüm blokların sağlam ve güçlendirme ihtiyacı bulunmadığı halde genel kurulda kooperatife ait binaların güçlendirilmesi yönünde karar alındığını, yine … Başkanlığından ve Şehircilik Bakanlığı nezdinde kooperatif yönetimince ruhsat yenileme talebinde bulunulduğunu ileri sürerek, genel kurul kararı olmaksızın … Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde kooperatif yönetimince yapılmış ruhsat yenileme taleplerinin iptali ve yok hükmünde olduğunun tespitine, 2017/18 sayılı bilgilendirme yazısı ekinde cetvel ile talep edilen ödemelerin olağan genel kurulunda alınmış usulsüz ve üyelere büyük maliyet yükleyen kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, her iki genel kurula davacıların iştirak etmediğini ve iptali davası açma sürelerinin çoktan geçtiğini, öncelikle davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, ruhsatların yenilenmesi nedeniyle kooperatifin 12 daire+1 dükkan hakkından feragat ettiği yönündeki davacı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, bu hususta tüm üyelere 11/05/2017 tarihli 2017/9 sayılı bilgilendirme konulu yazı ile bilgi verildiğini, gizli olduğu iddia edilen protokolün 15/01/2017 tarihli olağanüstü genel kurula çağrı ve gündem ekinde yer aldığını ve son olarak 18/06/2017 tarihli genel kurulun 6.maddesinde protokole onay verildiğini, genel kurulda protokol gereği işlem yapmak üzere yönetim kuruluna yetki verildiğini, kooperatife ait blokların zemin katlarındaki dükkanların ruhsata aykırı olarak meskene dönüştürüldüğünden bahisle ruhsatsız bu yapıların yıkımına belediyece karar verildiğini, bunu önlemek için kooperatif yönetiminin yapı ruhsatlarının tadil edilmesi ve binaların ruhsata uygun hale getirilmesi için talepte bulunduğunu, 31/01/2005 tarihli 2004 faaliyet yılı genel kurulunun 9.maddesi ile açıkça yetki de verildiğini, 15/01/2017 tarihli genel kurulda bu hususun gündeme taşınıp üyelere bilgi verildiğini, kaldı ki kooperatifteki taşınmazların ruhsatların yenilenmesi için herhangi bir genel kurul kararına ihtiyaç olmadığını; 18/06/2017 tarihli genel kurulda 7 nolu madde ile B4 blokta güçlendirme yapılmasına ve bu hususta ödemelerin toplanmasına karar verildiğini, zira B4 blokta yapılan testlerde can güvenliği sağlamadığının ortaya çıktığını, güçlendirme ihalesinin 17/11/2017 de yapıldığını ve … Mühendislik firmasına 1.610.000,00 TL sına ihale edildiğini, güçlendirme yapılırken binanın boşaltılmasının can güvenliği nedeniyle şart olup bu bloktaki üyelere kira bedeli, taşıma gideri de eklenerek her üye başına düşen ödeme miktarının genel kurulda alınan karara istinaden yönetim kurulunca belirlenerek tüm üyelerin bilgilendirildiğini, davacının haksız ve kooperatifi zarara uğratacak mahiyetteki tedbir talebinin yersiz olduğunu savunarak, açılan davanın ve tedbir talebinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, hükme esas alınan 13/03/2018, 25/12/2018 ve 12/04/2019 tarihli bilirkişi raporlarından da görüleceği üzere dava konusu olan 15/01/2017 tarihinde alınan genel kurul kararlarından … ada … parselde kayıtlı … blokta Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkındaki Yönetmelik 2007 şartlarını sağlaması için güçlendirme yapılmasına dair kararın yerinde olmadığı, güçlendirme yapılması için üyelere mali yükümlülük getirilmesine dair genel kurul kararlarının iptalinin gerektiği yönündeki iddianın ancak yine dosya içerisinde bulunan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce bildirilen şekilde karot testi alınarak ispatlanabileceği, davacı tarafa verilen süreye rağmen karot testinin yapılması için gerekli olan masrafın karşılanmadığı, duruşmada da karşılanmayacağına dair beyanda bulunulduğu, davacılardan …’in genel kurulda alınan karara muhalif kaldığına dair muhalefet şerhinin toplantı tutanağına yazdırmadığı, dolayısıyla bu davacı yönünden dava açma hakkının bulunmadığı, öte yandan kararların “butlan” ve “yokluk” ile sakat olmadığı, bu yöndeki iddianın da yersiz olduğu, davacılardan …’nun dava açma koşullarından olan muhalefet şerhini tutanağa geçirme koşulunun vekili … tarafından dilekçe verilmek suretiyle yerine getirildiği, alınan genel kurul kararlarının niteliği itibariyle “butlan” ve “yokluk” ile sakat olmadığı, bu yöndeki iddianın yersiz olduğu, iptali edilebilir kararlardan olduğu tespit edilmiş olmakla, Koop. K.nun 53/1.maddesinde belirlenen 1 aylık süre içerisinde açılmamış olması nedeniyle davacı … tarafından açılan davanın bu nedenle reddine, genel kurul kararı olmaksızın … Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde kooperatif yönetimince yapılmış ruhsat yenileme taleplerinin iptali ve yok hükmünde olduğunun tespiti davasının ise dava edilebilir bir işlem olmadığı, eylem mahiyetinde bulunduğu, her zaman yapılabilir eylemlerden olup sonucuna göre verilecek kararın ne olacağının baştan bilinebilir olmaması nedeniyle bu talebin de reddine karar vermek gerektiği, davacılar vekili, genel kurul tarafından 3.c maddesi ile alınan karada yönetim kuruluna sadece araştırma yetkisi verildiğini, icrai karar alınmadığını iddia etmiş ise de, kooperatife ait güçlendirme işinin bir zorunluluk olarak ortaya çıkmasına, 2005 yılında alınan bir kararla zemin katlardaki dükkanların daireye dönüştürülmesi ve bunlar için oturma raporu alınmak istendiğinde bloklardan birisinde güçlendirme yapılmasına ihtiyaç duyulmasına, kararın oybirliği ile alınmasına, olayın özelliklerine ve şartlara göre, “kooperatife ait bloklarda güçlendirme yapılması için gerekli iş ve işlemleri araştırması için yönetim kuruluna yetki verilmesi” şeklindeki kararın karot deneyi ve güçlendirme işlemlerinin yaptırılması hususunu da kapsadığı gerekçesiyle, Genel kurul kararı olmaksızın … Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde kooperatif yönetimince yapılmış ruhsat yenileme taleplerinin iptali ve yok hükmünde olduğunun tespiti davasının reddine, 2017/18 sayılı bilgilendirme yazısı ekinde cetvel ile talep edilen ödemelerle ilgili olarak olağan genel kurulda alınmış kararların iptali davasının reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacılar vekili, kendilerinin 15.01.2017 tarihli olağanüstü genel kurula yönelik hiçbir taleplerinin olmadığını, esasen bu genel kurulda bilgilendirme dışında alınmış bir kararın mevcut bulunmadığını, taleplerinin tamamen 18.06.2017 tarihinde yapılmış bulunan olağan genel kurulda yer alan üyelerin aleyhine olacak şekilde alınmış kararlara daha doğrusu 18.06.2017 tarihli genel kurula yönelik olduğunu, kooperatif denetçilerinin çekmiş oldukları ihtarnamelerinin hiç dikkate alınmadığını, heyetçe keşif icrası için yetkilendirilen hakimce yapılan büyük hata sonucu B4 bloğun güçlendirme ihtiyacı bulunmadığı yönünden yapılması gereken teknik incelemenin yapılmasının imkansız hale geldiğini, kooperatif yönetiminin B4 blokta başlattığı güçlendirme çalışmaları sırasında güçlendirilecek taşıyıcı kolonların açığa çıkmış bulunması üzerine mahkemeye mantolama ve betonlama işlemi başlamadan gerekli teknik çalışmanın yapılması ve karot numunelerinin ivedilikle alınmasına yönelik taleplerinin kabul edilmekle birlikte 1 hafta sonrasına gün verilerek durumun her iki tarafa bildirilmesi üzerine karot alınması imkanının kalmadığını, bu fırsatı değerlendiren kooperatif yönetiminin 1 haftalık süre içerisinde yapının güçlendirme ihtiyacının bulunup bulunmadığını belirleyecek taşıyıcı kolonları mantolayarak karot alınmasının imkansız hale getirdiğini, Şehircilik İl Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabında diğer kolonlardan numune alınabileceğinin bildirilmesi üzerine kendilerine mahkemece sorulduğunu, bir yapının güçlendirmeye ihtiyacının olup olmayacağını belirleyebilmek için karot alınması işleminin ancak zemin katta mevcut taşıyıcı kolonlardan alınabilirse mümkün olduğunu, alelade kolonlardan alınacak numunelerin sonuç vermeyeceğini, bunu yaptıkları araştırma sonucu öğrendiklerini, bu nedenle yapılacak işlemin fayda sağlamayacağını, mahkemece müzekkere yazılması yönündeki taleplerinin yanlış şekilde reddedildiğini, kooperatif yönetiminin söz konusu bloğu ve diğer bloklara ilişkin hatalı şekilde ruhsat yenileme talebinde bulunmamış olması halinde B4 blok ile ilgili durumla karşılaşılmayacağını, B4 blokta hiçbir güçlendirme işlemine gerek yokken bu güçlendirme işleminin yapılmasının yerinde olmadığını, ruhsat yenileme talebi ile kooperatif üyelerine ait on milyon tl tutarındaki 11 daire – 1 dükkanın elden çıktığını, B4 blok için 107 üyenin her birinden 15-20 bin TL para toplandığını, B4 blok sakinlerinin 1 yıl süresince sıkıntı yaşadığını, kooperatif üyelerinin tapularını alamadığını, son gelinen noktada yöneticilerin imar barışına ilişkin imkandan medet umma peşinde koştuklarını, mahkemece verilen kararın yanlış ve hatalı olduğunu, tamamen yönetim kurulunun kendi inisiyatifi ile yapmış olduğu bu hatalardan üyelerin büyük zarara uğrayıp üzüldüğünü, üyelerin oturma ruhsatlı iken yapılan hatalı ruhsat yenileme talebi ile haklarını kaybettiklerini, ruhsat yenileme talebinin yok hükmünde olduğuna karar verilmesi gerektiğini, yapılmış bulunan ihalenin usulsüz ve şaibeli olup, araştırılması gerektiğini, olağan genel kurulda üyelere usulüne uygun tebligat yapılıp yapılmadığı ve vekaleten oy kullananların işleminde usulsüzlük bulunup bulunmadığının araştırılmadığını, tanık dinletme taleplerinin reddedildiğini, haksız disiplin cezalarının kaldırılması gerektiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, kooperatif genel kurul kararının iptali, Belediye ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde kooperatif yönetimince yapılmış ruhsat yenileme taleplerinin iptali ve yok hükmünde olduğunun tespiti istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
İDM’ce taraf delillerinin toplanıldığı, mahallinde bilirkişiler refakatinde keşif yapıldığı, dosyada bilirkişi heyetinden raporlar alındığı, Karşıyaka C.Başsavcılığı’nın 2018/14580, 2017/15040 soruşturma sayılı dosyalarının celp edildiği, İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile … Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nden dava konusu yere ilişkin belgelerin getirtildiği görülmüştür.
Her ne kadar istinafa müracaat eden taraflarca davanın 18.06.2017 tarihli genel kurula yönelik olduğu beyan edilmiş ise de, dava dosyasında tanzim edilen 04.04.2018 tarihli ön inceleme tutanağında uyuşmazlık konusunun “davalı kooperatif yönetim kurulunca düzenlenen 07.12.2016 tarihli gündem listesinde belirtilen maddelerle ilgili alınan 15.01.2017 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların kanuna, ana sözleşmeye ve iyi niyet kurallarına uygun olup olmadığı, “iptal” veya “yokluk” müeyyideleri ile malul olup olmadığı noktalarında olduğuna ilişkin tespitte bulunulduğu, davacılar vekilinin ön inceleme duruşması ile ilgili tespite yönelik beyanda bulunmak üzere aynı tarihli oturumda süre talep etmesi nedeniyle kendisine iki haftalık kesin süre verildiği, bilahare davacılar vekilinin 18.04.2018 havale tarihli beyan dilekçesinde mahkemece yapılan tespitin herhangi bir itirazlarının bulunmadığına yönelik beyanda bulunulduğu anlaşılmış olmakla, davacılar vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde değildir.
Davalı kooperatifin defter ve belgelerinin incelenmesi ile yapılan keşif neticesinde; davacılardan …’nun 234 nolu ortak olarak kayıtlı olduğu, kooperatif ortağı olarak B5 nolu bloktaki 4 nolu bağımsız bölümün kendisine tahsis ve teslim edildiği, …’in 115 nolu ortak olarak kayıtlı olduğu, kooperatif ortağı olarak C Blok’taki 3 nolu bağımsız bölümün kendisine tahsis ve teslim edildiğinin anlaşıldığı, kooperatifin başlangıç aşamasında zemin katlara dükkanlar, üst katlara konut yapılmasının planlayarak buna göre ruhsat alınmış ise de, yapılan yapılarda zemin katlara konutlar yapıldığı, inşaat imalatlarının tamamlanmasından sonra üst katlardaki konutların yapı kullanma izinleri alınmakla birlikte dükkandan konuta dönüşen zemin katlardaki bağımsız bölümlerin yapı kullanma izinlerinin alınamadığı, zemin katlardaki konutların yapı kullanma izinlerinin alınabilmesi için proje tadilatı yapılması amacıyla B/4 blokta güçlendirme yapılmasına gereksinim duyulduğu, gerek oturanlar açısından yarattığı riskin ortadan kaldırılması ve gerekse oturma raporlarının alınabilmesi için B/4 blokta güçlendirme yapılması zorunluluğu ortaya çıkınca kooperatif nezdinde bir çözüm aranmaya başlanıldığı, yapı kooperatiflerinin niteliği gereği kooperatif ortaklarının eksik ve kusurlu konutları kabul etme zorunluluğunun bulunmadığı, güçlendirmenin yapılmaması halinde B/4 bloktaki kooperatif ortaklarının, kendilerine tahsis edilen konutları kooperatife iade edip, başka bir konut tahsis edilmesini veya konut bedeli ile eşdeğerde tazminat ödenmesini talep etme hakları bulunacağından bahisle maliyetin çok daha yüksek olacağı düşüncesiyle kooperatif yönetiminin güçlendirme yapmak suretiyle hem B/4 bloktaki ortakların mağduriyetini gidermeyi, hem de zemin katlardaki dairelerin yapı kullanma izinlerinin alınması yoluna gittiği, bir kısım kooperatif üyelerinin bu duruma rıza göstermedikleri, işbu davanın 27.11.2017 tarihinde, kooperatif ortaklarına 2017/18 nolu bilgilendirme yazısının gönderilmesinden sonra açıldığı, söz konusu yazıda güçlendirme konusunda ortaya çıkan sorunun ne şekilde çözüleceği, bu kapsamda ne kadar harcama yapılacağı ve yapılacak harcamaların finansmanın nasıl sağlanacağının açıklandığı, güçlendirme yapılmasının gereksiz olduğunu düşünen davacıların yapılacak işlemlerin dayanaklarını ortadan kaldırmak yani güçlendirme işlemlerinin dayanağı olabilecek genel kurul kararlarının iptal edilmesini talep ettikleri, 15.01.2017 tarihli genel kurul toplantı gündeminin 3-c maddesinde; kooperatife ait bloklarda güçlendirme yapılması için gerekli iş ve işlemleri araştırması için Yönetim Kuruluna yetki verilmesinin 37’ye karşılık 44 oyla kabul edildiği, güçlendirme yapılmasını engelleme amacına aykırı olması nedeniyle davacıların bu maddenin iptalini istedikleri, maddenin 3/d bölümünde ceza yapılandırması ile güçlendirmeye ihtiyaç duyulması nedeniyle üye başı aylık net 100,00 TL aidat ödenmesinin önerilerek 24’e karşı 57 oyla kabul edildiği, dosya kapsamından 2005 yılında alınan bir kararla zemin katlardaki dükkânların daireye dönüştürüldüğü, bunlar için oturma raporu alınmak istendiğinde, bloklardan birisinde güçlendirme yapılmasına ihtiyaç duyulduğunun anlaşıldığı, dava konusu binanın inşaat mühendisi … tarafından hazırlanmış deprem güvencesi teknik raporu ile… tarafından düzenlenmiş test sonuçlarına göre söz konusu binanın mevcut beton durumunun tespiti için 48 kolonda tahribatsız test yapıldığı, 12 kolondan karot numune alındığının raporlandığının görüldüğü, buna göre deprem güvencesi teknik raporu ile güçlendirme yapılması gereken kolonlar haricinde kalan mantolama yapılmamış elemanlarda her katta en az bir adet olmak üzere farklı elemanlardan toplam 12 adet karot numunesi alınmasının yeterli olacağının bildirildiği, davacıların güçlendirmenin gereksizliği yönündeki iddiaları yönünden Mahkemece karot testi yapılması için davacı yanlarca masraf yatırılması için süre verilmesine rağmen masrafların karşılanmadığı, davacılar vekili tarafından söz konusu masrafı yatırmayacakları yönünde beyanda bulunulduğu, bu nedenle karot testinin yargılama aşamasında yapılmadığı, Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi ile Anasözleşmenin 38. maddesine göre, kooperatif ortağı olan davacıların dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi ile Anasözleşmenin 38. maddesine göre, genel kurul toplantısına katılıp, karar aleyhinde oy kullanan ve muhalefet şerhini toplantı tutanağına yazdıran kooperatif ortaklarının toplantıyı takip eden günden başlayarak, bir ay içinde kararın iptali için dava açabilecekleri hususunun düzenlendiği, davacı …’in toplantıya bizzat katılırken, diğer davacı … vekâleten temsil edildiği, gündemin 3/c maddesindeki kararda 37, gündemin 3/d maddesindeki kararda ise 24 olumsuz (ret) oyu kullanıldığı, ret oyu kullanan ortakların isimleri tutanağa yazılmadığından, aksi kanıtlanmadıkça davacıların karara karşı ret oyu kullandıklarının kabulünün gerekeceği, toplantının “Dilek ve Temenniler” bölümünde, … vekili olarak toplantıya katılan …’nun dilekçe vererek şerh koyduğunu belirttiği, davacı …’in ise bu koşulu yerine getirmediği, davalı kooperatifin 107 ortağının bulunup, Kooperatifler Kanunu’nun 45. maddesi ile Anasözleşmenin 33. maddesine göre, genel kurul toplantısının yapılabilmesi için kayıtlı ortakların 1/4’inin hazır bulunması yeterli olup, buna göre toplantı nisabının 27 olması gerekmekle, genel kurul toplantısının 78 ortağın katılımı ile açıldığı, görüşmelere başlandıktan sonra 3 ortağın daha genel kurula katılmasıyla, katılan ortak sayısının 81’e yükselmesi nedeniyle toplantı nisabının sağlanmış olduğu, Kooperatifler Kanunu’nun 51. maddesi ile Anasözleşmenin 33. maddesine göre, genel kurul kararlarının oluşması için hazır bulunan ortakların yarıdan fazlasının karar lehinde oy kullanması gerekmekle, toplantıya katılan ortak sayısına göre karar nisabının 41 olduğu, gündemin 3/e maddesindeki kararın 44 oyla, gündemin 3/d maddesindeki kararın ise 57 oyla alınmakla, karar nisabının sağlandığı, her ne kadar davacı yanlarca vekaleten oy kullanımında usulsüzlük bulunduğu iddia edilmiş ise de, bu hususu kanıtlar nitelikte dosyaya delil sunulmadığı, dava konusu genel kurul kararlarının yasa ve ana sözleşmenin emredici hükümlerine aykırı yada konusu imkansız olan veya genel ahlak ve adaba aykırı mahiyette olmadığı, dosyada alınan bilirkişi raporlarının hükme esas almaya elverişli ve yeterli nitelikte bulunduğu kanaatine varılmış, açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin genel kurul kararı olmaksızın … Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nezdinde kooperatif yönetimince yapılmış ruhsat yenileme taleplerinin iptali ve yok hükmünde olduğunun tespiti yönünden, ayrıca 2017/18 sayılı bilgilendirme yazısı ekinde cetvel ile talep edilen ödemelerle ilgili olarak olağan genel kurulda alınmış kararların iptali yönünden vermiş olduğu red kararları isabetli olup, davacılar vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 179,90 TL maktu harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacıların yaptığı giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 01.03.2023