Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/753 E. 2022/299 K. 21.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/753
KARAR NO : 2022/299

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30.11.2018
NUMARASI : 2018/31 E. 2018/222 K.
DAVANIN KONUSU : Patentin Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ : 21.02.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21.02.2022

Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 30.11.2018 gün ve 2018/31 E. 2018/222 K. sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davalı adına kayıtlı 2009/03179 nolu “ürün kodlama ve doğrulama” başlıklı incelemeli patent belgesine konu buluşun yeni olmadığını, tekniğin bilinen durumunu aşmadığını, buluş basamağı kriterini sağlamadığını, sanayiye uygulanabilir olmadığını, buluşun ve istemlerinin açık olmadığını, patent verilerek korunamayacak buluşlar arasında olduğunu, müvekkilinin Türk Patent ve Marka Kurumuna başvurarak 2011/06841 nolu patenti aldığını, ancak davalının kendi adına kayıtlı patentini mesnet göstererek 15.05.2014 tarihli bir ihtarname gönderdiğini, davalıya karşılık ihtarname gönderdiklerini, taraflar arasında uyuşmazlık bulunduğunu ileri sürerek davalı adına tescilli patentin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, usulüne uygun olarak incelemeli patent alındığını, buluşun patentlenebilirlik kriterlerini sağladığını ve açık olduğunu, hükümsüzlük iddialarının yersiz ve dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, Türk Patent ve Marka Kurumunda davalı … adına kayıtlı 2009/03179 nolu incelemeli patentin koruma altında bulunduğu, patente ilişkin koruma istemlerde tanımlanmış olup, patentin tescil şartları yenilik, buluş basamağı ve sanayiye uygulanabilir olmak olduğu, (SMK m.82-83) ayrıca, patent fikrinin teknik olması ve buluşun patentlenemeyecek alanlarda bulunmamasının gerekli olduğu, patentin bilgisayar tabanlı bir buluşa verildiği, kural olarak bilgisayar programlarının FSEK m. 2/son fıkra kapsamında ilim ve edebiyat eseri türü olarak korunduğu, kendi başına bilgisayar programlarının patentle değil, telif hakkıyla izinsiz kullanım ve çoğaltmalara karşı korunduğu, (SMK m. 82/2-c). bununla birlikte, buluşun bir bilgisayar programının doğrudan katkısıyla çalışması halinde bilgisayar programının da patentin istemleri arasında korumaya dahil edileceği, çünkü yazılım ve teknik özellikli diğer istemlerin birbiri ile bağlantılı olarak buluşu ortaya koyduğu, bu takdirde yine istemlerin dahilinde yazılıma ilişkin gönderme yapılacağı, buluşu çalıştıran bilgisayar programı kendi başına bir makinenin okuyabileceği dilden ibaret olsa da, buluşu reailize ettiği için teknik karakterli kabul edildiği, işin teknik niteliği gözetilerek Türk Patent uzmanı olan, bilgisayar mühendisi ve elektrik- elektronik mühendisi bilirkişilerden rapor alındığı, bilirkişiler tekniğin ilgili alanında uzman olup, bu alana ilişkin teknik belgeleri patent hukuku ilkelerine göre değerlendirebilecek yetkinlikte oldukları, söz konusu patentin başvuru tarihi itibariyle yürürlükte olan PatKHK hükümlerine göre incelenip, tescillendiği, buna karşılık 20 yıllık patent koruma süresi boyunca hükümsüzlük davası açılması ve mahkemede hükümsüzlüğün incelenmesinin mümkün olduğu, davanın süresinde açıldığı, bilirkişi kurulunun söz konusu tekniğin bilinen durumuna en yakın belgeleri esas almak suretiyle sırasıyla yeniliği, buluş basamağı bulunup bulunmadığını inceledikleri, patent sahibinin yaptığı açıklamaların yeterli olduğu, tekniğin ilgili alanındaki uzmanın buluşu ve işleyişi anlayabilecek durumda olduğunu belirttikleri, buna göre patentin hükümsüzlüğünü gerektiren bir açıklık problemi bulunmadığı, bununla birlikte, yukarıda sayılan belgelere göre yeni olduğu sonucuna varılan buluş istemlerinin, buluş basamağı niteliği taşımadığının rapor edildiği, ana istemin ve ona bağlı istemlerin kapsamındaki buluşun önceki tarihli patentlerde belirtilen çözümlere göre nitelikli bir ilerleme göstermediğini, herhangi bir teknik katkının eklenmediğini, önceki dokümanlardan yola çıkılarak patent kapsamındaki fikrin zaten görüldüğünü, dolayısıyla aşikar olmadığını ve buluş basamağının mevcut olmadığını rapor ettikleri, 1 nolu ana istemde bahsedilen buluşun, patentlenme kapasitesi bulunmasına, açıklık sorunu taşımamasına rağmen buluş basamağı vasfı taşımadığı yolundaki raporun hükme esas alınabileceği, bağlı istemlerin de ana istemin kaderine tabi olduğu, bilirkişi kurulunun tek tek ilgili dokümanlar karşısında (dokümanların birleştirilmesi suretiyle veya tek tek) buluş basamağı bulunmadığı sonucuna vardıkları, sadece D1 dokümanı tek başına buluş basamağı kriterini ortadan kaldırdığı, raporda izlenen yöntem denetlenebilir, somut kanıtlara dayalı ve metodik olduğundan davalının rapora itirazlarının reddedildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 2009/03179 nolu patentin hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ :Davalı vekili, müvekkiline ait patentin gerekli yasal prosedürler ve incelemeler sonucunda verildiğini, patent başvurusu yapıldığı tarihte yürürlükte olan 551 sayılı KHK’nın 54.maddesi gereğince TPE tarafından dava konusu incelemeli patentin tarifnamesi, istemleri ve şekilllerinin buluş konusunun ilgili olduğu teknik alanda uzman bir kişi tarafından buluşun uygulanabilmesini sağlayacak nitelikte açık ve yeterli olduğunu, Rusya ve Avusturya Patent Ofisi uzmanlarının araştırma ve inceleme yaparken açıklık sorunu ile karşılaşmadıkları için dava konusu patentin tarifnamesi, istemleri ve şekilllerinin her bakımdan açık ve yeterli olduğunu, mahkemece bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmayarak peşinen karar verildiğini, bilirkişi raporunda davalıya ait patent belgesine konu buluşun yenilik kriterini sağladığı,ancak buluş basamağı vasfına sahip olmadığı, tarifname ve istemlerinde herhangi bir belirsizlik ve açıklık problemi bulunmadığı, 1 nolu istemde bahsedilen buluş konusunun patentlenemeyecek buluş konuları arasında olmadığının belirtildiğini, bilirkişilerin buluş basamağı ile ilgili değerlendirmelerinin eksik ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını, bilirkişi raporunda buluş basamağı testinin, tekniğin bilinen durumundaki en yakın döküman ile buluş arasındaki tespit edilen teknik farklar dikkate alınarak objektif teknik problemin belirlendikten sonra önerilen çözümün aşikar olup olmadığı adımları uygulanarak yapılması gerektiğinin ifade edildiğini, başvuru tarihi olan 23.04.2009 tarihi itibariyle yürürlükte olan 551 sayılı KHK 9.maddesine göre buluşun ilgili olduğu teknik alandaki bir uzman tarafından tekniğin bilinen durumundan aşikar bir şekilde çıkarılamayan bir faaliyet sonucu gerçekleşmesi halinde tekniğin bilinen durumunun aşıldığı, buluş basamağı kriterinin aşıldığının kabul edildiğini, buluşun aşikar olup olmadığına yani buluş basamağına sahip olup olmadığına karar verebilmek için Avrupa Patent Ofisi tarafından geliştirilmiş 3 aşamalı problem ve çözüm yaklaşımı metodunun uygulandığını, eğer buluşun bağımsız isteminde korunmak istenen unsurlardan tekniğin bilinen durumundaki en yakın dökümanda açıklanmamış olan unsurlardan en az biri ile karşılaştırılan diğer dökümanda da açıklanmamış ise buluş basamağının aşıldığının kabul edildiğini, ekte sunulan tabloya göre dava konusu müvekkiline ait incelemeli patent belgesinin 1 numaralı bağımsız istemi D1,D2 ve D3 numaralı dökümanlar karşısında buluş basamağı kriterini karşıladığını, bilirkişilerin kendi hazırladıkları 1,2 ve 3 numaralı tabloları birleştirerek yukarıda tabloyu hazırlamış olsalardı 1 numaralı istemin buluş basamağı kriterini karşıladığını tesbit edeceklerini, bilirkişilerin istem unsurlarını ve özellikle en yakın döküman olarak tespit ettikleri D1 dökümanında açıklanmamış olan c,d,e,f,g ve m unsurlarını tek tek alarak bu unsurların konuda uzman kişi için aşikar olup olmadığını teknik açıklamar ile değerlendirmediklerini, istemin sadece veri tabanı üzerinde kayıt ekleme,kayıt silme, kayıt güncelleme işleminden oluştuğunu dikkate alarak değerlendirerek yanlış sonuca vardıklarını, bilirkişi raporuna itirazlarının mahkemece değil bilirkişilerce incelenmesi gerektiğini, itirazların karşılar şekilde aynı heyetten ek rapor alınması ve ya yeniden oluşturulacak bir heyetten yeni bir rapor alınması gerekirken mahkemece rapora itirazları incelenmeden karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davalı adına kayıtlı patentin hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulü ile 2009/03179 nolu patentin hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacı vekili, davalı tarafa ait patentin yenilik, buluş adımı, sanayiye uygulanabilirlik niteliklerini taşımadığını, istemlerin açık bir dilde düzenlenmediğini, açıklık bulunmadığını ve PatKHK kapsamında korunamayacağını ileri sürerek davalı adına tescilli patentin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu hükümsüzlüğü istenen patent başvuru tarihi olan 23.04.2009 tarihi itibariyle yürürlükte olan 551 sayılı PatKHK hükümlerine göre incelenip tescillenmiştir. Patentin tescil şartlarını taşıyıp taşımadığının, teknik değerlendirmesinde, korumanın kapsamını belirleyen istemlere bakılması gerekmekte olup, ana istemler korumanın sınırlarını çizmekte ve buluşun temel unsurlarını göstermektedir.Tali istemler ise, ana isteme bağlı olarak hüküm ifade eder ve ana istem geçerli olduğu sürece geçerlidir.
Mahkemece bilgisayar mühendisi ve elektrik mühendisi sınai mülkiyet uzmanlarından alınan 17.08.2017 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle, D1 dokümanı tek başına dikkate alındığında 1 nolu istemin buluş basamağı kriteri sağlamadığı, dolayısıyla 2,3,4,5,6,7,8 nolu istemlerinde buluş basamağı kriteri sağlamadığı, aynı değerlendirmelerin D2 için de geçerli olduğu, ancak kodun materyalle kaplanması özelliğinin D2 dokümanında bulunmadığı, 1-7 nolu istemlerinde tek başlarına D2 dokümanı dikkate alınarak buluş basamağının olmadığı, kodun materyalle kaplı olması özelliğinin, D1 dokümanı ile birleştirilmesi sonucunda ortaya çıktığı, sonuç olarak 1-8 nolu istemlerin D1 dokümanı tek başına dikkate alındığında buluş basamağı kriterini sağlamadıkları, tarifname ve istemlerinde herhangi bir belirsizlik ve açıklık probleminin bulunmadığı 1 nolu istemde bahsedilen buluş konusunun patentlenemeyecek buluş konuları arasında olmadığı, dolayısıyla davalıya ait TR 2009/03179 B sayılı patent belgesine konu buluşun yenilik kriterini sağladığı ancak buluş basamağına aslında sahip olmadığı belirtilmiştir.
Tekniğin bilinen durumuna en yakın belgeler esas alınıp dokümanların birleştirilmesi veya tek tek karşılaştırılmak suretiyle istemler incelenerek düzenlenen ayrıntılı, bilimsel, hükme ve denetime elverişli bilirkişi heyeti raporunda, D1 dokümanı tek başına dikkate alındığında 1 nolu istemin buluş basamağı kriteri sağlamadığı, bağlı istemlerin de ana istemin kaderine tabi olduğu, dolayısıyla 2,3,4,5,6,7,8 nolu istemlerin de buluş basamağı kriteri sağlamadığı, böylece davalıya ait TR 2009/03179 B sayılı patent belgesine konu buluşun buluş basamağına kriterine sahip olmadığı tespit edildiğinden; başvuru tarihi itibariyle yürürlükte olan 551 sayılı PatKHK 129.maddesinde belirtilen patentin hükümsüz sayılmasına ilişkin şartların oluştuğu sonucuna varılmakla; ilk derece mahkemesince dava konusu patentin hükümsüzlüğüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmayıp, davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL’den peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 36,30 TL’nin davalıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.21.02.2022