Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/688 E. 2021/1570 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/688
KARAR NO : 2021/1570

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2018
NUMARASI : 2018/452 Esas 2018/1285 Karar
DAVANIN KONUSU : Kasko Poliçesinden Kaynaklanan Alacak
KARAR TARİHİ : 21.12.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 21.12.2021

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.12.2018 tarih 2018/452 Esas 2018/1285 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye …. tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 07.11.2017 tarihinde müvekkili şirkete ait olup davalı nezdinde genişletilmiş kasko poliçesiyle sigortalı çekiciyle gerçekleşen çift taraflı kazada müvekkiline ait çekicinin hasarlandığını, davalının, aracın onarım bedeli 88.980,00 TL, aracın piyasa değeri 65.000,00 TL olarak kabul edip aracın perte ayrılması, sovtajın düşülmesiyle müvekkiline 32.000,00 TL ödemeyi teklif ettiğini, kazadan önce 02.09.2017 tarihide müvekkilinin 24.971,34 TL karşılığında bakım, onarım ve revizyon(motor yapımı) gerçekleştirerek aracının daha kullanışlı ve değerli hale getirdiğini, müvekkiline ait aracın piyasa değerinin kaza tarihinde 95.000,00 TL olduğunu, müvekkilinin aracının perte ayrılmasını kabul etmeyerek 60.531,64 TL’ye tamir ettirdiğini, poliçede bile kasko değerine esas bedelin 92.475,00 TL olarak belirtildiğini ileri sürerek, 60.531,64 TL onarım bedelinin davalı sigorta şirketine başvuru tarihten itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, aracın sigorta bedelinin 92.475,00 TL olduğunu belirtmiş ise de bu tutar araç sigortalarken tespit edilen ve aracın sigortalanma anındaki rayiç değeri olduğunu, oysa ki müvekkil sigortacının sorumluluğu aracın hasar anındaki hasarsız emsalinin ikinci el rayiç değeri olduğunu, aracın onarımının ekonomik olmadığını, aracın bir an için rayiç değerinin davacının iddia ettiği gibi kabul edilse bile pert kabul edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, aracın rayiç değeri olan 77.500,00 TL’den aracın sovtaj değeri 33.000,00 TL’nin mahsup edilerek gerçek zarar değeri olan 44.500,00 TL’den davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile gerçek hasar bedeli olan 44.500,00 TL’nin davalının temerrüde düştüğü 26.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, bilirkişi kök ve ek raporunda rayiç bedeli hesaplanmasında kaza öncesinde dava konusu araçta yapılan revizyonların dikkate alınmadığını, kazadan yaklaşık iki ay önce, 24.971,34 TL tutarında masraf yapılarak bakım ve revizyon yapıldığını, sigorta poliçesinde dahi sigortalı aracın kasko değerine esas bedelinin 92.475.00 TL olduğunu, bilirkişinin dava konusu aracı görmeksizin yeterince uzman olmadığı bir alanda dosya üzerinden inceleme yaptığını, aracın 2. el piyasa değerinin yeterince irdelenmediğini, raporun hükme esas alınamayacağını, bilirkişinin aracın rayiç bedelini hesaplarken hataya düştüğünden aracın tamirinin ekonomik olmadığına karar verildiğini, bilirkişi tarafından hazırlanan raporlar arasında çelişki bulunduğunu, sovtaj bedelinin kök raporda ve ek raporda farklı hesaplandığını, uzman bir bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini istinaf nedeni olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan hasar teminatının tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Davacı vekili, müvekkiline ait olup davalı nezdinde kasko poliçeli aracın çift taraflı kazada hasarlandığını ileri sürerek kasko sigortacısından hasar teminatının tahsili isteminde bulunmuştur. Mahkemece Karayolları Emekli Başmühendisi/makine mühendisi ….’dan alınan kök raporda sigortalı aracın 2. el piyasa rayiç değerinin 77.500,00 TL, hasar miktarı 60.531,64 TL(KDV dahil), sovtaj değerinin 32.000,00 TL olduğu, davacının aracını tamir ettirdiği için pert total sayılması gerekip gerekmeyeceği hususunda görüş bildirilmesine gerek bulunmadığı bildirilmiş, itiraz üzerine alınan ek raporda araçta meydana gelen hasar miktarı aracın rayiç değerinin yarısını aştığı için pert total sayılması gerektiği, kök rapordan farklı olarak piyasa araştırmasına göre sovtaj değerinin 33.000,00 TL olarak kök raporu revize ettiklerini, piyasa rayiç değeri ile sovtaj değeri düşüldüğünde 44.500,00 TL hasar tazminatı hesaplandığı rapor edilmiştir. Bilirkişi alanında uzman olup araç tamir edildiği için araç üzerinde inceleme yapılmamış olması bir eksiklik değildir. Yukarıda açıklandığı üzere esasen kök ve ek rapor arasında çelişki bulunmamaktadır. Dosyadaki fotoğraflara ve ekspertiz raporuna göre rapor hazırlanmış, sovtaj değeri ve rayiç değer belirlemesi de piyasa araştırmasına uygun bulunmuş olmakla rapora itibar edilerek hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamıştır. Davalı sigorta şirketi gerçek hasardan sorumlu olup araç tamir edilmiş olsa bile gerçekleşen hasar miktarı ve aracın piyasa değeri gözetilerek pertinin mi onarımının mı ekonomik olması gerektiği araştırılması gerektiği için davacı vekilinin aracını tamir edilmiş olması nedeniyle pert sayılmaması gerektiği yönündeki istinaf itirazı haklı değildir. Bilirkişi raporunda kaza tarihinden önce araçta yapılan revizyon da dikkate alınmıştır. Davacı vekili poliçede yazılı kasko değerinin rayiç bedel olarak kabul edilmesi gerektiğini istinaf nedeni olarak ileri sürmüş ise de gerçek zarardan sorumlu olan davalı sigorta, poliçe tarihindeki ikinci el rayiç değere göre değil hasar tarihindeki ikinci el piyasa rayicine göre sorumlu olduğundan bilirkişi tarafından poliçe tarihi itibariyle belirlenen ikinci el piyasa rayiç değerinin esas alınması doğrudur.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 59,30 TL’den peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.21.12.2021