Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/467 E. 2021/1521 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2019/467
KARAR NO : 2021/1521

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06.12.2018
NUMARASI : 2014/241 E. 2018/1367 K.
DAVANIN KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 13.12.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 13.12.2021

İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.12.2018 tarih 2014/241 E. 2018/1367 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 21.04.2012 tarihinde davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkilinin kullandığı motosiklete çarpması nedeniyle müvekkilinin bacağından ağrı şekilde yaralandığını, kaza sonrası estetik açıdan bacağı kötü göründüğü için estetik ameliyat giderlerinin tespiti için bir estetik cerrah tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasını istediklerini ileri sürerek, 2.500,00 TL(kask bedeli, gözlük bedeli taksi ücreti), 7.500,00 TL işten kalma, iş gücü ve kazanç kaybı, 60.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah talebiyle iş göremezlik tazminatı talebini toplam 65.564,39 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı … vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sırasında ölen davalı sürücü …’in % 75 oranında kusuruyla kazanın gerçekleştiği, davacının kaza nedeniyle %12,2 oranında sürekli malul kaldığı, aktüer bilirkişi raporunda davacının geçici ve sürekli maluliyet tazminatının 65.564,39 TL ve yapmış olduğu taksi ücreti masrafının 942,61 TL olarak tespit edildiği, davacı her ne kadar dava dilekçesinde kask bedeli, gözlük bedeli ve taksi ücreti olarak 2.500,00 TL talep etmiş ise de davacının bilirkişi raporuna itirazlarından vazgeçtiği ve mevcut delil durumuna göre ıslah dilekçesi doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği gerekçesiyle, davacının maddi tazminat istemli davasının kısmen kabulü ile geçici ve sürekli iş göremezlik tazminat tutarı 65.564,39 TL ve 942,61 TL taksi ücretinin davalı …, …, …, … ve …’dan 21.04.2012 tarihinden, davalı … yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, manevi tazminatın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın 21.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …, …, …, … ve … dan tahsiline, davalı … hakkında açılan manevi istemli davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, ATK’dan alınan raporda belirlenen maluliyet oranından daha fazla maluliyete uğradığını, müvekkilinin 30 yaşında % 12.2 oranında sakat kalmasına ve büyük acı çekmesine rağmen çok az manevi tazminata hükmedildiğini, bacağındaki izlerin giderilmesi için bir estetik cerrah tarafından bilirkişi incelemesi yapılmadığını, müvekkiline 2 büyük platin ve vida takıldığını, 50 dikiş atıldığını, müvekkilinin hiçbir zaman koşu gibi sporlar yapamayacağını, ayağının yeniden kırılacağı riskini taşıyacağını, bacağının estetik olarak kötü durumda olduğunu istinaf nedeni olarak ileri sürmekle maddi ve manevi tazminat yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Davacı vekili, müvekkilinin kullandığı motosiklete davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın çarpması nedeniyle müvekkilinin bacağından ağır şekilde yaralandığını ileri sürerek, kask, gözlük ve taksi bedeli olarak 2.500,00 TL, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı olarak 65.564,39 TL, manevi tazminat olarak 60.000,00 TL isteminde bulunmuş, mahkemece 942,61 TL taksi ücreti, 65.564,39 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı, 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Mahkemece İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden maluliyet raporu alınmış, bu raporda davacının % 12.2 oranında kalıcı maluliyete uğradığı, iyileşmesinin 9 aya kadar uzayacağı belirtilmiştir. Benimsenen bu rapor kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanmış olup denetime elverişli ve bilimsel olduğundan davacı vekilinin müvekkilinin daha fazla maluliyete uğradığına dair istinaf itirazı haklı görülmemiştir.
Davacı vekili, mahkemece müvekkilinin bacaklarındaki izlerin giderilmesi için gerekli estetik ameliyat masrafının hesaplanmadığını istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür. Dava dilekçesinde ileriye dönük estetik giderinin tespiti talep edilmiş ise de tahsil talebinde bulunulmamış, ıslah dilekçesinde dahi bu konuda açık bir talebe yer verilmemiştir. Eda isteminde bulunabilecekken tespit isteminde bulunulmasında hukuki yarar söz konusu olmayıp ileriye dönük estetik giderinin tahsili için açılabilecek başka bir davada gerekli tespitin yapılması mümkün olduğundan mahkemece ileriye dönük estetik giderin tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmamış olması doğrudur.
Manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf itirazlarına gelince, manevi tazminat; ne bir ceza ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Zarara uğrayan kişinin çektiği acıyı, duyduğu elem ve üzüntüyü bir nebze olsa da dindiren, zarara uğratan olay nedeniyle oluşan ruhsal tahribatı onarmaya yarayan bir araçtır. Manevi tazminatın kapsam ve miktarını takdir hakkı kural olarak hakime aittir. Hakim, manevi tazminatı hak ve nesafete uygun olarak belirlemeli, bu belirlemede hukuk kurallarının yanında tarafların sosyal, ekonomik ve moral yapısı ile özellikle de somut olayın koşullarını gözetmelidir. Manevi tazminat olarak takdir edilecek tutar manevi acıları kısmen de olsa gidermesinin yanında kamuoyu ve sosyal vicdanda da kabul görmeli ve zarar gören açısından da bir zenginleşme aracı olmamalıdır. Somut olayda davalı sürücünün % 75 oranında kusuruyla gerçekleşen kazada davacı %12.2 oranında kalıcı maluliyete uğrayacak şekilde yaralanmış olup hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı kazanın oluş şekli, kaza tarihi, kusur durumu, sosyal ve ekonomik koşullar, zararın ağırlığı dikkate alındığında makul ve ılımlı bulunmuş olmakla davacı vekilinin istinaf itirazı reddedilmiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 59,30 TL’den peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 13.12.2021