Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/395 E. 2021/1564 K. 17.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2019/395
KARAR NO : 2021/1564

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2018
NUMARASI : 2017/1320 Esas 2018/1010 Karar
DAVANIN KONUSU : Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 17.12.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 17.12.2021

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin09.10.2018 tarih 2017/1320 Esas 2018/1010 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, müvekkili şirkete ait, dava dışı …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı …’ın sahibi ve sürücüsü olduğu … plakalı aracın 01/06/2017 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştıklarını, karşı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, bu aracın davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, davalı sigorta şirketine ihbar edildiğini, hasar dosyası açıldığını, sigorta eksperi tarafından müvekkiline ait araçta KDV hariç 10.864,00 TL hasar oluştuğunun belirlendiğini, müvekkiline 7.977,00 TL ödeme yapıldığını, ancak hasar bedelinin eşdeğer parça iskontolu ve KDV’siz olarak değerlendirildiğini, gerçek hasar bedelinin yedek parça ve işçilik olmak üzere KDV dahil toplam 31.403,00 TL olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL hasar bedeli ve 10,00 TL değer kaybı bedeli toplamı olan 110,00 TL’nin ekspertiz raporunun düzenlendiği tarihten itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili, müvekkilinin azami sorumlu olduğu tutarın kaza tarihi itibariyle araç başına 31.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, kaza ile ilgili olarak müvekkili şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, davacıya 11/09/2017 tarihinde 7.977,24 TL, 23/10/2017 tarihinde 1.435,90 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin başkaca sorumluluğunun kalmadığını, değer kaybı nedeniyle müvekkiline başvuru yapılmadığını, sürücülerin kusur durumlarının ve değer kaybının belirlenmesi gerektiğini, davacı tarafça avans faizi istenemeyeceğini, dava konusu olay haksız fiil olduğu için yasal faiz uygulanması gerektiğini, müvekkilinin temerrütünün bulunmadığını savunarak kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, makine mühendisi bilirkişiden alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davalı şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsü …’ın, kavşağa yaklaştığında sağ taraftan kavşağa giriş yapan davacı şirkete ait araca gerekli dikkat ve özeni göstererek hızını azaltması ve bu araca geçiş önceliğini vermesi gerekirken KTK’nın 84-b ve 57-c-2 maddelerini ihlal eden davranışı sebebiyle kazanın oluşunda asli derecede %75 oranında kusurlu olduğu, davacı şirkete ait araç sürücüsünün ise her ne kadar aynı kanun maddelerine göre diğer yönden gelen araca göre geçiş önceliği bulunsa dahi kavşağa girmeden önce hızını azaltmak, gerekli dikkat ve özeni göstermek zorunda olmasına rağmen mevcut hızı ile ve önlemsiz olarak kavşağa girmesi sebebiyle kazanın oluşunda tali derecede %25 oranında kusurlu olduğu, bu kaza nedeniyle davacıya ait aracın ön kısmından darbe aldığı, kaporta, boya, mekanik, elektrik, cam ve döşeme yönünden yapılan inceleme ve değerlendirmeler dikkate alındığında; araçta 23.672,84 TL yedek parça gideri, 2.940,00 TL işçilik giderleri olmak üzere toplam 26.612,84 TL tutarında hasar oluştuğu, %18 KDV eklendiğinde rakamın 31.403,15 TL ve 403,15 TL hurda indirimi yapıldığında 31.400,00 TL olacağı, aracın piyasa rayiç değerinin 58.000,00 TL olduğu, aracın onarılmamış hali ile hurda satış değerinin 32.000,00 TL olduğu, 58.000,00 TL’den bu rakam indirildiğinde araçtaki toplam hasar miktarının 26.000,00 TL olacağı, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına göre davalının sorumluluğunun 19.500,00 TL üzerinde olduğu, yapılan toplam 9.413,14 TL tutarındaki ödeme düşüldüğünde davacı alacağının 10.086,86 TL olduğu, pert olarak kabul edilen aracın piyasa değeri göz önüne alınarak zarar miktarı hesaplandığından araç sahibinin bir zararının oluşmaması nedeniyle araçta değer kaybı oluşmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 10.086,00 TL hasar bedelinin 11/09/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, değer kaybı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca davacıya ait … plakalı aracın hasar gören parçaların onarımının mümkün olduğunu, müvekkili şirketin onayı dışında yapılan orijinal parça değişimlerinden, eşdeğer parça bedeli haricinde herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesinde, davacıya ait aracın ön kaporta ve mekanik kısımlarından hasarlı olduğunun tespit edildiğini, bilirkişi incelemesinde yer alan faturalarda, ilgili tamirhanenin kazayla ilgisi olmayan birçok mekanik parçayı yazması üzerine tüm parçaların tek tek incelendiğini, parçaların gerçekte hasarlı olduğunun ancak araca ait olmadığının tespit edildiğini, ekspere sökülmüş olarak gösterilen parçaların yağlı, paslı ve oldukça eski olduğunun tespit edildiğini, eksper incelemesi yapılırken tamirhanede eksperden onay alınmadan aracın sökülerek onarımına başlandığını, onarım yapıldıktan sonra pert-total işlemi yapıldığından, o günün şartlarında aracın onarım maliyeti tespiti 10.000,00 TL civarında olması ve makul bir onarım seviyede olması sebebiyle pert total durumunun söz konusu olmadığını, davacının aracın onarımı bitip teslim aldıktan sonra bilirkişi raporuyla pert total talep etmesinin şüphe uyandırdığını, aracın 9.413,14 TL’ye onarılabilecek durumda iken pert-total işlemi uygulanarak 26.000,00 TL’ye onarımın yapılmak istenmesinin hakkaniyete ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının aynı kaza sebebiyle değer kaybı talebi için Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurduğunu, tahkim kararı sonucunda 6.465,00 TL değer kaybı ve 237,53 TL ekspertiz ücreti, ferileri ile birlikte İstanbul 24. İcra Müdürlüğü’nün 2018/32629 E. Sayılı dosyasına toplam 10.967,10 TL olarak ödendiğini, tahkim sonucunda da aracın onarımının mümkün olduğu kabul edilerek değer kaybı hesaplaması yapıldığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, trafik kazasında hasarlanan aracın onarım bedeli ile araçta oluşan değer kaybının tahsili istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince benimsenen, hüküm kurmaya ve denetime elverişli dosya kapsamına ve olayın oluş şekline uygun bilirkişi raporunda; davacıya ait … plakalı aracın 01.06.2017 tarihinde … plakalı kamyonet ile gündüz vakti ve meskun mahal sürüş şartlarında seyri esnasında kavşağa yaklaştığında Karayolları Trafik Kanunu’nun 84-h ve 57-c-2 maddelerinde yer alan kurallara aykırı olarak sağ tarafından kavşağa giren davacıya ait … plakalı araca geçiş önceliğini vermediği, dikkatsizce mevcut hızıyla yoluna devam etmek istediği, davacıya ait aracın sürücüsünün ise geçiş önceliği bulunsa dahi kavşağa girmeden önce Karayolları Trafik Kanunu’nun 52-a maddesinde yer alan kurala aykırı olarak gerekli dikkat ve özeni göstererek kazayı önlemek adına yavaşlamadığı ve mevcut hızıyla ve önlemsiz olarak kavşağa girdiği, kazanın meydana gelmesinde davalı şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsünün %75 oranında, davacıya ait aracın sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu, davaya konu kazada, davacıya ait … plakalı aracın ön bölümünde hasar oluştuğu, kaza ile hasarın uyumlu olduğu belirtilmiş olup, ekspertiz raporunda aracın tamirhanede ne şekilde görüldüğünün, aracın onarımına başlandıktan sonra takibinin yapılıp yapılmadığının, hasarlı araç fotoğraflarının ve sökülen önemli ve fiyatı yüksek motor parçalarının ekspertiz raporunda bulunmadığının, raporda yer alan parçaların orijinal olup olmadığı hakkında yeterli ve zorunlu bilgilerin yer almadığının tespit edilmiş olmasına, aracın dava konusu trafik kazasında ön kısmından çarpılması sonucu ekspertiz raporunda bulunmayan ancak aracın hasarlı fotoğrafındaki darbe şiddetine göre motor dış aksamında monteli parçaların da hasar görebileceğinin tespit edilmiş olmasına, araçta oluşan hasar bedeli ve aracın piyasa rayiç fiyatına göre pert total uygulanmasının da yerinde olduğunun anlaşılmasına göre; ilk derece mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakla, davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde değildir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 688,97 TL’den peşin alınan 172,24 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 516,73 TL’nin davalıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 17.12.2021