Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/3241 E. 2022/1471 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/3241
KARAR NO : 2022/1471

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20.03.2019
NUMARASI : 2017/1223 E. – 2019/346 K.
DAVANIN KONUSU : Değer Kaybı Tazminatı
KARAR TARİHİ : 18.10.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18.10.2022

İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 20.03.2019 tarih 2017/1223 E. – 2019/346 K.sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 15.06.2015 tarihinde davalı nezdinde zorunlu mali sorumluluk poliçesiyle sigortalı aracın sebebiyet verdiği zincirleme kazada önde seyreden müvekkiline ait aracının hasarlandığını ileri sürerek 5.000,00 TL değer kaybı tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, değer artırım dilekçesiyle toplam talebinin 9.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmuş, değer kaybı tazminatıyla ilgili olarak davadan evvel müvekkiline yasanın aradığı şekilde başvurulmadığını savunarak davanın reddini istemiş, değer artırım dilekçesine karşı da zamanaşımı def’ini ileri sürmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, davacının aracındaki değer kaybının 6.988,00 TL olarak tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 6.998,00 TL’nin 07.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ :Davalı vekili, KTK’nın 109/1. maddesi uyarınca 2 yıllık zamanaşımı dolduktan sonra dava açıldığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmadığını ıslah ile artırılan kısmın da zamanaşımına uğradığını, bilirkişi tarafından aracın 2 el piyasa değeri ve diğer oran ve katsayıları çok yüksek olduğunu, fahiş ve abartılı bir değer kaybı hesaplandığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, değer kaybı tazminatının kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2918 sayılı KTK’nun 109. maddesinde “(1)Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. (2) Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.
” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda kaza 15.06.2015 tarihinde gerçekleşmiş, dava 07.11.2017 tarihinde açılmış olup KTK’nın 109/1. maddesindeki iki yıllık zamanaşımı süresi dolmuş ise de dosyadaki kaza tespit tutanağında yaralamalı trafik kazası meydana geldiği belirtilmekle taksirle yaralama suçu TCK’nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık ceza zamanaşımına tabi olduğu, böylelikle ceza zamananaşımına göre dava zamanaşımının dolmadığı anlaşılmakla zamanaşımı definin reddi isabetlidir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda aracın kazadan önceki 2. el piyasa rayiçinin 65.000,00 TL kazadan sonra onarılmış haldeki 2. el piyasa rayicinin 56.000,00TL olup değer kaybının 9.000,00 TL olduğu, 01.06.2015 tarihli poliçe genel şartlarına göre yapılan hesaplamada ise değer kaybının 6.988,00 TL olduğu hesaplanmıştır. Her ne kadar mahkemece gerçek zarar kriterine göre Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere aracın kazadan önceki 2. el piyasa rayici ile kazadan sonra onarıldıktan sonra 2. el piyasa rayicine arasındaki farka göre değer kaybına hükmedilmesi gerekiyor ise de yeni genel şartlara göre yapılan hesaplamaya göre hüküm altına alınan miktar istinafa gelen davalı … lehine olduğu için kararın kaldırılmasına gerek görülmemiş, davalı … vekilinin tüm istinaf itirazları reddedilmiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 478,03 TL’den peşin alınan 119,50 TL’nin mahsubu ile bakiye 358,53 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 18.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.