Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/3233 E. 2022/1572 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/3233
KARAR NO : 2022/1572

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10.07.2019
NUMARASI : 2018/213 E. – 2019/849 K.
DAVANIN KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 02.11.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02.11.2022
Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 10.07.2019 gün ve 2018/213 E. – 2019/849 K. sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davalı … vekili ve davalı … A.Ş. vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 28.07.2017 tarihinde davalıların işleteni/sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın yaya olan müvekkiline çarpması nedeniyle müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ileri sürerek, 1.000,00 TL tedavi ve bakım gideri, 500,00 TL kazanç kaybı, çalışma gücünün geçici kaybı/maluliyet için 2.500,00 TL olmak üzere toplam 4.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek Merkez Barkasının kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 2.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faiziyle davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle 1.000,00 TL bakım giderinin kaza tarihinden, 2.199,50 TL bakım giderinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek T.C.Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faizi ile birlikte davalı araç sürücüsü …’tan tahsiline, 500,00 TL geçici iş göremezlik/kazanç kaybının kaza tarihinden 4.074,70 TL geçici iş göremezlik/kazanç kaybı alacağının ıslah tarihinden itibaren işleyecek T.C.Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, 2.500,00 TL kalıcı iş göremezlik/maluliyet alacağının kaza tarihinden, 38.735,11 TL kalıcı iş göremezlik/maluliyet alacağının ıslah tarihinden itibaren işleyecek T.C.Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP : Davalı … A.Ş. vekili, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kazanın davalı araç sürücüsü …’ın % 90 oranında kusuruyla, davacı …’ın % 10 oranında kusuruyla kazanın gerçekleştiği, davacının kusurlu olduğu, davacının maluliyete uğradığı, iyileşmesinin 4 ay sürdüğü gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 1.000,00 TL bakım giderinin kaza tarihinden, 2.199,50 TL bakım giderinin ıslah tarihinden davalı araç sürücüsü …’tan, 500,00 TL geçici iş göremezlik kazanç kaybının davalı sürücüden kaza tarihinden, davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihinden, 4.074,70 TL geçici iş göremezlik-maluliyet alacağının ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.500,00 TL kalıcı iş göremezlik-maluliyet alacağının davalı araç sürücüsünden kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden, 38.735,11 TL kalıcı iş göremezlik-maluliyet tazminatının ıslah tarihinden itibaren davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.500,00 TL manevi tazminatın davalı sürücüden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı … vekili ve davalı … A.Ş. vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı … vekili, İzmir 35. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/942E sayılı dosyasının yargılaması devam ettiğini, ceza dosyasının bekletici mesele yapılması icap ettiğini, 18.02.2019 tarihli bilirkişi raporunda genel ve hukuki bilgi ile ilgili beyanlara yer verildiğini, müvekkiline % 90 oranında kusur verilmesini kabul etmediklerini, karpuz halinden alışveriş yapan davacı, karşıdan karşıya geçeceği esnada kamyonet tipi aracın yanında kazaya karışmayan diğer park halindeki kamyonun arkasından dolanarak müvekkilinin aracının arka kısmına geçtiğini, davacının kör noktada bulunduğunu, Ege Üniversitesinden alınan raporda davacının % 20 oranında maluliyete uğradığı, 4 ay geçici iş gücü kaybının oluştuğunun belirtildiğini, davacının raporunun ATK 3. İhtisas Dairesinden alınması gerektiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … A.Ş. vekili, geçici iş göremezlik tazminatından da SGK’nın sorumlu olduğunu, maluliyet raporunun poliçe genel şartları uyarınca Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre hazırlanması gerektiğini, raporunu ATK 3. İhtisas Dairesinden alınması icap ettiğini istinaf nedeni olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.(Yargıtay 4. H.D’nin 22.06.2021 tarih 2021/3089E, 2021/3441K).
Trafik kazasında cismani zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Yargıtay 4. Hukuk Dairesince(Kapatılan 17. H.D) de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih- 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK’nun 90. maddesindeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle; işgücü kaybı tazminatı hesabında, yeni ZMSS Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz uygulaması da anılan cetvellerle getirildiğinden artık uygulanamaz. (Yargıtay 4. H.D’nin 22.06.2021 tarih 2021/3089E, 2021/3441K).
Bu açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, kaza tarihi olan 28.07.2017 tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyet raporu düzenlenmesi gerekirken Ege Üniversitesinden alınan rapor kaza tarihinde yürürlükte olmayan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre tanzim edilmiş olup yine aktüreya raporunda TRH 2010 Yaşam Tablosu uygulanması doğru ise de gelirin % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi esasına dayalı progresif rant metodu yerine 1.8 teknik faiz uygulanması doğru değildir. Mahkemece öncelikle kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe uygun şekilde adli raporun alınması, maluliyet oranının davalı yararına daha az çıkması halinde usuli kazanılmış haklar gözetilerek TRH 2010 Yaşam Tablosuna ve progresif rant metoduna göre tazminatın hesaplanması için ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
Yine karar tarihi itibariyle ceza yargılamasının devam ettiği anlaşılmakta olup yargıya güven ve yargıda birliğin sağlanması açısından ceza dosyasının akıbeti araştırılarak, ceza dosyasında verilen ve kesinleşen karardaki maddi olgular ile karar kesinleşmemiş ise ceza mahkemesince alınan bilirkişi raporları irdelenerek eldeki davada alınan bilirkişi raporuyla arasında bir çelişki bulunup bulunmadığı denetlenip varsa çelişki giderilerek sonucuna göre bir karar verilmesi icap etmektedir.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir. O halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve kaldırma kararını sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenenlerle;
1-Davalı … vekili ve davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca ESASA İLİŞKİN SEBEPLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,
2-izmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.07.2019 tarih 2018/213 E. – 2019/849 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
5-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yatırılan istinaf karar harçlarının istek halinde istinaf yoluna başvuranlara iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince kesin olmak üzere 02.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.