Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/3123 E. 2022/1578 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/3123
KARAR NO : 2022/1578

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29.03.2019
NUMARASI : 2017/625 E. – 2019/185 K.
DAVANIN KONUSU : Araç Hasar Tazminatı
KARAR TARİHİ : 02.11.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02.11.2022
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 29.03.2019 tarih 2017/625 E. – 2019/185 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 13.10.2017 tarihinde davalı …’nin maliki, davalı … ‘in sürücüsü olduğu aracın müvekkilinin aracına çarptığını, davalı …’ın maliki, davalı …’nin sürücüsü olduğu aracın kazaya sebebiyet verdiğini, tüm davalıların müvekkiline karşı sorumlu olduklarını, müvekkilinin davalı …’a ait aracın sigorta şirketi olan … ‘ye müracaat ettiğini, eksperin araçta 43.255,00 TL’lik hasar meydana geldiğini bildirdiğini, davalı …’nin kazayı inkar etmesi nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödeme yapılmadığını, müvekkilinin aracının pert sayılması gerektiğini, HMK’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak davasına esas olmak üzere müvekkilinin aracının hurda değeri düşüldükten sonra 30.000,00 TL’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … ve … vekili, davacı yanın iddialarının ispata muhtaç olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, kaza tespit tutanağında müvekkilince sigortalı araç sürücüsünün kaza mahallini terk ettiği yazılmış ise de bunun ispatlanması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, kusur ve hasar yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …, kazada kusuru bulunmadığını, davalı sürücü …’ün kazaya sebebiyet vererek olay yerinden kaçtığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ün % 70, davalı …’ın % 15, davacıya ait araç sürücüsü …’ın % 15 oranında kusurlu olduğu, araçta KDV dahil 63.225,10 TL hasar meydana geldiği, ikinci el piyasa değerinin 40.000,00 TL olarak tespit edildiği, pert sayılması icap ettiği, ikinci el piyasa rayiçi olan 40.000,00 TL’den sovtaj değeri olan 15.000,00 TL düşüldüğünde hasar miktarının 25.000,00 TL olarak belirlendiği, hasar tazminatının davalıların kusur oranlarına göre davalılardan istenebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 17.500,00 TL’nin davalılar …, … ve … ‘den müştereken ve müteselsilen, 3.750,00 TL’nin davalılar …, … ve … ‘den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, davalılar …, … ve … lehine 2.750,00 TL, davalı … lehine ayrı ayrı 2.750,00TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, AAÜT 3/2. maddesi gereğince müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde ret sebebi ortak olan davalılar lehine tek, ret sebebi ayrı alan davalılar lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğini, her bir araç yönünden her bir davalı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, müvekkiline ait araca sağ arka köşeden değil benzin deposu kapağının yanından çarpıldığını, 30 m fren izinin davalı … tarafından kullanılan araç tarafından oluşturulduğunu, müvekkiline ait araç, kırmızı ışıkta 40-50 km/h lik hızla seyir halinde iken sağ şeritten hareket eden ve kontrolü kaybeden davalı …’ın kullandığı aracın çarpması neticesinde hasara uğradığını, müvekkiline ait aracın kaza sonrası 2 m içinde sola döndüğünü ve refüjdeki elektrik direğine çarparak karşı tarafa geçtiğini, bu sebeple hız ve fren izi konusunda tespit ve görüşlere iştirak etmediklerini, sovtaj değerinin 10.000,00 TL civarında olması gerektiğini, bilirkişinin sovtaj değerini 15.000,00 TL olarak belirlediğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, araç hasar tazminatının kazaya sebebiyet veren araçların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacı vekili, davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu araçların müvekkilinin aracına çarptığını ileri sürerek araç hasar tazminatı isteminde bulunmuştur,
Mahkemece alınan bilirkişi kök raporunda dosyadaki polis memurlarınca düzenlenen kaza tespit tutanağı, ihbar tutanağı, sürücülerin ifadeleri ve kaza fotoğrafları incelenerek sürücü … seyrederken arkadan gelen sürücü …’nin idaresindeki aracın sol arka tampon köşe kısmına çarptıktan sonra direksiyon hakimiyetini kaybederek sol şeride geçtiği esnada aynı istikametten arkadan sol şeritten seyreden davacıya ait aracın sağ arka köşe kısmına çarpması neticesinde davacıya ait araç sürücüsünün hakimiyetini kaybederek orta refüj bordür taşlarına ön kısmı ile çarpıp orta refüje çıkıp aydınlatma direğine çarpması neticesi kazanın meydana geldiği, kaza mahallinin meskun mahal ve 50 km hız tahdidi bulunan cadde olduğu, kaza yeri krokisine göre elektrik direğine kadar 30 m lastik ve fren izi bulunduğu ve davacıya ait aracın ön kısımdaki ağır hasardan hızının mahal şartlarının çok üzerinde olduğunun anlaşıldığı, sürücü … ‘in aracı 30 m fren ve lastik izlerinden sonra sol yan kısmı ile orta refüj bordür taşlarına çarpıp 60 m ileride yolun sağında durmasından dalgın, dikkatsiz ve tedbirsiz olarak mahal şartlarının üzerinde bir hızla seyrettiği sonucuna ulaşıldığı, davalı sürücü …’nin doğrultu değiştirme manevraları yanlış yapmak suretiyle % 70(asli), davalı sürücü … ‘in ve davacıya ait araç sürücüsü …’in mahal şartlarının çok üzerinde bir hızla seyrettiği için % 15’er(tali) oranda kusurlu bulundukları, yapılan piyasa araştırması sonucu aracın kazadan önceki ikinci el piyasa değerinin 40.000,00 TL, aracın marka, model, kilometresi ile hasar durumu dikkate alındığında hasarlı haldeki(sovtaj) değerinin 15.000,00 TL civarında olabileceği, buna göre 40.000,00 TL-15.000,00 TL= 25.000,00 TL zarar oluşabileceği rapor edilmiştir. Rapora itirazlar üzerine alınan ek raporda davacıya ait araç sürücüsünün sadece fren izi değil, orta refüjdeki elektrik direğine çarpıp devrildikten sonra refüjü aşıp yolun diğer kısmına geçtiği için mahal şartlarının üzerinde bir hızla seyrettiği kanaatiyle kusur verildiği, davacının 10.000,00TL meblağlı çekme belgeli noter satış sözleşmesi sunmuş ise de piyasa rayiçlerine göre sovtaj miktarının 15.000,00TL civarında olduğunun tespit edildiği belirtilmiştir. Mahkemece bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Bilirkişi ek raporunda davacı vekilinin kusur ve sovtaja ilişkin itirazları karşılanmış olup rapor dosya kapsamına, gerçek zarar kriterine uygun ve denetime elverişli olmakla davacı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazı reddedilmiştir.
Davacı, müteselsil sorumluluk ilkesine göre dava açmış olup davalıların kusur durumuna göre hüküm kurulmuştur, AAÜT 3/2. maddesindesindeki “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, red sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her red sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.” hükmüne göre red sebebi ortak olan davalılar yararına tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davalılar …, … ve … için ayrı, davalı … için ayrı olmak üzere davacı aleyhine iki kez 2.750,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazı haklı bulunarak karar sadece bu yönden düzeltilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak sadece davacı aleyhine vekalet ücretiyle ilgili olarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜ ile karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 29.03.2019 tarih 2017/625 E. – 2019/185 K.sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-17.500,00 TL’nin davalılar …, … ve … ‘den müştereken ve müteselsilen tahsiline,
3.750,00 TL’nin davalılar …, … ve … ‘den müştereken ve müteselsilen tahsiline,
Alacağa … ve … yönünden dava tarihi olan 15.11.2017 tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 13.10.2017 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine.
492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.451,58 TL karar harcının 512,33 TL’sı peşin olarak alındığından mahsubu ile bakiye 939,25 TL karar harcının 773,47 TL’sı davalılar …, … ve … ‘den, 165,77 TL’sının davalılar …, … ve … ‘den alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça yatırılan 512,33 TL peşin harcın 421,90 TL’sinin davalılar …, … ve … ‘den, 90,42 TL’sinin davalılar …, … ve … ‘den alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 2.750,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar …, …, … ve … vekilinin hizmet ve mesaisine karşılık hesap edilen taktiren 2.750,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
Davalılar … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirmediğinden vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 969,00 TL tebligat-müzekkere vs. toplamı 1.005,00 TL yargılama giderinin kazanıp kaybetme oranına göre hesap edilen taktiren 703,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
Sarf edilmemiş gider avansının bulunması durumunda kararın kesinleşmesinden sonra yatıran taraflara iade edilmesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından istinaf yargılaması nedeniyle yapılan 73,60 TL posta masrafı, 121,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 194,90 TL istinaf yargılama giderinin istinaftaki haklılık durumuna göre 19,49 TL’sinin davalı …, …, … ve … ‘den alınarak davacıya verilmesine, bakiye masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 02.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.