Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/3082 E. 2022/1813 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/3082
KARAR NO : 2022/1813

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11.07.2019
NUMARASI : 2018/205 E. – 2019/855 K.
DAVANIN KONUSU : Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 06.12.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 12.12.2022
Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11.07.2019 gün ve 2018/205 E. – 2019/855 K. sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi davalı … vekili, davalı …A.Ş. Vekili ve katılma yoluyla davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacılar vekili, 12.01.2017 tarihinde davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın yaya olan müvekkili … ve çocuğu olan müvekkili …’ya çarpması nedeniyle müvekkillerinin yaralandığını, Ege Üniversitesi Hastanesi’nin 26.12.2017 tarihli raporunda müvekkili …’ın % 18 maluliyete uğradığı belirtildiğini ileri sürerek, müvekkili … ve … için 200,00 TL bakım ve tedavi giderinin, müvekkili … için 1.000,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının her iki davalıdan kazanın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle, müvekkili … için 10.000,00 TL, müvekkili … için 7.500,00 TL manevi tazminatın davalı sürücüden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle davacılar için istedikleri 200,00 TL tedavi gideri her bir müvekkili için 100,00’er TL olmak üzere, müvekkili … yönünden toplam 275,00 TL’ye, müvekkili … için kalıcı iş göremezlik tazminatı talebini toplam 132.380,96 TL’ye (118.365,68 TL’sinden davalı … şirketi de sorumlu tutulmak kaydı ile ) yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı …A.Ş. vekili, maluliyet raporunun Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden alınması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili yönünden açılan davanın gerek kusur gerekse fahişlik yönünden reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kazanın davalı sürücünün kusuruyla gerçekleştiği, davacı …’ın % 18 maluliyete uğradığı, iyileşmesinin 3 ayı bulduğu, davacı …’da kalıcı maluliyet oluşmadığı, iyileşme süresinin 3 hafta olarak belirlendiği, davacı …’ün yaralanması nedeniyle talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının davalı … şirketi yönünden “Devre Başı Ödemeli Belirli Süreli Rant Formülü”, TRH-2010 yaşam tablosu ve 1,8 teknik faiz esas alınarak yapılan hesaba göre 118.365,68 TL, davalı malik sürücü yönünden ise Yargıtay’ın yerleşen uygulamaları ile benimsenen progresif rant(%10 artırım ve iskonto, PMF Yaşam tablosu esasına dayalı) yöntemine göre 132.380,96 TL olarak belirlendiği, tedavi amaçlı yol giderinin 275,00 TL olduğu gerekçesiyle, davacı … için 132.380,96 TL sürekli iş göremezlik tazminatının (davalı … şirketi bu miktarın 118.365,68 TL’lık kısmı ile sınırlı sorumlu olması kaydıyla), 275,00 TL tedavi amaçlı yol giderinin davalı … şirketi yönünden dava tarihinden, davalı … yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı …’ün bakım ve tedavi gideri talebinin reddine, davacı … için 10.000,00 TL manevi, davacı … için 1.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı … vekili, davalı …A.Ş. vekili ve katılma yoluyla davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı … vekili, sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden davalı … için faiz başlangıcı dava tarihi olarak belirlenmiş ise de davacı tarafça davalı … şirketine 22.02.2017 tarihinde başvurulmuş olup sigorta şirketi başvurudan itibaren 8 iş günü sonrasında temerrüde düştüğü için faizin bu tarihten itibaren başlatılması gerektiğini, müvekkili PMF 1931 yaşam tablosu üzerinden yapılan hesaplamaya göre davalı … ise TRH 2010 yaşam tablosuna göre ayrı ayrı yapılan hesaplamaya göre sorumlu tutulmasının doğru olmadığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı …A.Ş. vekili, davacının arazları ile belirtilen maluliyet oranları arasında tutarsızlık bulunduğunu, ekte sundukları medikal inceleme raporlarında maluliyet raporunun rasyonel olmadığının ifade edildiğini, Ege Üniversitesinin maluliyet raporu hazırlama yetkisi bulunmadığını, 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Kanunua göre maluliyet raporunun ATK 3. İhtisas Dairesinden alınması gerektiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
Katılma yoluyla davacılar vekili, davalı … şirketine zararların giderilmesini ilişkin iadeli taahhütlü başvurusunun 22.02.2017 tarihinde tebliğ olunduğunu, sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren faize hükmedildiğini, müvekkili … için çok az manevi tazminata hükmedildiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir
GEREKÇE : Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacılar vekili, davalıların sürücüsü/işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın yaya olan müvekkili …’a çarpması nedeniyle müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ileri sürerek, kalıcı iş göremezlik ve tedavi gideri talebinde bulunmuştur.
Trafik kazasında cismani zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Yargıtay 4. Hukuk Dairesince(Kapatılan 17. H.D) de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih- 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK’nun 90. maddesindeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle; işgücü kaybı tazminatı hesabında, yeni ZMSS Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz uygulaması da anılan cetvellerle getirildiğinden artık uygulanamaz. (Yargıtay 4. H.D’nin 22.06.2021 tarih 2021/3089E, 2021/3441K).
Bu açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, hükme esas alınan aktüerya raporunda kazanın 01.06.2015 tarihli ZMMS Genel Şartlarındaki değişiklikten sonra gerçekleştiği gerekçesiyle davalı … şirketi yönünden TRH 2010 Yaşam Tablosu ve % 1.8 teknik faiz uygulanarak tazminat hesaplanmış, davalı sürücü/işleten yönünden ise Yargıtay’ın eski içtihatlarına göre 1931 Yaşam Tablosu ve progresif rant metoduna göre ayrı ayrı hesaplama yapılmıştır. Oysa ki yukarıda açıklandığı üzere tazminat hesabının müteselsil sorumlu davalıların tüm yönünden TRH 2010 Yaşam Tablosuna ve progresif rant metoduna göre hesaplanması gerekmektedir. Bu nedenle mahkemece, usuli kazanılmış hakları gözeterek, TRH 2010 Yaşam Tablosuna ve gelirin % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi esasına dayalı progresif rant metoduna göre tek bir tazminat hesabı yapılması gerekmektedir.
Yine Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B-2-b maddesi uyarınca sigorta şirketinin temerrüd tarihi rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü sonrası olup mahkemece, davalı … için temerrüt tarihi araştırılmaksızın davalı … şirketinin dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi de doğru değildir.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle istinaf istemine konu karara yönelik denetim yapılması mümkün değildir. O halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi uyarınca istinaf başvurularının esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca ESASA İLİŞKİN SEBEPLER İNCELENMEKSİZİN KABULÜNE,
2-İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.07.2019 tarih 2018/205 E. – 2019/855 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dairemizin kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Kaldırma kararının sebep ve şekline göre sair istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
5-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince kesin olmak üzere 06.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.