Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/3009 E. 2022/1391 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/3009
KARAR NO : 2022/1391

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09.07.2019
NUMARASI : 2018/621 E. 2019/838 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 05.10.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 05.10.2022

İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09.07.2019 tarih 2018/621 E. 2019/838 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, müvekkiline ait ve … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … plaka sayılı araçların 15.03.2018 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştıklarını, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç Sürücüsü …’ın “aynı şeritte ve aynı istikametinde önünde seyreden araca arkadan çarpmak” kusrunu ihlal ettiğini, davalı sigorta şirketinin kazada … plakalı aracın 18908309 poliçe ile KZMMS sigortasını tanzim eden şirket olup müvekkiline ait araçta meydana gelen hasardan poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğunu, kaza sonrası araçtaki hasarın bedelini tespit amaçlı İzmir 7. Sulh Huk Mah. 2018/53 D.iş dosyası ile bilirkişi incelemesi yapıldığını, 31.606 TL tutarında hasar mütalaa edildiğini, alınan rapor üzerine davalının e-posta adresine başvuru yapıldığını, cevap alınamadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalma kaydıyla şimdilik müvekkili aracında oluşan hasar bedeline mahsuben 15.000 TL tazminat ile 10 TL değer kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 10.06.2019 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile hasar bedeline ilişkin taleplerini 31.198,00 TL, değer kaybına ilişkin taleplerini 3.023,00 TL’ye çıkartmıştır.
CEVAP : Davalı sigorta şirketi, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, kusurun ve meydana gelen zararın araştırılması gerektiğini, istenilen taleplerin açıklanması gerektiğini, davacının aracında oluştuğunu iddia ettiği değer kaybının bilirkişi ile tespiti gerektiğini, faiz talebinin yerinde olmadığını, şayet tazminata hükmedilecekse dava tarihinden faiz işletilmesi gerektiğinden bahisle davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 15/03/2018 tarihli maddi hasarlı trafik kazasında, davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın, kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, davacı tarafın kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda KDV dahil araçtaki hasar bedelinin 31.198,00-TL, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS Sigortası Genel Şartları ekinde yayınlanan “Ek-1 Değer Kaybı Hesaplaması” Formülasyon ve Kriterlerine göre, değer kaybı bedeli 3.023,00-TL olduğundan davanın kabulü ile, 31.198,00-TL hasar kaybı, 3.023,00-TL değer kaybı olmak üzere toplam 34.221,00-TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, avans faizinin şartları oluşmadığından talebini reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davalı şirketin dava açılmasında kusurunun bulunmadığını, davacı tarafça aracın kendilerine gösterilmeyerek araç üzerinde inceleme yapılmasının engellendiğini, bilgi ve evrak sunulmaması nedeniyle hasar dosyasının tekrar açılmak üzere sonuçlandırıldığını, davalı şirketin ödemeye dayanak tespitlerinin delil niteliğine haiz ekspertiz raporuna dayandığını, sorumluluğun sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacıya ait araçta sürücü değişikliği yapıldığını, davacı tarafın neden sürücü değişikliği yapma ihtiyacı duyduğu değerlendirilmeden tam kusur verildiğini, gerçek zararın tespit edilmesi gerektiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davacı temlik edenin aracına 15.03.2018 kaza tarihi itibariyle zarar veren ve kusurlu olduğu iddia edilen … plakalı aracın ZMMS sigortasını düzenleyen davalıdan hasar tazminatı ve değer kaybına yönelik tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Yerel mahkemece davalının yetki itirazının reddolunarak kaza tespit tutanağının, İzmir 7. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/53 D. iş sayılı dosyasının dosya içerisine alındığı, davacının aracına dair hasar dosyasının getirtildiği, dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı görülmüş, 15.03.2018 tarihinde gerçekleşen maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında … plaka sayılı çekici sürücüsü …’ın KTK’nın 56/1-a maddesini ihlal ettiği, … plaka sayılı araç sürücüsünün kazada herhangi bir kusurunun olmadığı, kaza yerine gidildiğinde … plakalı araç sürücüsünün olay yerinde olmadığı, yaklaşık 10 dakika sonra … isimli şahsın aracın sürücüsünün kendisi olduğunu beyan ettiği, ancak mobese kayıtlarından bu şahsın kaza sırasında olmadığının görüldüğünün belirtildiği, dosyada alınan bilirkişi heyet raporunda davaya konu kazada sürücü …’ın %100 kusurlu, davacı tarafın sürücüsünün ise kusursuz olduğu, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS Sigortası Genel Şartları Ekinde yayınlanan “Ek-1 Değer Kaybı Hesaplaması” formülasyonu ve kriterlerine göre meydana gelen değer kaybı bedelinin 3.023,00 TL, şayet gerçek zararla ilgili aracın kaza öncesi rayiciyle onarım sonrası rayici esas alındığı takdirde piyasa koşullarında gerçek değer kaybının 5.500,00 TL olduğu, davacı aracındaki hasarlı yerlerin yedek parça işçilik ve KDV tutarlarının toplamı ise 31.198,64 TL olduğunun rapor edildiği, iş bu bilirkişi raporunun olayın oluşuna uygun ve yeterli içerikte tanzim edildiği değerlendirilmiştir.
Her ne kadar istinaf eden tarafça davalı şirketin dava açılmasında kusurunun bulunmadığını, davacı tarafça aracın kendilerine gösterilmeyerek araç üzerinde inceleme yapılmasının engellendiğini, bilgi ve evrak sunulmaması nedeniyle hasar dosyasının tekrar açılmak üzere sonuçlandırıldığını, davalı şirketin ödemeye dayanak tespitlerinin delil niteliğine haiz ekspertiz raporuna dayandığını, davacıya ait araçta sürücü değişikliği yapıldığından bahisle kararın kaldırılmasını istemiş ise de, aldırılan bilirkişi raporu ve kaza tespit tutanağının birbiriyle ve olayın oluşuyla uyumlu olduğu, davalı tarafın sürücüsü … kullanmakta olduğu çekici ile sağ şeride tehlikeli ve kuralsız geçiş yapmak suretiyle kazanın oluşumuna %100 oranında kusurlu olarak sebebiyet verdiği, davacı araç sürücüsünün kusuruna ilişkin delil sunulmadığı anlaşılmakla davalı tarafın istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Bu durumda istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 2.337,63 TL’den peşin alınan 584,00 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 1.753,63 TL’nin davalıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.05.10.2022