Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/293 E. 2021/1519 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2019/293
KARAR NO : 2021/1519

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13.11.2018
NUMARASI : 2016/706 E. 2018/506 K.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 10.12.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 10.12.2021

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.11.2018 tarih 2016/706 E. 2018/506 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekillerince istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, 10.11.2014 tarihinde davalının maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı traktör ile dava dışı …’in sürücüsü olduğu aracın çarpışması sonucunda meydana gelen trafik kazasında, dava dışı …’in aracında yolcu olarak bulunan annesi dava dışı …’in yaralandığını, %8 oranında malul kaldığını, davalıya ait aracın ZMMS poliçesinin bulunmaması nedeniyle dava dışı … tarafından müvekkili aleyhine …’na yapılan başvuru üzerine hükmedilen maluliyet tazminatı alacağının tahsili istemiyle Adana 9. İcra Müdürlüğü’nün 2016/8723 E. sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, dosyaya 33.861,92 TL ödeme yapıldığını, kazanın meydana gelmesinde davalı davalının tam kusurlu olduğunu, ödenen tazminat tutarının davalıdan tahsili amacıyla Karşıyaka 3. İcra Müdürlüğü’nün 2016/10669 E. sayılı dosyasında başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/5271 sayılı soruşturma dosyası kapsamında düzenlenen 12.01.2015 onay tarihli uzlaştırma raporunda, dosyanın müştekisi dava dışı … ile 4.000,00 TL ve davacı … tarafından kendisine tazminat ödenen dava dışı … ile 1.500,00 TL karşılığında, birbirlerinden hiç bir şekilde hak talep etmeyecekleri üzerinde uzlaşmaya varıldığını, uzlaşma nedeniyle soruşturma dosyasında kavuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, dava dışı …’in müvekkili ile anlaşmasına ve hiçbir hak talep etmeyeceğini belirtmesine rağmen davacı …na başvurduğunu, … tarafından belirlenen maluliyet oranının hesaplanmasında hata bulunduğunu, Adli Tıp’tan rapor alınması ve tazminat hesabı yapılması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, taraflar arasında davaya konu olan kazanın gerçekleştiği konusunda uyuşmazlığın bulunmadığı, uyuşmazlığın davacının dava dışı … için ödemiş olduğu 33.861,92 TL’yi davalılardan tahsil edip edemeyeceği noktasında olduğu, …’na yapılan müracaat sonucu açılan 2016/E.4165 sayılı dosyada kusur raporu alınmadığı, mahkemece makina mühendisi bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda … plakalı traktörün seyir esnasında trafiği kontrol etmeden sol taraftaki tarla yoluna giriş yaparak KTK’nın 67-a maddesini ve aynı kanunun uygulama yönetmeliğinin 37. maddesini ihlal ettiğinden meyadan gelen yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasında %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiği, Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca düzenlenen 10.01.2018 tarihli raporda; …’in trafik kazasına bağlı sağ tibia kemik kırığı arızası nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri uyarınca %5 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının tespit edildiğini, aktüerya bilirkişisi raporunda …’in kendisine ödeme yapılan 04.10.2016 tarihi itibari ile geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat alacağının 9.539,68 TL, sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının ise 16.604,65 TL olmak üzere toplam 26.144,33 TL olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 9.539,68 TL geçici iş göremezlik, 16.614,65 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 26.144,33 TL üzerinden kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine, icra takibine yapılan itirazın bu miktar üzerinden iptaline, davacı tarafın %20 tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, dava dışı … tarafından müvekkili hakkında ilama dayalı olarak Adana 9. İcra Müdürlüğü’nün 2016/8723 E. sayılı dosyasında başlattığı icra takibinin ödeme emrinde geçen asıl alacağın ferileri olan faizler, icra vekalet ücreti ve tahsil harcının da müvekkili tarafından ödendiğini, rücuen tahsili talep edilen asıl alacağın ferileri ve tazminat isteminin ve ayrıca alacağın ilama dayalı olmasına rağmen %20 inkar tazminatı yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, CMK’nın 253/19. maddesi uyarınca uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacağını, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılacağını, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/5271 Soruşturma sayılı dosyası kapsamında uzlaşma sağlandığını, rapor tanzim edildiğini, bilirkişi raporlarını kabul etmediklerini, davanın uzlaşma nazara alınarak reddine karar verilmesi gerektiğini, uzlaşma üzerine Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığınca kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini, dava dışı …’in kötü niyetli olarak …na başvurarak haksız kazanç elde ettiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi ve … Yönetmeliği’nin 16. maddesi uyarınca zarar görene yapılan ödemenin kazaya sebebiyet veren sigortasız araç sürücü ve işleteninden tahsiline yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalının sürücüsü ve maliki olduğu … plakalı traktör ile dava dışı …’in sürücüsü olduğu … plakalı aracın 14.11.2015 tarihinde çarpışması sonucunda çift taraflı trafik kazası gerçekleştiği, davalının aracında yolcu olarak bulunan dava dışı …’in yaralandığı dosya kapsamıyla sabittir. Olaya ilişkin olarak açılan Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/5271 Soruşturma sayılı dosyasında 12.01.2015 tarihli 2015/50 sayılı Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair karar verildiği anlaşılmaktadır. Savcılık tarafından Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 253. maddesi kapsamında, uzlaştırma faaliyetlerinde bulunulmuş, kazadaki yaralanma nedeniyle şüpheli (eldeki davada davalı) … kazada yaralanan dava dışı …’e meydana gelen kazadan kaynaklı olarak maluliyeti nedeniyle uğramış olduğu zarara ilişkin olarak 1.500,00 TL’nin ödenmesi karşılığında uzlaşmayı kabul ettiği, tarafların birbirlerinden ileride hiçbir hak talep etmeyecekleri konusunda tarafların uzlaştıklarına dair 09.01.2015 tarihli uzlaştırma raporu düzenlenmiştir. Dava dışı …’in uzlaştırma teklifini kabul etmek suretiyle raporun altını imzaladığı, Cumhuriyet Başsavcılığınca da uzlaşma nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
5271 sayılı CMK’nun 253/17. bendinde; “Cumhuriyet savcısı, uzlaşmanın, tarafların özgür iradelerine dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirlerse raporu veya belgeyi mühür ve imza altına alarak soruşturma dosyasında muhafaza eder.” Aynı kanunun 253/19. bendine göre ise “… Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü yer almakta olup, anılan Kanun maddesinin 253/19. bendine göre uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Bu yasal düzenleme ışığında da uzlaşma raporunu düzenlenmekle davalının tazminat davası açma hakkı bulunmamaktadır.
Uzlaşma raporu da ilam mahiyetinde olacağından aksinin aynı kuvvetteki belge ile ispatlanması gerekir. Davaya dayanak yapılan 07.09.2016 tarihli … İtiraz Hakem Heyeti kararında 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/15 maddesi gereğince hakemlerin sadece kendilerine verilen evrak üzerinden karar verdikleri, uzlaşma tutanağının dosyaya ibraz edilmemesi nedeniyle değerlendirilmediğinin belirtilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Uzlaşma raporu ilam mahiyetinde olduğundan, uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacaktır. Davalı gerçek zarardan sorumlu olup davacı …nın yaptığı ödemeyle bağlı olmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiştir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2019/6258 E. 2020/8061 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere)
Bu durumda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13.11.2018 tarih 2016/706 Esas 2018/506 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2- Davanın REDDİNE,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar harcının başlangıçta peşin olarak alınan 407,55 TL harç ve icra dosyasına yatırılan 170,73 TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 518,98 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini bir vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Sarf edilmemiş gider avansının bulunması durumunda kararın kesinleşmesinden sonra yatıran taraflara iade edilmesine,
3- Davacı yönünden, alınması gereken istinaf karar harcı olan 59,30 TL maktu harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan alınmasına,
4-İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf harcının talep halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı, 24,00 TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 122,10 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 10.12.2021