Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/2355 E. 2022/978 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2355
KARAR NO : 2022/978

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/04/2019
NUMARASI : 2017/942 Esas 2019/516 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 21.06.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21.06.2022

İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.04.2019 tarih 2017/942 Esas 2019/516 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye …. tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davalı tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın içerisinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin, aracın tek taraflı kaza yapması neticesinde yaralandığını, dava dışı sürücü …’ın ceza dosyasında tam kusurlu bulunduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili, davacı tarafça müvekkili şirkete kanunda öngörüldüğü şekilde yazılı başvuruda bulunulmadığını, dava konusu kazada hatır taşıması olması sebebiyle tazminat hesabından indirim yapılması gerektiğini, araçta yolcu olarak bulunan davacının emniyet kemeri takıp takmadığının tespiti ile eğer takmamışsa bunun maluliyeti üzerindeki etkisinin saptanması ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, sürücünün alkollü olduğunu bilerek araca binmesi nedeniyle yine müterafik kusur indirimi uygulanması gerektiğini, SGK ödemelerinin de sorgulanması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalı şirket tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsünün %75 oranında asli kusurlu olduğu, aniden kara yoluna çıkan köpek sahibinin ise %25 oranında kusurlu olduğu, kusur indirimi yapıldığında davacının raporla belirlenen maluliyetine göre talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.597,82 TL, sürekli iş göremezlik zararının 87.004,88 TL olduğu, davacının alkollü olduğunu bildiği sürücünün otomobiline bilerek bindiğinden takdiren %10 oranında müterafik kusurunun bulunduğu, ceza dosyası içeriğinde de anlaşılacağı üzere sigortalı araç sürücüsü ile davacının arkadaş oldukları, birlikte eğlenmeye gittikleri, arkadaşının arabasına davacının hatır için bindiğinin kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle de %10 indirim yapılması gerektiği, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.294,22 TL olduğu, yine davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının ise 71.271,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 1.294,22 TL geçici iş göremezlik, 71.271,00 TL sürekli iş göremezlik zararı toplamı 72.565,22 TL’nin 04/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ :Davacı vekili, ilk derece mahkemesince tazminattan %10 müterafik kusur indirimi ve %10 oraınnda hatır taşıması indirimi yapılmasının hatalı olduğunu, müvekkilinin dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu konumundayken, sürücünün yola aniden köpeğin çıkması nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaralandığını, her ne kadar ifade tutanaklarında dava dışı sürücünün olay günü bir miktar alkol aldığı belirtilse de, alkollü maddenin etkisi altında araç kullanarak trafik güvenliğini tehlikeye atma ve bilinçli taksirle bir kişinin yaralanmasına nedenle olma suçlarından Menemen Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2012/159 Esas ve 2012/826 K. sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda beraat-düşme kararı verildiğini, alkol miktarının güvenli bir şekilde araç kullanmasına etki edecek düzeyde olup olmadığı hususunda her türlü şüpheden uzak yeterli ve kesin delilin bulunmadığının belirtildiğini, hatır taşıması indiriminin söz konusu olabilmesi için davacının kusurlu sürücünün aracında ücretsiz olarak yolculuk etmesi gerektiğini, davacının ücretsiz taşındığını davalının ispat etmesi gerektiğini belirterek kararın bu yönden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, Menemen Devlet Hastanesinin 05.01.2012 tarihli raporunda şahısta kemik kırığı olmadığının belirtilmesine rağmen maluliyet raporu düzenlendiğini, dava konusu trafik kazasının gerçekleşdiği 05.01.2012 tarihinde davacıda kemik kırığının mevcut olmadığını, kemik kırığının trafik kazasından sonra gerçekleştiğini, dava konusu trafik kazası ile illiyet bağının bulunmadığını, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından maluliyet raporu düzenlenirken şahıstaki arazın teyidi için röntgen dahi çekilmediğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, davacının trafik kazasında yaralanmasından kaynaklanan sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatının davacının yolcu olduğu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda TBK’nun 52. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hâkim, tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Somut olayda, ceza dosyası kapsamındaki ifade tutanaklarından sigortalı araç sürücüsü … ile araçta yolcu olan davacının arkadaş oldukları anlaşılmaktadır. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini savunmuş olması ve olayda hatır taşıması bulunduğundan, mahkemece Yargıtay 17. Hukuk Dairesi içtihatlarına uygun olarak hatır taşıması nedeniyle tazminattan hatır taşıması indirimi yapılması usul ve yasaya uygundur. Davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde değildir.
Dosya içeriğinden davacının, dava dışı araç sürücüsü ile birlikte alkol aldığı, araç sürücüsünün alkollü olduğunu bildiği halde bu araca kendi isteğiyle bindiği, bu vesileyle kendi yaralanması ile neticelenen kazada zararın artmasına etkili olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece TBK’nın 52. maddesi uyarınca tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması isabetli olup, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 4. HD 2021/7654 E. 2022/1098 K.)
İlk derece mahkemesince Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Kurulu’ndan alınan 23.05.2018 tarihli sağlık kurulu raporunda, Menemen Devlet Hastanesi’nce düzenlenen raporların değerlendirilmiş olduğu, 05.01.2012 tarihli raporda davacının sol ayak ve ayak bileğindeki ödem nedeniyle atel uygulandığının, 05.01.2012 tarihli Acil Polikliniği Anamnezinde sol ayak bileğinde hematom ve ödem olduğunun, kısa bacak atel uygulandığının, ortopedi bölümüne konsülte edildiğinin belirtildiği, 17.01.2012 tarihli Ortopedi Polikliniği Anamnezinde ise “Baldırın kırığı, Diz Dahil – Lateral Malleol Kırığı, Kapalı” ön tanısının yazılı olduğu belirtilmiş olup, davalı vekilinin davacının trafik kazası nedeniyle kemik kırığının gerçekleşmediği, buna rağmen davacının maluliyetine dair rapor verildiği yönündeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranların dilekçelerinde yer verdikleri itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL maktu harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 4.956,93 TL’den peşin alınan 1.194,83 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 3.762,10 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle tarafların yaptıkları giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.21.06.2022