Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/2350 E. 2022/985 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2350
KARAR NO : 2022/985

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30.05.2019
NUMARASI : 2018/294 Esas 2019/683 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 21.06.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21.06.2022

İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30.05.2019 tarih 2018/294 Esas 2019/683 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı … Şti.’nin makinalarını makine kırılması sigortası ile sigortalanmış olduğunu, davalının 10/11/2016 tarihinde elektrik enerjisini kesip ve daha sonra yeniden verdiğinde voltaj dalgalanması gerçekleştiğini, bu nedenle sigortalının makinelerinde makine kırılması meydana geldiğini, poliçe kapsamındaki bu kırılma nedeniyle ekspertiz raporu doğrultusunda müvekkili şirket tarafından sigortalıya 29.982,35 TL ödeme yapıldığını, zararın voltajın ani yükselmesi ve sigortalının 9 adet sürücü cihazındaki besleme kartlarının yanmasından kaynaklandığını, voltaj yükselmesi davalının sorumluluğunda olduğunu, müvekkilinin ödemek zorunda kaldığı 29.982,35 TL nin rücuen davalıdan tahsili amacıyla İzmir 4. İcra Müdürülüğü’nün 2017/6688 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacı şirketin sigortalısı olan dava dışı şirketin özel trafolu müşteri olduğunu, hatların bakım ve onarımının sigortalıya ait olduğunu, hasarın meydana geldiği hatların mülkiyetinin …’a, hatların arıza ve onarım sorumluluğunun ise dava dışı … Şti.’ne ait olduğunu, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, Elektrik Dağımı Perakende Yönetmeliği’ne göre davacının sigortalısının zararın meydana gelmesinden itibaren 10 gün içerisinde başvuru yapması gerekirken davacının başvuru yapmadığını, yapılan kesintinin …’ın talebi ile planlı olarak yapıldığını, aynı hattan beslenen başka kullanıcılardan herhangi bir şikayet veya hasar başvurusu gelmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, olay günü enerji kesilmesinin planlı bir kesinti olduğu ve gerekli bakım yapıldıktan sonra şebekeye yeniden elektrik verilmesi sırasında gerilim yükselmesinin olağan bir durum olduğu, bu duruma karşı enerji kullanan tesislerin kendi iç önlemlerini alması gerektiği, kesinti yapıldıktan sonra aynı hattan beslenen ve bilirkişi raporunda tespit edilen enerji alıcılarından herhangi bir şikayet ve hasar ihbarı yapılmadığı, sigortalının davalının temin ettiği elektrik enerjisini direkt olarak kullanmadığı, bu enerjinin öncelikle kendi trafosuna geldiği ve buradan hasar gören makinalara iletildiği, meydana gelen hasar ile davalının yaptığı planlı kesinti nedeniyle gerilim yükselmesi sonucu zarar doğması arasında illiyet bağı bulunmadığı ve rücunun mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, dava dışı sigortalının adresinde 10.11.2016 tarihinde davalının kusuru ile yaşanan voltaj dalgalanması sonucu hasar meydana geldiğini, 15.01.2017 tarihli hasar ekspertiz raporunda Aliağa Ticaret Odası eksperi tarafından düzenlenen rapor ve teknik servis raporu da incelenerek, hasarın nedeninin anlık voltaj değişimi olduğunun ve 29.982,35 TL zarar oluştuğunun tespit edildiğini, müvekkili şirketin bu tutarı dava dışı sigortalısına 22.02.2017 tarihinde ödediğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun ihtimaller üzerine kurulmuş olduğunu, dava dışı sigortalının eksikliklerinin bulunmasının dava konusu ile alakalı olmadığını, bilirkişi raporunda zararın enerjinin kesilmesinden sonra geri verilmesi sırasında meydana gelen gerilim yükselmesinden meydana geldiğinin tespit edilmiş olduğunu, hasarın gerilim yükselmelerine tedbir alınmaması ya da özel trafonun var olup olmaması ile ilgili olmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, makina kırılma sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
TTK’nın 1472. maddesinde ” (1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. (2) Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Davacı sigorta şirketi ile dava dışı … Şti. arasında 14.01.2016 – 14.01.2017 tarihleri arasını kapsayan Makine Kırılması Sigorta Poliçesi sözleşmesi imzalanmış olup, davacı vekili, 10.11.2016 tarihinde davalının elektrik enerjisini kesip ve daha sonra yeniden vermesi sırasında gerçekleşen voltaj dalgalanması sırasında sigortalının makinelerinde makine kırılması meydana geldiğini belirterek, bu hasar nedeniyle sigortalıya ödenen 29.982,35 TL’nin davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının vaki itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Aliağa Ticaret Odası tarafından dava dışı sigortalının başvurusu üzerine düzenlenen 09.12.2016 tarihli raporda sigortalı şirketin üretim tesisinin bulunduğu bölge genelinde şebekeden kaynaklı elektrik enerjisinin kesildiği, bir saat sonra davalı tarafından bölge şebeke hatlarının enerjilendirildiği, şebekeye enerji verilmesinden sonra sigortalının üretim tesisinde bulunan 9 adet sürücü cihazının arızalandığı, şebekeden gelen voltajın ani olarak yükselmesi sebebiyle cihazların besleme kartlarının yandığı tespit edilmiştir. Davacı şirket tarafından alınan ekspertiz raporunda da zararın elektriklerin gidip gelmesi sırasında oluşan anlık voltaj yükselmesi nedeniyle gerçekleştiği, hasarın elektriksel etkiye bağlı oluşmasından dolayı makine kırılması sigortası genel şartlarına istinaden teminat dâhilinde olduğu tespit edilmiştir.
İlk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda; elektriğin olduğu her yerde gerilim yükselmesi ve düşmesi riski bulunduğu, dava dışı sigortalı şirketin dava konusu techizatını ve cihazlarını gerilim yükselmelerine karşı korumak üzere herhangi bir önlem almadığı, basiretli bir tacir gibi davranıp makinalarını elektrik yükünün bağlı bulunduğu şebekede meydana gelebilecek olası gerilim dalgalanmalarından kesintisiz güç kaynağı sağlayan cihazlarla koruması gerektiği, sigortalının işletmesine ait 2500 kVA özel trafosunun mevcut olduğu, şirketin işletmesinde bulunan dağıtım sistemine, işletme ve bakımı kendilerine ait olan yüksek gerilim enerji nakil hattı ve trafo tesisi ile bağlı bulunarak enerji kullanmakta olduğu, olay tarihindeki elektrik kesintisinin …’ın talebiyle yapılmış planlı kesinti olduğu, hasarın elektrik kesintisinden sonrasında enerji verilmesi sırasında meydana geldiği, ancak sigortalının teçhizatını ve cihazlarını gerilim yükselmelerine karşı korumak için gerekli tedbirleri almaması nedeniyle ödenen tazminatın davalıya rücu edilemeyeceği görüşü bildirilmiş olup; davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları ek rapor alınarak karşılanmıştır. Mahkemece alınan denetime ve hükme elverişli bilirkişi raporu ile, davacı sigorta şirketi nezdinde makina kırılması sigorta poliçesi ile sigortalı makinaların davalı tarafça kesilen elektrik enerjisinin yeniden verilmesi sırasında gerçekleşen gerilim yükselmesi sonucunda arızalandığı, ancak planlı elektrik kesintilerinde gerilim yükselmesi ve düşmesinin olağan bir durum olduğu, sigortalının kendi tesisinde bu duruma karşı önlem alması gerektiği tespit edilmekle, davacının sigortalıya ödediği bedel yönünden davalı şirkete rücu hakkı bulunmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamış ve davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL maktu harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 21.06.2022