Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/2319 E. 2022/933 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2319
KARAR NO : 2022/933

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12.06.2019
NUMARASI : 2018/278 E. 2019/102 K.
DAVANIN KONUSU : Markaya Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi
KARAR TARİHİ : 14.06.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14.06.2022

İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 12.06.2019 tarih 2018/278 E. 2019/102 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, müvekkili şirketlerin kurucusu olan …’un eğitim metodları geliştirdiğini, müvekkili … Limited(…)’nin “…” markasının sahibi olduğunu, müvekkili … Limited(…)’nin Türkiye’de aktif olarak faaliyet gösteren 16 eğitim kurumu bulunduğunu, bu kapsamda … A.Ş. ile … Anaokulu Programı Ulusal Franchising Sözleşmesi ve … İngilizce Progrmanı Ana Franchise Sözleşmesi olmak üzere iki ana franchise sözleşmesi imzaladığını, … adlı şirketin alt-franchise bayileri ile alt-franchise sözleşmeleri imzalayarak bayilikler kurduğunu, bu bayilerle faaliyet konularına göre ilgili sözleşmeler aktettiğini, faaliyetlerini sadece sözleşmede kendilerine verilen yetkiler çerçevesinde kullanabildiklerini, ancak dava dışı … adlı şirketin anaokulu sözleşmesi ve İngilizce sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği ve sözleşmenin feshine neden olan ağır ihlallerde bulunduğunu, bu şirketin vaatlerini yerine getirilmemesi üzerine İngilizce Sözlemesinin sona erme tarihi olan 30.06.2017 tarihinde yenilenmediğini, Anaokulu Sözleşmesinin de feshedildiğini, … şirketine yapılan 22.01.2018 tarihli bildirimde de açıkca bu durumun belirtildiğini, bu kapsamda … şirketiyle 13.06.2014 tarihinde İngilizce sözleşmesi kapsamında alt franchise sözleşmesi imzalayan ve Karşıyaka/İzmir’de muhkim … İngilizce kursu adı altında faaliyet gösteren davalıya da … şirketi ile imzalanan İngilizce Sözleşmesinin 30.06.2017 tarihinde sona ermesi sebebiyle … şirketi ile aralarında imzalanan franchise sözleşmelerinin aynı tarihte sona erdiği bildirildiğini ve … alt franchise alan olarak tüm faaliyetlerini durdurmaları ihtar edildiğini, buna rağmen davalının …. markası, materyalleri ve yöntemlerini kullanarak faaliyetlerine devam ettiğini, müvekkili … Limited(…)’nin marka hakkına tecavüz etmekten vazgeçmediğini, müvekkili tarafından davalı aleyhine marka hakkına tecavüzün tespiti ve durdurulması istemiyle Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/646E sayılı dosyası üzerinden açtıkları davanın yargılaması devam ederken davalının Çiğli/İzmir’de “…” olarak tanıttığı anaokulunu açtığını, davalının marka hakkına tecavüz ettiğini, davalıya hiçbir zaman … kuruluşu olarak faaliyet gösterme yetkisi verilmediğini, kendisi ile anaokulu sözleşmesi kapsamında alt-franchise sözleşmesi imzalanmadığını, sadece davalının İngilizce kurs açma yetkisi veren alt franchise sözleşmesi imzaladığını, bu şözleşmenin dayanağının da ortadan kalktığını ileri sürerek, markaya tecavüzün tespitine, tecavüzün durdurulmasına, kararın ilanına, tecavüz oluşturan tüm ürün ve işaretler üzerinde … Limted adına mülkiyet hakkı tanınmasına ve … Limited’e teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacının bu davadaki talepleri Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/646E sayılı dosyası üzerinden ikame edilen dava konusu olup davacının ikinci kez aynı davayı açtığı için dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin ikamet adresine göre Karşıyaka mahkemelerinin yetkili bulunduğunu, müvekkilinin dava dışı … Şti ile 06.06.2014 tarihinde imzalamış olduğu işyeri devri sözleşmesi ile bu şirkete ait … Bostanlı Şubesini …’dan edinilen franchise hakkını, bu hakka ait imtiyazları, şubeye ait milli eğitim ruhsatlarını, tüm demirbaş ve eğitim malzemelerini devraldığını, bu devrin davacılara bildirildiğini, davacıların devir tarihi itibariyle franchise ilişkilerine müvekkili ile birlikte devam ettiğini, müvekkilinin devraldığı işyeri ile davacıların ana bayisi … … A.Ş. 15.02.2011 tarihinde Eğitim Merkezi Franchise Sözleşmesi imzaladığını, 15.02.2015 tarihinde müvekkili ile ana bayi … A.Ş arasında imzalanan süre uzatım sözleşmesiyle sözleşme süresinin 14.02.2019 tarihine kadar uzatıldığını, dava dilekçesinde hem … A.Ş ile aralarındaki sözleşmenin 30.06.2017 tarihinde sona erdiğini ve bu tarihten sonra yenilenmediğini, hem de sözleşmenini 26.06.2016 tarihi saat 11.59 itibariyle sona erdirdiklerini iddia edildiğini, davacıların bu beyanlarının dahi çeliştiğini, sözleşmenin fesih tarihlerinin kendileri tarafından net olarak bilinmediğini, müvekkilin … A.Ş. ana franchise yetkilisi olduğu dönemde alt franchise yetkilisi olduğu dönemde alt franchise sözleşmesi imzaladığını, tüm sözleşme bedelini ödediğini, aksinin kabulü halinde 14.02.2019 tarihine kadar kullanmak üzere ödemiş olduğu franchise bedelinin karşılıksız kalacağını, davacıların müvekkili ile yapmış olduğu tüm görüşmelerde … şirketi ile yapılan sözleşmenin süresi boyunca sözlemenin geçerli olduğu, sözleşme süresince sözleşmede belirtilen yetkilerin davalı tarafından kullanılabileceğinin beyan ve taahhüt ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının bayilik verme yetkisi tanıdığı dava dışı …. firmasıyla 2013 tarihli bir sözleşme yaptığı, ancak ticari uygulamalar nedeniyle anlaşamayarak, ana franchise sözleşmelerini feshettiği, … firmasının lisans verdiği davalı firmanın durumdan haber edilmesi gerçeğine rağmen kullanımını sürdürdüğü,nün e- tespit tutanaklarıyla belirlendiği, davalı firmaya 28.03.2018 tarihli ihtarname göndererek ana franchise verilen … şirketinin yetkilerinin kaldırıldığı, yeni ana bayileri … Ltd.’ne giderek lisans sözleşmesi imzalamaları gerektiği hususunun bildirildiği ancak davalı tarafın fiili kullanımını sürdürdüğü, dolayısıyla sözleşme dışı kullanım nedeniyle marka hakkına tecavüz ettiği, dava dışı … firmasının marka üzerinde tekel hakkı bulunmaması (fesih nedeniyle bitmiş olması) nedeniyle aralarındaki sözleşmesel ilişkinin nisbi olduğu, davalıya meşru bir savunma sağlamayacağı, nitekim marka sahibinin, yazılı sözleşmeyle veya fiilen göz yumduğu marka kullanımına istediği zaman son verebileceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalının davacıya ait … markalarını izinsiz kullanmasının marka hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, tecavüzün durdurulmasına, hükmün ilanına, tecavüz oluşturan marka işaretlerinin fiziki ve internet ortamından kaldırılmalarına, çıkartılmalarına, bu konudaki yükümlüğün davalıya ait olduğuna, tecavüz oluşturan tanıtım gereçlerin toplatılarak davacıya teslimine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davacının bu davadaki talepleri Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/646E sayılı dosyası üzerinden ikame edilen dava konusu olup davacının ikinci kez aynı davayı açtığı için dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin ikamet adresine göre Karşıyaka mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin dava dışı …. Şti ile 06.06.2014 tarihinde imzalamış olduğu işyeri devri sözleşmesi ile bu şirkete ait … Bostanlı Şubesini …’dan edinilen franchise hakkını, bu hakka ait imtiyazları, şubeye ait milli eğitim ruhsatlarını, tüm demirbaş ve eğitim malzemelerini devraldığını, bu devrin davacılara bildirildiğini, davacıların devir tarihi itibariyle franchise ilişkilerine müvekkili ile birlikte devam ettiğini, müvekkilinin devraldığı işyeri ile davacıların ana bayisi … A.Ş. 15.02.2011 tarihinde Eğitim Merkezi Franchise Sözleşmesi imzaladığını, 15.02.2015 tarihinde müvekkili ile ana bayi … A.Ş arasında imzalanan süre uzatım sözleşmesiyle sözleşme süresinin 14.02.2019 tarihine kadar uzatıldığını, dava dilekçesinde hem … A.Ş ile aralarındaki sözleşmenin 30.06.2017 tarihinde sona erdiğini ve bu tarihten sonra yenilenmediğini, hem de sözleşmeyi 26.06.2016 tarihi saat 11.59 itibariyle sona erdirdiklerini iddia ettiğini, davacıların bu beyanlarının dahi çeliştiğini, sözleşmenin fesih tarihlerinin kendileri tarafından net olarak bilinmediğini, müvekkilin … A.Ş. ana franchise yetkilisi olduğu dönemde alt franchise yetkilisi olduğu dönemde alt franchise sözleşmesi imzaladığını, tüm sözleşme bedelini ödediğini, aksinin kabulü halinde 14.02.2019 tarihine kadar kullanmak üzere ödemiş olduğu franchise bedelinin karşılıksız kalacağını, davacıların müvekkili ile yapmış olduğu tüm görüşmelerde … şirketi ile yapılan sözleşmenin süresi boyunca sözlemenin geçerli olduğu, sözleşme süresince sözleşmede belirtilen yetkilerin davalı tarafından kullanılabileceğinin beyan ve taahhüt ettiklerini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, markaya tecavaüzün tespiti, önlenmesi istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacılar vekili, müvekkili şirketlerin kurucusu olan …’un eğitim metodları geliştirdiğini, müvekkili …. Limited(…)’nin “….” markasının sahibi olduğunu, diğer müvekkili … Limited(…)’nin dava dışı … A.Ş. ile …. Anaokulu Programı Ulusal Franchising Sözleşmesi ile …. İngilizce Progrmanı Ana Franchise Sözleşmesi olmak üzere iki ana franchise sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin dava dışı … adlı şirket ile sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini, bu şirketle İngilizce konusunda alt franchise sözleşmesi imzalayan davalıya durum ihtarnameyle bildirilmiş olmasına ve davalı aleyhine markaya tecavüz konulu derdest dava bulunmasına rağmen davalının …. Anaokulu olarak tanıttığı anaokulu açtığını, davalının müvekkilinin marka hakkına tecavüz ettiğini ileri sürerek, markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, dava dışı … A.Ş. ile sözleşmesinin 14.02.2019 tarihine kadar uzatıldığı için markaya tecavüzünden söz edilemeyeceğini, davacının sözlü görüşmelerde bu sözleşme süresinin sonuna kadar markayı kullanma hakkının bulunduğununu belirtildiğini savunmuştur.
Öncelikle Karşıyaka 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/175E sayılı dosyasındaki davanın konusunu …/…’de muhkim … İngilizce kursu adı altında gerçekleştirilen markaya tecavüz iddiası oluşturduğu için derdestlik söz konusu değildir.
Davalının ikametgahı olan Karşıyaka, İzmir FSHHM’nin yargı sınırları içinde kaldığı için davalı vekilinin yetki itirazı haklı değildir.
Davacı tarafın Türk Patent ve Marka Kurumu’nda tescilli 2013/04787 sayılı ….+şekil+… ibareli, 2017/69290 sayılı …, 2005/05866 sayılı ….+şekil markaları bulunmaktadır. Franchise veren davacı şirket ile dava dışı … şirketi arasındaki franchise sözleşmesinin sona erdiğinin davalıya 28.03.2018 tarihli ihtarname ile bildirilmiş olmakla … şirketi ile alt franchise sözleşmesi kapsamında markayı kullanan davalının marka üzerinde kullanım hakkı sona ermiş olup davacı tarafça sunulan noterlik tespitleriyle davalının … markasını anaokulunda kullandığı ispatlanmıştır.
Davalının dava dışı … şirketi ile olan alt franchise sözleşmesinin süresinin sona ermemiş olması marka hakkı sahibine karşı hüküm ifade etmez. Zira davalı ile … şirketi arasındaki ilişki nispi nitelikte olup marka hakkı sahibini bağlamaz. Davacı varsa uğradığı zararı akidi olan şirkete karşı ileri sürebilir. Marka sahibi marka sahibi olmaktan doğan hakkını istediği zaman davalıya karşı ileri sürmesi mümkün olup davacının davalıya marka hakkını kulanması için açıkca yetki verdiğine, kötü niyetli olduğuna dair başkaca delil de sunulmamıştır. Bu nedenle davanın kabulüne dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL’den peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14.06.2022