Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/2290 E. 2022/905 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2290
KARAR NO : 2022/905

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18.07.2019
NUMARASI : 2017/746 Esas 2019/822 Karar
DAVANIN KONUSU : Erken Kapatma Komisyonun İadesi
KARAR TARİHİ : 08.06.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08.06.2022

İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18.07.2019 tarih 2017/746 Esas 2019/822 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacının davalı bankanın Gaziemir şubesinden farklı zamanlarda çeşitli krediler kullandığını, söz konusu kredileri erken ödeme yolu ile kapattığını, erken kapatma işlemi nedeni ile sözleşmeye ve mevzuata aykırı olarak çok fazla oranlarda haksız erken ödeme komisyonu alındığını, bu nedenle İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/202 esas 2015/736 karar sayılı dosyasından yapılan inceleme ile 37.156,00 TL fazla ve haksız tahsilat yapıldığının belirlendiğini, davadan önce ihtarname keşide edilmemiş olduğundan davalının ilk dava tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek ve taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL asıl alacağın ilk dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verildiğini, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2016/258 esas, 2017/2936 karar sayılı ilamı ile temyiz itirazlarının reddedilip kararın onandığını, tarafların tacir olup ticari avans faizine hükmedilmesi gerektiğini ve ilk dava tarihi ile davalının temerrüde düştüğünü ileri sürerek bakiye 27.156,00 TL erken kapatma komisyonunun temerrüt tarihi olan 28.05.2014 tarihinden işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacı taraf ile davalı bankanın Gaziemir Şubesi arasında değişik tarihlerde ticari kredi sözleşmesi imzalandığını, İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/202 esas sayılı dosyasından tarafları ve konusu aynı olan 10.000,00 TL’lik dava açıldığını, yapılan yargılama sonunda taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verildiğini, söz konusu kararın karar düzeltme aşamasında olup henüz kesinleşmediğini, erken kapatma durumunda uygulanacak faiz durumunun belirlenmediğini, %10’a varan erken kapatma oranları belirlenebileceğini, ilk dava tarihinden faiz talep edilmesinin kanuna ve hakkaniyete aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, mahkemenin 2014/202 esas 2015/736 karar sayılı kararı Yargıtay temyiz ve karar düzeltme incelemesinden geçerek kesinleştiği, söz konusu dosyanın incelenmesinde “…Davacı tarafça, davalı bankanın Gaziemir Şubesi’ nden ticari krediler kullanıldığı, kullanılan krediler ile ilgili kredi borçlarının süresinden önce ödendiği, davalı banka tarafından erken kapama komisyonu adı altında tahsilatlar yapıldığı, yapılan tahsilatların fahiş olduğundan bahisle erken kapama komisyonu adı altında alınan bedelin iadesine yönelik olarak davalı hakkında dava açıldığı, davacı tarafa davalı bankanın Gaziemir Şubesi’ nden 17/08/2011 tarihinde aylık % 1,15 akdi faiz oranı ile 270.000,00-TL’ lik taksitli ticari kredi kullandırıldığı bu kredinin 15/04/2013 tarihinde kapatıldığı, bu kredi dolayısıyla davalı banka tarafından erken kapama komisyonu olarak toplam 23.839,39-TL tahsil edildiği, tahsil edilen rakam gözetildiğinde erken kapama komisyon oranının % 8,536 oranında olduğu, yine davacı tarafa davalı bankanın Gaziemir Şubesi’ nden 26/08/2011 tarihinde aylık % 1,05 akdi faiz oranı ile 600.000,00 TL’ lik 6005617218 nolu taksitli ticari kredi kullandırıldığı bu kredinin 15/04/2013 tarihinde kapatıldığı, bu kredi dolayısıyla davalı banka tarafından erken kapama komisyonu olarak toplam 40.249,65TL tahsil edildiği, tahsil edilen rakam gözetildiğinde erken kapama komisyon oranının % 6,542 oranında olduğu,davacı ile davalı bankanın Gaziemir Şubesi arasında imza altına alınan 6005617218 nolu taksitli ticari kredi ile 6005580282 nolu taksitli ticari kredi sözleşmelerinin 36/6 maddesinde ” Müşterinin talebi halinde banka kendi mevzuatı ve belirleyeceği esaslar çerçevesinde borcun tamamını vadeden önce kapatılmasını kabul edebilir, banka borcun tamamını ödeneceği tarihteki ana para borcu ile o tarihe kadar işlemiş faizini KKDF, BSMV, gider vs … toplamını ayrıca ödeme tarihindeki kalan ana paranın % … ü oranında cezai faiz hesaplayarak tahsil eder. ” düzenlemesinin bulunduğu, her iki kredinin ticari kredi olması ve her iki tarafın tacir olması sebebiyle sözleşme serbestisinin geçerli olduğu, sözleşme serbestisi göz önüne alınarak davalı bankanın davacıdan erken kapama komisyonu talep edebileceği ancak imza altına alınan sözleşmelerde her hangi bir oran belirlenmediği, bu durumda benzer koşullarda diğer bankalar tarafından uygulanan erken kapama komisyon oranlarının araştırılarak erken kapama komisyon oranı belirlenmesinin gerektiği, bu konuda mahkemece de ilgili bankalara yazılar yazıldığı, alınan yazı cevapları doğrultusunda % 3′ lük oranın makul ve uygulanabilir bir oran olduğu, davalı banka tarafından uygulanan % 8,536 ve % 6,542 lık oranların ve bu oranlara göre tahsil edilen erken kapama ücretinin fahiş sayılmasının gerektiği, % 3 lük oran göz önüne alındığında davalı bankanın davacıdan her iki kredi için toplam 37.156,02-TL fazla tahsilat yapmış olduğu, dava dilekçesinde bahsi geçen spot kredilerin kapatılması sırasında erken kapama komisyonu tahsil edilmediği, davacı tarafça dava dilekçesinde 10.000,00-TL’ lik talepte bulunulduğu, HMK’ nun 26. maddesi gereğince talep ile bağlı kalınmasının gerektiği, davalı bankanın dava tarihinden önce temerrüte düşürüldüğünün davacı tarafça ispat edilemediği” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL’nin 28.05.2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verildiği, bu karar kesinleştiğinden ayrıca bilirkişi incelemesine gerek görülmediği, davalı bankanın ilk dava tarihinde temerrüde düştüğü gerekçesiyle davanın kabulü ile 27.156,00 TL’nin ilk dava tarihi olan 28.05.2014 tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, davacının Genel Kredi Sözleşmesindeki şartları üzerinde müzakere ederek kabul edip imzaladığını, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye istinaden değişik tarihlerde kullandırılan 4 adet kredilerin erken kapatılmasının talep edildiğini, tarafların uzlaşması üzerine erken kapatma komisyonu alınarak kredilerin kapatıldığını, davacının tacir olup verilen kapatma rakamı içerisinde erken kapatma miktarının da bulunduğunu, basiretli bir tacirin kendi hesaplarını bilebilecek durumda olup verilen rakam içerisinde fazla olduğunu düşündüğü rakamı davalı banka ile müzakere edebilecek konumda iken erken kapatma faizini ödeyip kötü niyetli olarak bu davaları açmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, ilk davada alınan bilirkişi raporunda 4 adet kredi kullandırıldığı ve bu kredilerden sadece iki tanesinden erken kapatma faizinin alındığının belirtildiğini, söz konusu kredilerin tek bir genel kredi sözleşmesine dayanılarak kullanıldığı göz önüne alındığında erken kapatma faizi alınmayan iki adet kredinin ortalamaya katılmadan hesaplanmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, imzalanan sözleşmelerde erken kapatma faizinin oranı bulunmadığını, bunun sebebinin önceden ön görülemeyen bir durumun her iki taraf içinde haksızlık yaratmaması olduğunu, davacının başta müvekkili banka ile anlaşarak erken kapatma faiz oranını ödemesinin ardından bu bedeli talep etmesinin dürüst davranma kurallarına aykırılık teşkil ettiğini, diğer bankalardan alınan oranların uygulanmasının tarafların ticari ve hukuki ilişkileri göz önüne alındığında kabul edilemeyeceğini, diğer bankaların oranlarının da sabit olmadığını, % 10 a varan erken kapatma oranlarının alındığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden davalı banka tarafından davacıya kullandırılan taksitli ticari kredilerin erken kapatılması nedeniyle tahsil edilen erken kapatma komisyonunun davalı bankadan tahsili istemine ilişkin olup mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulü ile 27.156,00 TL’nin ilk dava tarihi olan 28.05.2014 tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Ticari kredilere ilişkin erken kapama ücreti ve bankaca alınan masraflar ile ilgili alacak davalarının temyiz incelemesi Yargıtay 11. Hukuk Dairesince, aynı konuda itirazın iptali şeklinde açılan davaların temyiz incelemesi ise Yargıtay 19. Hukuk Dairesince(Kapatılan) temyiz incelemesi yapılmaktadır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin kararları sözleşme tarihine göre ikili bir ayrım yapılıp, 818 sayılı Borçlar Kanunun zamanında düzenlenen sözleşmeler yönünden sözleşmede bir oran belirtilmesi halinde bu oran, bir oran belirtilmemesi halinde bankanın T.C. Merkez Bankasına bildirdiği oran, bu da yok ise emsal banka uygulamalarına göre makul bir oran belirlenmesi gerektiği yönündedir. Basiretli bir tacirin seçenek özgürlüğü içinde kendisine en uygun kredi şartlarını sağlayan banka ile sözleşme yapması icap eder. Kredi kullanan tacirin bankaların uyguladığı erken kapama oranı, kredi komisyonu ve diğer masrafları araştırması, bankalarla müzakere etmesi, T.C. Merkez Bankasına bildirilen masrafları öğrenmesi bir tacirden beklenmesi gereken bir durumdur.
Somut olayda, istinafa konu bu davadan önce davacı tarafça, davalı bankanın Gaziemir Şubesi’nden kullanılan ticari krediler ile ilgili kredi borçlarının süresinden önce ödenmesi üzerine davalı banka tarafından tahsil edilen erken kapama komisyonunun fahiş olduğundan bahisle tahsil edilen erken kapama komisyonunun iadesi talebi ile açılan davada yapılan yargılama sonucunda İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/202 esas 2015/736 karar sayılı kararı ile; ” davacı tarafa davalı bankanın Gaziemir Şubesi’ nden 17/08/2011 tarihinde aylık % 1,15 akdi faiz oranı ile 270.000,00-TL’ lik taksitli ticari kredi kullandırıldığı, bu kredinin 15/04/2013 tarihinde kapatıldığı, bu kredi dolayısıyla davalı banka tarafından erken kapama komisyonu olarak toplam 23.839,39 TL tahsil edildiği, tahsil edilen rakam gözetildiğinde erken kapama komisyon oranının % 8,536 oranında olduğu, yine davacı tarafa davalı bankanın Gaziemir Şubesi’ nden 26.08.2011 tarihinde aylık % 1,05 akdi faiz oranı ile 600.000,00 TL’ lik nolu taksitli ticari kredi kullandırıldığı bu kredinin 15/04/2013 tarihinde kapatıldığı, bu kredi dolayısıyla davalı banka tarafından erken kapama komisyonu olarak toplam 40.249,65TL tahsil edildiği, tahsil edilen rakam gözetildiğinde erken kapama komisyon oranının % 6,542 oranında olduğu, davacı ile davalı bankanın Gaziemir Şubesi arasında imza altına alınan taksitli ticari kredi ile taksitli ticari kredi sözleşmelerinin 36/6 maddesinde ” Müşterinin talebi halinde banka kendi mevzuatı ve belirleyeceği esaslar çerçevesinde borcun tamamını vadeden önce kapatılmasını kabul edebilir, banka borcun tamamını ödeneceği tarihteki ana para borcu ile o tarihe kadar işlemiş faizini KKDF, BSMV, gider vs … toplamını ayrıca ödeme tarihindeki kalan ana paranın % … ü oranında cezai faiz hesaplayarak tahsil eder. ” düzenlemesinin bulunduğu, her iki kredinin ticari kredi olması ve her iki tarafın tacir olması sebebiyle sözleşme serbestisinin geçerli olduğu, sözleşme serbestisi göz önüne alınarak davalı bankanın davacıdan erken kapama komisyonu talep edebileceği ancak imza altına alınan sözleşmelerde her hangi bir oran belirlenmediği, bu durumda benzer koşullarda diğer bankalar tarafından uygulanan erken kapama komisyon oranlarının araştırılarak erken kapama komisyon oranı belirlenmesinin gerektiği, bu konuda mahkemece de ilgili bankalara yazılar yazıldığı, alınan yazı cevapları doğrultusunda % 3′ lük oranın makul ve uygulanabilir bir oran olduğu, davalı banka tarafından uygulanan % 8,536 ve % 6,542 lık oranların ve bu oranlara göre tahsil edilen erken kapama ücretinin fahiş sayılmasının gerektiği, % 3 lük oran göz önüne alındığında davalı bankanın davacıdan her iki kredi için toplam 37.156,02-TL fazla tahsilat yapmış olduğu, dava dilekçesinde bahsi geçen spot kredilerin kapatılması sırasında erken kapama komisyonu tahsil edilmediği, davacı tarafça dava dilekçesinde 10.000,00-TL’ lik talepte bulunulduğu, HMK’ nun 26. maddesi gereğince talep ile bağlı kalınmasının gerektiği ” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL’nin 28.05.2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, Yargıtay temyiz ve karar düzeltme incelemesinden geçerek karar kesinleşmiştir. İstinafa konu davada ise; kesinleşen ilk kararda taleple bağlı kalınması nedeniyle hüküm altına alınamayan fazla tahsil edilen bakiye erken kapatma komisyonunun iadesi talep edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 6098 sayılı TBK’nın yürürlük tarihi olan 01.07.2012 tarihinden önce 17.08.2011 ve 26.08.2011 tarihlerinde 818 sayılı Borçlar Kanunun yürürlüğü zamanında imzalanması ve 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 1. maddesindeki ”Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmü uyarınca somut uyuşmazlığa sözleşmeler tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın ilgili hükümlerinin uygulanması gerektiğinden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen genel işlem şartlarına dair hükümlerin işbu sözleşmeler nedeniyle doğan uyuşmazlıkta uygulanma kabiliyeti bulunmamaktadır. Türk Ticaret Kanunu’nun 20. maddesinde tacir olan veya olmayan bir kimseye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacirin münasip bir ücret isteyebileceği düzenlenmiş olup, davalı banka tacir ve dava konusu kredi ticari işletmesiyle ilgili işlemlerden olduğundan davalı bankanın verilen hizmet gereği münasip bir ücret istemeye hakkı bulunmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmelerin 36/6 maddesinde erken kapatma halinde davacının ödeme tarihindeki kalan ana para üzerinden erken kapatma komisyonu tahsil edilmesini kabul ettiği, ancak imza altına alınan sözleşmelerde her hangi bir oran belirlenmediği, davalı banka tarafından Merkez Bankasına bildirilen bir oran da bulunmadığından benzer koşullarda diğer bankalar tarafından uygulanan erken kapama komisyon oranlarının araştırılarak makul erken kapama komisyon oranı belirlenmesinin gerektiği, bu konuda ilk davaya bakan mahkemece de ilgili bankalardan alınan yazı cevapları doğrultusunda belirlenen % 3′ lük oranın makul ve uygulanabilir bir oran olduğu, davalı banka tarafından uygulanan % 8,536 ve % 6,542 lık oranların ve bu oranlara göre tahsil edilen erken kapama ücretinin fahiş sayılmasının gerektiği, ilk davada alınan bilirkişi raporuna göre % 3 lük makul oran göz önüne alındığında davalı bankanın davacıdan her iki kredi için toplam 37.156,02 TL fazla tahsilat yapmış olduğu, Yargıtay temyiz ve karar düzeltme incelemesinden geçerek kesinleşen ilk kararda taleple bağlı kalınması nedeniyle hüküm altına alınamayan fazla tahsil edilen bakiye 27.156,00 TL erken kapatma komisyonunun davacıya iadesi gerektiği sonucuna varılmakla; mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin tüm istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 1.855,00 TL’den peşin alınan 463,75 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.391,25 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 08.06.2022