Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/2163 E. 2022/818 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2163
KARAR NO : 2022/818

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17.05.2019
NUMARASI : 2018/884 E. – 2019/545 K.
DAVA TARİHİ : 31.07.2018
DAVANIN KONUSU : Hasar ve Değer Kaybı Tazminatı
KARAR TARİHİ : 24.05.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24.05.2022

İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.05.2019 tarih 2018/884 E. – 2019/545 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 25.05.2018 tarihinde davalı nezdinde zorunlu mali sorumluluk poliçesiyle sigortalı aracın müvekkiline ait araca çarpması nedeniyle müvekkilinin aracının hasarlandığını, İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/95 D.İş sayılı dosyasıyla yapılan bilirkişi incelemesinde araç hasarının 10.429,00 TL olarak belirtildiğini, davalının e posta adresine başvuru yapılış ise de sonuç alınamadığını ileri sürerek, 5.000,00 TL hasar, 10,00 TL değer kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, değer artırım dilekçesiyle hasar tazminatını toplam 10.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacının elektronik haberleşme yoluyla başvurusunun geçerli bir başvuru olmadığını, genel şartlarda ibrazı zorunlu belge ve bilgilerin eksik olduğunu, kusur ve gerçek zararın tespit edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, aracın pert işlemine tabi tutulduğu için değer kaybı oluşmayacağı, araçta toplam 10.000,00 TL hasar oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL hasar tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, poliçe genel şartlarının C.5 maddesine göre müvekkili sigorta şirketine başvurunun noter eliyle veya taahhütlü mektupla yapılması gerektiğini, başvurunun geçerli olmadığını, genel şartlarda ibrazı zorunlu olan belge ve bilgilerin eksik olduğunu, kaza tarihinden sonra müvekkili sigorta şirketine hasar ihbarı yapılması gerekirken bunu aksine delil tespiti yaptırıldığını, bu durumun genel şartlarının B.1.1 maddesine aykırılık teşkil ettiğini, müvekkilinin inceleme yapma, olayın ve zararın nedeni ile hangi hal ve şartlar altında gerçekleştiğini ve sonuçlarını inceleme ve denetleme imkanının ortadan kalktığını, davacının iyiniyetli kabul edilemeyeceğini, mevzuuata tamamen aykırı bir rapora dayalı olarak tazminat talep edildiğini, bilirkişinin sovtaj değerinin neye göre belirlendiğinin açıklanmadığını, bilirkişi raporunda piyasa rayiç değerinin fahiş belirlendiğini, kaza tarihindeki rayiç değerlerin dikkate alınmadan rapor tarihindeki emsal değerlere dayanılarak müvekkilinin sorumluluğuna gidildiğini, delil tespiti giderlerinden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, sigortalı araç hususi araç olmasına rağmen müvekkilinin avans faizinden sorumlu tutulduğunu, ıslah edilen kısma ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi icap ettiğini istinaf nedeni olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, hasar ve değer kaybı tazminatının kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Davacı vekili, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkilinin aracına çarpması nedeniyle aracının hasarlandığını ileri sürerek, hasar ve değer kaybı tazminatı talebinde bulunmuştur. Davacı vekili, dava açmadan önce davalı sigorta şirketine e posta yoluyla başvurduğunu belirterek e posta yazısını dosyaya eklemiştir. Davalı vekili KTK’nın 97. maddesi uyarınca davadan önce usulüne uygun başvuru yapılmadığını istinaf nedeni olarak ileri sürmüş ise de davacı dava açmadan önce davalı sigortanın kamuya bildirilen e mail adresine başvuru yapmış olup yargılamanın geldiği aşama ve halen davalı tarafca bir ödeme yapılmayıp davanın reddi savunulduğu da dikkate alındığında davacının başvurusunun geçerli olduğu sonucuna varılmıştır.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda kazanın sigortalı araç sürücüsünün tam kusuruyla gerçekleştiği, davacıya ait araçta toplam 17.273,94 TL hasar oluştuğu, aracın piyasa rayicinin 27.000,00 TL, sovtaj değerinin 17.000,00 TL olarak tespit edildiği, aracın tamirinin ekonomik olmadığı için pert sayılması gerektiği, buna göre piyasa rayiç değerinden sovtaj değeri mahsup edildiğinde toplam hasar tazminatı 10.000,00 TL olarak hesaplandığı belirtilmiş, mahkemece bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulmuştur. Bilirkişi tarafından aracın piyasa değeri internet sitelerinde yapılan satış ilanları ile aracın önceki hasarları gözetilerek tespit edilmiş olup yapılan tespit ve sovtaj değeri kaza tarihi itibariyle dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli görülmüştür.
Davacının, ilk önce mahkemeden delil tespiti yoluyla hasar miktarını tespit ettirmesi tek başına kötü niyetli olduğunu kabule yeterli değildir.
Uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmakta olup ıslah edilen kısım yönünden de dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğrudur. (Yargıtay 17. H.D’nin 2018/5683 E, 2020/5364 K).
Ancak kazaya sebebiyet veren sigortalı araç gerçek kişiye ait olup araç ruhsat bilgilerine göre kullanım amacı da hususi olduğu için yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faizine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak sadece faiz türü yönünden yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜ ile İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.05.2019 tarih 2018/884 E. – 2019/545 K.sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile,
10.000,00 TL hasar bedelinden ibaret maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Peşin alınan 85,56 TL harç, ıslah harcı 86,00 TL toplamı 171,56 TL harcın, kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 683,10 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 511,54 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere toplam 556,50 TL, İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/95 değişik iş sayılı dosyasında yapılan yargılama gideri, harç, vekalet ücreti toplamı 1.147,60 TL ve davacı tarafça yatırılan 171,56 TL harç gideri toplamı 1.875,66 TL’nın davanın kısmen kabul kısmen reddi nazara alınarak 1.873,78 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümlerine göre hesap ve takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümlerine göre hesap ve takdir edilen 10,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
HMK.nun 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan 121,30 TL başvurma harcından oluşan yargılama giderinin istinaftaki haklılık durumuna göre 12,13 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye masrafın davalı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere 24.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.