Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/195 E. 2021/1443 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2019/195
KARAR NO : 2021/1443

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/10/2018
NUMARASI : 2017/678 Esas 2018/464 Karar
DAVANIN KONUSU :İtirazın İptali(İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortasından Kaynaklanan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 01.12.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01.12.2021

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.10.2018 tarih 2017/678 Esas 2018/464 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 17.11.2014 tarihinde davalı nezdinde kasko sigortalı aracın müvekkiline ait kamyona çarpması nedeniyle müvekkilinin aracının ve taşıdığı yükün zarar gördüğünü, karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısının 26.800,00 TL hasar tazminatı ödediğini, bakiye zarar için müvekkilinin karşı araç için ihtiyari mali sorumluluk teminatı veren davalı sigorta hakkında takip başlattığını, takiple 5.810,00 TL bakiye hasar, 2.550,50 TL emtia zararı ve 4.974,50 TL KDV’nin tahsilini istediğini, davalının 05.02.2016 tarihinde takibe itiraz etmiş ise de aynı gün müvekkilinin banka hesabına sadece 5.810,00 TL ödediğini, başlatılan takiple ilgili avukatlık ücreti ve kalan bakiyenin ödenmediğini, müvekkilinin bu konuda davalıya gönderdiği yazının da sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, Menemen İcra Müdürlüğü’nün 2016/237 E sayılı dosyasıyla ilgili itirazın iptaline, takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, müvekkilinin karşı aracın birleşik kasko sigortacısı olduğunu, müvekkili tarafından 5.810,86 TL ödenmekle sorumluluğu kalmadığını, emtia hasarının teminat kapsamında olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya ait araç ile davalının genişletilmiş kasko poliçesiyle sigortalı araçla gerçekleşen kazada davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, hasar bedelinin ödendiği, fatura kesildiği, takip konusu yapılan alacak kalemi içinde fatura değerinin KDV’si de bulunduğu, oranın %18 olup talepten fazlaya tekabül ettiği, davalının takiple bağlı kalınarak 4.974,50 TL’ye yaptığı itirazın iptali gerektiği, faize yönelik istemin yerinde olmadığı, taşınan pirinçlerin uğradığı zararın da kasko sigortasının teminatı içerisinde değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın 4.974,50 TL üzerinden kabulüne, bu miktara ilişkin itirazın iptaline, % 20 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, müvekkilinin karşı aracın ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğunu, zorunlu sorumluluk sigortasını aşan hasar ve ferilerinden sorumlu tutulabileceğini, mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacıya ait araçta KDV dahil 32.612,08 TL hasar bedeli hesaplanarak müvekkilinin dava öncesi yaptığı ödemenin yeterli olduğu belirttiğini, mahkemenin mükerrer olarak KDV ekleyerek hesaplama yaptığını, mükerrer tazminata hükmettiğini, müvekkili aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusurundan söz edilemeyeceğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE :Dava, araç hasarı nedeniyle kazaya sebebiyet veren aracın ihtiyari mali sorumluluk sigortacısından tazminat istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Davacı vekili, davalı nezdinde genişletilmiş kasko poliçesiyle sigortalı olup ihtiyari mali sorumluluk sigortası teminatı bulunan aracın müvekkilinin aracına çarpması nedeniyle müvekkilinin aracının hasarlandığını, taşıdığı yükün zarara uğradığını, karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası tarafından yapılan ödemenin mahsubuyla bakiye alacağın tahsili amacıyla müvekkili tarafından davalı hakkında takip başlatıldığını, davalı takibe itiraz etmiş ise de aynı gün sadece 5.810,00 TL’lik ödeme yaptığını, avukatlık ücreti ve bakiye alacak yönünden ödeme yapmadığını ileri sürerek itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Dosyadaki takip talebine göre davacının, 31.08.2015 tarihli faturaya dayalı olarak 5.810,00 TL, KDV alacağı için 4.974,00 TL, emtia hasarı için 2.550,00 TL olmak üzere toplam 13.335,00 TL asıl alacak, 322,04 TL işlemiş faiz talebinde bulunmuştur. Takip dayanağı olan faturanın incelenmesinde davacı araç sahibinin davalı sigorta için 27.636,36 TL asıl alacak, 4.974,50 TL KDV olmak üzere toplam 32.610,86 TL araç hasarından kaynaklanan yansıtma faturası düzenlediği anlaşılmaktadır. Karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı tarafından 26.800,00 TL ödeme yapıldığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Böylelikle davacının takip dayanağı yaptığı faturaya göre takip tarihi itibariyle 32.610,86 TL- 26.800,00 TL= 5.810,86 TL karşılanmamış zararı bulunmaktadır. Nitekim mahkemece alınan bilirkişi raporunda da davacının tanzim ettiği faturadakiyle birebir aynı miktarda zarar ve KDV belirlenmiştir. Bu halde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan isteyebileceği toplam alacak en fazla 5.810,86 TL olmasına ve bu hesaplamanın içinde KDV’de bulunmasına rağmen davacı tarafca mükerer olarak ayrıca fatura içinde kalan 4.974,00 TL KDV talep edildiği, 5.810,86 TL’nin ise itirazın iptali davasından önce ödendiği böylelikle davacının davalıdan isteyebilecek alacak kalemi kalmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece emtia zararı, işlemiş faiz talebi reddilmiş ancak mükerrer ödemeye sebebiyet verecek ve denetime elverişli olmayacak şekilde davacının daha fazla KDV alacağı bulunduğu yönünde gerekçeye yer verilerek KDV alacağı yönünden davanın kısmen kabul hükmü kurulmuştur. Davacı vekili istinaf yoluna başvurulmadığı için banka yoluyla yapılan 5.810,86 TL’ye ilişkin icra vekalet ücretiyle ilgili bir değerlendirme yapılmamıştır. Buna göre mahkemece KDV alacağı yönünden de davanın reddi gerekirken bu alacak talebi yönünden kısmen kabul hükmü kurulması yanlıştır. Varılan sonuç dikkate alındığında kusur durumu veya icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğine dair sair istinaf itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26.10.2018 tarih 2017/678 Esas 2018/464 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2- Davanın REDDİNE,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar harcının başlangıçta peşin olarak alınan 134,02 TL harç ve icra dosyasına yatırılan 68,29 TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 143,01 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olması nedeniyle AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Sarf edilmemiş gider avansının bulunması durumunda kararın kesinleşmesinden sonra yatıran taraflara iade edilmesine,
3- İstinaf yoluna başvuran tarafından yatırılan istinaf harcının talep halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı, 65,63 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 163,73 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.01.12.2021