Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/1863 E. 2022/523 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1863
KARAR NO : 2022/523

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25.04.2019
NUMARASI : 2016/1040 E. 2019/482 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 25.03.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 25.03.2022

İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 25.04.2019 tarih 2016/1040 E. 2019/482 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili, 03.06.2016 tarihinde, davalı … şirketi tarafından ZMSS poliçesi ile sigortalanan … plakalı araç ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı araçların trafik kazasına karıştıklarını, kaza sonucunda müvekkilinin kalıcı maluliyet oluşacak şekilde yaralandığını, Bigadiç Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/289 Esas sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğini, sigortalı aracın sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, davalı tarafa 25/07/2016 tarihinde yapılan başvuruya yasal süresi içerisinde cevap verilmediğini iddia ederek, belirsiz alacak davası niteliğinde olmak üzere ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 250,00 TL geçici iş göremezlik zararı, 500,00 TL kalıcı iş göremezlik, 250,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi sürecinde yapılan ulaşım, pansuman vb. giderleri olmak üzere toplam 1.000,00 TL maddi tazminatın, davalının en erken temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, 18.02.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile geçici iş göremezlik nedeniyle maddi tazminat talebini 8.295,70 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP :Davalı vekili, müvekkilinin sigorta poliçesi gereğince poliçe limiti olan 290.000,00 TL ile sınırlı sorumlu olduğunu, dava konusu kazanın 03/06/2016 tarihinde meydana geldiğini, kaza tarihi üzerinden henüz 12 ay geçmediğinden, davacının daimi sakatlık iddialarının reddi gerektiğini, müvekkilinin geçici iş göremezlik, ulaşım, tedavi gideri taleplerinden müvekkilinin sorumlu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyir halinde iken aracının sağ ön kısımlarına, davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikletin ön kısmı ile çarpıp yere düşerek yaralanması sonucunda oluşan trafik kazasında, davalı tarafa ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı dava dışı araç sürücüsü …’ın %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacı sürücünün ise kusursuz olduğu, kaza sebebiyle davacının 6 ay süre ile geçici iş gücü kaybına uğrayacak şekilde yaralandığı, işbu nedenle 12.973,26 TL geçici iş göremezlik bedeli zararının oluştuğu, işbu zararının 4.677,56 TL’sinin dava dışı SGK tarafından karşılandığı, davacının tazmini gereken bakiye geçici iş göremezlik bedeli zarar miktarının 8.295,70 TL olduğu, davacıda kaza nedeniyle oluşan yaralanmadan kaynaklı daimi iş gücü kaybı ve buna bağlı zarar oluşmadığı, yine davacı tarafın SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve yol giderine ilişkin iddiasını ispatlar kanıt sunulamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 8.295,70 TL geçici iş göremezlik nedeniyle maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, 01.06.2015 tarihli Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının A.5. Kapsama Giren Teminat Türleri” başlıklı maddesinde kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderlerin sağlık gideri teminatı kapsamında olduğunu, sağlık giderleri teminatının SGK sorumluluğunda olduğunu, bu teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve …. sorumluluğunun 2918 sayılı KTK 98. maddesi hükmü gereğince sona erdiğini, 2918 sayılı KTK 98. maddesinin “trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanır.” şeklinde olduğunu, trafik kazaları sonucu oluşan sağlık giderlerinin karşılanmasına ilişkin usul ve esaslar ile ilgili olarak 08.02.2012 tarihinde SGK tarafından yayımlanan Trafik Kazalarına Bağlı Tedavi Giderleri konulu 2012/5 sayılı genelgenin 2-6111 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce verilen hizmetler başlıklı 1. maddesinde “Trafik kazasının oluş tarihine ve kazazedenin genel sağlık sigortalısı olup olmadığına bakılmaksızın 25.02.2011 tarihinden önce üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarınca verilmiş ancak, “Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası” kapsamında olmadığından (kusur oranı, araç işletenin tedavisi tek taraflı kaza vs.) dolayı sigorta şirketlerince ödemesi yapılmayan sağlık hizmet bedelleri SUT hüküm ve ekleri esas alınarak Kurumca karşılanacaktır.” denildiğini, trafik kazalarına teminat sağlayan zorunlu sigortalarda, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. Maddesinde düzenlenen durumlar düzenlenen durumlar için … tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarıldığını, aktarım ile sigorta şirketlerinin ve … nın bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona ereceğini, sigortalı araç sürücüsüne izafe edilen %100 kusur oranının fahiş olduğunu, davacının kaza sırasında kask takmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, davacının trafik kazasında yaralanmasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi tazminat ve ulaşım ve tedavi giderlerinin tahsili istemine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davalı tarafça sigortalı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken sokaktan caddeye kontrolsüz giriş yaptığı esnada, aracının sağ ön yan kısımlarına caddede seyrine düz devam eden davacının sevk ve idaresindeki … pakalı motorsikletin ön kısmı ile çarptığı, Bigadiç Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/289 E. 2017/169 K. sayılı dosyasında dava dışı sigortalı araç sürücüsü …’ın taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine karar verildiği, hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, ilk derece mahkemesince Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan 02.05.2017 tarihli raporda davacının kaza nedeniyle %7,2 oranında meslekte kazanma gücünde kaybının bulunduğu, aynı kurul tarafından düzenlenen 24.08.2017 tarihli raporda maluliyet oranının %3 olarak tespit edildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 11.05.2018 tarihli raporda ise davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin ise kaza tarihinden itibaren 6 ay olduğu yönünde görüş bildirildiği anlaşılmıştır. Trafik bilirkişi ile aktüerya bilirkişiden oluşan heyetten alınan 14.02.2019 tarihli bilirkişi raporunda sigortalı araç sürücüsü dava dışı …’ın kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, davacının ise kusursuz olduğu, davacının geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi zararının 12.973,26 TL olduğu, bu miktarın 4.677,56 TL’sinin SGK tarafından karşılandığı, davacının bakiye tazminat alacağının ise 8.295,70 TL olduğu tespit edilmiş, ilk derece mahkemesince bu tutar hüküm altına alınmıştır.
Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında belirtildiği üzere geçici iş göremezlik zararı KTK’nın 98. maddesi kapsamında SGK’nın sorumlu olduğu tedavi giderleri arasında sayılamayacağından davalı … şirketinin geçici iş göremezlik tazminatından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi teminatı kapsamında sorumlu olması nedeniyle davalı … şirketi vekilinin bu yöndeki istinaf itirazının reddi gerekmiştir.
Kaza tespit tutanağında davacının kask takmadığı belirtilmiş ise de, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı ve İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu raporlarında davacının yaralanmasının baş ve boyun bölgesinde olmadığı, sol kalça asetabulum kırığı bulunduğu tespit edildiğinden, davacının maluliyetinin kask takmaması ile illiyet bağı bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin müterafik kusura ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 566,67 TL harçtan, peşin alınan 142,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 424,67 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 25.03.2022