Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/1560 E. 2022/432 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1560
KARAR NO : 2022/432

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16.01.2019
NUMARASI : 2017/575 E. 2019/34 K.
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 15.03.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15.03.2022

İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.01.2019 tarih2017/575 E. 2019/34 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … A.Ş. vekilince tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 09/08/2016 tarihinde davalı sürücü …’un sürücüsü, davalı … A.Ş.’nin işleteni, davalı … şirketinin ise ZMMS sigortacısı olduğu … plakalı aracın müvekkiline ait/sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığını, müvekkilinin aracını ikamet ettiği Almanya’da faaliyet gösteren araç hasar tespit konusunda uzman bilirkişi bürosunda muayene ettirdiğini, araçta toplam 1.799,60 Euro hasar oluştuğunun tespit edildiğini, ekspertiz çalışması için 119 Euro ücret ödediğini, 01/02/2017 tarihinde davalı … şirketine başvuru yapıldığını ancak ödeme yapılmadığını belirterek, 1.799,76 Euro maddi zararın sigorta şirketi bakımından temerrüt tarihinden, diğer davalılar bakımından kaza tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre işletilecek faiziyle birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Türk Lirası karşılığının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı … A.Ş. vekili, müvekkilinin dava konusu kazada kusurunun bulunmadığını, davacının trafik kurallarına uygun hareket etmediğini, yetkili servis ve ekspertiz rapor bedellerinin gerçeği yansıtmadığını, bedellerin fahiş olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … süresi içerisinde davaya cevap vermemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dava ve cevap dilekçesi, kaza tespit tutanağı, hasar dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça, davacının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, … plakalı araç ile trafik kazasına karıştığı, alınan bilirkişi raporuna göre sigortalı … plakalı araç sürücüsünün kazanın oluşunda %100 oranında kusurlu olduğu, davacının kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, davacının aracında meydana gelen hasar bedelinin 1.799,76 Euro olduğu, davalı … tarafından 770,00 TL ödeme yapıldığı, ödeme tarihindeki döviz kuru esas alındığında bu miktarın 196,93 EURO’ya denk geldiği (1 EURO=3,91TL), bu miktar düşüldükten sonra kalan bedelin 1.602,83 EURO olduğu, davalı sigortanın ZMMS poliçesi şartları kapsamında sorumlu olduğu, davacının davayı açmakta hukuki yararının olduğu, davalı … şirketinin sigortalısının vermiş olduğu zarardan sigortalının kusur oranında sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 1.602,83 Euro maddi tazminatın davalı … şirketinden, temerrüt tarihi olan 29/03/2017 tarihinden itibaren yabancı para bakımından 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre yürütülecek değişken faiziyle birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası Efektif Satış Kuru Karşılığı Türk Lirası olarak, diğer davalılar yönünden haksız fiil tarihi olan 09/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı … A.Ş. vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı … A.Ş. vekili, müvekkili şirketin kazanın meydana gelmesinde ihmal ve kusurunun bulunmadığını, davacı tarafça dosyaya sunulan yetkili servis ekspertiz raporlarında yazılı ücretlerin fahiş miktarda olduğunu, gerçeği yansıtmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı … ile yapılmış olan poliçe detaylarında görüleceği üzere, talep edilen meblağın sigorta şirketinin sorumluluk kapsamındaki limit aralığında olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, hasar tazminatının kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ve sürücüsünden/işleteninden tahsili istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Somut olayda davacı vekili, davalı … A.Ş.’nin işleteni, davalı …’un sürücüsü olduğu aracın müvekkiline ait … plakalı araca çarpması nedeniyle müvekkiline ait araçta hasar oluştuğunu ileri sürerek, maddi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile, 1.602,83 Euro maddi tazminatın davalı … şirketinden temerrüt tarihi olan 29/03/2017 tarihinden itibaren yabancı para bakımından 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre yürütülecek değişken faiziyle birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası Efektif Satış Kuru karşılığı Türk Lirası olarak, diğer davalılar yönünden haksız fiil tarihi olan 09/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı … A.Ş. vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstinaf aşamasında davalı … vekili 08.03.2019 tarihli “İbraname, Feragat Beyanı ve Sulh Anlaşması” başlıklı belgeyi sunarak davacının fazlaya ilişkin manevi tazminatla ilgili olarak davalı sürücü ve işletenle sulh oldukları için karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmasını talep etmiş olup, davacı vekili de 04.04.2019 tarihli istinafa cevap dilekçesinde, davalı …’nin hükmedilen tazminatı ödemeyi kabul ettiğini, karşılıklı olarak ibralaşıldığını, dava konusu herhangi bir alacaklarının kalmadığını belirterek müvekkili yararına vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesini talep etmiştir.
TBK’nun 166. maddesinde “Borçlulardan biri, ifa veya takasla borcun tamamını veya bir kısmını sona erdirmişse, bu oranda diğer borçluları da borçtan kurtarmış olur. Borçlulardan biri, alacaklıya ifada bulunmaksızın borçtan kurtulmuşsa, diğer borçlular bundan, ancak durumun veya borcun niteliğinin elverdiği ölçüde yararlanabilirler. Alacaklının borçlulardan biriyle yaptığı ibra sözleşmesi, diğer borçluları da ibra edilen borçlunun iç ilişkideki borca katılma payı oranında borçtan kurtarır” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
HMK’nın 314. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar sulh yapılması mümkün olduğundan kararın sulh protokolü dikkate alınarak resen kaldırılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı resen kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesine, kaldırma kararın sebep ve şekline göre davalı … A.Ş. vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.01.2019 tarih 2017/575 E. – 2019/34 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca resen KALDIRILMASINA,
2-Davacı ile davalı … arasında düzenlenen sulh protokolü uyarınca dava konusuz kaldığından, esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar harcının peşin alınan 119,87 TL’den mahsubu ile Hazineye gelir kaydına, bakiye 39,17 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Taraflarca vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı bildirilmiş olmakla, taraflar yararına vekalet ücreti takdirine hükmedilmesine yer olmadığına,
Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
3-Verilen kararın sebep ve şekline göre davalı … A.Ş. vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
4-İstinaf yoluna başvuranın ödediği istinaf harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine, yapılan masrafın takdiren üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15.03.2022