Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/1466 E. 2022/262 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1466
KARAR NO : 2022/262

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14.02.2019
NUMARASI : 2017/1112 E. 2019/188 K.
DAVANIN KONUSU : Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasından Kaynaklanan Değer Kaybı
KARAR TARİHİ : 15.02.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15.02.2022

İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14.02.2019 tarih 2017/1112 E 2019/188 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 10.09.2016 tarihinde davalı nezdinde zorunlu mali sorumluluk poliçesiyle sigortalı aracın müvekkilinin aracına çarpması nedeniyle müvekkilinin aracının hasarlandığını, değer kaybına uğradığını ileri sürerek, şimdilik 100,00 TL değer kaybı tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle toplam talebini 8.200,00 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının Ek 1. Değer Kaybının Hesaplanması/Teminat Dışında Kalan Haller başlığı altındaki 4. bendinde ” Kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlar ile ilgili talepler” teminat dışı bırakıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sigortalı araç sürücüsünün % 100 kusuruyla kazanın gerçekleştiği, davacının dava konusu aracı trafik sigortası genel şartları düzenlemesinin yürürlüğe girdiği tarihten sonra 12.05.2017 tarihinde üçüncü kişiye sattığı, genel şartlardaki hükmün yürütmesi durdurulmuş olsa da belirtildiği şekilde mülkiyet değişikliğinin teminat dışı bırakılacağına dair düzenlemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı, mevzuattaki düzenlemenin iptal edilmemiş olması, yürütmenin durdurulmasının her zaman kaldırılabileceği ve tedbir mahiyetinde olduğu, yalnızca yürütmenin durdurulmuş olmasının düzenlemenin kanundaki varlığına engel olmadığı, davacının dava tarihi itibari ile aracın maliki olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekindeki kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlar ile ilgili taleplerin teminat dışı olduğuna dair düzenlemenin Danıştay tarafından yürütmesinin durdurulduğunu, mahkeme gerekçesinin haksız olduğunu, bu düzenlemenin kanunda değil şartname ekinde bulunduğunu, kanuna uygun olmadığını, 100,00 TL bedelli belirsiz alacak davasında aleyhe tam vekalet ücretine hükmedilmesinini doğru olmadığını istinaf nedeni olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, değer kaybı tazminatının kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Somut olayda davacı vekili, davanın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkilinin aracına çarpması nedeniyle müvekkilinin aracının hasarlandığını değer kaybına uğradığını ileri sürerek değer kaybı tazminatı talebinde bulunulmuştur. Mahkemece Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekindeki Tebliğin Ek 1. Değer Kaybının Hesaplanması/ Ek 2 Teminat Dışında Kalan Haller başlığı altındaki “4) Kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlar ile ilgili talepler”in teminat dışı bırakıldığına dair düzenlemenin Danıştay tarafından yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiş ise de kararın tedbir mahiyetinde olduğu, hükmün yürürlükte bulunduğu gerekçesiyle değer kaybı talebinin teminat dışı olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Dosyadaki belgelerden kazanın 10.09.2016 tarihinde gerçekleştiği, davacının hasara konu aracını 12.05.2017 tarihinde dava dışı kişiye sattıktan sonra 11.08.2017 tarihinde davalı sigortaya başvurarak değer kaybı tazminatı talebinde bulunduğu, davalı sigortanın da genel şartın ilgili hükmüne dayanarak değer kaybı tazminat talebini reddettiği anlaşılmaktadır.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekindeki Tebliğde yer alan teminat dışı hale ilişkin düzenleme normlar hiyerarjisi içinde değerlendirilmesi gerekmektedir. 2918 sayılı KTK’nın 90. maddesi uyarınca değer kaybı tazminatı zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında kalıp bu tazminata ilişkin bu kanunda düzenleyenmeyen hususlar hakkında TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanması gerekmektedir. Kazadan sonra hasarlı araç üçüncü kişiye satılsa bile kaza anında zarar doğduğu için zarar görenin değer kaybı zararını zarar verenden ve dolayısıyla zarar veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından istemesi haksız fiil hükümlerine uygundur. Nitekim kanunda kazadan sonra aracın el değiştirmesi istisna olarak sayılmamıştır. Görüldüğü üzere genel şartlara ekli tebliğdeki teminat dışı hal kanuna aykırı olmakla normlar hiyererjisine uygun olmadığı gibi esasen Danıştay İdari Dava Daireleri’nin 23.02.2017 tarih 2016/1772 sayılı kararıyla yürütmesi durdurulmuş akabinde 16.03.2020 tarih 2018/4425E, 2020/746K sayılı kararla da iptaline karar verilmiş olmakla davalı … değer kaybı tazminatından sorumlu olduğu için davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken mahkemece davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın kaldırılması ve yeniden hüküm kurulması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda değer kaybı 8.280,00 TL olarak belirlenmiş, bilirkişi raporu davalı vekiline tebliğine rağmen davalı tarafca itiraz bildirilmemiş olmakla Dairemizce bu miktarda değer kaybına hükmetmek gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ileİzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14.02.2019 tarih 2017/1112 E 2019/188 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2- Davanın kabulü ile 8.200,00 TL değer kaybı tazminatının dava tarihi olan 06.10.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması lazım gelen 560,14 TL’den peşin alınan 31,40 TL ile ıslah harcı olan 139,35 TL’nin mahsubu ile bakiye 389,39 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacının kendisini vekille temsil ettirmiş olması nedeniyle karar tarihinde yürürlükte olan 5.100,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 450,00 TL bilirkişi ücreti 132,10 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 618,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL peşin harcın ve ıslah harcı olan 139,35 TL harcın toplamı 170,75 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333 maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve bakiye gider avansının taraflara iadesine,
3- İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf harcının talep halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
4-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından istinaf yargılaması nedeniyle yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı, 18,50 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 139,80 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 15.02.2022