Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/1355 E. 2022/707 K. 09.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1355
KARAR NO : 2022/707

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27.11.2018
NUMARASI : 2018/801 Esas 2018/1283 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 09.05.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09.05.2022
İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27.11.2018 tarih 2018/801 Esas 2018/1283 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 13/06/2010 tarihinde davalı şirket tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigorlanan … plaka sayılı aracın yaya olan müvekkiline çarpması sonucunda müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve tedavi gördüğünü, kalıcı maluliyetinin oluştuğunu, Marmaris 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2011/293 E. Sayılı dosyasında sigortalı aracın sürücüsünün asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50,00 TL sürekli, 50,00 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 100,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden kusuru oranında tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
CEVAP :Davalı vekili, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle davacının talebinin reddedildiğini, dava konusu olayın 13.06.2010 tarihinde meydana geldiğini, davanın ise 06.07.2018 tarihinde açıldığını, dava tarihi itibariyle 8 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davaya konu kazanın 13/06/2010 tarihinde meydana geldiği, 8 yıllık zamanaşımı süresinin 13/06/2018 tarihinde dolduğu, davanın ise 06/07/2018 tarihinde açıldığı, TBK’nun 154. maddesinde belirtilen zamanaşımının kesilmesini gerektiren bir durumun da mevcut olmadığı, davalı tarafça süresi içerisinde zamanaşımı itirazında bulunulduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ :Davacı vekili, davalı tarafın zamanaşımı definin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, 14/05/2018 tarihinde davalıya yazılı başvuru yaptıklarını, 15/05/2018 tarihinde davalının kendilerinden bazı evraklar istediğini, 06/06/2018 tarihinde evrakları temin edip davalıya ulaştırdıklarını, davalının yaklaşık 1 ay bekledikten sonra ve zamanaşımı süresinin dolmasından 6 gün sonra 19/06/2018 tarihinde yazı ile talebin zamanaşımına uğradığını bildirdiğini, davalının davranışının TMK md. 2’ye aykırı olduğunu, zamanaşımı tarihinden önce davalıya eksik belgeleri ulaştırdıklarını, davalının yazılı beyanlarla talep konusu zararın giderileceği hususunda izlenim yarattığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, trafik kazasında davacının yaralanmasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi tazminatın karşı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tazmini istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Somut olayda, 13.06.2010 tarihinde davalı şirket tarafından zorunlu malu sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın yaya olan davacıya çarptığı ve yaralanmasına neden olduğu iddiasıyla sürekli ve geçici maluliyet nedeniyle maddi tazminat istemiyle eldeki davanın açıldığı, dosya kapsamındaki belgelerin incelenmesinde, davacının 14.05.2018 tarihli dilekçesi ile davalı şirkete başvurduğu, davalı şirket tarafından hasar dosyası oluşturulduğu ve 15.05.2010 tarihli yazı ile belirtilen eksik belgelerin tamamlanmasının istendiği, davacının davalı tarafından istenen eksik belgelerin sunulduğuna dair dilekçesini 06.06.2018 tarihinde davalı şirkete kargo yoluyla gönderdiği, davalı şirketin 19.06.2018 tarihli yazası ile tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını davacı tarafa bildirdiği anlaşılmaktadır. Kaza tarihi 13.06.2010 olup, eldeki dava 06.07.2018 tarihinde açılmıştır. Dava tarihine kadar TBK’nın 154. maddesindeki (BK’nun 133. md) zamanaşımını kesen sebepler mevcut değildir. Davacı taraf, davalının TMK’nın 2. maddesine aykırı olarak eksik belgelerin gönderilmesinden 1 ay sonra talebin zamanaşımına uğradığını bildirdiğini ileri sürmekte ise de, davacının davalı şirkete 8 yıllık zamanaşımı süresinin dolmasına yaklaşık 1 ay kala başvurduğu, davalı şirketin eksik belgelerin bulunduğunu bildirmesi üzerine, belirtilen belgelerin tamamlandığına dair dilekçenin davalıya gönderilmek üzere 06.06.2018 tarihinde kargoya verildiği, belgelerin davalıya ulaştığı tarih belirsiz olduğu gibi gönderim tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmasına 7 gün kaldığı, bu sürede davalı … şirketinin davacıyı tazminatın ödeneceğine dair oyaladığı da ispat edilmediğinden, mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış olup, davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 80,70 TL maktu harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınmasına,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 09.05.2022