Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2019/1059 E. 2022/82 K. 17.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2019/1059
KARAR NO : 2022/82

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12.04.2018
NUMARASI : 2014/1399 E. 2018/468 K.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ : 17.01.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17.01.2022

İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12.04.2018 tarih 2014/1399 E. 2018/468 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, davacı sigorta şirketi nezdinde iş yeri paket sigorta poliçesi ile sigortalı iş yerine sirayet eden yangın sebebiyle hasar meydana geldiğini, yangının aynı adresin bodrum katında bulunan … mobilya şirketine ait işyerinde çıktığını, yangın raporunda ve ekspertiz raporunda … mobilya firmasının işyerinde sünger kesim tezgahına gelen sıva üstü 1,5 mm kesitinde ahşap sıkıştırma ürünü olan sunta üzerine monteli vaziyette bulunan elektrik kablosunun kısa devre yaparak izolasyonların tezgah üzerindeki kolay yanıcı süngerlerin üzerine damlaması ile alevli yangına dönüştüğünün belirtildiğini, … mobilya şirketinin yangının ve zararın meydana gelmesinde sorumluluğu olması nedeniyle davacı sigorta şirketince sigortalısına ödenen 131.021,00 TL zarar bedelinin … mobilya şirketinden tahsili için başvuruda bulunulduğunu, bu şirket tarafından 05.08.2013 tarihinde 31.021,00 TL ödendiğini, ancak kendileri ile davalı sigorta şirketi arasında yangın mali sorumluluk sigorta poliçesi bulunması nedeniyle bakiye 100.000,00 TL hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden tahsilini istediklerini, davalı sigorta şirketine bakiye hasar bedelinin tahsili için hakkında İzmir 18. İcra Müdürlüğü ‘nün 2014/12437 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine haksız yere itiraz ederek takibi durdurduğunu ileri sürerek, davanın kabulü ile davalının icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davaya konu poliçede dava konusu mahallin belirtilmediğini, TTK ‘nın emredici nitelikteki 1408 md gereğince poliçenin geçersiz olduğunu, yapılan ödemenin lütuf ödemesi olup, geçerliliğinin bulunmadığını, yangının elektrik kablolarında meydana gelen kısa devreden meydana geldiğinin tespit edildiğini, tüm kusurun kiraya veren gayrimenkul malikinde olduğunu, işyerinde kaçak akım rölesi bulunmadığını, bina malikine davanın ihbarının gerekli olduğunu, kabul anlamına gelmemekle, talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, davacı tarafından ödenen bedelin dayanağının muhasebe ve stok giriş kayıtlarında bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava dışı … şirketinin BK uyarınca haksız fiil sorumlusu olduğu, davalı şirketin yangının çıkmasına neden olan dava dışı … şirketine verilen sigorta teminatları nedeni ile sorumlu olduğu, İzmir 5. ATM nin 2015/597 esas 2017/52 karar sayılı ilamı ile 42.968,03 TL lik dava dışı 3.kişiye ödeme yapıldığı, 100.00,00 TL sigorta limitinden geriye kalan ve alınan bilirkişi raporu ile sabit olan 57.031,97 TL lik alacağa yönelik itirazın iptali gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının 18 İcra Müdürlüğünün 2014/12437 sayılı takip dosyasına yapmış olduğu 57.031,97 TL lik alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin 57.031,97 üzerinden takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, hasar tazminatı sorumluluğunun bilirkişilerce yanlış hesaplandığını, birden fazla kişinin aynı olaydan zarar gördüğü durumlarda teminat limiti ile sorumlu olan sigortacının zarar görenlerden birine ödeme yaparak aynı olaydan zarar gören diğer şahıslara karşı sorumluluktan kurtulamayacağını, birden fazla kişi zarar görmüşse sigortacı, poliçede gösterilen limitle sorumlu olacağından zarar gören üçüncü kişilerin oranlama yoluyla ( garameten-oranlı eşit paylaştırma esasına göre ) tazminat alacaklarını, böyle bir durumda sigortacının olay sebebiyle tüm zararları değerlendirerek gördükleri zarar oranına göre ve limit dahilinde “garameten” ödeme yapmak zorunda olduğunu, bir rizikonun gerçekleşmesi ile zarar görenlerin birden fazla olması ve tazminat alacaklarının da sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta bedelinden fazla olduğu hallerde, zarar görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat miktarının sigorta bedelinin tazminat alacaklıları toplamına olan oranına göre garameten hesap edilmesi gerektiğini, davalının poliçe limitinin 100.000,00 TL olduğunu, zararın 131.021,00 TL olduğunu, … nin 31.021,00 TL kısmi ödeme yaptığından kalan 100.000,00 TL talep olunduğunu, diğer kişi …’ın toplam 142.968,03 TL talebi bulunduğunu, bu durumda garame yapılarak taraflarına 69.945,70 TL, 3.kişi …’a 30.054,30 TL garameten dağıtılması gerektiğini, davalı … ’ye müvekkil şirketçe başvuru yapılmış olduğundan hasar talebinden davalının haberdar olduğunu, ödeme yaparken bu hususu dikkate alarak ödeme yapmaları gerektiğini, …’ın kendilerinden sonra talepte bulunduğunu, …’ın yargılamasının iş bu dosyanın yargılamasından evvel bitmiş olmasının o tarafı avantajlı konuma getirmemesi gerektiğini, davalı sigorta şirketinin kendisine yapılan tazminat taleplerini bileceğini,müvekkilinin davalı sigorta şirketinden başka taleplerin olduğundan haberdar olmamaları sebebiyle teminat limiti üzerinden dava açtıklarını, başka bir talep olması sebebi ile teminatın bölünmesine etkileri bulunmadığından ve davanın kısmen reddedilmesinin sebebinin kendilerine ait olmaması nedeniyle reddedilen kısım üzerinden aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, davacı sigorta şirketi nezdinde iş yeri paket sigorta poliçesi ile sigortalı iş yerinde yangın sebebiyle meydana gelen ve davacı tarafından sigortalıya ödenen hasar tazminatının yangına sebebiyet veren dava dışı şirketin yangın mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden tahsili için hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulü ile 57.031,97 TL lik alacağa yönelik itirazının iptaline karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
2918 sayılı KTK’nun 96. maddesinde “zarar görenlerin tazminat alacakları, sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta tutarından fazla ise zarar görenlerin tazminat taleplerinin, sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre indirime tabi tutulması gerektiği” hükme bağlanmıştır. KTK’nun 96. maddesi hükmüne göre, garameten ödeme ilkesi; bir rizikonun gerçekleşmesi ile zarar görenlerin birden fazla olması ve tazminat alacaklarının da sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta bedelinden fazla olduğu hallerde, zarar görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat miktarı isteminden, sigorta bedelinin tazminat alacaklıları toplamına olan oranına göre indirim yapılmasını ifade etmektedir. Burada amaç, zarar görenlerin birden fazla olması halinde, sigortacının poliçede gösterilen limitle sorumlu olacağı da dikkate alınarak, zarar görenler arasında eşitliği sağlayıcı biçimde ve poliçe limitini de aşmayacak biçimde eşit paylaştırmanın sağlanmasıdır.
Somut olayda; aynı yangın nedeniyle davacı sigorta şirketi nezdinde iş yeri paket sigorta poliçesi ile sigortalı olan … ye ait işyeri ile aynı yerde fason üretim yapan …-… isimli işyeri zarar görmüştür. Davalı sigorta şirketi yangına sebebiyet veren ve zarardan sorumlu olan … şirketinin yangın mali sorumluluk sigortacısı olup poliçede teminat limiti 100.000,00 TL dir. Davacı vekili, dava dışı sigortalısının yangın nedeniyle zararının 131.021,00 TL olduğunu, bu bedelin 31.021,00 TL sinin … mobilya şirketi tarafından ödendiğini, bakiye 100.000,00 TL zarar bedelinin … mobilya şirketinin yangın mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinden tahsili için davalı hakkında yapılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek icra takibine yapılan itirazın iptalini istemiştir. Aynı yangın nedeniyle zarar gören …ın zararını ödeyen sigorta şirketi tarafından davalı aleyhine açılan davada yapılan yargılama sonucunda İzmir 5. ATM nin 2015/597 esas 2017/52 karar sayılı ilamı ile 42.968,03 TL zarar bedelinin … mobilya şirketi ile davalı sigorta şirketinden müştereken ve mütesilsilen tahsiline karar verilmiş, istinafa konu dosyada mahkemece poliçe limiti olan 100.000,00 TLden diğer zarar gören … için hükmedilen 42.968,03 TL tazminat düşülerek 57.031,97 TL lik alacağa yönelik itirazının iptaline karar verilmiştir. İzmir 5. ATM nin 2015/597 esas 2017/52 karar sayılı kararına karşı davalı sigorta şirketince yasa yoluna başvurulmayıp davalı sigorta şirketi hakkındaki bu karar kesinleştiğinden ve bu durumda limitin aşılması zarar gören 3.kişi davacıya yükletilemeyeceğinden mahkemece sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre KTK.nun 96. maddesi uyarınca garame hesabı yapılarak karar verilmesi gerekirken bu yöne ilişkin herhangi bir araştırma yapılmadan davalı sigorta şirketinin bakiye poliçe limiti ile sorumlu tutulması doğru değildir. Davacı vekilinin bu hususa yönelik istinaf itirazları yerinde görülmüş, Dairemizce kararın bu nedenle kaldırılmasına ve garame hesabına göre teminat limiti zarar görenler için oranlanmak suretiyle davalı sigorta şirketi 69.945,00 TL tazminattan sorumlu tutularak 69.945,00 TL alacağa yönelik itirazının iptaline karar verilmiştir.
Dava dilekçesinden davacı sigorta şirketinin, dava dışı sigortalı … nin yangından zarar gören iş yerinde fason üretim yapan ….in de aynı yangın nedeniyle zarar gördüğünü bilebilecek durumda olduğu anlaşılmakla; davacı sigorta şirketi … ın de aynı yangın nedeniyle zarar gördüğünü ve tazminatın poliçe limitine göre garamaten paylaştırılacağını öngörerek belirsiz alacak davası açabilecekken 100.000,00 TL limit üzerinden icra takibi yapması ve bu miktar üzerinden harçlandırırak itirazın iptali davası açması nedeniyle reddedilen kısım üzerinden aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesi yönündeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Davalının poliçe limitinin hükmolunan tazminata oranı dahilinde garameten harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiğinden Dairemizce yeniden kurulan hükümde davalı sigorta şirketi harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinden, poliçe limitinin hükmolunan tazminata oranı dahilinde sorumlu tutulmuştur.
Yukarıda açıklanan gerekçe ışığında, talebin ve istinaf sebeplerinin niteliğine göre duruşma açılmasına gerek görülmeyerek dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, mahkemece garame hesabı yapılarak 69.945,00 TL alacağa yönelik itirazının iptaline karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı bulunmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b-2 maddesi uyarınca kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, yeniden esas hakkında 69.945,00 TL alacağa yönelik itirazının iptaline yönelik hüküm kurulmasına, sair istinaf itirazının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12.04.2018 tarih 2014/1399 E. 2018/468 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının 18 İcra Müdürlüğünün 2014/12437 sayılı takip dosyasına yapmış olduğu 69.945,00 TL alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin 69.945,00 TL üzerinden takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmak suretiyle devamına,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.777,94 TL karar harcından başlangıçta peşin olarak alınan 1.207,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.570,19 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.207,75 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 9.892,85 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiklerinden reddedilen miktar üzerinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvurma harcı, 3,80 TL vekalet harcı, 2.500,00 TL bilirkişi ücreti, 171,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 2.700,00 TL yargılama giderinden kazanıp kaybetme oranına göre hesap edilen taktiren 1.888,38 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Davacının yatırmış olduğu gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin sair istinaf itirazının reddine,
3-İstinaf yoluna başvuran davacının ödediği istinaf harcının istek halinde istinaf yoluna başvurana iadesine,
4-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı, 32,50 TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 130,60 TL istinaf yargılama giderinden istinaftaki haklılık durumuna göre hesap edilen taktiren 91,42 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye istinaf yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.17.01.2022