Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2018/2709 E. 2021/1261 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/2709
KARAR NO : 2021/1261

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/10/2018
NUMARASI : 2017/878 Esas 2018/1116 Karar

DAVANIN KONUSU : Hasar ve Değer Kaybı Tazminatı
KARAR TARİHİ : 01.11.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01.11.2021

İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 30.10.2018 tarih 2017/878 Esas 2018/1116 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye …. tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 14.08.2016 tarihinde davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkiline ait araca çarpması nedeniyle müvekkilinin aracının hasarlandığını, değer kaybına uğradığını, müvekkilinin hasar tazminatının tahsili amacıyla davalıya yaptığı başvurunun sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, 200,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle hasar tazminatı talebini toplam 6.500,00 TL’ye, değer kaybı talebini 2.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, engellemeler nedeniyle davacının aracı üzerinde inceleme yapılamadığını, olayın kurgulandığını, gerçekte olmayan bir kazaya ilişkin kaza tutanağı düzenlendiğini, fotoğraflarda görüleceği üzere aracın hava yastıkları açıldığını sahte tutanağa göre ön kısımları ile orta refüjde bulunan ağaca çarptığını, ağaca çarpılmasına karşın aracın ön orta kısımlarında en ufak bir çarpma izi dahi bulunmadığını, hava yastığı tetikleyicileri ise üst tampon içinde şasi üzerine monte edildiğini, olayın oluş şeklinde tetikleyicilerin bulunduğu kısmın darbe almayacağından hava yastıklarının açılmasının imkansız olduğunu, araç bilgisayarı üzerinde yapılacak inceleme ile hava yastıklarının açılma tarihi ve saatinin tespit edilmesini talep ettiklerini, kazanın oluşumu ile ilgili olarak müvekkilinin bağımsız bir hasar araştırma görevlisi görevlendirildiğini, araştırma görevlisinin tüm aramalara rağmen ne davacıya, ne davacının sürücüsüne ne de sigortalı araç ile araç sürücüsüne ulaşamadığını, kasıtlı olarak iletişim kurmasının engellendiğini, mobese ve güvenlik kameralarından uzak tenha bir nokta olan olay yerlerinin özellikle seçildiğini, aracın …. Oto Tamirhanesinde tamiri gerçekleştiği bilgisi edinildiğini, araştırma şirketine aynı olay yerinde ve aynı saatlerde 15 gün arayla gerçekleşen başka bir hasar başvurusu dosyasının da iletildiğini ve ne tesadüftür ki bu araç da bu tamirhane ile ilişkisi bulunduğunu, bu iki olayda çekilen olay yeri fotoğraflarında dahi olay yerine yerleştirilen araçların konumu birebir aynı olduğunu, diğer dosyada ruhsat sahibi motor arızası nedeniyle aracının tamirhaneye bıraktığını söylediğini, tutanakta adı geçen kendi araç sürücüsünün tanımadığını söylemesi üzerine araştırma görevlisi kimliğini açık etmeden …. Oto Tamirhanesine gittiğini, bu aracın neyi olduğunu sorduğunda tamirhane sahibi …. motor arızası olduğunu söylediğini, araştırma görevlisinin kazayı araştırmak için geldiğini söylemesi üzerine hemen kaza geçirdiğini ve onarımını kendilerinin yaptığını söylediğini, ardından araştırma görevlisini tehdit ettiğini savunarak davanın davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, davalı sigortanın işleten ve onun eylemlerinden sorumlu olduğu sürücünün kusuru oranında ve poliçe dahlinde zarar gören davacıya karşı sorululuğu bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 6.500,00 TL hasar, 2.000,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 8.500,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, dava konusu kazanın meydana gelmediğini, tutanağın sahte düzenlendiğini, itirazlarının değerlendirilmediğini, anlaşmalı sahte bir tutanak düzenlendiğini, aracın sadece hasarlı fotoğraflarının sunulduğunu, aracı serviste incelemeye giden sözleşmeli araştırma görevlisinin üstü kapalı tehdit edildiğini, araç üzerinde inceleme yapılması ve olaya karışanlarla görülmesinin önlendiğini, mobese ve güvenlik kameralarından uzak tenha bir nokta olan olay yerinin özellikle seçildiğini, söz konusu aracın …. Oto Tamirhanesinde tamiri gerçekleştiği bilgisi edinildiğini, araştırma şirketine aynı olay yerinde aynı şekilde ve aynı saatlerde 15 gün arayla gerçekleşen bir başka hasar başvuru dosyası daha iletildiğini, bu iki olayda çekilen olay yeri fotoğraflarında dahi olay yerine yerleştirin araçların konumunun bire bir aynı olduğunu, sahte tutanağa göre ön kısımları ile orta refüjde bulunan ağaca çarpıldığını, ağaca çarpılmasına karşın aracın ön orta kısımlarında en ufak bir çarpma izi dahi bulunmadığını, hava yastığı tetikleyicileri ise üst tampon içinde şasi üzerine monte edildiğini, olayın oluş şeklinde tetikleyicilerin bulunduğu kısım darbe alamayacağından hava yastıklarının da açılmasının imkan dahilinde olmadığını, aracın bilgisayar üzerinde yapılacak inceleme ile hava yastıklarının açılma tarih ve saatinin tespiti gerektiğini, sigortalı aracın 02.06.2017 ve 12.10.2016 tarihli başka kaza tespit tutanakları da bulunduğunu, bu hasarlarla ilgili dava dışı …., …. ve …. şirketlerinden hasar dosyasının celbinin icap ettiğini, silsile halinde düzenlenen sahte tutanaklar ile bir başka araç için de davacının trafik sigortacısı olan ….’ye başvurulduğunu, sigorta şirketinin kazanın sahte olduğunu tespit ederek hasar başvurusunu reddettiğini, bu hasarın dosyasında da büyük bir tesadüf ile bu sefer davacının çarptığı aracın tamirinin …. Otomotivde yapıldığını, yine bu hasarın incelenmesi de tarafların sıklıkla bu şekilde sahte tutanak düzenlediğini gösterdiğini, bu hasar dosyası celp edilmeden eksik incelemeyle hüküm kurulduğunu, davacı vekili hakkında benzer şekilde sahte tutanakla işlem yapılması nedeniyle ….tarafından suç duyurusunda bulunduğunu ekte suç duyurusu evrakları da sunulmuş olup ceza dosyasının beklenmesi gerektiğini, yine davacı vekili tarafından ikame edilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/736 E, 2017/296K sayılı dosyasında davaya dayanak olunan faturaların sahte olduğunun tespit olunduğunu, yine davacı vekili tarafından ikame edilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1232E sayılı bir başka dosyada oto servisinin o dosyadaki sigortalı aracın ruhsat ve diğer evraklarının fotokopisini alarak başka bir kazada kullandığının tespit edildiğini, İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/307E sayılı dosyasında da ceza dosyası ikame edildiğini, sonuç olarak bu şekilde pek çok gerçek dışı hasar düzenlendiğini istinaf nedeni olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, hasar ve değer kaybı tazminatının kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davacı vekili, davalı nezdinde zorunlu mali sorumluluk poliçesiyle sigortalı aracın müvekkilinin aracına çarpması nedeniyle aracın hasarlandığını değer kaybına uğradığını ileri sürerek hasar ve değer kaybı tazminatı talebinde bulunmuş, davalı vekili, olayın kurgu olduğunu, kaza ile hasarın uyumlu olmadığını savunmuştur. İspat yükü davalı sigortada olup davalı sigorta, dosyaya sunulan imzasız araştırma tutanağına dayanmıştır. Söz konusu araştırma tutanağı soyut olup somut dellillerle desteklenmesi gerekmektedir. Dosyadaki sigortalı araç sürcüsü ve davacıya ait araç sürücüsü tarafından imzalı kaza tespit tutanağının sahte olduğuna dair ceza mahkemesince verilmiş bir karar bulunmadığı gibi sigortalı araç sürücüsü, sigorta ettiren/sigortalı, davacıya ait araç sürücüsü veya davacı hakkında bu yönde suç duyurusunda bulunulduğu iddia ve ispat edilmiş değildir. Davalı sigorta vekilinin istinaf aşamasında bildirdiği ceza soruşturma dosyaları birebir dava konusu olayla ve dava konusu araçla ilgisi bulunmamaktadır. Sadece davacı vekili hakkında başka kazalarla ilgili devam eden soruşturma dosyası da bu iddiayı ispatlamaya yeterli bulunmamıştır. Kaza tarihinden sonraki hasarlara ilişkin hasar dosyalarının getirtilmesi de sonuca etkili değildir. Davalı sigorta tarafından alınan ekspertiz raporunda hasar ile kazanın uyumlu olduğu belirtilmiş, mahkemece ATK’dan alınan raporda da kaza tespit tutanağına ve kaza sonrası fotoğraflara göre kaza ile hasarın uyumlu olduğu rapor edilmiş olmakla davalı vekilinin istinaf itirazları haklı görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 580,64 TL’den peşin alınan 145,16 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 435,48 TL’nin davalıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 01.11.2021