Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2018/2323 E. 2021/1144 K. 08.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2323
KARAR NO : 2021/1144

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/04/2017
NUMARASI : 2015/1014 Esas 2017/387 Karar

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 08.10.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08.10.2021

İzmir 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.04.2017 tarih 2015/1014 Esas 2017/387 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, yetkili hamil olan müvekkilinin davalı bankanın … Şubesine ibraz ettiği üç adet çekteki keşideci imzalarının tutmadığı gerekçesiyle, kanunen her bir çek yaprağı için ödenmesi gereken yasal yükümlülük tutarlarının ödenmediğini, çeklerdeki imzaların keşideci dava dışı …’a ait olduğunu, müvekkili tarafından İzmir 18. İcra Müdürlüğü’nün 2015/6092 E. sayılı dosyasında davalı banka aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek, itirazın iptaline, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, davacı tarafından ibraz edilen her biri 4.000,00 TL bedelli üç adet çek incelendiğinde, ön ve arka yüzlerindeki keşideci imzalarının birbiri ile aynı olmadığının görülmesi üzerine çek bedellerinin davacıya ödenmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, dava dışı …’a ait davalı nezdinde bulunan hesaptan verilen 3 adet çekin … tarafından keşide edilerek 3. kişiye verildiği, 3. kişi tarafından ciro edilerek davacıya teslim edildiği, davacının yetkili hamil sıfatıyla çekleri davalı banka şubesine ibraz ettiği, çeklerin karşılığının olmadığı, davalı banka şubesi tarafından keşideci imzasının banka nezdinde bulunan imzalar arasında uyumsuzluk olduğu gerekçesiyle asgari yükümlülük bedelinin ödenmediği, çekler üzerindeki imzanın dava dışı hesap sahibi …’a ait olduğunun tespit edildiği, davalının çek sorumluluk bedeli yönünden ödeme yükümlülüğünün doğduğu, davalı bankanın itirazında haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı vekili, dava konusu çeklerin ön ve arka yüzü incelendiğinde imzaların birbirine ait olmadığı anlaşıldığından, müvekkili banka tarafından ilgili tutarların ödenmediğini, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile çek asılları üzerinde bulunan imzaların keşideci dava dışı …’a ait olduğunun tespit edildiğini, ancak çıplak gözle dahi bu imzaların birbirinden farklı olduklarının anlaşıldığını, bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini, ancak mahkemece itirazlarının değerlendirilmediğini, keşidecinin dolandırıcılık kastıyla hareket ettiğini, aynı keşidecinin çekleri ile ilgili olarak farklı mahkemelerde de yargılama yapıldığını, yine bu çeklerin banka sorumluluk bedellerinin imzaların farklı olması nedeniyle ödenmediğini, İzmir C. Başsavcılığına suç duyurusunda da bulunulduğunu, keşideci … ve dava dışı şüpheli …’ın, müvekkili bankadan aldıkları çekleri, banka sorumluluk bedellerinin alınması amacıyla danışıklı olarak kısa vadeler ve düşük meblağlarla keşide ettiklerini, normal şartlarda ticaret hayatında bu kadar kısa aralıklarla bu kadar düşük meblağlı çeklerin keşide edilmesinin söz konusu olmayacağını, çeklerin geçerliliği konusunda da ciddi şüpheler bulunduğunu, savcılık dosyasının akıbeti araştırılmaksızın karar verildiğini, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Dava, davacının lehdarı olduğu dava konusu çekler için banka sorumluluk tutarının bankadan tahsili için davalı banka hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
Gerek 3167 sayılı Yasa’nın 3/1. maddesi ve gerekse de 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 3/3. maddesinde muhatap bankanın karşılıksız çeklerde süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için yasal yükümlülük bedelini ödemesi gerektiği düzenlenmiş olup, muhatap bankanın anılan hüküm uyarınca sorumlu tutulabilmesi için, çekin süresinde ibraz edildiğinin ve karşılığının bulunmadığının usulünce belgelenmesi gereklidir. 3167 sayılı Kanun’un ‘İbraz ve Ödeme’ başlıklı 4. maddesinde “Çek hesabı açılan bankaya muhatap banka denir. Koşullarına uygun ve karşılığı var olan çek, muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir. Ancak, çek hesabı açılmış olan şube dışında herhangi bir şubeye ibraz edilen çek, o şubece karşılığı sorulmak suretiyle ödenir. Çekin karşılığının tamamen veya kısmen bulunmaması halinde bankanın ödeme yükümlülüğü, 10. maddede belirlenen sorumluluk miktarı saklı kalmak üzere, çek hesabında bulunan miktarla sınırlıdır. 10. maddede belirlenen miktar dahil olmak üzere kısmi ödeme halinde, çekin ön ve arka yüzünün onaylı fotokopisi ücretsiz olarak hamile verilir. Çek hamili, bu fotokopiyle müracaat borçlularına veya kambiyo senetleri hakkındaki takip usullerine başvurabileceği gibi; Cumhuriyet savcılığına şikayette bulunurken dilekçesine bu fotokopiyi ekleyebilir ve bunu icra daireleri ile mahkemelerde ispat aracı olarak kullanabilir. Mahkeme veya icra dairesinin istemi halinde çekin aslı bu mercilere gönderilir.” denilmiştir.
Somut olayda, davacı tarafından keşidecisi dava dışı …, lehtarı dava dışı … olan, 4.000,00 TL bedelli, 04.04.2015 düzenleme tarihli iki adet, 05.05.2015 düzenleme tarihli bir adet olmak üzere toplam üç adet çekin davalı bankaya ibraz edildiği, davalı banka tarafından çeklerin arka yüzüne “keşidecinin imzası tutmadığından yasal yükümlülük bedeli ödenmemiştir” yazılarak imzalandığı ve kaşe basıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece adli tıp ve belge inceleme uzmanı bilirkişiden alınan raporda, dava konusu üç adet çek aslında bulunan imzaların keşideci dava dışı …’ın eli ürünü olduğu tespit edilmiş olduğundan, faaliyetini imtiyaz almak suretiyle devam ettiren ve hafif kusurundan dahi sorumlu bulunan davalı bankanın yasal yükümlülük bedelini ödemesi gerektiği anlaşılmakla, davanın kabulüne dair karar isabetli olup, davalı bankanın istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı yönünden istinaf karar harcı olan 245,91 TL’den peşin alınan 61,47 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 184,44 TL’nin davalıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davalının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.08.10.2021