Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2018/2228 E. 2021/1024 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2228
KARAR NO : 2021/1024

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08.02.2018
NUMARASI : 2014/464 E. 2018/119 K.
DAVANIN KONUSU : Kasko Poliçesinden Kaynaklanan Tazminat
KARAR TARİHİ : 21.09.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 21.09.2021
İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08.02.2018 tarih 2014/464 E. 2018/119 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, üye … tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili, 24.07.2013 tarihinde müvekkiline ait olup davalı nezdinde kasko sigortalı aracının alt tarafının Güzelbahçe Köy yolunda bulunan tümseğe çarptığını, Karaburun Kavşağını 100-150 m geçtikten sonra aracın bir anda sarsılmaya başladığını, 30-40 metre sonra aracın stop edildiğini, bu şekilde aracın pert halinde hasarlandığını, davalı … şirketine başvuru üzerine hasar dosyası açılmış ise de davalının kısmi zararı karşılayacağını belirtip zararın tamamını karşılamaya yanaşmadığını, müvekkilinin başvurusu üzerine delil tespiti yapıldığını ileri sürerek, belirsiz alacak davasına esas olmak üzere 20.856,39 TL hasar tutarının 24.08.2013 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle tahsiline, tespit bedeli olan 580,85 TL ile tespit yapılması için motor açma ücreti olan 750,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, kazanın oluşumuna ilişkin davacı tarafından verilen imzalı dilekçede sürücünün bir tümseğe vurduğunu, ancak önemsemediğini, yola devam ettiğini beyan ettiğini, dava konusu hasarın müvekkilince menfi olarak değerlendirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirkete ait araç sürücüsünün köy yolunda bu araç ile seyir halinde iken aracın alt kısmını yol üzerindeki bir tümseğe vurduğu, davacı aracında bu vurmanın etkisiyle KDV dahil 2.639,50 TL tutarında hasar oluştuğu, davalı … şirketinin bu miktar zararın tamamından kasko poliçesi kapsamında sorumlu olduğu, ilk etapta oluşan bu hasara rağmen davacıya ait araç sürücüsünün aracın ön panelindeki ışıklı motor yağı seviyesi göstergesine dikkat edip aracını hemen durdurması gerekirken yoluna devam etmek suretiyle zararın artmasına sebebiyet verdiği, şayet aracı stop ettirseydi araçta sadece motor karter deliği olacak iken yola devam ettiği için araçta ikinci etapta ayrıca KDV dahil 17.372,18 TL tutarında hasar oluştuğu, davacı araç sürücüsünün bu hareketi nedeniyle TBK’nın 52. maddesinin 1. fıkrası gereğince ikinci hasardan takdiren yarı oranında indirim yapılmasının uygun bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 12.075,59 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, TTK’nın 1429. maddesi uyarınca kasko sigortasının, sigortalının kusurlu davranışları sonucu sigortalının oracında meydana gelen hasar ve zararı sigortacının tazminle yükümlü olduğunu, dikkatsiz ve tedbirsiz hareket edenlere bu şekilde bir indirim yapılması hükmünü içermediğini, mahkemenin TBK’nın 52. maddesi uyarınca hakkaniyet indirim yapmasının kasko poliçesinin amacına ve tüm yasalara aykırılık teşkil ettiğini, % 50 gibi yüksek bir oranda hakkaniyet indirimi uygulamasının da haksız olduğunu, kabul etmemekle birlikte % 20- % 25 oranında indirim yapılması yerine çok yüksek indirim yapıldığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE : Dava, araç hasar tazminatının kasko şirketinden tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.
TTK’nın 1448/1(mülga TTK’nun 1293) maddesinde kara sigortaları bakımından sigorta ettirenin tedbir alma mükellefiyeti düzenlenmiştir. Buna göre sigorta ettiren zararı önlemeye ve hafifletmeye yarayacak tedbirleri almakla mükkelleftir. TTK’nın 1448/2(mülga TTK’nın 1293) uyarınca bu yükümlülüğe aykırılık sigortacı aleyhine bir durum yaratmışsa, kusurun ağırlığına göre tazminattan indirim yapılır. Sigorta ettiren eğer kasıtlı olarak gerekli tedbirleri almamış ise sigorta tazminatını isteme hakkını yitirecek, kusuru ihmal derecesinde olursa, ihmalin ağırlığına göre sigortacının ödemekle yükümlü olduğu sigorta bedelinden indirime gidilecektir. Paralel düzenleme Kasko Genel Şartları B-2 de de yer almaktadır. (Yargıtay 17. H.D’nin 29.11.2017 tarih 2016/19604E, 2017/11126K).
Somut olayda davacıya ait olup davalı nezdinde kasko sigortalı aracın alt kısmının tümseğe çarpması nedeniyle motor karterinin delindiği, sürücünün aracı bir süre kullanmaya devam ettiği için aracın motoru yandığı anlaşılmaktadır. İlk hasarın teminat kapsamında kaldığı hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, ikinci hasarın teminat kapsamında olup olmadığı, sigorta teminatından indirim yapılması gerekip gerekmediği hususlarında toplanmaktadır. Mahkemece İTÜ öğretim üyesi ve sigortacı bilirkişiden alınan raporda sürücülerin yağ lambası yandığı anda motor yağ seviyesinin kritik seviyeye düştüğünü göz önüne alarak hemen araçlarını sağa çekerek motoru stop ettirmelerinin zorunluluk teşkil ettiğini, aracın çarpmadan sonra tüm yağının boşalma süresinin yolun eğimine bağlı olarak 5-15 dakika arasında sürdüğünü, bu bilgilerin tüm sürücü sınavlarında ve kurs belgelerinde sürücü adaylarına anlatıldığını, bu bilgileri öğrenmeyen birinin sürücü sınavından geçmesinin mümkün olmadığını belirtip, davalı sigortanın ilk hasarın tamamından sorumlu tutulması, ikinci hasardan ise % 25 oranında indirim yapılması gerektiğini belirtmiş, mahkemece bilirkişi raporunun ilk hasarla ilgili kısmına tamamen, ikinci hasarla ilgili kısıman ise kısmen itibar edilerek ilk hasarın tamamına ikinci hasara ilişkin olarak da TBK’nın 51. maddesi uyarınca davacıya ait araç sürücüsünün zararın artmasına neden olduğu kabul edilerek % 50 oranda indirim yapılmıştır. Yargıtay 17. HD’nin 14.11.2011 tarih 2011/3195E, 2011/10526K, 21.12.2010 tarih 2010/7325E, 2010/11360K sayılı ve 16.12.2010 tarih 2011/3195E, 2011/10526 K sayılı kararlarında taşa çarpma sonucu yağ karterinin ya da radyatörün delinmesine rağmen aracın kullanılmasıyla motorun yanmasına sebebiyet verilen durumlarda sürücünün hatası zararın artmasına yönelik kasdi bir davranış olarak görülerek ikinci hasar teminat dışı kabul edilmiştir. Emsal Yargıtay kararları ve yukarıda açıklanan bilirkişi raporu dikkate alındığında davacıya ait araç sürücüsünün motor karterinin delinmesinden sonra yoluna devam ederek motorun yanmasına sebebiyet vermekle motor yanmasına ilişkin ikinci hasardan davalı … sorumlu tutulamaz. Ancak istinafa gelenin sıfatına göre ilk derece mahkemesince verilen kısmen kabul kararının kaldırılmasına gerek görülmemiştir.
Bu durumda, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı yönünden istinaf karar harcı olan 59,30 TL’den peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 23,40 TL’nin davacıdan tahsiline,
3-İstinaf başvurusu nedeni ile davacının yaptığı giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 21.09.2021