Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/557 Esas
KARAR NO : 2023/856
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/07/2023
KARAR TARİHİ : 09/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … Taşımacılık Turizm Gıda Organizasyon İnşaat Tekstil Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin müvekkili şirket nezdinde … Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, …’den …, …, …, …’a gönderilmek üzere yüklemesi yapılan muhtelif cins, sayı ve ebatta zirai ilaç emtiasının … nolu taşıma faturasına istinaden … / … plakalı araç ile taşıma işlemine konu edilen emtiaların sağlam, eksiksiz ve hasarsız bir vaziyette nakliye aracına yüklenmişse de alıcılara teslim edilmediğini, bu nedenlerle yasal mevzuatlar gereği davalıların emtiaların teslim edilmemesinden doğan zarar nedeniyle müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklarının kabulünün gerektiğini, dava konusu emtiaların alıcılara teslim edilmemesine ilişkin olarak yapılan inceleme ve araştırma sonucu tanzim edilen … nolu ekspertiz raporuna göre emtialarda 464.080,44-TL’lik zarar meydana geldiğinin tespit edildiğini, böylece müvekkili şirket tarafından poliçe teminatı kapsamında bulunan zarar bedeli olarak dava dışı sigortalı firmaya 17.12.2021 tarihinde 464.080,44-TL tazminat bedeli ödenerek dava dışı sigortalı firmadan temlikname alındığını, davalılar aleyhine icra takibi başlatılırken dava dışı sigortalı firmaya yapılan 17.12.2021 tazminat ödeme tarihinden itibaren takip öncesi faiz işletildiğini belirterek davalı-borçluların Kemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra takip dosyasına yapmış oldukları (yetki itirazları da dahil) haksız ve kötüniyetli tüm itirazlarının iptali ile takibin icra takibindeki takip talebinde belirtilen şartlarda devamına, davalı-borçluların %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemelerine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin zararlarını karşılamak adına talepte bulunacakları kişinin müvekkili …olmadığını, müvekkilinin İzmir … Ağır Ceza Mahkemesi … esas sayılı dosyasında halen yargılanmakta olduğunu ve bu dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkilinin her ne nam altında olursa olsun davacı şirkete hiçbir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava; davacı sigorta şirketi nezdinde … Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olan dava dışı … Lojistik Taşımacılık Turizm Gıda Organizasyon İnşaat Tekstil Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin …’den …, …, …, …’a gönderilmek üzere yüklemesi yapılan muhtelif cins, sayı ve ebatta zirai ilaç emtiasının alıcılara teslim edilememesi nedeniyle davalıların sorumluluğunun bulunduğu iddiası ile davalılar hakkına rücuen tahsil talepli başlattığı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Görev hususu, kamu düzenine ilişkin olup re’sen dikkate alınması gerekmektedir. Öte yandan, HMK’da mahkemenin görevli olması, dava şartları arasında sayılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 2. maddesinde “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı” düzenlemesi; TTK’nın 16/2. maddesinde “Kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümleri dairesinde idare edilmek ve ticari şekilde işletilmek üzere devlet, vilayet, belediye gibi kamu tüzel kişileri tarafından kurulan teşekkül ve müesseselerin dahi tacir sayılacakları” düzenlemesi benimsenmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınmalıdır.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davasında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında “Sigortacının halefiyete dayalı açtığı davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 11/12/2017 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamında aynen; ”…..davacı … Sigorta Sigorta A.Ş’nin sigortalısı … Şirketi ile davalı arasındaki hukuki ilişki de haksız fiilden doğmuştur. Bu durum karşısında, haksız fiilden doğan davada genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğu, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminat davasında da Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gözetilerek; mahkemece davaya Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla bakılması doğru görülmemiştir.
…..” denilerek sigorta şirketi tarafından haksız fiilden kaynaklı olarak kusuru bulunan üçüncü kişiye yöneltilen rücuen tazminat talepleri açısından görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiştir.
Yine Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 20/09/2016 tarih … Esas … Karar sayılı ilamında da aynen; ”…..Davacı … Sigorta A.Ş. Türk Ticaret Kanunu anlamında tacir olmasına karşın sigortalısı … isimli gerçek kişidir. Bu durumda uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmakta olup genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir…..” ibarelerine yer verilmiştir.
Somut olayda, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu, davanın sigorta poliçesinden kaynaklanmadığı, mutlak ya da nisbi ticari davalardan olmadığı tacirler arası haksız fiilin söz konusu olmadığı, bu nedenle davacının halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminat davasında Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın, dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli İZMİR NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın ve/veya karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin ve ihbar olunanın yüzüne karşı HMK’nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvuru ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/11/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı