Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/251 E. 2023/510 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/251 Esas
KARAR NO : 2023/510
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 31/03/2023
KARAR TARİHİ : 22/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin, … Tarım Ürünleri Turizm Enerji Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ nin yetkili müdürü olduğunu, şirkete ait ve İzmir … Noterliği’ nin 05.02.2016 tarih ve … Seri no ile tasdik edilmiş olan Ortaklar Pay Defterinin işyerinde bulunamadığını, bahsi geçen defterin kaybolmuş olması sebebiyle müvekkilinin 20.03.2023 tarihinde ilgili ve yetkili Ovakent Jandarma Karakol Komutanlığına giderek, ekte ibraz olunan zayi ile ilgili tutanağı düzenlettirdiğini, bahsi geçen Ortaklar Pay Defteri’ nin resmi ve idari işlemlerde kullanılacak olması sebebiyle zayi olduğuna ilişkin karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Davacı vekili ortaklar pay defterinin zayi olduğundan zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, TTK’nın 82/7. maddesine göre zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemenin, davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi (davayı esastan inceleyebilmesi) için varlığı veya yokluğu gerekli olan haller, dava (yargılama) şartlarıdır. Davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi için varlığı gerekli hallere, olumlu dava şartları (görev, hukuki yarar gibi); yokluğu gerekli hallere ise olumsuz dava şartları denilmektedir (kesin hüküm gibi). Dava şartları, dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan da denir.
Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Ancak mahkeme, dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit edince, davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hakim tarafından kendiliğinden (re’sen) gözetilir; taraflar bir dava şartının noksan olduğu davanın görülmesine (esastan karara bağlanmasına) muvafakat etseler bile, hakim davayı usulden reddetmekle yükümlüdür.
Esasa ilişkin nihai karar ile taraflar arasındaki uyuşmazlık (esastan) sona erer ve hüküm kesinleşince (kesin hüküm ortaya çıkınca), artık o uyuşmazlık (dava konusu) hakkında, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak yeni bir dava açılamaz; açılırsa, kesin hükümden dolayı reddedilir (HMK m.303) (Kuru, Baki: Hukuk Muhakemeleri Usulü, İstanbul 2001, Cilt:3, s.3005).
Tarafların, dava ve taraf ehliyetine sahip olmaları 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114.1-d. maddesinde belirtilmiş olup dava şartlarındandır.
Yine aynı kanunun 115.maddesinde ise; ”Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” hükmü yer almaktadır.
TTK’nın 82/7.maddesi “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” hükmünü amirdir.
Her ne kadar davacı tarafça ortaklar pay defterinin zayi olması nedenine dayalı olarak zayi belgesi verilmesi talebi ile mahkememize dava açılmış ise de; davacının şirket olmadığı, tacir sıfatına haiz olmadığı, TTK 82/7 maddesi gereğince ancak tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeler için zayi belgesi talep edebileceği, davanın tacirler tarafından açılabileceği, davacının dava açmakta hukuki yararı olsa da zayi belgesi için dava açıp talepte bulunamayacağı, ortada TTK hükümlerinin uygulanabileceği ticari nitelikli bir çekişmesiz yargı işinin bulunmadığı, incelenen tüm dosya kapsamı ile anlaşılmış, davanın bu gerekçelerle aktif husumet yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:
Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Açılan davanın aktif husumet ehliyeti dava şartı yokluğu sebebiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-e. maddesi atfıyla aynı Kanun’un 115/2.maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin olarak alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi uyarınca kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair karar HMK’ nin 341 v.d maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacının yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2023
Katip …
e-İmzalı
Hakim …
e-İmzalı