Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/20 E. 2023/148 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/20 Esas
KARAR NO : 2023/148

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2023
KARAR TARİHİ : 09/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Müvekkilinin 05/11/2022 tarihinde keşidecisi olduğu Ziraat Bankası … seri numaralı, 05/11/2022 tarihli 20.000,00 TL bedelli çeki davalı olan … Metal Kaplama San.Tic.Ltd.Şti şirketine verdiğini, lehtar olan … Metal Kaplama San.Tic. Ltd.Şti çeki cirolayarak kargoya verdiğini fakat çekin kargoda kayboduğunu, çekin iptali için lehtar tarafından çek iptali davası açıldığını, çekte ciro silsilesinin bozulduğunu, çekin kambiyo senedi vasfını kaybettiğini, dava konusu çekin İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasınca açılan çek iptali davasında verilen 13.10.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararına istinaden işleme alınamadığını, işbu çek iptali davası gereği söz konusu çeke mahkemece ödeme yasağı verildiğini, davacı tarafa herhangi bir ödeme yapılmadığını müvekkilinin telafisi mümkün olmayan zararlara uğramaması için işbu takibin tedbiren durdurulmasını ve açıklanan sebepler ile takibin ihtiyati tedbir kararı verilerek durdurulmasını, davanın kabulü ile müvekkili olduğu şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine kötü niyetli olarak icra takibi yapan davalının aleyhine % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI VEKİLİNİN DAVAYA CEVAP DİLEKÇESİ ÖZETLE: müvekkili olduğu şirketin yetkili ve meşru hamili olduğu, Ziraat Bankası, 05.11.2022 keşide tarihli, … seri nolu 20.000,00-TL bedelli çeke müstenid alacağı sebebiyle taraflarınca İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, akabinde davacı tarafça işbu menfi tespit davası ikame edildiğini, davacı tarafın savları hukuki bir zemine oturtulmadığını somut durumun gerçekliği ile uyuşmayan salt iddialardan oluştuğunu çek hakkında iptal davası açılmış olmasının senedin icra takibine konu edilmesine engel olmadığını açıklanan nedenle ile işbu davanın ve tazminat taleplerinin reddine, davacı aleyhine alacağın %20 oranından az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, Davalı alacaklı tarafından İstanbul 8.İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasından başlatılan takipte tahsil talep edilen 05/11/2022 keşide tarihli 20.000 TL bedelli Ziraat Bankasına ait …………. seri numaralı çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir..
Menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklıdadır. Ancak kambiyo senetleri soyut borç ikrarını içeren senetlerdir. Kambiyo senetlerinde soyutluk prensibinin en önemli işlevi ispat açısından kendisini gösterir. Buna göre, bir kambiyo senediyle borç altına giren kimse, borçlu olmadığını iddia ediyor ise bu hususu ispat etmekle yükümlüdür. Bu nedenle kambiyo senedi uyarınca açılan menfi tespit davasında ispat külfeti davacı borçluya düşer.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 09/06/2020 tarih ve 2018/129 Esas 2020/547 Karar sayılı ilamında aynen; ”…..Somut olayda, davalının alacağı, kambiyo senedi olan çeke dayalıdır. Kambiyo senetleri illeten mücerrettir. Bu durumda alacağın varlığı için, temel ilişkinin kanıtlanmasına gerek yoktur…..” denilerek, illetten mücerret olan senede konu alacağın varlığı açısından temel ilişkinin ispatlanmasına gerek olmadığına dikkat çekilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça dava dilekçesinde iddia edilen hususlar açısından ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacının iddiasını ispata elverişli deliller ibraz edemediği, senetlerin illetten mücerret oldukları, davacının çekteki keşideci sıfatı dolayısıyla açılan çek iptali davasının eldeki davaya etkisinin bulunmadığı, davalının dava konusu çekte lehtar olduğu dolayısıyla ciro silsilesindeki kopukluk iddiasının ileri sürülmesinde isabet bulunmadığı göz önünde bulundurulduğunda davacının iddiasını usulüne uygun deliller vasıtasıyla ispatlayamadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90-TL karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2023
Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza