Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/114 E. 2023/419 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/114 Esas
KARAR NO : 2023/419
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12.05.2022 tarihinde davalı şirketin malik olduğu … plakalı aracın, diğer davalı olan …’ in sevk ve idaresinde bulunduğu sırada, müvekkile ait … plakalı araca çarptığını ve akabinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumuna davalı sürücü …’ nin sebebiyet verdiğini, müvekkilinin hiç bir kusuru bulunmadığını, müvekkile ait…’ ın sevk ve idaresindeki aracın kaza nedeniyle hasar gördüğünü, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağındaki sürücü beyanları incelendiğinde davalı sürücünün yazılı ve imzalı beyanıyla kazaya tam kusuruyla sebebiyet verdiğini açıkça ikrar ettiğini, müvekkilin meydana gelen işbu kaza sebebiyle ticari kazanç kaybı bulunduğunu, müvekkilin uğramış olduğu kazanç kaybında davalıların müştereken ve muteselsilen sorumlu olduklarını bu nedenle müvekkilinin davalılardan tazminat hakkı doğduğunu, müvekkil şirketin, işbu aracın kiralamasından gelir elde ettiğini ve günlük kira bedelinin 709,09-TL olduğunu, aracın kiralama işlemleri 11 gün süre ile yapılamadığını, bu nedenle müvekkili şirketin 7.800,00-TL kazanç kaybına uğradığını, müvekkilinin kaza neticesinde mahrum kaldığı ticari kazancını tahsil etmek için davalılar hakkında İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların haksız şekilde takibe itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, dava şartı olması nedeniyle davacı müvekkili adına uyuşmazlığın çözümü için İzmir Arabuluculuk Bürosuna başvuruda bulunulduğunu ancak davalılar ile anlaşma sağlanmadığını belirtmiş, davanın kabulü ile, davalıların İzmir …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyasına yapılan itirazlarının iptali ile takibin devamına, % 20’ den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının hüküm altına alınmasına, vekâlet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yetki itirazlarının bulunduğunu, yetkili mahkemenin Antalya mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin kusur ikrarının olmadığını, kusura itiraz ettiklerini, keşif ve bilirkişi incelemesi taleplerinin olduğunu, kusur tespiti yapılmadan ve miktar yönünden belirsiz olan kazanç kaybı talebinin likit hale gelmemiş bir alacak olduğunu, davacı tarafça aracın 11 gün serviste kaldığına ilişkin her hangi bir belgenin sunulmadığını, müvekkilin … plakalı aracının … poliçe numarası ile … A.Ş’ ye, ZMMS … poliçe numarası ile … A.Ş’ ye kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilin bir kusuru ve davacının eğer bir zararı varsa müvekkilin sigorta şirketleri tarafından karşılanacağını, bu nedenle davanın … A.Ş. ve … A.Ş’ ye davanın ihbarını talep ettiklerini belirtmiş, öncelikle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, davanın esasına girilmesi halinde davanın … A.Ş. ve … A.Ş’ ye ihbarını, kusura ilişkin keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasını, davacının ticari detferlerinin incelenerek net kazanç kaybı ve tamir süresinin tespitini, davanın reddini, davacının haksız olması nedeniyle % 20′ den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller ve Değerlendirme;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 5. maddesinde; “Mahkemelerin yetkisi, diğer kanunlarda yer alan yetkiye ilişkin hükümler saklı kalmak üzere, bu Kanundaki hükümlere tabidir.” hükmü düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 6.maddesinde ise; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Yetki itirazının ileri sürülmesi hususu ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 19.maddesinde; “.. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.” şeklinde belirlenmiştir.
Davalı vekili 03/03/2023 havale tarihli yetki itirazını bildiren cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunarak, davanın genel yetki kuralı uyarınca Antalya Adliyesinde açılması gerektiğini belirterek yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir. Yetki itirazının süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosyanın incelenmesinden, 6100 sayılı HMK’ nin 6. Maddesi gereğince; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 16. maddesinde haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu maddesinin düzenlendiği, davacı şirket yerleşim yerinin Sarıyer İstanbul olduğu, davalı …Ltd. Şti ile diğer davalı …’in yerleşim yerinin Muratpaşa Antalya, haksız fiilin meydana geldiği yerin de Muratpaşa Antalya olduğu, bu bakımdan yetki yönünden dava şartının mevcut olmadığı, iş bu davada mahkemenizin yetkili olmadığı, bu itibarla davalının yetki itirazının süresinde ve usulünce yapıldığı anlaşıldığından HMK’ nin 114 -115. maddeleri gereğince yetki yönünden dava şartının mevcut olmadığı kanaatine varılmış ve mahkememizin yetkisizliğine yetkili mahkemenin Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-İşbu davada yetkili mahkemenin Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi olması nedeniyle HMK’ nin 114(1/ç) maddesinin yollaması ile HMK’ nin 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddi ile mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-HMK’ nin 20(1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın kesin yetkili ve görevli ANTALYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’ nin 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’ nin 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dair, karar HMK’ nin 341 vd. maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/05/2023
Katip…
e-İmza
Hakim…
e-İmza