Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/978 E. 2022/970 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/978 Esas
KARAR NO : 2022/970

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2022
KARAR TARİHİ : 12/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/12/2022
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasından davalılardan …Sigorta A.Ş. aleyhine açılan dava tefrik edilerek Mahkememizin 2022/978 Esas sırasına kaydı yapılarak incelenmesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ecza deposuna ait ve sürücüsünün … olduğu … plakalı aracın …Sigorta Şirketi nezdinde … poliçe numaralı, ZMMS sigorta poliçesiyle kayıtlı bulunduğu, 03.08.2022 tarihinde, … ecza deposuna ait ve … sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın, müvekkil … yönetimindeki … plakalı araca çarptığı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere söz konusu kazada araç sürücüsü …’ın %100 kusurlu olduğu, kaza neticesinde müvekkile ait olan … plakalı araçta ağır hasar olduğu, müvekkil aracı kullanılamaz halde olduğundan (pert) dolayı araç kiralamak zorunda kaldığı, bununla birlikte müvekkilde, endişe, korku, elem ve üzüntü oluşmuş olup geçirdiği kazanın ağırlığı neticesinde hava yastıklarının açılması kaynaklı yanıklar oluştuğu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak müvekkilin aracından mahrum kaldığı sürede kiraladığı aracın kira bedelleri toplamı olan 9.068,25 TL maddi, müvekkilin kazada yaşadığı üzüntü, korku, endişe ve aracının hava yastığının açılması nedeniyle kolunda oluşan yanık nedeniyle 5.000,00 TL manevi zararın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak tarafımıza ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Uyuşmazlığın davaya konu trafik kazası nedeniyle davacının ödemek zorunda kaldığı araç kira bedeli ve manevi tazminatın davalılardan tahsilinden ibaret olduğu görüldü.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A. maddesinde; “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü düzenlenmiş, arabulucuya başvuru dava şartı olarak nitelendirilmiştir.
6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A. maddesinde de; ”Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” şeklindeki hükümler ile arabulucuğa başvurma dava şartının içeriği düzenlenmiştir.
Mahkemenin, davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi (davayı esastan inceleyebilmesi) için varlığı veya yokluğu gerekli olan haller, dava (yargılama) şartlarıdır. Davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi için varlığı gerekli hallere, olumlu dava şartları (görev, hukuki yarar gibi); yokluğu gerekli hallere ise olumsuz dava şartları denilmektedir (kesin hüküm gibi). Dava şartları, dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan da denir.
Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Ancak mahkeme, dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit edince, davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hakim tarafından kendiliğinden (re’sen) gözetilir; taraflar bir dava şartının noksan olduğu davanın görülmesine (esastan karara bağlanmasına) muvafakat etseler bile, hakim davayı usulden reddetmekle yükümlüdür.
Esasa ilişkin nihai karar ile taraflar arasındaki uyuşmazlık (esastan) sona erer ve hüküm kesinleşince (kesin hüküm ortaya çıkınca), artık o uyuşmazlık (dava konusu) hakkında, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak yeni bir dava açılamaz; açılırsa, kesin hükümden dolayı reddedilir (HMK m.303) (Kuru, Baki: Hukuk Muhakemeleri Usulü, İstanbul 2001, Cilt:3, s.3005).
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/2. maddesinde; ”Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmüne yer verilmiş olup, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A. maddesinde düzenlenen arabulucuya başvuru dava şartı bu madde kapsamına girmektedir.
Yine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. maddesinde ise; ”Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğundan usulden reddeder.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, davacı tarafça davalı sigorta şirketine değer kaybı ve araç kiralama bedeli yönünden başvuru yapıldığı, daha sonra ise araç kiralama bedeli ve manevi tazminat talepli olarak davalı sigorta şirketi de davalılar arasında gösterilerek iş bu davanın açıldığı; ancak dava dilekçesi içeriğinden sigorta şirketi yönünden arabuluculuğa başvurulduğuna dair bir açıklama bulunmadığı, Uyap sisteminden yapılan incelemede ayrıntılı dosya bilgilerinin içeriğinde de arabulucuk başvurusuna dair bir kaydın mevcut olmadığı, mahkememizin 25/11/2022 tarihli ön tensip tutanağın ile, arabuluculuk son tutanağı ıslak imzalı aslının yada arabulucu tarafından onaylanmış suretinin davacı vekilince bir haftalık süre içerisinde mahkememize sunulması için süre verildiği, davacı vekilinin ise 01/12/2022 havale tarihli dilekçesi ile davanın arabuluculuğa tabi olmadığı gerekçesiyle arabuluculuğa gidilmediği ve arabuluculuk son tutanağının sunulmadığı, ancak davacının ileri sürdüğü hususun gerçek kişilerle ilgili olduğu, davalı sigorta şirketi yönünden bir miktar paranın ödenmesi talebini içerir dava bakımından dava şartı teşkil ettiği, davalı …Sigorta A.Ş yönünden arabuluculuk başvurusu yapılmadan doğrudan dava açılmış olması nedeniyle, HMK’nın 114 (2 ) ve 115 (2) maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A. maddesi ve 7155 sayılı Kanun 23. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabulucuk Kanunu’na eklenen 18/A-2. maddesi uyarınca arabuluculuğa başvurulmadan dava açılması nedeniyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A. ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2. maddeleri atfıyla 6100 sayılı HMK.’nun 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca açılan davanın davalı …Sigorta A.Ş yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan gider avansından arta kalanın 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nun 343 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek bir dilekçe ile başvuru ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.12/12/2022
Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)