Emsal Mahkeme Kararı İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/81 E. 2022/974 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/81
KARAR NO : 2022/974

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2022
KARAR TARİHİ : 06/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait … plaka sayılı araca 28.12.2020 tarihinde davalı … Ulaşım Hizmetleri ve Mak. San. A.Ş.’nin maliki olduğu ve aynı zamanda … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na bağlı olup, diğer davalı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpması sonucu maddi hasar meydana geldiğini, kazaya sebep olan … plaka sayılı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu ve aracın davalı sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalanmış olduğunu ve araçta oluşan değer kaybında sorumlu olacağını, kaza sonrası sigorta şirketine yapılan başvuru neticesinde 4.173,00 TL ödeme yapıldığını, ancak yapılan ödemenin araçtaki zararı karşılamadığını, arabulucuk müessesesinden de sonuç alınamadığını, araçtaki değer kaybının bilirkişi marifetiyle belirlenmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklara saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL değer kaybı bedelinin kaza tarihinden başlamak üzere avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karıştığı iddia edilen … plaka sayılı aracın 28.12.2020-2021 tarih aralığında … nolu Genişletilmiş Kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza sonrası müvekkile yapılan başvuru neticesinde … nolu hasar dosyası açılarak yapılan değerlendirmelerde İMM teminatından 4.173,00 TL ödeme yapılarak müvekkilinin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini, müvekkilinin sigortalı sürücünün kusuru ve poliçe limiti oranında kusurlu olduğunu, araçtaki değer kaybının gerekli kriterlere göre hesap edilmesi gerektiğini, müvekkil temerrüde düşmediğinden yasal faiz talep edilebileceğini, bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plaka sayılı aracın malikinin Belediye olmadığını, kazaya sebep olan araç sürücüsünün Belediye personeli olmadığını ve diğer davalı … Ulaşım Hiz. ve Mak. San. A.Ş. çalışanı olması sebebiyle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ulaşım Hiz.ve Mak.San.A.Ş.vekili cevap dilekçesinde özetle; Zaman aşımı yönünden davanın reddi gerektiğini, 28.12.2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı sürücü …’un mesul olduğunu, aracın 7 yaşında olduğundan araçta değer kaybı meydana gelemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle;
Kazada müvekkilinin kusuru bulunmadığını, müvekkilinin kazayı önlemeye zamanı kalmadığını, müvekkilinin kullandığı aracın … Sigorta A.Ş.tarafından … poliçe numarasıyla genişletilmiş kasko poliçesiyle sigortalı olduğundan meydana gelen zararı sigortanın karşılaması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı,
2-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde davalı … Ulaşım Hizmetleri ve Makine Sanayi Anonim Şirketine ait … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen … poliçe numaralı kasko poliçesi, dava konusu 28/12/2020 tarihli trafik kazasına ilişkin olarak davacı … T.C. kimlik numaralı … tarafından şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakları, yapılan başvuru sonucunda açılan hasar dosyası ve davacıya yapılan ödemeleri gösterir evrak ve kayıtlar,
3-Türkiye Noterler Birliği nezdinde dava konusu trafik kazasının gerçekleştiği 28/12/2020 tarihi ve mevcut durum itibarıyla … ve … plakalı araçlara ait trafik tescil ve ruhsat belgeleri,
4-Sigorta Bilgi ve Gözlem Merkezi nezdinde … plaka sayılı araca ait tramer kayıtları,
5-İzmir SGK İl Müdürlüğü nezdinde …’a ait iş yeri sicil dosyası ve hizmet döküm cetveli,
6-Bilirkişi heyetinin 06/07/2022 tarihli raporları,
7-Sair deliller.
DAVA KONUSU :
Açılan dava, 28/12/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’a ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybının ne kadar olduğu, hasar sebebiyle oluşan değer kaybı bedeli miktarının belirlenmesi ile belirlenecek değer kaybı bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Haksız fiil, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 maddesinde; ”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 50. maddesinde ise ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.
Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Hakim, kusurlu veya hukuka aykırı bir fiili ile başkasına zarar verenin kusur durumunu, zararın ağırlını ve oluşan durumun özelliklerini gözeterek uygun ve hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Sorumluluk sigortaları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve devamı maddelerinde ”Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklinde düzenlenmiştir. Sorumluluk sigortalarında sigorta şirketi tarafından zararı karşılanan kişi sigorta sözleşmesinin tarafı değildir. Sigorta ettiren kendisi ya da sorumluluğu altında bulunan kişiler tarafından üçüncü kişilere verilecek zararları sigorta şirketine ödediği prim karşılığında sigorta ettirmektedir. Sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin üçüncü kişilere vereceği zararları teminat altına alırken hem üçüncü kişiyi hem de sigortalıyı koruma altına alan bir sigorta türüdür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1473. ve 1486. maddelerinde yapılan düzenlemeye göre sorumluluk sigortalarını isteğe bağlı sigortalar ile zorunlu sigortalar olarak ikiye ayırmak gerekir.
Tehlike sorumluluklarında üçüncü kişilerin zararının karşılanması amacıyla bazı alanlarda kamu yararı ve zarar görenlerin korunması gerekçesi ile sorumluluk sigortası yaptırmak yasal zorunluluk haline getirilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun da 1483 ve 1484. maddelerinde de zorunlu sorumluluk sigortalarında uygulanacak hükümler ayrıca düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre zorunlu sigortalarda sigorta şirketinin zarar gören üçüncü kişiye karşı olan sorumluluğu kanundan doğan bir sorumluluktur. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 13. maddesi ile bazı hallerde Bakanlar Kurulu’na da zorunlu sigortalar ihdas etme yetkisi verilmiştir. Zorunlu sorumluluk sigortalarının kamu yararı taşıması ve yapılmasının yasa ile zorunlu kılınması nedeniyle zorunlu sigortalarda zarar görenlerin korunması amacıyla bazı düzenlemeler yapılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, ”İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/1. maddesinde, ”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne, aynı Kanun’un 85/son. maddesinde ise, ”İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmüne yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, ”sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” düzenlemesi yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. (EREN Fikret, Borçlar Hukuku, 9. B, s. 631 vd.; KILIÇOĞLU Ahmet, Borçlar Hukuku, 10. B., s. 264 vd.).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanun’un 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hâkimin taktirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nın 91. maddesiyle de; işletenin aynı Kanun’un 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları kapsamında değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde; ”Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.5. Bölümünde belirtilen ‘Kapsama Giren Teminat Türleri’ başlığı altında bulunan (a) bendinde ‘Maddi Zararlar Teminatı’ kapsamında araçta meydana gelen değer kaybı da sayılmıştır.
İlgili maddede Maddi Zararlar Teminatı; ”Hak sahibinin bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır.” olarak tanımlanmıştır.
Türkiye Noterler Birliğine müzekkere yazılarak kazaya karışan araçlara ait ruhsat ve tescil belge ve bilgileri dosya arasına alınmıştır.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine müzekkere yazılarak … plakalı araca ilişkin tramer kayıtları temin edilmiştir.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde davalı … Ulaşım Hizmetleri ve Makine Sanayi Anonim Şirketine ait … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen … poliçe numaralı kasko poliçesinin, dava konusu 28/12/2020 tarihli trafik kazasına ilişkin olarak davacı … T.C. kimlik numaralı … tarafından şirkete yapılan başvuru dilekçesinin, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evraklarının, yapılan başvuru sonucunda açılan hasar dosyasının ve varsa davacıya yapılan ödemeleri gösterir evrak ve kayıtların mahkememize gönderilmesi istenilmiş, müzekkere cevabı ve ekleri dosya arasına alınmıştır.
Davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi vekili ve davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekili tarafından davanın belirsiz alacak davası olarak açılması açısından davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinin talep edildiği, ancak yerleşik Yargıtay İçtihatları ve Bölge Adliye Mahkemesi kararları göz önünde bulundurulduğunda davaya konu trafik kazasının gerçekleşmesinde kazaya karışan araçların kusur oranlarının ve davacıya ait araçta oluşan hasar ve değer kaybı miktarlarının hesaplanmasının teknik bilirkişilerce yapılabileceği, tarafın teknik bilirkişiler vasıtasıyla belirlenebilecek hususları kendi başına belirleyerek dava açmasının kendisinden beklenemeyeceği, bu nedenle davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği göz önünde bulundurularak, davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi vekili ve ve davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin hukuki yarar yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi talebinin reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı … Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi Anonim Şirketi vekilinin, davacının alacak kalemleri yönünden 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçmiş olduğundan bahisle, davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesini talep ettiği, dava konusu uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72/1. maddesinde tazminat isteminin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrayacağının, ancak, tazminatın ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımının uygulanacağının düzenlendiği, dava konusu trafik kazasının maddi hasarlı trafik kazası olduğu dikkate alındığında dava konusu trafik kazası açısından uzamış zamanaşımı sürelerinin uygulama alanın bulunmadığı, dava konusu trafik kazasının 28/12/2020 tarihinde vuku bulduğu, dava konusu talepler açısından davanın zorunlu arabuluculuk yoluna tabi olduğu davalı yönünden arabuluculuk yoluna 28/07/2021 tarihinde başvurulduğu, arabuluculuk son anlaşamama tutanağının 25/08/2021 tarihinde düzenlendiği, davanın ise 25/01/2022 tarihinde ikame edildiği göz önünde bulundurulduğunda, dava tarihi itibariyle ve hali hazırda zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla, davalı … Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi Anonim Şirketi vekilinin zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi vekilinin, dava konusu trafik kazasının davalı …’un kusuru neticesinde meydana gelmesi sebebiyle davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketinin pasif husumet ehliyeti bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketinin … plakalı aracın maliki olduğu, zarar gören sıfatını haiz davacıya karşı diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumluluğu bulunduğu göz önünde bulundurularak, davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi vekilinin husumet itirazının reddi yönünde ara karar tesis edilmiştir.
Davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi vekilinin, dava açılmadan önce davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi yönünden zorunlu arabuluculuk dava şartı yoluna başvurulmadığından bahisle davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davanın haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat davası olduğu dikkate alındığında davalı …, davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi ve davalı … Büyükşehir Belediyesi yönünden görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, davalı sigorta şirketinin davalı olarak gösterilmesi ve davanın tüm davalılar açısından birlikte yürütülmesinin zaruri olmasından kaynaklı olarak yargılamanın genel mahkemelere göre daha özel yetkili ve görevli olan mahkememiz nezdinde yürütüleceği, davanın yalnızca davalı sigorta şirketi yönünden arabuluculuk dava şartına tabi olduğu, davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi yönünden ticari mahiyette bulunmayan dava konusu taleplerin davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi açısından zorunlu arabuluculuk dava şartına tabi olmadığı anlaşılmakla reddine karar verilmiştir.
Davalı … Büyükşehir Belediyesi vekilinin … plakalı aracın malikinin davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi olduğu, araç sürücüsü …’un davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi çalışanı olduğu, davalı … ve davalı … Ulaşım Hizmetleri Makina ve Sanayi Anonim Şirketi ile … plakalı aracın … Büyükşehir Belediyesi ile herhangi bir ilgisi bulunmadığından bahisle, davalı … Büyükşehir Belediyesinin pasif husumet ehliyeti bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi talebinin, davalı …’un her ne kadar … Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi Anonim Şirketi bünyesinde çalışma kaydı bulunmakta ise de, dava dilekçesi ekinde yer alan fotoğraflardan anlaşıldığı üzere … plakalı aracın üzerinde davalı … Büyükşehir Belediyesinin sıfatının yer aldığı, İzmir İli açısından şehir içi toplu taşımacılık yetkisinin … Büyükşehir Belediyesine ait olduğu, belediyelerin özel halk otobüslerinin işletilmesi ve denetlenmesi konusunda yetkili olduğu dikkate alındığında davalı … Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmakla reddi gerekmiştir.
Gerekli bilgi ve belgelerin temini akabinde dosyanın bir trafik alanında uzman bir otomotiv alanında uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, 28/12/2020 tarihli trafik kazası tespit tutanağı, davalı sigorta şirketi nezdinde … plakalı araca ait olarak düzenlenen … numaralı İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi, hasar dosyası, … plakalı araca ait tramer kaydı, ekspertiz raporu, fotoğraflar , ödeme evrakı ve sair deliller göz önünde bulundurularak, … plakalı araç sürücüsü ile … plakalı araç sürücülerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun hangi maddelerini ihlal etmek suretiyle dava konusu olan ve 28/12/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumuna sebebiyet verdikleri hususu ile trafik kazası sonucunda … plakalı araçta meydana gelen hasar oluşumunun ve dava konusu araca ait tamirat evraklarının birbiri ile uyumlu olup olmadığının, hasar nedeniyle araçta oluşan değer kaybı bedelinin Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda aracın kazadan önceki hasarsız ikinci el piyasa değeri ile kazadan sonraki hasarlı ikinci el piyasa değeri arasındaki fark esas alınmak suretiyle ve güncel Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ekinde yer alan hesap cetveli kullanılmak suretiyle ayrı ayrı şekilde belirlenerek düzenlenecek raporun mahkememize sunulması istenilmiş, bilirkişi heyetinin 07/07/2022 havale tarihli raporlarında sonuç olarak; … plaka sayılı araç sürücüsünün dikkatsiz ve tedbirsiz olarak araç kullandığı ve kazanın oluşumunda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/b. ,56/c. ve 84/d. maddesinde belirtilen trafik kurallarını ihlal ettiğini, … plaka sayılı araç …’ın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu hükümleri açısından herhangi bir kural ihlalinin bulunmadığını, dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle hasarsız halinin ikinci el değerinin 285.000,00-TL, hasarlı halinin ikinci el değerinin ise 277.500,00-TL olduğunu, bu kapsamda kaza tarihi itibariyle araçta oluşan değer kaybı bedelinin 7.500,00-TL olduğunu, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketi tarafından 30/03/2021 tarihinde davacı tarafa yapılan 4.173,00-TL bedelli ödeme mahsup edildiğinde … plaka sayılı araçta sigorta şirketi tarafından eksik ödenen değer kaybı bedelinin 3.327.00-TL olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Davacı vekilinin 19/09/2022 havale tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde 100,00-TL olarak gösterdikleri dava değerini 3.227,00-TL arttırdıklarını ve toplamda 3.327,00-TL değer kaybı bedelinin davalılardan tahsilini talep ettiklerini beyan ettiği ve arttırılan dava değeri üzerinden eksik harcı mahkememiz veznesine yatırmış olduğu görülmektedir.
Davalılar …, … Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi Anonim Şirketi ve … Büyükşehir Belediyesi dava konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın sürücüsü, maliki ve işletme sahibi oldukları gözetildiğinde, bahsi geçen davalıların haksız fiil tarihi olan 28/12/2020 tarihi itibariyle temerrüte düştükleri izahtan varestedir.
Davacı tarafça dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı, başvuru neticesinde hasar dosyası açıldığı, ancak başvuru evrakının davalı sigorta şirketine 11/03/2021 tarihi itibariyle tebliğ edildiği, bu kapsamda davalı sigorta şirketi açısından temerrüt olgusunun rizikonun sigorta şirketine ihbarı akabinde 8 iş gününün sona erdiği 24/03/2021 tarihinde vuku bulduğu anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun … Dosya … Arabuluculuk numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, davalı … Sigorta Anonim Şirketi nezdinde davalı … Ulaşım Hizmetleri ve Makine Sanayi Anonim Şirketine ait … plakalı araca ilişkin olarak düzenlenen … poliçe numaralı kasko poliçesi, dava konusu 28/12/2020 tarihli trafik kazasına ilişkin olarak davacı … T.C. kimlik numaralı … tarafından şirkete yapılan başvuru dilekçesi, dilekçenin şirkete ulaştığı tarihi gösterir tebligat evrakları, yapılan başvuru sonucunda açılan hasar dosyası ve davacıya yapılan ödemeleri gösterir evrak ve kayıtlar, Türkiye Noterler Birliği nezdinde dava konusu trafik kazasının gerçekleştiği 28/12/2020 tarihi ve mevcut durum itibarıyla … ve … plakalı araçlara ait trafik tescil ve ruhsat belgeleri, Sigorta Bilgi ve Gözlem Merkezi nezdinde … plaka sayılı araca ait tramer kayıtları, İzmir SGK İl Müdürlüğü nezdinde …’a ait iş yeri sicil dosyası ve hizmet döküm cetveli, bilirkişi heyetinin 06/07/2022 tarihli raporları ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu uyuşmazlığın 28/12/2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı …’a ait … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybının ne kadar olduğu, hasar sebebiyle oluşan değer kaybı bedeli miktarının belirlenmesi ile belirlenecek değer kaybı bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmini ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkin olduğu, kazanın sürücü

… sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile … Sokak üzerinde ışık sebebi ile durduğu esnada aracının arka kısımlarına aynı yön ve istikamette arkasından gelen sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın ön kısımları ile çarpması sonucunda meydana geldiği, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, kaza neticesinde davacıya ait … plakalı aracın hasar gördüğü, dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle hasarsız halinin ikinci el değerinin 285.000,00-TL, hasarlı halinin ikinci el değerinin ise 277.500,00-TL olduğu, hasar sebebiyle araçta oluşan değer kaybı bedelinin 7.500,00-TL olduğu, dava açılmadan önce davacı tarafça yapılan başvuru neticesinde davalı sigorta şirketi tarafından 30/03/2021 tarihinde davacı tarafa 4.173,00-TL değer kaybı tazminatı ödemesi yapıldığı, ödeme bedelinin belirlenen değer kaybı bedelinden mahsubu neticesinde davacı tarafça talep edilebilecek değer kaybı bedelinin 3.327,00-TL olduğu, davacı vekilinin 19/09/2022 havale tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde 100,00-TL olarak gösterdikleri dava değerini 3.227,00-TL arttırdıklarını ve toplamda 3.327,00-TL değer kaybı bedelinin davalılardan tahsilini talep ettiklerini beyan ettiği ve arttırılan dava değeri üzerinden eksik harcı mahkememiz veznesine yatırmış olduğu, davalılar …, … Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi Anonim Şirketi ve … Büyükşehir Belediyesinin haksız fiil tarihi olan 28/12/2020 tarihi itibariyle temerrüte düştükleri, davacı tarafça dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı, başvuru neticesinde hasar dosyası açıldığı, ancak başvuru evrakının davalı sigorta şirketine 11/03/2021 tarihi itibariyle tebliğ edildiği, bu kapsamda davalı sigorta şirketi açısından temerrüt olgusunun rizikonun sigorta şirketine ihbarı akabinde 8 iş gününün sona erdiği 24/03/2021 tarihinde vuku bulduğu, açıklanan gerekçeler dahilinde davacı tarafın iddialarını usulüne uygun deliller vasıtasıyla ispatladığı anlaşılmakla, açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın KABULÜ İLE,
1-Değer kaybı bedeline yönelik maddi tazminat talebinin KABULÜNE, 3.327,00-TL maddi tazminatın, davalılar …, … Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi Anonim Şirketi ve … Büyükşehir Belediyesi yönünden haksız fiil tarihi olan 28/12/2020 tarihinden, davalı … Sigorta Anonim Şirketi yönünden ise poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla ve rizikonun sigorta şirketine ihbarından itibaren 8 iş gününün sona erdiği tarih olan 24/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 227,27-TL karar ve ilam harcından, davanın açılışı sırasında peşin olarak yatırılan 80,70-TL harç ile 55,11-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 91,46-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 80,70-TL peşin harç, 55,11-TL tamamlama harcı, 1.400,00-TL bilirkişi ücreti, 282,00-TL tebligat, 101,00-TL elektronik tebligat, ve 2,55-TL kep posta masrafı olmak üzere toplamda 2.002,06-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsinlen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının kendisini vekille temsil ettirdiği göz önünde bulundurularak karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 3.327,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 23/14. maddesi gereğince ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk yargılama giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekili, davalı … Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi Anonim Şirketi vekili ve davalı … Büyükşehir Belediyesi vekili vekilinin yüzlerine karşı, davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin yokluğunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. maddesi gereğince kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.06/12/2022

Katip
¸

Hakim
¸

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında DYS üzerinde hazırlanmış ve e-imza ile imzalanmıştır.